Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/699 E. 2018/1079 K. 31.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1383
KARAR NO : 2018/898

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 29/12/2017
KARAR TARİHİ : 12/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dilekçesinde,müvekkili kurumun sigortalılarından olan …. müvekkili kurum müdürlüğünde işlem gören …. …… …… inşaatı işyerinin çelik montaj işi yapımını üstlenen …….nin alt taşeronu….. sigortalısı olarak kazan montaj yapımında çalışırken 3.3.2008 tarihinde 16 metre yüksekten düşerek vefat ettiğini ve masraf ile hak sahiplerine bağlanan gelirlerin davalı işverenlerden tahsili amacıyla Zonguldak …….İş Mahkemesine ait 2015/362 esas sayılı dosyasında rücuan alacak davası açıldığını, açılan iş bu rücuan tazminat davasında yargılama süresinde adı geçen davada davalı şirketin ticaret sicilindeki adres kayıtları istendiğinde şirketin tasfiye edilerek sicilden terkin edildiğinin anlaşıldığını ve bu nedenle de davada taraf teşkilinin sağlanamadığını , anılan mahkemece kendilerine şirketin ihyası için dava açmak üzere süre verildiğini ve bu nedenle bu davanın açıldığını belirterek, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün ………. sicil numarasında kayıtlı olan……. ihyasına ve tasfiye memuru tayinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde ; müvekkilince TTK m.32 ve Ticaret Sicili Yönetmeliğinin m.34 hükmü çerçevesinde işlem yapıldığını, tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluğun şirketin tasfiye memuruna ait olduğunu , tasfiye memurlarının iddia edilen eksik işlemlerini müvekkili sicil müdürlüğünün tespit etmesinin mümkün olmadığını, müvekkilinin ayrıca davanın açılmasına da sebep olmadığından yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını belirterek, izah edilen nedenlerle müvekkili yönünden açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Diğer davalı Tasfiye memuru vekili ise cevap dilekçesinde özetle ,……. Şirketinin tasfiyesinin 31.12.2012 tarihinde sona erdiğinden sicilden terkin edildiğni ve ticaret sicil gazetesinin 07.01.2013 tarih ve ……. sayılı nüshasının 598. Sayfasında da tasfiye sürecinin tamamlandığının ve sona erdiği hususunun yayınlandığını, Zonguldak ……… İş mahkemesinde 2015/362 esas numarasıyla görülen dava konusu iş kazasının 03.03.2008 tarihinde meydana geldiğini, TTK nun 560. Maddesi gereğince tasfiye memurlarının sorumluluğu nedeniyle açılacak davaların, zararın ve sorumlunun öğrenildiği tarihten itibaren iki ve her halde zararı doğuran fiilin meydana geldiği tarihten itibaren beş yıl geçmekle zamanaşımına uğrayacağını belirterek öncelikle zamanaşımı def’inde bulunduklarını belirtmiş esasa ilişkin beyanlarında da müvekkilinin tüm yasal sorumluluklarını gereği gibi yerine getirdiğini ve bir sorumluluğunun kalmadığını belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibariyle ihyası talep edilen dava dışı………… sigortalısı olarak kazan montaj yapımında çalışırken 3.3.2008 tarihinde düşerek vefat eden sigortalıya davacı kurum tarafından ödenen masraf ile hak sahiplerine bağlanan gelirlerin davalı işverenlerden tahsili amacıyla açılan Zonguldak …….İş Mahkemesindeki dava ile ilgili olarak işlemlerin ikmali için şirketin ihyası istemine ilişkin olup, TTK 547.maddesine dayanmaktadır.
Davacı, TTK’nun geçici 7. Maddesi uyarınca terkin edilen şirketin yeniden ihyasını istemektedirler.
TTK 547. Maddesinin 1. Fıkrasına göre , şirket tasfiyesinin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olması halinde , son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar şirket merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemeden bu ek işlemler sonuçlanıncaya kadar şirketin ihyası yani yeniden tescilini isteyebilirler.
Yöntemine uygun duruşma açılmış taraf kanıtları toplanmıştır. Tarafların aktif ve pasif ehliyetleri denetlenerek uyuşmazlık noktaları resen belirlenerek sonuca gidilmiştir.
Davalı tasfiye memuru hernekadar zamanaşımı itirazında bulunmuş ise de, iş bu dava tasfiye memurunun sorumluluğundan kaynaklı bir tazminat davası olmadığından davalının bu yöndeki zamanaşımı itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
İhyası istenilen ………..Davalı tasfiye memuru hernekadar zamanaşımı itirazında bulunmuş ise de, 12.09.2018 tarihli oturumda davalı tasfiye memurunun zamanaşımı itirazının reddine karar verilmiştir.
İhyası istenilen ……. celp olunan ticaret sicil dosyasının incelenmesinde; şirketin son tescilini 31.12.2012 tarihinde yaptırdığı, şirketin tasfiyesinin sona erdiğine 25.12.2012 tarihinde karar verildiği ve 31.12.2012 tarihinde tescil edildiğinden şirketin sicil kaydının terkin edildiği anlaşılmıştır.
Zonguldak ……….İş Mahkemesinin 2015/362 esas sayılı dava dosyasının yapılan incelenmesinde; davacı kurum tarafından dava dışı ihyası istenilen şirket aleyhine açılan dava dosyasınında 30.11.2017 tarihli celsede davacı vekiline şirketin ihyasına ilişkin dava açmak üzere süre verildiği görülmüştür.
Yapılan yargılama sonucunda, Zonguldak ……… İş Mahkemesinin 2015/362 esas Esas sayılı dava dosyası sonuçlandırılması ile sınırlı olarak 31.12.2012 tarihinde sicilden resen terkin edilen …………. sicile ek işlemler sonuçlanıncaya kadar yeniden tescili gerektiği, davacı ……..’nun iş bu davaya dayanak olarak ileri sürdüğü Zonguldak ……. İş Mahkemesinin 2015/362 esas sayılı dava dosyasında davanın 26.07.2010 tarihinde açıldığı , buna rağmen sicilden terkin edilen şirketin tasfiyesinin 31.12.2012 tarihinde sonlandırılarak sicilden terkin edildiği hususuna göre davacı………. lehine davalı tasfiye memuru aleyhine vekalet ücreti ve yargılama gideri takdiri gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yazılı gerekçe ile ;
1.1.Davanın KABULÜ ile; İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün ………. sicil numarasında kayıtlı iken tasfiye sonucu 31.12.2012 tarihinde sicilden terkin edilen ………. Zonguldan ……. İş Mahkemesinin 2015/362 Esas sayılı dava dosyasının sonuçlandırılması ile sınırlı olarak TTK 547 maddesi uyarınca ek işlemler sonuçlanıncaya kadar İHYASINA,
2.Şirketin ek tasfiyesi için ticaret siciline tesciline, bu işlemleri yapması için son tasfiye memuru … ‘in tasfiye memuru olarak atanmasına, kararın ticaret siciline tescil ve ilanına,
3-Davacı kurum harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yerolmadığına,
4.Davacı tarafça yapılan 254.00 TL tebligat ve müzekkere giderinin davalı tasfiye memuru …”den alınarak davacıya verilmesine,
5.Davanın mahiyeti gereğince davalı … Ticaret Sicil Müdürlüğünün yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasına,
6.Hüküm tarihinde yürürlükte olan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca davacı yararına tayin ve takdir edilen 2.180.00 TL maktu vekalet ücretinin davalı tasfiye memuru …’den alınarak davacıya verilmesine,
7.Taraflarca yatırılan gider avanslarından kullanılmayan kısımların, karar kesinleştiğinde ve taraflarca talep edilmesi halinde yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı tasfiye memuru vekilinin yüzüne karşı, diğer davalı ve vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.