Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/648 E. 2019/1032 K. 05.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. … Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/648
KARAR NO : 2019/1032

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 05/06/2018
KARAR TARİHİ : 05/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA…… : Davacı vekili dilekçesinde , 19/06/2011 günü saat —— istikametine doğru seyir halinde olan — plakalı ——————- marka aracın ——– önündeki yoldan karşıdan karşıya geçmekte olan müvekkili … ve …’ın müşterek çocuğu olan 10/07/2005 doğumlu ——- çarparak hayati tehlike geçirtecek düzeyde ağır yaralanmasına sebep olduğunu, iş u kazaya sebebiyet veren aracın sürücüsü ve sahibi olan —— ait aracın davalı … tarafından trafik sigorta poliçesi ile sigortalandığını, ——- kaza nedeniyle —– Sağlık Kurulunun raporuyla % 20 olarak belirlendiğini, davalı … şirketine araç sürücüsünün asli kusurlu oluşuna göre sigorta poliçesinde belirtilen sigorta limiti olan 100.000.00 TL nin ödenmesinin sigorta şirketinden talep edilmesine rağmen davalı … tarafından olumlu yada olumsuz herhangi bir yanıt verilmediğini belirterek meydana gelen trafik kazasından doğan bedensel zarar nedeniyle tazminat hesabı yaptırılarak olay tarihindeki sigorta limiti aşılmamak üzere fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmak kaydıyla şimdilik 5.000 TL nin temerrüt tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte sigorta şirketinden alınarak kendilerine ödenmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde ; haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine karar verilmesini, sigortalı araç sürücüsünün idaresinde olan aracın karıştığı kazanın meydana gelmesinde itirazları doğrultusunda farklı bir bilirkişiden kusur raporu alınmasını, tazminat hesabının sigortalının kusur oranınca yapılması gerektiğini, müvekkilinin bir temerrüdünden de söz edilemeyeceğini, davacı tarafın ticari faiz talep etmesinin de hukuka aykırı olduğunu, trafik kazası 19/06/2011 tarihinde vukuu bulduğundan davanın zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE : Dava, davalı … şirketine sigortalı olan aracın karıştığı trafik kazasında yaralanan davacıların çocukları —— ilgili olarak talep edilen maluliyet tazminatının tahsili istemine ilişkindir.
Tarafların yazılı ve sözlü beyanları alınmış, bildirdikleri deliller celbedilerek davacının davalı … şirketinden talep edebileceği maluliyet tazminatının tespiti yönünde bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmıştır.
Yargılama aşamasında davacılar vekili tarafından UYAP üzerinden işbu davadaki tüm taleplerden feragat edildiğine dair dilekçe sunulduğu, dilekçenin davalı … vekiline tebliğ edildiği, sigorta vekili tarafından sunulan beyan dilekçesinde davacı taraf ile sulh olunduğundan davacı tarafın feragati nedeni ile yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığının bildirildiği, davacılar vekilinin dosya kapsamındaki vekaletnamesine göre davadan feragat yetkisi olduğu anlaşılmıştır.
Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir(HMK m.307). Feragat, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği gibi, hüküm ifade edebilmesi de karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir, ancak feragat kayıtsız ve şartsız olmalıdır(HMK m.309). Feragat, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir(HMK m.310) ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur(HMK m.311).
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, feragat, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı taraf dilekçe ile yargılama sırasında davasından feragat ettiğini, davalı … vekili de davacı taraf ile sulh olunduğundan davacı tarafın feragati nedeni ile yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığının bildirildiğinden, feragat beyanının yasal şartları taşıdığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Yazılı gerekçe ile ,
1-Davanın FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE,
2-Harçlar Yasası uyarınca alınması gereken 44.40 TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin yatırılan 35.90 TL harcın mahsubu ile eksik alınan 8,50 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Taraf vekillerinin beyanları doğrultusunda yapılan yargılama giderlerinin tarafların üzerlerinde bırakılmasına, davalı yararına vekalet ücreti takdirine yerolmadığına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep edilmesi halinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile … Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.