Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/74 E. 2018/539 K. 10.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/74 Esas
KARAR NO : 2018/539

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
KARAR TARİHİ : 10/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı şirket vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin “….” markası altında uzun süreli filo araç kiralama işiyle iştigal ettiğini, davalının … ye ait ve davalı … ın sevk ve idaresindeki……. plaka sayılı römork 09/09/2015 tarihinde müvekkile ait ….. plaka sayılı araca %100 kusurlu olarak çarpmak suretiyle hasara uğrattığını, meydana gelen kaza nedeniyle müvekkil şirket aracından 3.606,81 TL hasar meydana geldiğini, meydana gelen kaza sonucu müvekkil firmaya ait aracın rayiç değerinde düşüş yaşandığını ve araçta 1.000,00 TL lik değer kaybı oluştuğunu, değer kaydından davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, kaza nedeniyle müvekkil aracını tamir edildiğini süre içerisinde kiraya veremediğini, kazaya karışan müşterisine de bu aracın yerine başka bir araç temin etmek zorunda kaldığını, aracın günlük kirasının 100 TL olduğunu, öncelikle ….. plakalı araç kaybına üçüncü kişilere devirlerinin önlenmesi için ivedilikle ihtiyati tedbir konulmasına, 4.806,81 TL müvekkil zararının davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek …Bankası avans faiz oranı ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline , yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraftan tahsil edilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
CEVAP :
Davalı … AŞ. vekili cevap dilekçesinde, davaya konu kazanın oluşumunda müvekkil şirketin yada müvekkil şirket şoförünün kusuru olmadığını, müvekkil şirket araçlarının bakımlarının düzenli olarak yapıldığını, keşif yapılmak suretiyle römorkun çarptığı araçların kurallara uygun şekilde park etmiş olup olmadıklarının yeniden değerlendirilmesini, kaza tespit tutanağı incelendiğinde tutanağın ilk sayfasında davacıya ait aracın özel araç olduğunun belirtildiğini, davacının kazanç kaybı talep etmesinin hukuken mümkün olmadığını, dava konusu kazayla ilgili maddi hasarlı trafik kazası tutanağında her ne kadar müvekkil şirket şoförünün kusurlu olduğu belirtilmiş ise de bu raporun kusur durumu bakımından kesin delil olmadığını ileri sürerek usul ve yasaya aykırı olarak açılan haksız ve dayanıksız davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’a dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen yasal sürede cevap dilekçesi vermediği anlaşılmakla HMK.’nun 128.maddesi uyarnıca davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
Dava : Tazminat ( Rücuen Tazminat) davasıdır.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava açıldığı tarihte yazılı yargılama usulüne tabii olup, usulünce taraf teşkili sağlanmış, dilekçeler aşaması tamamlanmış , HMK 140 maddesi uyarınca ön inceleme duruşmalı yapılıp uyuşmazlıklar tesbit edildikten sonra tahkikat aşamasında deliller toplanmış, bilirkişi raporu alınmış tahkikat sonlandırılarak dava sonuçlandırılmıştır.
09/09/2015 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası neticesinde tutulan maddi hasarlı kaza tespit tutanağına göre davacıya ait … plaka sayılı araç ile davalı …’nın sevk ve idaresindeki, diğer davalının maliki olduğu ……… plaka sayılı aracın kaza yaptığı anlaşılmıştır.
………. plaka sayılı aracın dosyaya celp edilen trafik tescil kayıt bilgilerinden davacı şirket adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
……. gelen yazı cevabında, davaya konu ……… aracın günlük kiralama bedelinin 100,00TL olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Uyuşmazlık ; Davalı davalı …’nın sevk ve idaresindeki, diğer davalının maliki olduğu ……… plakalı aracın 09/09/2015 tarihinde davacıya ait ……… plaka sayılı araca çarpması neticesinde davacının aracında hasar, değer kaybı meydana gelip gelmediği ve aracın tamir süresince kullanılmamasından kaynaklı kira bedeli zararı olup olmadığı ve bu zarardan sorumlu olup olmadığı sorumlu ise ne miktarda sorumlu olduğu noktasında toplanmaktadır.
Görevsiz mahkemede yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde Teknik Bilirkişi 17/10/2017 tarihli raporunda, 09/09/2015 tarihinde davalı sürücü …. sevk ve idaresindeki, diğer davalının maliki olduğu ………. plaka sayılı aracın kendisine bağlı römörkten ayrıldıktan sonra uygun bir şekilde park etmiş olan davacının maliki olduğu………… plaka sayılı araca çarpması neticesinde meydana gelen trafik kazasında nizami olarak park etmiş vaziyette duran araca arka kısmından çarpması sebebiyle %100 tam kusurlu, davacının maliki olduğu aracın ise kusursuz olduğunu, davaya konu ……… marka araç hakkında düzenlenen eksper raporu uyarınca tespit edilen 3.606,81TL hasar miktarı ve hasarın kaza ile uyumlu olduğunu, yine ……davacı aracın bu kaza nedeniyle kullanılmışlık düzeyi kat sayısının 0.70 olarak kabul edilmesinin, hasar boyutu kat sayısının 0.50 olarak kabul edilmesinin uygun olduğunu, bunun neticesinde 1.000,00TL değer kaybı olacağı ve aracın tamirinin 2 gün süreceği, bu süre içerisinde günlüğü 100,00TL ‘den 200,00TL kira kaybı olacağını bildirmiştir.
Mahkememizce görevsiz mahkemede alınan bilirkişi raporu denetlenerek dosya içeriğine uygun ve hüküm kurmaya elverişli kabul edilmiş ve usul ekonomisi gereğince yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmamıştır.
Haksız fiil sorumluluğunu düzenleyen TBK 49 maddesi gereğince ;Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
TBK 117 Maddesi uyarınca; Haksız fiilde; fiilin işlendiği tarihte borçlu temerrüde düşmüş olur.
Dosyanın bir bütün olarak değerlendirilmesi neticesinde; Davalı …’in maliki olduğu, diğer davalı …’nın sevk ve idaresindeki …. plaka sayılı aracın 09/09/2015 tarihinde nizami bir şekilde park etmiş olarak duran davacının maliki olduğu ……. plaka sayılı araca arkadan çarpması neticesinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasında davalı aracın nizami olarak park etmiş vaziyette duran araca arka kısmından çarpması sebebiyle %100 tam kusurlu, davacının maliki olduğu aracın ise kusursuz olduğu, bu kaza nedeniyle davacının aracında 3.606,81TL hasar, 1.000,00TL değer kaybı ve 200,00TL kira kaybı zararı olduğu anlaşıldığından toplam 4.806,81TL zararın haksız fiilden kaynaklanan zarar olması nedeni ile davacı vekilinin avans faizi talebi yerinde görülmeyerek kaza tarihi 09/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜ İLE
2- 4.806,81 TL zararın kaza tarihi 09/09/2015 tarihinde itabaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacı vekilinin avans faizi talebinin reddine ,
4-Karar tarihinde yürürlükte olan Harçlar Kanunu’na göre alınması gerekli 328,35 TL karar ve ilam harcından dava açılırken yatırılan 82,09 TL peşin harcın mahsubu ile 246,26 TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi ‘ne göre 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine ,
6-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 82,09 TL peşin harç, 627,80 TL posta ücreti olmak üzere toplam 709,89 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya yada ahzu kabza yetkisi olan vekiline verilmesine,
7-Bakiye gider avansı bulunması halinde HMK 333. Maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra talep halinde taraflara yada ahzu kabza yetkisi olan vekillerine iadesine,
Karar verildi.
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, Gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren HMK 345 maddesi uyarınca yasal iki haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı.