Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/591 E. 2019/492 K. 16.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/591 Esas
KARAR NO : 2019/492
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 24/05/2018
KARAR TARİHİ: 16/05/2019
DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 24/05/2018 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkili firma ile davalı firma arasında gerçekleşen Ticari İşler Sebebiyle müvekkilinin alacağı olan 1.853,00 asıl ve 76,30 TL yasal faiz ile birlikte toplam —— tarihinde İstanbul Anadolu 12. İcra Müdürlüğünün ————- Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlattığını, davalı şirektin işbu takibe kanuni süresi çinde 08.08.2017 tarihinde itiraz ederek takibi durdurduğunu, tarafların ticari defterleri ve faturalar üzerinde yapılak bir bilirkişi incelemesinde müvekkili şirketin alacağı olduğunun görüleceğini, davalı tarafın müvekkili şirket tarafından yapılan tüm taleplere rağmen borcunu ödemediğini, davalının itirazının haksız ve mesnetsiz müvekkilinin alacağına kavuşmasını engellemek ve süreyi uzatmak mahiyetinde olduğunu, müvekkilinin edimin karşılığı ve hakkı olan meblağı tahsil edemediğini iddia ederek, davalı şirketin vaki itirazının iptali ile takibin devamına, haksız itiraz nedeniyle davalı şirket aleyhine %20 İcra İnkar Tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 16/05/2019 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 18/06/2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davacı ile müvekkili arasında 18.10.2016 tarihinde yapılan sözleşmeye göre işlerin karşılığının 165.000,00 TL bedel olarak kararlaştırıldığını, müvekkilin bu işlek karşılığı 180.000,00 TL ödediğini, müvekilinin fazlaca ödeme yaptığını, davacının dosyaya ibraz ettiği cari hesap özetinde 9.065,62 TL ve 588,37 TL bedelli iki adet faturanın müvekkiiline tebliğ edilmediği gibi bu faturalarda iddia edilen hizmetin müvekkili tarafından alınmadığını, müvekkile ait ticari defterlerde bu faturalara ait kayıt bulunmadığı ve müvekkili şirketin davacı alacaklıya borcu bulunmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 16/05/2019 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde taraflar arasında yapılan sözleşme bedelinin 165.000,00 TL olup olmadığı, davalı tarafça 180.000,00 TL ödeme yapılıp yapılmadığı, davacının defterinde kayıtlı bulunan 9.065,62 TL ve 588,37 TL bedelli faturaların tebliğ edilip edilmediği ve bu faturalara konu hizmetin sunulup sunulmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: İtirazın iptalini düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 67/1. Maddesindeki “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik edilen İstanbul Anadolu 12. İcra Müdürlüğü’nün———- Esas sayılı dosyasında; davacı takip alacaklısı tarafından 03/08/2017 tarihli takip talebi ile davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna 04/08/2017 tarihinde tebliği üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde, borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin ve/veya takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın 1(bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların ticari defterlerinin incelenmesine karar verilmiş, inceleme gününde Mahkememize ibraz edilen ticari defterler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Mali Müşavir bilirkişi 19/11/2018 Havale tarihli raporunda özetle; davacı şirketçe düzenlenmiş takip ve dava konusu alacağında dayanağı durumunda olan toplam 9.653,99 TL tutarlı iki adet faturanın davalı şirket kayıtlarında yer olmadığı gibi konu fatuların ve faturalar içeriği malların davalı şirkete teslim/tebliğine ilişkin gerek dosyada mübrez fatura örnekleri de gerekse dosya kapsamında herhangi bir şerh kaşe/imza, teslim tutanağı vb. yer almadığı tespit edildiğini, ispat yükü altında bulunan davacı şirketin mutabakatsızlık konusu fatura bedellerine hak kazanabilmesi , diğer bir ifadeyle takip konusu yaptığı alacağını talep edebilmesi için faturalar içeriği malları davalı şirkete verdiğini ve fatura bedellerine hak kazandığını ispatlaması gerektiğini beyan ve rapor etmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Ticari Defterlerin Delil Kabiliyeti
Ticari uyuşmazlıklarda mahkeme, yabancı gerçek veya tüzel kişi bile olsalar, tarafların ticari defterlerinin ibrazına, resen veya taraflardan birinin istemi üzerine karar verebilir. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun, yargılamayı gerektiren davalarda hazırlık işlemlerine ilişkin hükümleriyle senetlerin ibrazı zorunluluğuna dair olan hükümleri ticari işlerde de uygulanır. (TTK m. 83)
Uyuşmazlık konusu vakıaları ispata elverişli yazılı veya basılı metin, senet, çizim, plan, kroki, fotoğraf, film, görüntü veya ses kaydı gibi veriler ile elektronik ortamdaki veriler ve bunlara benzer bilgi taşıyıcıları bu Kanuna göre belgedir. (HMK m. 199)
Taraflar, kendilerinin veya karşı tarafın delil olarak dayandıkları ve ellerinde bulunan tüm belgeleri mahkemeye ibraz etmek zorundadırlar. Elektronik belgeler ise belgenin çıktısı alınarak ve talep edildiğinde incelemeye elverişli şekilde elektronik ortama kaydedilerek mahkemeye ibraz edilir. Ticari defterler gibi devamlı kullanılan belgelerin sadece ilgili kısımlarının onaylı örnekleri mahkemeye ibraz edilebilir. (HMK m. 219)
İbrazı istenen belgenin, ileri sürülen hususun ispatı için zorunlu ve bu isteğin kanuna uygun olduğuna mahkemece kanaat getirildiği ve karşı taraf da bu belgenin elinde olduğunu ikrar ettiği veya ileri sürülen talep üzerine sükut ettiği yahut belgenin var olduğu resmî bir kayıtla anlaşıldığı veya başka bir belgede ikrar olunduğu takdirde, mahkeme bu belgenin ibrazı için kesin bir süre verir. (HMK m. 220/1)
Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır. (HMK m. 222/2-3-5)
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller, ticaret sicil kayıtları, faturalar, takip dosyası, bilirkişi raporu, yemin beyanı, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı/takip alacaklısının davalı/takip borçlusu hakkında cari hesaba dayalı olarak takip başlattığı, davalı/takip borçlusunun tebliğ edilen ödeme emri üzerine takibe borca ve fer’ileri yönünden süresinde itiraz ettiği ve takibin durduğu, eldeki itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, taraflar arasındaki ihtilafın takip dayanağı belgeye konu mal ve/veya hizmetin teslim edilip edilmediği ve/veya sunulup sunulmadığı hususundan kaynaklandığı, uyuşmazlığın halli ve taraflar arasındaki ticari ilişkinin tespiti için defter incelemesine karar verildiği, davacının ticari defterlerine göre davalıdan 1.853,00 TL alacaklı olduğu ancak davacının 9. 065,62 TL ve 588,37 TL bedelli faturalarının davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, davacının takibe konu faturalarda belirtilen malların davalıya teslim edildiğini usule uygun delillerle ispatlamakla yükümlü olduğu, (…) davacının ticari defter ve kayıtları belgeleriyle doğrulanmadığı sürece tek başına malın teslim edildiğine dair delil teşkil etmeyeceği(Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 11/12/2018 tarih, 2017/5253 Esas ve 2018/6487 Karar sayılı ilamı), bu nedenle davalıya hatırlatılan yemin delili üzerine davalı şirket yetkilisince teklif olunan yeminin usulüne uygun olarak yerine getirildiği, buna göre davacı tarafın 9. 065,62 TL ve 588,37 TL bedelli faturalara konu mal veya hizmeti davalı tarafa teslim ettiğini ispatlayamadığı, bu faturalar nazara alınmadığında ise davacı alacağının bulunmadığı, davacının takibinde kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından kötü niye tazminatının şartlarının oluşmadığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı tarafın şartları oluşmayan kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Başlangıçta peşin olarak alınan 35,90 TL harcın alınması gerekli olan 44,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 8,50 TL karar ve ilam harcının davacıdan’dan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafın yargılama sırasında yapmış olduğu masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
6-Karar kesinleştiğinde İstanbul Anadolu 12. İcra Müdürlüğünün ———- Esas sayılı dosyasının merciine iadesine,
Dair, taraf vekilleri ile davalı şirket yetkilisinin yüzüne karşı, kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/05/2019