Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/75 E. 2018/150 K. 14.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No:

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/75 Esas
KARAR NO : 2018/150

DAVA : Hakem Kararının İptali
KARAR TARİHİ : 14/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan Hakem Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Müvekkil …………. tarihinde trafik sigortası bulunmayan …….. plakalı aracın asli kusuru ile sebebiyet vermiş olduğu kaza nedeniyle bedensel zarara uğramıştır ve …….. Raporunda da müvekkilin maluliyet oranının %12 olduğu belirtildiğini, ………, davacının uğradığı bedensel zararı gidermekle yükümlü olup, davacıya tazminat ödemesi gerekmektedir. İşbu sebeple; ……… maluliyetine ilişkin tazminatın bilirkişi marifetiyle hesaplanması ve tazminat ödemesinin……… tahsil edilebilmesi için Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuru yapıldığını, sigorta tahkim komisyonunun …….. sayılı Uyuşmazlık Hakem Karanının İptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın Hukuki Niteliği; Sigorta Tahkim Komisyonu hakem kararının iptali, davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi; İptal davası başlıklı 6100 Sayılı HMK’nın 439/1. Maddesindeki “Hakem kararına karşı yalnızca iptal davası açılabilir. İptal davası, tahkim yerindeki mahkemede açılır; öncelikle ve ivedilikle görülür. ” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Uyuşmazlığa düşen taraflar arasında açık ve yazılı şekilde yapılması gereken sözleşme ile daha yüksek bir tutar belirlenmemişse hakemin verdiği kırk bin Türk Lirasına kadar olan kararlar her iki taraf için kesindir. Kırk bin Türk Lirasının üzerindeki kararlar için temyize gidilebilir(5684 sayılı Sigortacılık Kanun m. 30/12)
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan yargılama sonunda(Ay. m.141); sunulan deliller, iddia ve beyanlar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; her ne kadar 6100 sayılı HMK’nın 439. maddesinin 1. bendinde Hakem kararına karşı yalnızca iptal davası açılabileceğine ilişkin düzenleme mevcutsa da sigorta sözleşmesinden doğan uyuşmazlıkların çözümlenmesine yönelik olarak sigorta tahkim sistemi ile ilgili usul ve esasları düzenleyen özel kanun niteliğindeki 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun uygulama önceliği olduğu, esasa girilerek hakem kararının iptaline karar verilmesinin ……………. Komisyonu Kararına karşı SK 30/12 maddesine göre itiraz ve temyiz yolu açık olması karşısında iptal davası açılamayacağı(Yargıtay …… Hukuk Dairesinin ….. tarih, ……… Esas ve …….. Karar sayılı ilamı), talep konusu ile ilgili 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu m. 30/12 uyarınca verilen karar kesin hüküm teşkil etse dahi, özel kanun niteliğindeki 5684 sayılı Kanunun uygulama önceliği bulunduğu, sigorta tahkim komisyonunun kesin hüküm niteliğindeki kararlarına karşı iptal davası açılamayacağı, verilen hakem kararının kesin hüküm teşkil ettiği (Yargıtay…….. Hukuk Dairesi ……… tarih, …….. esas ve ……. Karar sayılı ilamı) sigorta poliçesinden kaynaklanan ve sigorta tahkim komisyonuna başvuru ile verilen uyuşmazlık hakem kararlarından 5684 sayılı yasa hükümleri özel kanunda düzenlenmiş olmasına ve hakem kararına itiraz halinde istinaf yoluna gidilebileceğine(İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …….. Hukuk Dairesi’nin ……7 tarih, ………… Esas ve 2017/838 Karar Sayılı İlamı) dair düzenlemeler karşısında sigorta tahkim komisyonuna başvuru ile verilen uyuşmazlık hakem kararlarına karşı kesinlik sınırında kalıp kalmadığına bakılmaksızın HMK 439. Maddesinde düzenlenen iptal davasınınaçılmasının mümkün olmadığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
-Davanın usulden REDDİNE,
2-Harç başlangıçta peşin olarak alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4- Artan gider avansının karar kesinleştiğinde HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Tarafların yokluğunda , Gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren HMK 345 maddesi uyarınca yasal iki haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen anlatıld.