Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/680 E. 2019/384 K. 16.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/680
KARAR NO : 2019/384

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/06/2018
KARAR TARİHİ : 16/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkilin davalıya uluslararası taşıma hizmeti verdiğini, davacı müvekkilinin taşıma hizmetine karşılk düzenlediği e-faturaların ————-sistemi üzerinden alınıp kabul edildiği halde cari hesap bakiyesi tutarı 33.118,94 TL ödenmediğini, davalı vari hesap bakiyesini ödemediği için alacağın tahsili amacıyla İstanbul Anadolu———–. İcra Müdürlüğü 2018/12055 Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalının yetkiye ve borca itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalının icra dairesinin yetkisine dair itirazının hukuka aykırı olduğunu, davalının yetkiye ve borca itirazının hukuki mesnetten yoksun olduğunu ve icra takibini sürüncemede bırakmaya dönük olduğunu, faturalar, borca mahsuben yapılan ödemeler, e- postalar, cari hesap bakiyesi ve hesap mutabakatları davalının iddiasının aksini gösterdiğini belirterek davalının haksız itirazının iptali ve takibin devamını talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; mahkememiz dosyasında davacının iddialarının asılsız ve yersiz olduğunu, davanın reddi gerektiğini, davacı tarafça İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü 2018/12055 Esas sayılı dosyasında müvekkili şirket aleyhine başlatılan icra takibinde ödeme emrine karşı yasal süresi içerisinde yetki itirazı ve borca itiraz yapıldığını, borca itiraz cümlesinden olmak üzere davacı taraf lar arasında ancak bilirkişi incelemesi ve ticari yargılama sonucu ortaya çıkacak bir alacak borç ilişkisi olmasına rağmen müvekkiline karşı doğrudan icra takibine girişildiğini, bu halde taraflarından borca itiraz etme zaruretinin hasıl olduğunu, davacının talep ettiği alacak iddiası ancak tarafların ticari defterlerinin incelenmesiyle ortaya çıkacağından ortada likit muaccel belirlenebilir bir alacak olmadığını, taraflar arasında vade anlaşması yapıldığını ve henüz vadenin gelmediğini , davacının bu nedenle açmış olduğu haksız ve yersiz davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, cari hesap alacağının tahsili için yürütülen icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup İİK 67 vd maddelerine dayanmaktadır.
Davaya konu İstanbul Anadolu —–. İcra müdürlüğünün ——- esas sayılı takip dosyasının celbolunarak yapılan incelenmesinde ; davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine; “09.05.2018 tarihli 33.118,94 TL tutarındaki cari hesap bakiyesi” açıklaması ile 33.118.94 TL alacağın tahsili için genel haciz yolu ile icra takibi yapıldığı, davalının yasal süresi içerisinde icra dairesinin yetkisine ve alacağa itirazı nedeniyle takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davalı taraf savunmasında; İstanbul Anadolu —- icra müdürlüğünün ve mahkememizin yetkisine itiraz ettiğini bildirerek taraflar arasında borcun ödenmesi yönünde vade anlaşması yapıldığından ve borcun henüz vadesi gelmediğinden davanın reddini talep etmiştir. Buna göre davalı taraf davacı ile cari ilişkisi bulunduğunu kabul etmektedir. Bu nedenle davalı tarafın hem icra müdürlüğünün yetkisine hemde mahkememizin yetkisine yönelik itirazı (icra müdürlüğünün yetkisi yönünden İİK nun 50.maddesinin yollaması ile) TBK nun 89/1.maddesi uyarınca davacı alacaklının ikametgahındaki icra müdürlüğü ve mahkeme yetkili olduğundan reddedilmiştir.
Tarafların tüm delilleri celbolunarak davalı şirkete ait ticari defter kayıt ve dayanak belgeleri talimat yolu ile incelenerek rapor alınmıştır. Alınan raporun dosyadaki delillere uygun gerekçeli ve denetime açık bulunduğu anlaşılmakla hükmü esas alınmıştır.
Dava dosyasına delil niteliğinde sunulan elektronik iletilerden ; 03.04.2018 tarihli e-posta yazışmasında, davalı şirketin yapamadığı ödemelerin 06.05.2018 tarihinden itibaren çözüme kavuşturulacağı bu itibarla hukuki sürecin başlatılmaması ve davacı firmadan biraz daha sabır ve destek istendiği, 11.05.2018 tarihli e-posta yazışmasında , davalı şirketin hukuksal sürecin durdurulması ve davanın geri çekilmesi kaydı ile yazı içeriğinde ve dava dilekçesinde belirtilen vade ve tutarlarda toplamda dava değeri kadar bir ödemenin gerçekleştirileceğinin davacı şirkete bildirildiği tespit edilmiştir.
Davalı şirketin ticari defter kayıt ve dayanak belgelerinin incelenmesinde de, defterlerin elektronik ortamda tutulduğu, defter beratlarının zamanında alındığı, muhasebe ilkelerine ve yasaya uygun olarak tutulduğu, davacı ile arasındaki ticari ilişkide davacının düzenlediği toplam 64.051,54 TL lik faturanın kayıtlı bulunduğu, kayıtlı faturalar karşılığında 30.932,60 TL lik ödeme yapıldığı, buna göre borç bakiyesinin 33.118,94 TL olduğu tespit edilmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda dosya kapsamındaki delillere göre; taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, davacı tarafından düzenlenen tüm faturaların davalının ticari defterlerine kayıtlandığı, davacıya yapılan 30.932,60 TL lik ödeme düşüldüğünde davacının davalıdan 33.118.94 TL alacaklı bulunduğu, davalının savunmasında ileri sürdüğü vade anlaşması uyarınca dosyaya bir delil ibraz edilemediği anlaşıldığından davanın aşağıdaki şekilde kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yazılı gerekçe ile ;
1-Davanın KABULÜ ile tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile; davalının İstanbul Anadolu ——-. İcra Müdürlüğünün 2018/12055 numaralı esas sayılı takip dosyasında yaptığı itirazın İPTALİ ile takibin asıl alacak üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi uygulanmak sureti ile DEVAMINA,
2-Alacak miktarı bilinir ve belirlenebilir olduğundan hükmolunan alacağın %20 si oranında 6.623,78 TL İcra İnkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Yasası uyarınca alınması gereken 2.262.43 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 400.00 TL harcın mahsubu ile , eksik yatırıldığı anlaşılan 1.862,43 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 441.10 TL toplam harç masrafı, 400.00 TL Kocaeli ATM ‘ye yazılan talimat ile ilgili olarak takdir edilen bilirkişi ücreti, 666.00 TL talimat, müzekkere ve tebligat gideri toplamı olan 1.507,10 TL yargılama giderinin tümünün davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Hüküm tarihinde yürürlükte olan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca dava değeri üzerinden davacı yararına tayin ve takdir edilen 3.974,27 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştikten sonra ve talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı ve vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı