Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/68 E. 2018/1074 K. 06.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/68
KARAR NO : 2018/1074

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 17/01/2018
KARAR TARİHİ : 06/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; müvekkili ile ……… plakalı aracın ruhsat sahibi olan …. arasında araç değer kaybı ve kazanç kaybı hususunda temlik sözleşmesi imzalandığını, temlik konusu aracın … tarihinde …….. plakalı aracın şöförünün % 50 kusurlu olması sebebiyle oluşan kazada hasar gördüğünü, davalı sürücünün yazılı ve imzalı beyanıyla kazaya kusuruyla sebebiyet verdiğini açıkça da ikrar ettiğini, iş bu kaza sebebiyle araçta maddi hasar meydana geldiğini ve 16 gün onarımla kaldığını, bu sürede ticari işlevini yerine getiremediğinden kazanç kaybına ilişkin da alacak oluştuğunu, 16 günlük kazanç kaybının tahsili amacıyla İstanbul Anadolu …… İcra müdürlüğünün 2017/31345 esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, borçluların itirazı nedeniyle takibin durduğunu belirterek, davalıların icra takibine yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına karar verilmesini ayrıca davalılar haksız ve kötüniyetli itiraz ettiğinden alacağın % 20 sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatının davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalılar vekili dilekçesinde özetle ; davacı tarafça sözü edilen temlik sözleşmesinin dosyaya ibrazı ve mahkemece incelenmesi gerektiğini, geçerli bir temlik sözleşmesi değil ise davacının taraf ehliyeti sıfatı kaybolacağından dava şartının eksik olacağını ve davanın usul yönünden reddi gerekeceğini, davacının iddia ve ifadelerinin tümüyle sübjektif değerlendirmeler olduğunu, davacılardan araç sürücüsü …’ın kazanın oluşmasında kusurunun bulunmadığını, dolayısıyla da ruhsat sahibi olan diğer müvekkilinin de kusurunun olmadığını belirterek, sözleşmenin geçerlilik süresi ve şekil şartlarını taşımaması halinde davacı taraf ehliyeti sıfatını kaybedeceğinden davanın usulden reddini aksi kanaat oluşması halinde ise davanın belirtilen sebeplerle esastan reddini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, davacı ile dava dışı …….. arasında akdedilen araç değer kaybı ve kazanç kaybı temlik sözleşmesi uyarınca , sözleşmeye konu araçta meydana gelen kazanç kaybının tahsili amacıyla davalılar aleyhine yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatının tahsili talebine ilişkindir.
Tarafların yazılı ve sözlü beyanları alınmış , davaya dayanak icra takip dosyası celbedilerek incelenmiş ve tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda davacının davalılardan talep edebileceği bir kazanç kaybı olup olmadığı ,varsa miktarının tespiti amacıyla dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Yargılamanın bu aşamasında davacı vekili mahkememize uyap üzerinden gönderdiği 16.7.2018 tarihli dilekçesi ile, davalılar tarafından dava açıldıktan sonra dosya borcunun ödendiğini, bunun üzerine tarafların sulh olduklarını ve davanın konusuz kaldığını belirterek davalının protokol gereğince kendilerinden vekalet ücreti talebi de bulunmadığını, yapılan yargılama giderlerinin de tarafların üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.
06.11.2018 tarihli oturumda, davacı vekili duruşmada hazır olmamasına rağmen hazır bulunan davalılar vekili , davacılar vekilince belirtildiği üzere tarafların sulh olduklarını ve yapılan protokol uyarınca davanın konusuz kaldığını, davanın kendileri tarafından takip edildiğini belirterek, davanın konusuz kaldığına dair karar verilmesini talep etmiş ve beyanını imzasıyla da onaylamıştır.
Davacı vekilinin dilekçesindeki beyanı ile davalılar vekilinin son celsedeki imzalı beyanı doğrultusunda tarafların protokol tanzim edilerek sulh oldukları anlaşıldığından davanın konusu kalmamış olmakla, esas hakkında karar verilmesine yerolmadığına, protokol doğrultusunda davalı yararına vekalet ücreti takdirine yerolmadığına , yapılan yargılama giderlerinin de taraflar üzerinde bırakılmasına dair takdiren aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yazılı gerekçe ile ;
1-Davanın konusu kalmadığından ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Harçlar Yasası uyarınca alınması gereken 35.90 TL karar ve ilam harcının peşin olarak yatırıldığı anlaşıldığından başkaca harç alınmasına yerolmadığına,
3-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına, vekalet ücreti takdirine yerolmadığına,
4-Yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştikten sonra ve istemi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yokluğundan davalılar vekilinin yüzüne karşı kesin olmak üzere karar verildi.