Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/9 E. 2020/186 K. 03.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/9
KARAR NO: 2020/186
DAVA : Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 03/01/2018
KARAR TARİHİ: 03/03/2020
Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili —————– bağlı olarak düzenlediği kati nakliyat poliçesi ile ————– adına teminat altına aldığı————- emtianın davalı şirketin sorumluluğu altında taşınırken, araç sürücüsünün yolun kapalı olduğundan bahisle ———– kenarında park ettiği ve gerekli güvenliği sağlamadan uykuya daldığı sırada araçtan kimliği belirsiz kişilerce ————— çalındığını, bu şekilde vuku bulan hırsızlık hadisesi yüzünden; taşıma işinin tabi olduğu kurallara göre davalı taşıyıcının sorumlu olduğu zarar için davacının sigortalısına, yaptırdığı ekspertiz çalışmasının sonucunda ———- emtiasının nakliye sürecinde çalınması sebebiyle ——- karşılığı toplam ————hasar tazminatı ödediğini ve böylelikle de sigortalısının haklarına halef olduğunu, müvekkilinin sigortalısına ————– tutarındaki hasar tazminatının, ödendiği tarihten itibaren işletilecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davalı taşıyıcının taşıma sorumluluğunu üstlendiği yükle birlikte yola çıktıktan sonra ——tarihinde ————————— araç seyir halindeyken aniden bastıran yoğun kar yağışı sebebiyle hem görüş mesafesinin hem de yolun kapanması ve trafik akışının da durması sonucu araç sürücüsünün otobanda sığınabileceği başka bir güvenli otopark yeri olmadığından aracı zorunlu olarak saat ——— civarında otobanın emniyet şeridine çektiğini ve yolun açılmasını beklemeye başladığını, yolun———- saat boyunca açılmadığını, sürücünün bu sürede araç içinde uyukladığını, ———————– civarında sürücüyü trafik polislerinin uyandırıp, ———- kapaklarının açık olduğu ve bir kısım malın aşağıya indirilmiş olduğu bilgisini verdiğini, bunun üzerine sürücünün hırsızlık girişimi olduğunu anladığını, ilk etapta eksiklik olmadığını tespit ettiğini, trafik polislerinin başka bir olaya gitmek için ayrıldığını ve sürücüyü ————- araması konusunda bilgilendirdiğini, sürücünün kendi cep telefonundan ————aradığının yapılan arama kayıtlarına göre sabit olduğunu, bu görüşmeden sonra sürücünün araçtan indirilen emtiaları tekrar araca yükleyip araç içinde polis ekiplerini beklemeye başladığını, bu sırada polis ekibinin sürücüyü arayıp konum bilgisi istediğini, bu konuşma sürerken——————-kişinin araç kapaklarını açıp bir kısım malı araçtan indirmeye başladığını, sürücünün bir yandan polislerle görüşüp diğer yandan hırsızlara bağırdığını, ancak sürücüden konum bilgisi isteyen polisin öncelikle sürücünün can güvenliği olduğunu gözetip sürücüye araçtan çıkmama talimatı verdiğini, hırsızların olay yerinden ayrılmasından sonra sürücünün araçtan inip dorseyi kontrol ettiğinde ————- olduğunu tespit ettiğini, ———— kadar beklediği halde polis ekibinin gelmemesi üzerine tekrar polisi aradığını, ancak hava şartlarından dolayı polisin tabi olduğu CMR md.17/2 hükmü uyarınca taşıyıcının önlemesine olanak bulunmayan nedene bağlı hasar/zarar için tazminat ödeme mükellefiyeti doğmadığını, talebin kabulü anlamına gelmemesi kaydıyla her halükarda somut olayda taşıyıcının mesuliyeti, sorumluluğunun üst sınırı ve tazminatın miktarı ile talep edilebilecek faizin keza hangi tarihten itibaren işlemeye başlaması gerektiğinin davacının talebine göre değil CMR konvansiyonu hükümlerine göre belirlenebileceğini beyan etmek suretiyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, nakliyat sigortası teminatından ödenen tazminatın taşıyıcıdan rücuan tahsili istemine ilişkin olup TTK nun 1472 .maddesine dayanmaktadır .
Tarafların tüm delilleri celbolunarak dava dosyası üzerinde uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılarak rapor alınmıştır. Alınan raporun dosya kapsamındaki delillere uygun, bilimsel ve denetime açık bulunduğu görülmekle hükme esas alınmıştır.
Davacı taraf davaya konu ettiği rücuan tazminat alacağını ———– dayandırmaktadır. Poliçenin incelenmesinde , davacı sigorta şirketinin————– teminat bedeli ile geniş kapsamlı olarak depodan depoya ——————– uygulanan hükümleri dahilinde —————— göstermek suretiyle bürüt —- elektrolitik bakır tel türü emtianın ———– prim tahakkuk ettirmek suretiyle düzenlediği ———- bağlı , ———– olduğu ve bu poliçenin somut uyuşmazlığın konusu sevkiyatın nakliyat rizikolarını riziko kapsamına alan geçerli bir poliçe olduğu , dava dışı ihracatçı————– müşterisi —————— şirkete gönderdiği, nakliyat muhataralarına karşı sigorta güvencesini de anlatılan sigorta poliçesi ile davacı sigorta şirketinin sağladığı , ——–sayılı sevk faturasına ve ——————adına ——–sıralı gümrük beyannamesine göre————– ödeme şekli yani satıcının bedelini tahsil etmeden malını sevk ettiği, işleme aracılık eden bankaların bedel transferi konusunda mesuliyet yüklenmedikleri, satıcının sevk ettiği mal üzerinde menfaatinin sürdüğü , bu yönü ile de————— olarak da adlandırılan ödeme şekli ile ———————- adı altında revize edilen yeknetak kurallara göre , gönderilen malın alıcısı emrine gümrük işlemleri tamamlanmış ve gümrük vergileri de ödenmiş vaziyette teslim edileceğini, fiyata —– giderlerinin de dahil olduğunu ifade eden teslim şekli ile demir makaraları ve paletleri hariç ———————-bükümlü — toplam bedeli ———plakalı araç ile ———- arası taşınması işini ise ——— tarihinde taşıyıcı olarak düzenlediği —————- kayden davalı şirketin üstlendiği, dava konusu ürünlerin gümrük formalitelerinin tamamlanıp yüklendiği araçla yola çıktıktan sonra araç sürücüsünün savunmasına göre aracın aşırı kar yağışı sebebi ile güzergah üzerindeki —————————- halinde bekleme yapmak zorunda kaldığı, bu arada sürücünün araçta uyukladığı, trafik ekiplerinin sürücüyü uyandırıp dorse kapaklarının açık olduğunu ve bir kısım malın aşağıya indirilmiş olduğu bilgisini verdiği, bunun üzerine sürücünün hırsızlık girişimi olduğunu anladığı, ilk etapta eksiklik olmadığını tespit ettiğini ve araçtan indirilen emtiaları tekrar araca yükleyip araç içinde polis ekiplerini beklemeye başladığı, bu sırada polis ekibinin sürücüyü arayıp konum bilgisi istediği, bu konuşma sürerken ——————— araç kapaklarını açıp bir kısım malı araçtan indirmeye başladığı ve sürücünün o sırada görüştüğü polisin öncelikle sürücünün can güvenliği olduğunu gözetip sürücüye araçtan çıkmama talimatı verdiği, bu esnada faili meçhul şahısların ekiplerin olumsuz hava şartları nedeni ile ulaşamadığı mahalde park halinde olan dava konusu araçtan beyana göre yaklaşık ———– olmayan bir araca aktarmak sureti ile çaldığı, durumun davacı sigortacıya bildirilmesi üzerine davacının hasar dosyası için görevlendirdiği bağımsız eksper tarafından düzenlenen —- tarihli raporda——– bükülü elektrolikit bakır telin bedelini ve somut olay nedeni ile tazmini gereken miktarı üretici firmanın düzenlediği fatura birim fiyatı baz almak” sureti ile 3 adet demir makara bedeli ile birlikte ———-
davacının dava dışı sigortalısının sevkiyat başladıktan sonra vuku bulan olay ile ilgili —————-üzerinden tescili beyannamenin kıymetini araç yola çıktıktan sonra çalınan bükümlü bakır telin kıymetine göre ——————olarak revize ettirdiği, davacının görevlendirdiği bağımsız eksperin düzenlediği raporun sonucunda somut olaya bağlı zararı telafi etmek için ——- karşılığı olarak —– tarihinde sigortalısının banka hesabına————- havale ettiği tüm dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Sigorta şirketinin düzenlediği poliçe ile üstlendiği yükümlülüğü yerine getirdikten sonra sigortalısının ————— olarak rücu yolu ile ödediği tazminatı talep edebilmesi için TTK 1472 maddesine göre şartları; sigorta tazminatının gerçek hak sahibine ya da onun gösterdiği kişiye geçerli bir poliçe kapsamından ve poliçenin genel ve özel şartları ile çelişmeyen rizikonun gerçekleşmesi sonucunda ortaya çıkan zarar için ödenmiş olması, sigortacının sözleşmeye uygun olarak ödeme yaptığı sigortalının ———— uyuşmazlıkta davalı ———– karşı bir tazminat talep hakkına sahip olmasıdır. İşbu davaya konu edilen rücuen tazminat alacağı, nakliye sürecinde kimliği belirsiz kişi yada kişilerce çalınıp bulunamadığı çekişmesiz olan yük için riziko hakkında yürürlükte olan nakliye poliçesine dayandığından ve çalınan malın bedeli de davacının görevlendirdiği bağımsız eksper tarafından poliçe şartları da gözetilmek sureti ile belirlendiğinden ayrıca tazminat olarak ödenen bedel çerçeve anlaşma niteliğindeki sembolik pirimli abonman sigorta sözleşmesine bağlı olarak, dava konusu sevkiyat için primi tahakkuk ettirmek sureti ile düzenlenen spesifik poliçedeki şartlarla çelişmediği anlaşıldığından halefiyetin bu yöndeki ilk şartının gerçekleştiği anlaşılmıştır.
Ancak sadece ödeme yapılması, TTK’nın 1472 maddesi yönünden sigorta şirketine halef sıfatını kazandırmayacağından sigorta şirketinin halefiyet ilkesinden yararlanabilmesi için ödediği sigorta tazminatını zarar sorumlusuna yani davalıya karşı ileri sürebilme hakkına sahip olması gerektiğinden bu kapsamda davalı taşıyıcının sorumluluğu somut uyuşmazlığın konusu taşıma CMR’ye kayden ——————————————– yapıldığından CMR Konvansiyonu hükümlerinin irdelenmesi gereklidir. CMR konvansiyonunda ön görülen sorumluluk sistemine göre taşıyıcı (ister üst taşıyıcı, ister alt taşıyıcı veya taşıyan konumunda olsun) çalıştırdığı kişilerin ve taşımanın yapılması için hizmetlerinden yararlandığı diğer kimselerin görevleri sırasında hareket ve ihmallerinden , taşımayı yapmak için yaptığı kusurlu taşıtlardan, bu taşıtı kiraladığı kişinin veya vekilinin yada çalışanlarının hata ve /veya ihmallerinden dolayı sanki bu hareket ve ihmalleri kendisi yapmış gibi sorumlu olup, taşıyıcı taşıma sorumluluğunu üzerine aldığı eşyayı varma yerinde teslim aldığı hali ile alıcısı emrine veya onun temsilcisine teslim borcunu üstlendiği gibi yükün güzergah üzerinde yaptığı aktarmalar dahil olmak üzere taşıma süresi içerisinde eşyayı gözetim sorumluluğunun da altındadır. Ancak eğer kayıp , hasar veya gecikme istek sahibinin hatası veya ihmalinden , taşımacının hatasından değil de , istek sahibinin verdiği talimattan , yüke has bir kusurdan yada taşımacının önlemesine olanak bulunmayan durumlardan ileri gelmiş ise yada eğer kayıp veya hasara uğrayan malların ambalajlanmaması yada hatalı ambalajlanmış olması , yükün gönderici , alıcı veya bunlar adına hareket eden kişiler tarafından alınması , yüklenmesi, yığılması veya boşaltılması yüzünden yahut da kırılma suretiyle kısmen veya tamamen zarar görebilecek malların özelliğinin doğal sonucu olan risklerden doğmuş ise taşımacı zarardan sorumlu tutulamaz. Taşıyıcının eşyanın ziyaa yada hasara uğraması ile taşıma süresinin aşılması sebebiyle sorumluluğu CMR Konvansiyonunun 17.vd maddelerinde kusursuz sorumluluk ilkelerinden hareketle düzenlendiği için CMR 17 vd maddelerinde
getirilen mesuliyet sistemine göre kendisine sorumluluk izafe edilen taşıyıcı kusursuzluğunu değil, sorumluluğu gerektiren zararın 17.maddenin 2 veya 4. Fıkralarında yer alan hallerden birinden doğduğunu ispat etmesi halinde tazminat sorumluluğundan kurtulabilir. Somut uyuşmazlığa döndüğümüzde sürücünün olay nedeniyle ———– alınan ——– civarında şirketimizden ——– ülkesine gitmek üzere nakliye için dorse plakas——— çekici plakası da —– olan araç ile yola çıktım. ———– civarında bulunan ———— kuzey otoyolu üzerinde yoğun kar yağışı sebebiyle durdum ve aracı kenara çektim. Yol uzun bir süre açılmadı. Ben araç içinde yolun açılmasını beklerken biraz uyudum.Daha sonra o bölgede görevli olan trafik polis ekipleri beni uyandırarak aracımın dorsesinin kapılarının açık olduğunu ve aracın içindeki malzemelerin soyulmuş olabileceğini söyledi. Ben aracı kontrol ettiğimde sadece dorsenin kapıları açıktı ve herhangi bir şey çalınmamıştı fakat yerde üç adet iplik yüklü ———- makarası vardı. Ben o anda — imdatı aradım. ——–konuşurken aracımın arkasına gri renkli ————–marka plakasını göremediğim bir araç yanaştı.———- benim aracımın dorsesindeki malları kendi aracına yüklüyordu. Bu olay telefondaki ———- konuşurken oldu. Durumu telefondaki polis ekiplerine söyledim. Telefondaki polis memurları bana sen müdahale etme , öncelikle can güvenliğini emniyete al biz ekipleri hemen gönderiyoruz dedi. Bende dedikleri gibi araç kapılarını kilitleyip kendimi emniyete alıp bekledim. Şahıslar ortalama—dakika sonra gittiler. Onlar gittikten sonra aşağıya inip aracın dorsesini kontrol için indim indiğimde ———-değerinde üç adet kablolarla birlikte kablo makarası çalınmıştı. Kötü hava şartları nedeniyle polis ekipleri olayın yaşandığı yani aracımın bulunduğu yere ulaşamadı.——— şeklinde bildirdiği görülmüştür.Dosya kapsamındaki diğer deliller , dinlenen tanık beyanları ve polis imdatla yapılan görüşmenin çözümü birlikte değerlendirildiğinde, sürücünün aşırı kar yağışı nedeniyle ilerleyemediği için kullandığı aracı parkedip yolun açılmasını beklediği süreçte yine kendi beyanına göre ilk etapta uyuklarken araçtan indirildiğini, trafik ekiplerinin uyarması ile farkedip ekipler gittikten ve indirilen yükü araca yükledikten sonra ———– açıp , görevli ekiplerin dahi olumsuz hava şartları yüzünden ulaşamadığını beyan ettiği mahalde iken plakası belli olmayan bir araçla gelen kimliği belirsiz kişilerin 5 dakika gibi kısa bir süre içerisinde tazminata konu edilen emtianın çalınması hayatın olağan akışına uygun olmayıp , mahkememizce olayın sürücünün aşırı kar yağışı nedeniyle ilerleyemediği için kullandığı aracı parkedip yolun açılmasını beklediği süreçte kendi beyanına göre uyuklarken tazminata konu emtianın çalınması şeklinde geliştiği, bu oluş biçimine göre ( kaldı ki sürücünün beyanında bildirdiği üzere araç sürücüsünün ilk etapta uyurlarken araçtan indirildiğini, trafik ekiplerinin uyarması ile fark edip ekipler gittikten ve indirilen yükü araca yükledikten sonra dorsenin kapaklarını tekrar açıp araç hamulesi yükten bir miktar malın çalınması durumunda dahi ) taşıyıcının tazminat bağlamında kendisini sorumluluktan kurtarabilecek CMR 17 maddesinde öngörülen beyyinelerin herhangi birinden yararlanması koşulunun oluşmadığının kabulü gerekmiştir.
Mahkememizin kabulüne göre taşıyıcının taşıma sırasında meydana gelen zarardan dolayı alıcıya yada göndericiye yada akdi veya kendisine taşıma işini devreden ara taşıyıcıya yada onlardan birinin sigortacısına karşı sorumlu tutulabileceği durumlarda CMR Konvansiyonunun 23/1.maddesindeki düzenlemeye göre taşıyıcı yükün kısmen veya tamamen kaybından dolayı yükün taşınmak üzere kabul edildiği yer ve zamandaki kıymetine göre tazminat ödemekle sorumlu olup yine aynı maddenin 3.fıkrasındaki hüküm uyarınca tazminat miktarının eksik bürüt ağırlığın kilogramı başına 8.33 hesap birimini (SDR’yi) aşamayacağı hükmü bağlandığından somut uyuşmazlıkta taşıma süreci içerisinde çalınan———————– taşıyıcının tazminat bağlamında sorumlu tutulacağı üst sınırın ———– olarak hesaplanması nedeniyle ayrıca SDR hesabı yapılmasına gerek kalmamıştır.
Yapılan yargılama sonucunda tüm dosya kapsamındaki delillere ve alınan gerekçeli , bilimsel ve denetime açık bilirkişi raporuna göre davacı sigorta şirketinin sigortalısına ödediği tazminatı davalıdan rücuan tahsilini talep edebilmesi için tüm yasal koşulların oluştuğu , ancak davacının sigortalısına tazminat ödedikten sonra davalı taşıyıcıya iş bu tazminatı kendisine ödemesi yönünde herhangi bir yazılı bildirimde bulunmadığı (dava dışı sigortalısının davalıdan talebine ilişkin ihtarname olduğu , bunun davacı sigorta şirketi yönünden esas alınamayacağı) bu nedenle dava tarihinden önce CMR 27.madde kapsamında hasarın ve temerrüt başlangıcının CMR sözleşmesi hükümlerine göre hesaplanmasına karşın CMR 27.maddesinde belirtilen % 5 oranındaki faiz döviz bazında taleplere uygulandığından TL bazındaki tazminat talepleri yönünden 3095 sayılı Kanunun 2/2 maddesi uyarınca avans faiz oranının işletilmesinin mümkün olduğu anlaşılmakla, aşağıdaki şekilde davacı sigorta şirketinin sigortalısına ödediği ————- dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan talep edebileceği sonucuna ulaşılarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yazılı gerekçe ile ,
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE ———– TL tazminat alacağının dava tarihi olan———- tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine ,
2- Fazla istemin REDDİNE,
3-Harçlar Yasası uyarınca davanın kabul edilen bölümü üzerinden alınması gereken 1.334.10 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 339,39 TL harcın mahsubu ile eksik alınan 994,71 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından peşin yatırılan 339,39 TL peşin harç giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacının peşin harç gideri dışında yapmış olduğu 35,90 TL başvuru harcı, 5.20 TL vekalet tasdik harcı, 565.00 TL tebligat ve müzekkere gideri ile 3.000 TL bilirkişi ücreti toplamı olan 3.606,10 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmına isabet eden 3.543,22 TL sinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan 122,70 TL tebligat ve müzekkere giderinin davanın reddedilen kısmına isabet eden 2.14 TL sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye giderin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Hüküm tarihinde yürürlükte olan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden davacı yararına tayin ve takdir edilen 3.400.00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davanın reddedilen miktarı üzerinden aynı tarifenin 13/2.madde hükmü uyarınca davalı yararına tayin ve takdir edilen 346,58 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan gider avanslarının kullanılmayan kısımların karar kesinleştikten sonra ve taraflarca talep edilmesi halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve
istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile —————-Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/03/2020