Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/822 E. 2021/480 K. 22.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/822 Esas
KARAR NO : 2021/480

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Mümessillik Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 16/07/2018
KARAR TARİHİ : 22/06/2021

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 16/07/2018 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Davalı—- davacı …—- adına kayıtlı — — üzerine, taraflar arasındaki ticari ilişkinin teminatı olmak üzere —- —- aracılığıyla söz konusu ürünleri —-kuracağı ——- ile bu sözleşmeye —-olarak tarafların hak ve yükümlülüklerini içeren——-imzalandığı, taraflar arasında yukarıda yazılı sözleşmeler uyarınca bir kısım ticari ilişkiler yaşandığı —– daha sonra—- ikamet eden ve davacı …———— kurduğunu, (sözleşmesi olan —- vermeksizin, —- — bırakarak) ———- bu şahısla yürütmeye başladığını, (Taraflar arasındaki —ve— Sözleşmesinin 4/d bendine aykırılık) Davacı ..—, davalı ——- bırakması üzerine, —- bulunan davalıya ——-davalının ticaretini yürütmeye başladığı—- edilerek teslim edildiğini, bu durumun doğal sonucu olarak, —- adına davacı …, davalının ——ürünlerini konu alan- “teslim edilen mallara karşılığı parayı —– hesabına/borcuna karşılık olmak üzere—–içerikli, söz konusu —- anlaşma yaptıklarını, bu içerikli anlaşma üzerine de,— başlamak — yapıldığını, —–tarafından davalı—- yapılan tüm havalelerde—— hesabından notu düşülmesinin yanı sıra aynı zamanda,—-ettiğini, fatura numaraları da—- özellikle not düşülüp yazıldığını,—- faturalı belgeli — hukuki işlemler sonucu itibariyle davalı —– bilgisi ve rızasının olmamasının düşünülemeyeceğini, davalı şirketçe yapılan icra takibine konu borç, davacı nam ve hesabına açıklandığı şekilde ödendiğini davacı aleyhine, ——- sayılı dosyasından yapılan icra takibinin takdiren teminatsız olarak yargılama sonuçlanıncaya kadar durdurulmasına, yargılama sonucunda—– sayılı dosyasından davacı ….— davalı —- borçlu olmadığının tespiti ile ipoteğin kaldırılmasına, ayrıca yapılan tüm ödemelerin davalı şirketçe icra takip tarihinden önce çekildiği sabit olacağından/icra takibi yapılması haklı olmadığından tüm icra giderlerinden——– tutulamayacaklarının tespitini, davalı taraf aleyhine % 20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına, yargılama giderlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili ——–beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu —– havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davalı şirket ile davacı arasında gerçekleşen ticari —– bulunduğunu, davalı bu borcun tahsili için, davacıdan taleplerde bulunmuş olmasına rağmen bir ödeme gerçekleşmediğini, davalı ile davacı arasında ——- edildiğini, davacı adına kayıtlı—– meskeni üzerine ———- borç ilişkisinin teminatı olarak alındığını, bu husus ve rehin şartları —- belirtildiğini, davalı tarafça yapılan taleplere—- için—-Dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlattığını, bu borcun 3. Kişilere ödendiği iddiasını kabul etmediklerini, davacının dava dışı—–yaptığı —- ve dosyaya sunduğu faturaların müvekkil tarafça bilinmesi, dikkate alınması ve davalının kendisi lehine delil teşkil etmesi mümkün olmadığını, davacı tarafından haksız olarak açılan iş bu dava için %20’den az olmamak kaydıyla tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yüklenmesini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —- tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf,—- davacının davalı———– yapılan sözleşme kapsamında bir süre —-sonra davalı tarafın dava dışı—– ile çalışıp çalışmadığı, davacının —- elinde bulunan davalıya—– tarafından davacı adına davalıya ödemeler yapılıp yapılmadığı, icra takibine konu alacağın bu şekilde ödenip ödenmediği, taraflar arasında borcun —- ilişkin bir sözleşme bulunup bulunmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, sözleşmeden kaynaklı kesilen faturlardan dolayı borçlu olmadığının tespiti(menfi tespit) davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Menfi tespit davasını düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 72/1. Maddesindeki ” Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik edilen —- dosyasında; davacı/takip borçlusu hakkında 06/09/2017 tarihli takip talebi başlatıldığı anlaşılmıştır.
Davalının — celp edilmiş,—kaydı getirtilmiş, —celp edilmiştir.
— sayılı dosyasında alınan bilirkişi 21/02/2020 havale tarihli raporunda özetle; davalı — ilişkin ticari defterleri delil —–haiz olduğunu, davacı tarafça davalı –iade faturası düzenlendiğini, davacının davalıya –tarihi itibari ile — karşılığı — borçlu olduğunu, — açıklama — hesabına alınmadığını, davalının dava dışı — ile olan ticari ilişkiden kaynaklanan borcundan mahsup edildiğini beyan ve rapor etmiştir.
Bilirkişi heyeti 05/01/2021 tarihli raporunda özetle; takip tarihi itibariyle davalı/—- davadışı/—— (borçludan) herhangi bir alacağı bulunmadığını, bu nedenle de, davalı—- borçlunun borçlarının teminatı olarak tesis edilmiş olan takip konusu ipoteğin paraya çevrilmesini talebe hak kazanamadığını beyan ve rapor etmişlerdir.
DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Tüm dosya kapsamından; davalı ile dava dışı —- arasında—- davalı şirketin ürünlerinin——- ilişkin sözleşme bulunduğu, bu ilişki kapsamında——– bulunduğu ve davacının da maliki olduğu taşınmaz üzerine davalı lehine dava dışı——- borcunu temin için ipotek koydurduğu hususunda taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı, taraflar arasındaki temel ihtilafın dava dışı—- davalıya— havale yöntemiyle gönderdiği —-olmak üzere toplam —- havalenin dava dışı—— borcunun ifası amacıyla gönderilip gönderilmediği, bu kapsamda davalının dava dış——bulunup bulunmadığı ve alacağın teminatı amacıyla var olan ipoteğin fekkinin gerekip gerekmediği hususlarında olduğu anlaşılmıştır.
Dosyaya celp edilen havale dekontlarının incelenmesinden dekontlarda işlem açıklaması olarak ” ——- ibarelerinin bulunması ve TBK 83. Maddesi uyarınca —–nedeniyle havale ile yapılan ödemelerin dava dışı ———— borcunun ifası için yapıldığının kabul edilmesi gerektiği, bu kapsamda davalının dava dışı şirketten alacağının kalmadığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamındaki —- ——- Esas sayılı takip dosyasına konu borcun ifa edildiği, bu nedenle davacının icra takibine konu alacaktan dolayı borçlu olmadığı, dava dışı şirketin davalı şirkete olan borcunun teminatı için verilen—– aradaki borç ilişkisinin sona ermesi nedeniyle terkininin gerektiği, davacının takip yapmakta kötü niyetli olduğu ispat edilemediğinden kötü niyet tazminatı isteminin reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2-Davaya konu —- tarih ve—— ———– nolu işlemi nedeniyle davalı adına —– ——-ipoteğin fekkine,—– sicilinden terkinine,
3-Davacının davalıya—— takip dosyası bakımından borçlu olmadığının tespitine,
4-Davacı tarafın kötü niyet tazminatı isteminin şartları oluşmadığından reddine,
5-Kararın kesinleşmesi halinde karardan bir suretin kesinleşme şerhi ile birlikte—— gönderilmesine,
6-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli —– tamamlama harcı olarak alınan 463,78 TL harcın mahsubu ile bakiye 8.709,56 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsil edilerek hazineye irat kaydına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan———– davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan 35,90 TL başvurma harcı, 1.900,00 TL bilirkişi ücreti, 258,05 TL posta ve tebligat giderinden oluşan yargılama gideri ile 2.439,36 TL peşin harç ve 463,78 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 5.097,09 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
10-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.