Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/608 E. 2020/82 K. 29.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/608
KARAR NO : 2020/82

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/05/2018
KARAR TARİHİ : 29/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dilekçesinde özetle ;müvekkili şirket ile davalı şirketin mevcut ticari ilişki ——– almaların faturalanması ve ödenmesi hususunda———- bakiyesi bulunduğunu, müvekkili tarafından davalı şirkete alacağın tahsili amacıyla defalarca uyarıda bulunulmasına rağmen sonuç alınamadığından İstanbul Anadolu —. İcra müdürlüğünün—- esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, borçlunun kaşe ve imzasını içeren borç mutabakatına bağlı olan alacağın muaccel bir alacak olduğunu, davalı firmanın icra takibine yapmış olduğu itirazlarının yerinde olmadığını belirterek öncelikle tensip ile İİK 257.maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararı verilmesini ve davalının itirazının iptali ile takibin devamına, alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı tarafa Tebligat Kanunu 35 maddesine göre usulüne uygun şekilde tebligat yapılmış ise de duruşmalara gelmemiş ve davaya karşı yazılı bir cevap dilekçesi de sunulmamıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, faturalardan kaynaklanan cari hesap bakiye alacağının tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup İİK nun 67 vd maddelerine dayanmaktadır.
Davaya konu İstanbul Anadolu ——-. İcra müdürlüğünün —– esas sayılı takip dosyasının celbolunarak yapılan incelenmesinde, davacı tarafından davalı aleyhine ———asıl alacağın tahsili için genel haciz yoluyla icra takibi yapıldığı, davalının — süre içerisinde “…takipteki alacak ve alacağın fer’ilerine itiraz ediyoruz…” şeklinde itirazda bulunduğu, takibin durduğu görülmüştür.
Davalı tarafa usulüne uygun yapılan tebligatlara rağmen davaya cevap vermediği gibi duruşmalara da katılmamıştır.
Davacı tarafın bildirdiği tüm deliller celbolunarak dava dosyası ve davacı şirkete ait ticari defter ve dayanak belgeler üzerinde mali bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılarak rapor alınmıştır. Alınan raporun dosyadaki verilere uygun, denetime açık olduğu anlaşılmakla hükme esas alınmıştır.
Davacı tarafça sunulan Düzenleme Şeklinde Finansal Kiralama Sözleşme örneklerine göre taraflar arasında 2015 yılı öncesinden süregelen ve 2018 yılına kadar sürdürüldüğü görülen finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklı ticari ilişki bulunduğu anlaşılmıştır.
Tarafların celbolunan BA – BS formlarının karşılaştırılması sonucunda mutabık oldukları,—– yılında belge sayısı yönünden mutabık ancak matrah yönünden mutabık olmadıkları tespit edilmiştir.
Mali bilirkişi tarafından davacı şirkete ait ticari defter, kayıt ve dayanak belgelerinin incelenmesi sonucunda düzenlenen raporda ; davacı şirketçe—————- şirketçe davalı şirkete kiralanmış olduğu ve davacı şirketçe davalı şirkete muhtelif tarih ve tutarlarda “kira bedeli——————– makine kiralama faturaları düzenlenmiş olduğu, düzenlenen faturalar kira faturası olduklarından ve sevk irsaliyesi düzenlenmesine yasal olarak gerek bulunmadığından,————– olmalarında bir isabetsizlik bulunmadığı, şirketler arasında ————-yanısıra hesap ekstresindeki para alışverişi hareketleri bulunduğu, davalı şirketin parasal sıkışıklıklarını gidermek üzere davacı tarafından kurumsal ticari hesaplarından —- açıklamalı banka havalesi yolu ile borç paralar verildiği, verilen bu borç paralara ilişkin olarak davalı şirketin banka vasıtasıyla nakdi ödemeler ile müşteri çek ve senet ciro etmek suretiyle kambiyo belgeleri verdiği, davalı şirketçe ciro edilen çek ve senetlerin büyük kısmının karşılıksız ve / veya protesto edildikleri ve davaya konu borç/alacak bakiyesinin oluşmasına sebebiyet veren tüm bu işlemlerin davacı şirketin incelenen ticari defter kayıtları ile davalı şirketin davacı vekilince dosyaya sunulan muavin defter kayıtları karşılaştırıldığında 04.04.2018 tarihine kadar tam bir mutabakat içinde kayıtlara intikal ettirilmiş oldukları, 04.04.2018 tarihi sonrasında ise mutabakat tespitinde detaylarına yer verildiği üzere henüz ticari defter kayıtlarına işlenmediği, kayıtlardan kaynaklanan 10.683,59 TL lik mutabakatsızlığın bulunduğu, 2016 yılında BS formu ile beyan edilen KDV hariç toplam 108.046.00 TL lik matrah bildiriminin davacı şirket ticari defter kayıtları ile örtüştüğü, davalı şirketin bildiriminde ise ————————- hesap ektresinde yer almasına rağmen kayıtların aksine BA beyanında beyan edilmediği ve böylece KDV dahil olmak üzere 21.187.00 TL beyan farkının oluşmasına sebebiyet verildiği, BA/BS mutabakatsızlığına sebebiyet veren faturanın aylık düzenli şekilde kesilmekte olduğu görülen —— nedeniyle davacı şirketin 2016 yılı BS formlarına itibar edilmesi gerektiği, davalı şirket kayıtlarında yer almayan 17.05.2018 tarihli 10.000.00 TL lik havalenin belgelendirilmiş olması nedeniyle bu miktar yönünden de davacı şirketin ticari defterlerine itibar edilmesi gerektiği, böylece takip tarihi itibariyle davalı şirketten davacının —— alacağı bulunduğu ……” bildirilmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda dosya kapsamındaki tüm delillere, hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre; davacının takip tarihi itibariyle davalıdan—— alacağı bulunduğu vicdani kanaate varılarak aşağıdaki şekilde davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yazılı gerekçe ile,
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile ; davalının İstanbul Anadolu ——. İcra Müdürlüğünün —— Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın ——asıl alacak yönünden takip tarihinden itibaren değişir oranlı avans faizi de uygulanmak sureti ile DEVAMINA ,
2-Alacak miktarı bilinir ve belirlenebilir olduğundan hükmolunan alacağın %20 si oranında 127.418,97 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Fazla istemin reddine ,
4-Harçlar Yasası uyarınca kabul edilen dava miktarı üzerinden alınması gereken 43.520,31 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 7.823,55 TL harcın mahsubu ile bakiye 35.696,76 TL harcın davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan —— peşin harç giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacının peşin harç gideri dışında yapmış olduğu 35.90 TL başvuru harcı, 5.20 TL vekaletname tasdik harcı,1.000.00 TL bilirkişi ücreti, 243,45 TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam yapılan 1.284,55 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmına isabet eden 1.263,37 TL sinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Hüküm tarihinde yürürlükte olan —— uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden davacı yararına tayin ve taktir edilen 48.904,74 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
8-Davacının dava açılırken yatırmış olduğu gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştikten sonra ve talebi halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı ve vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.