Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/920 E. 2020/415 K. 24.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/920 Esas
KARAR NO : 2020/415
ASIL VE BİRLEŞEN DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
ASIL VE BİRLEŞEN DAVATARİHİ: 13/08/2018
KARAR TARİHİ : 24/09/2020
ASIL DAVA YÖNÜNDEN :
DAVA:Davacı vekili Mahkememize sunduğu ——– havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkil şirketin eğitim sektöründe faaliyet gösteren marka değeri fazla olan bir ilk-orta ve de lise eğitim kurumu olarak faaliyette bulunduğunu, şirketi temsile ve ilzama yetkili ortak; —–; şirket adına kiralanmış olan araca ——- günü akşam saatinde aracına hırsız girdiğini, bu hırsızlık olayı nedeniyle araçta bulunan; ———- alınmış—- boş çek yaprağı olan çek karnesinin çalındığını, bu olay üzerine; aynı akşam karakolda ifade verilmiş, ertesi gün savcılık şikayetinde bulunulduğunu, Savcılıkta verilen ifade sonrası ———– hitaben yazılan yazıda; kaybolan çek yapraklarının çeklerle işlem yapılması halinde karakola haber verilerek irtibata geçilmesi gerektiğine dair yazı da banka şubesine iletildiğini,
—–günü araca hırsız girmesi sonucu çalınan — numaralı çekin— keşide tarihli ve de —- olarak —- keşide edildiği, bu hamil tarafından da —– ciro edildiği; bu ciranta tarafından —— takasa verildiği bilgisi banka tarafından verildiğni,
davacı müvekkile ait —-numaralı hesaptan verilen —–numaralı çekte yer alan keşideci imzası davacı müvekkil şirket yetkilisine ait olmadığını, çekte adları hamil ve de ciranta olarak yer alan şirketlerle bir ticari alışverişlerinin ve de buna bağlı bir borcunun da söz konusu olmadığını, söz konusu çek henüz icra takibine konu edilmediğini, bu itibarla; İİK m 72/2 gereği; keşideci imzasının bize ait olmaması(ki bu husus ekte yer alan vekâletnamedeki imza ile hiçbir benzerliği bulunmamaktadır)ve de borçlu bulunmama nedeniyle ilerde icra takibine konu edilmesi ihtimaline karşılık teminatsız; bunun mümkün olmaması halinde de çek miktarının %15’i mukabilinde bir teminatla icra takibine konu edilmemesi ya da dava sonrası takibe konu edilen çek için başlatılan takibin durdurulmasını talep ve dava etmiştir. haksız ve de kötü niyetli takip nedeniyle takip konusu alacağın %20’sin den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, masraf ve de ücret-i vekaletin davalılara tahmilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili ——- tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalılara dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalılar cevap dilekçesi sunmadıkları gibi duruşmalara da katılmamıştırlar.
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN :
——Asliye Ticaret Mahkemesi——
DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu —– havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilinin şirket eğitim sektöründe faaliyet gösteren marka değeri fazla olan bir ilk-orta ve de lise eğitim kurumu olarak faaliyette bulunduğunu, Şirketi temsile ve ilzama yetkili ortak; —-; şirket adına kiralanmış olan araca —– günü akşam saatinde aracına hırsız girdiğini, bu hırsızlık olayı nedeniyle araçta bulunan; ———-boş çek yaprağı olan çek karnesinin çalındığını, Savcılıkta verilen ifade sonrası —— Şubesine hitaben yazılan yazıda; kaybolan çek yapraklarının çeklerle işlem yapılması halinde karakola haber verilerek irtibata geçilmesi gerektiğine dair yazı da banka şubesine iletildiğini, —- günü araca hırsız girmesi sonucu çalınan —- numaralı çekin— keşide tarihli ve de —olarak ——– keşide edildiği, bu hamil tarafından da ——- ciro edildiği; bu ciranta tarafından — takasa verildiği bilgisi banka tarafından verildiğini, Davacı müvekkiline ait ———- numaralı hesaptan verilen ———— numaralı çekte yer alan keşideci imzası davacı müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığı gibi çekte adları hamil ve de ciranta olarak yer alan şirketlerle bir ticari alışverişi ve de buna bağlı bir borcu da söz konusu olmadığını belirterek —– günü davacı müvekkili şirketin yetkilisine ait araçtan çalınan ve —– numaralı hesaptan verilen —- keşide tarihli —- tutarlı çekteki; Keşideci imzasının kendilerine ait olmaması, Çekte hamil ve de ciranta olarak yer alan davalılar ile aramızda bir ticari alış veriş ve de buna bağlı borç bulunmaması; adı geçen davalılara borçlu bulunmadığımızın tespitine; Söz konusu çekin iş bu davanın açıldığı tarih itibarıyla icra takibine konu edilmemiş olması; çekteki imzanın keşideci şirket yetkilisi eli mahsulü olmadığının ilk bakışta çıplak gözle anlaşılması nedeniyle çekin takibe konu edilmesi halinde takibin TEMİNATSIZ; bunun mümkün olmaması halinde de İİK m 72/2 gereği teminat mukabilinde takibin durdurulmasını;Haksız ve de kötü niyetli takip nedeniyle takip konusu alacağın %20’sin den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalılara çıkarılan tebligatlar bila ikmal edilmiş, davalılara dava dilekçesi tebliğ edilememiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde asıl ve birleşen dosyalarda dava konusu yapılan çeklerdeki keşideci imzasının davacı şirket yetkilisine ait olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, takiplere konu çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti(menfi tespit) davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Menfi tespit davasını düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 72/1. Maddesindeki ” Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
——-keşide tarihli ve —— bedelli çek aslının gönderildiği anlaşılmıştır.
————- yevmiye nolu vekaletname aslı ile aynı noterliğin —– yevmiye nolu imza sirküleri aslının gönderildiği anlaşılmıştır.
— yazılan müzekkere yazılarak —–keşide tarihli ve — bedelli çek aslı gönderilmiş ve incelenmiştir.
Bilirkişi —- havale tarihli raporunda özetle; inceleme konusu çeklerdeki imzalar ile —– karşılaştırma belgelerindeki mizaları arasında grafolojik ve grafometrik tanı unsurları açısından saptanan benzemezlikler nedeni ile, keşidecisi——; keşide yeri ve tarihi, — olan— bedelli, — nolu ve keşide yeri ve tarihi—–olan, —- bedelli,—-nolu çek asıllarındaki keşideci imzalarının, karşılaştırma belgelerindeki imzalarına kıyasla, ——— eli ürünü olmadığını beyan ve rapor etmiştir.
Asıl davaya konu edilen çekin incelenmesinden; çekin keşidecisinin —-, lehtarının———- Olduğu, çek bedelinin —- olduğu, çekin keşide tarihinin — olduğu, çekin ——— ciro edildiği, daha sonra —– tahsil için ciro edildiği anlaşıldı.
Birleşen davaya konu edilen çekin incelenmesinden; çekin keşidecisinin —, lehtarının———Olduğu, çek bedelinin — olduğu, çekin keşide tarihinin — olduğu, çekin———- ciro edildiği, daha sonra————- tahsil için ciro edildiği anlaşıldı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, —- adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141), toplanan/sunulan deliller, —- kayıtları, fatura, ———kaydı, sevk irsaliyesi, takip dosyası, bilirkişi raporu, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından asıl ve birleşen davaya konu çeklerin boş çek yaprağı iken çalındığı, daha sonra üçüncü kişiler tarafından keşide edilerek ciro edildiği, çekin altındaki imzaların davacı şirket yetkilisine ait olmadığı, lehtar ve cirantalarla aralarında ticari ilişki bulunmadığı gerekçesiyle çekler nedeniyle borçlu olmadıklarının tespitini talep etmiş, dosya içerisine getirtilen çek asılları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda çeklerin keşideci kısmında yer alan imzanın davacı şirket yetkilisi —— ait olmadığı tespit edilmiş, davacı şirketin ——– başka imzaya yetkili temsilcisinin bulunmaması, imzanın sahteliği hususunun herkese karşı ileri sürülebilecek mutlak defilerden olması nedeniyle davanın asıl ve birleşen davalar yönünden kabulüne karar verilmesi gerektiği, davacı tarafça kötüniyet tazminatı talep edilmiş ise de davalıların kötüniyetli olduklarının ispat edilemediği bu nedenle kötüniyet tazminatının yasal şartlarının oluşmadığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
Asıl dava yönünden;
1-Davanın kabulü ile; davacının —— keşide tarihi —olan —– Şubesi ne ait —- çek seri nolu ve ——- bedelli çekten dolayı davalılara borçlu olmadığının tespitine,
2-Şartlar oluşmadığından kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
Birleşen dava yönünden;
1- Davanın kabulü ile; davacının ——–keşide tarihi —-olan —- Şubesi ne ait ——çek seri nolu ve ——- bedelli çekten dolayı davalılara borçlu olmadığının tespitine,
2-Şartlar oluşmadığından kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
Asıl dava yönünden;
1-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 2.254,23 TL karar ve ilam harcından yargılamanın başında peşin olarak alınan 563,56 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.690,67 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
2-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 4.950,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafça yargılama boyunca yapılan 35,90 TL başvuru harcı, 563,56 TL peşin harç 700,00 TL bilirkişi ücreti, 538,20 TL posta, tebligat ve diğer giderler olmak üzere toplam 1.837,56 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Birleşen dava yönünden;
1-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 2.049,30 TL karar ve ilam harcından yargılamanın başında peşin olarak alınan 512,33 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.536,97 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
2-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 4.500,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafça yargılama boyunca yapılan 35,90 TL başvuru harcı, 512,33 TL peşin harç, 62,50 TL posta, tebligat ve diğer giderler olmak üzere toplam 610,73 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran kısma iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ———- Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/09/2020