Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/595 E. 2019/357 K. 09.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/1263
KARAR NO : 2019/217

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/12/2017
KARAR TARİHİ : 07/03/2019

DAVA:
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 24/11/2017 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı şirket arasında ticari ilişki bulunduğunu, taraflar arasında elektrik satış sözleşmesi akdedildiğini ve bu sözleşmeye bağlı olarak davalı şirketin elektrik kullandığını, davalı şirketin dört adet faturadan toplam 9.847,12 TL borcunu ödemediğini, davalı tarafın elektrik kullanmasına rağmen bedelini ödemediği gibi kendisine ait olan borcu inkar ederek, haksız ve hukuki mesnetten yoksun şekilde icra takibine itiraz ettiğini, davalı tarafın aaradaki ticari ilişkiye itiraz etmediğini, kötü niyetli olarak borca itiraz ettiğini, bu nedenlerle davalı şirketin borca itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini, borçlu şirketin %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili davaya karşı cevap dilekçesi vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
DELİLLER :
—————– Müdürlüğü kayıtları,
-Taraflarca imzalanan Elektrik Enerjisi Satış Sözleşmesi,
-Elektrik Tüketim Faturaları,
-Celp ve tetkik edilen İstanbul Anadolu ————–. İcra Müdürlüğü’nün —————— Esas sayılı takip dosyasında; davacı takip alacaklısı tarafından 27/10/2017 tarihli takip talebi ile davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusu ————— 31/10/2017 tarihinde tebliğ edildiği, tebliğ üzerine davalı borçlunun süresi içerisinde, borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin ve/veya takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın 1(bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
-Elektrik Mühendisi bilirkişi mahkememize sunduğu 14.11.2018 tarihli raporunda özetle; Davalı şirketin davacı kurum nezdindeki dava konusu faturaların düzenlediği ————— nolu elektrik aboneliklerinin 27.10.2016 tarihi itibariyle başladığını, davacını takip talebinde bulunduğu faturaların dönemlerinin, davalının abonelik dönemi içerisinde olan elektrik tüketim faturaları olduğunu, davalının davacıdan elektrik enerjisi kullandığı ve davacı tarafça davalının tüketmiş olduğu elektrik enerjisi için EPDK kararlarına uyumlu olarak dava konusu faturaların düzenlenmiş olduğunu, dolayısıyla davacı tarafça davalıya elektrik enerjisi hizmeti verildiği ve davalı adına davacı tarafından kesilen dava konusu faturalar nedeniyle davalının sorumluluğunun bulunduğunu, davacının davalı aleyhine başlatmış olduğu icra takibinin yerinde olduğunu ve davalı tarafından yapılan icra takibine itirazın yersiz olduğunu, davacının dava konusu ettiği her bir faturanın son ödeme tarihinden itibaren icra takip tarihi olan 27.10.2017 tarihine kadar olan gecikme faizi ve gecikme faizi KDVsi hesaplandığını ve —- sayılı BKK ile 19.10.2010 tarihinden itibaren her ay için gecikme zammı faiz oranı %1,40 olarak belirlenmiş olduğunu, dolayısıyla yıllık faiz oranının 1,40*12=%16,80 olduğunu, icra takibine dayanak olarak gösterilmiş olan faturalardan, davalının ———– nolu aboneliğine ait —————– nolu fatura tutarının 13.591,52 TL olmasına rağmen, davacı tarafından bu fatura tutarının hem dava dilekçeisnde hem de icra takibinde 3.591,52 TL olarak belirtildiğini ve bu fatura için takip talebinin 3.591,52 TL üzerinden yapılmış olduğunun görüldüğünü, bu durumun ise davacı tarafından hata ile yapılmış olduğunun düşünüldüğünü, tarafımdan yapılan hesaplama ise davacının talebi olan 3.591,52 TL üzerinden yapıldığını, bu tespit ve açıklamalar ışığında tespit ve kanaatlerini belirtmiş, takdiri mahkemeye bırakmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dosyada mevcut tüm delillerin değerlendirilmesinde;
İstanbul Anadolu ————. İcra Müdürlüğü’nün 2017/27365 Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın süresinde yapıldığı, davacı tarafın 1 yıllık hak düşürücü sürede davasını açtığı,
Taraflar arasında 27/10/2016 tarihinde imzalanan Elektrik Enerjisi Satış Sözleşmesi ile abonelik ilişkisinin başladığı, davacı tarafın elektrik dağıtım hizmeti verdiği, davaya konu elektrik tüketim faturalarının EPDK’ya uygun düzenlendiği,
Davalı tarafın fatura bedellerini ödediğine dair belge sunmadığı,
Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporunda taraflar arasında 27/10/2016 tarihli ————— Sözleşmesi bulunduğu, davalının abonelik döneminde elektrik enerjisi kullandığı, davacı tarafın EPDK’ya uygun tüketim faturaları düzenlemiş olduğu, davalının elektrik enerjisi hizmetinden faydalandığı, fatura bedellerini ödediğine dair belge sunmadığı, 2010/965 sayılı B.K.K. İle 19/10/2010 tarihinden itibaren gecikme faiz oranı olarak aylık %1,40 olarak belirlendiği, yıllık %16,80 faiz talebinin üzerinde olduğu tespit edilmiştir.
Bilirkişinin raporunda asıl alacak ve gecikme faizine %18 KDV uygulanmış ise de gecikme faizine tekrar KDV uygulanması mahkmemizce uygun görülmemiştir.
Taraflar arasındaki abonelik sözleşmesinin bulunduğu, davacı tarafça düzenlenen faturaların usulüne uygun olduğu, davacı tarafın fatura bedellerini ödediğini ispat edemediği anlaşıldığından davacının itirazın iptali davasının kabulüne, davacı tarafından düzenlenen elektrik tüketim faturalarının davalı tarafından bilindiği, alacağın likit olduğu, borca itirazın haksız olduğu anlaşıldığından asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiş, deliller ve incelenen dosya kapsamında aşağıdaki şekilde karar verilmiştir..
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;.
1-Davacının itirazın iptali davasının KABULÜNE,
2-İstanbul Anadolu ———— İcra Müdürlüğü’nün 2017/27365 Esas sayılı takibe davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin takip tarihine kadar işlemiş faizin ve takip tarihinden sonra işleyecek yıllık %16,8 oranında faiziyle devamına,
3-Takip asıl alacağı olan 20.908,05 TL ‘nin %20’si olan 4.181,61 TL’nin icra inkar tazminatı olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Başlangıçta peşin olarak alınan 358,71 TL harç ile icra dosyasına yatırılan 105,02 TL harcın alınması gerekli olan 1.434,80 TL harçtan mahsubu ile bakiye 971,07 TL karar ve ilam harcının davalı ‘dan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu peşin harç 358,71 TL, posta ve tebligat gideri 112,40 TL, bilirkişi ücreti 700,00 TL, olmak üzere toplam 1.171,11 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan—— uyarınca 2.725,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.