Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/520 E. 2018/1229 K. 18.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/520
KARAR NO : 2018/1229
DAVA : Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 09/05/2018
KARAR TARİHİ : 18/12/2018
DAVA :
Davacı Mahkememize sunduğu 09/05/2018 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; üyeliğine ait aidat ve ödemeleri düzenli ve zamanında ödeme yapılırken, kendisine ——- Noterliği’nin —– tarih ve—— yevmiye nolu ihtarı ile kooperatife olan borcun ödeyemediğinden bahisle kendisine ihtarname gönderildiğini, kendisine tahakkuk edilen borcun sulh olmak kaydı ile ödemek istemesine rağmen kasıtlı olarak dikkate alınmadığını, Kooperatif Kanunu’nun 16 ve 27 maddeleri ve ana sözleşmesinin 14/2 maddesi bahane edilerek ortaklıktan çıkarıldığına kasıtlı olarak karar verildiğini, yönetim kurulu kararına İstanbul Anadolu 15. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘ne itiraz ettiğini, mahkemenin —— E —— Karar sayılı ilamı ile davanın lehine sonuçlanarak Yargıtay tarafından da onandığını, İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nde —- Esas sayısı ile açmış olduğu davanın —-tarih ve — sayılı kararı gereği davanın kooperatif adına değil de Başkan … adına açılmış olması sebebiyle husumet yönünden reddedildiğini, bu kez kooperatif adına iş bu davayı açtığını beyanla kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı 18/12/2018 tarihli duruşmada ki beyanında; ekonomik durumunun müsait olmaması nedeniyle ihya davasını açamadığını beyanla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
(Terkin edilmiş) Tasfiye halinde kooperatif tasfiye memurları vekili Mahkememize sunduğu 18/06/2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davacı hakkında Kooperatif Yönetim Kurulu’nun 14.07.2014 tarih ve 40 sayılı kararı ile ortaklıktan çıkarma kararı verildiğini, ihraç kararının —— Noterliğinin—– tarih ve——-yevmiye nolu ihtarnamesi ile davacıya tebliğe çıkarıldığını, davacının ihraç kararına karşı yasal 3 aylık hak düşürücü süre içerisinde iptal davasını açmadığı gibi Genel Kurul’a itirazda da bulunmadığını, davacı hakkındaki ihraç kararının kesinleştiğini, ihraç kararının üzerinden 4 yıla yakın bir süre geçtikten sonra kesinleşmiş durumdaki ihraç kararına karşı iptal davası açıldığını, bu nedenle hak düşürücü süre zarfında açılmadığını, davacının, ödemeleri düzenli yaptığı, kendisine kasıtlı davranıldığı, banka hesabı kapandığı için ödemesini yapamadığı vs. şeklindeki tüm iddialarının asılsız olduğunu, davacı tarafça ——– tarihli Genel Kurullar da belirlenen aidatların yıllarca ödenmediğini, kendisinin defalarca uyarıldığını, ihtarlar yapıldığını, iyi niyetle ödeme yapmasının beklendiğini, ancak ısrarla ödemeleri yapmadığını, davacının tasfiye sürecinin uzamasına ve tüm üyelerin zarara uğramasına yol açtığını, ödemelerini yapmayan davacı hakkında 2011 yılında üyelikten ihraç kararı verildiğini, davacının yasal süresi içerisinde açtığı iptal davasında, İstanbul Anadolu 15. Asliye Ticaret Mahkemesi, —– tarih, —– Esas,—– Karar sayılı kararıyla ihtarnamelere açıklamalı borç dökümünün eklenmediği şeklindeki usuli bir gerekçe ile ihraç kararının iptaline karar verildiğini, ihraç kararından sonra bile hiçbir ödeme yapılmadığını, davacıya borçlarını ödemesi için, 03.12.2013 tarihinde yeniden ihtarname gönderildiğini ve ihtarnameye açıklamalı borç dökümü eklendiğini, ihtara rağmen borçlarını ödemeyen davacıya, 13.02.2014 tarihinde ikinci (dökümlü) ihtarname gönderildiğini, gönderilen iki ihtara rağmen de borçlarını ödemeyen davacı hakkında, Yönetim Kurulu, 14.07.2014 tarihinde ihraç kararı vermiş ve karar, 22.07.2014 tarihli ihtarname ile bildirildiğini, davacı ve bir kısım arkadaşları tarafından ihraç kararına ilişkin Yönetim Kurlu kararının ve 28.12.2014 tarihli Genel Kurul kararının iptali istemiyle Yönetim ve Denetim Kurulu üyelerine karşı iptal davası açtığını, İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —— tarih—– Esas,—— Karar sayılı kararıyla husumet yokluğundan davanın reddine karar verdiğini, bu karardan 2 yıl sonra davacı, ihraç kararına ilişkin Yönetim Kurlu kararının iptali istemiyle müvekkili …’ya karşı iptal davası açtığını, İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —– tarih,—- Esas,—– Karar sayılı kararıyla husumet nedeniyle davanın reddine karar verdiğini, davacının ihraç kararının üzerinden yaklaşık 4 yıl geçtikten sonra yine asılsız iddialarla işbu davayı açtığını, davanın 3 aylık hak düşürücü sürede açılmadığının sabit olduğunu, ——— Kooperatifinin tasfiye olarak sicilden kaydı terkin edildiğini, 1994 yılında tasfiye sürecine giren kooperatifin tasfiye sonu 22/09/2015 tarihinde tescil edilerek 29/09/2015 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlandığını, kaydının Ticaret Sicilden silinerek tüzel kişiliğinin son bulduğunu, tüzel kişiliği son bulan kooperatife karşı dava açılmasının mümkün olmadığı gibi davacının davayı açmakta hukuki bir yararının da bulunmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
(Terkin edilmiş) Tasfiye halinde kooperatif tasfiye memuru vekili Mahkememize sunduğu 18/12/2018 tarihli duruşmada ki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava ortağın kooperatif ortaklığından çıkarılmasına ilişkin yönetim kurulu kararının iptali davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Kooperatifler Kanunu 16. Maddesindeki; “Kooperatif ortaklığından çıkarılmayı gerektiren sebepler anasözleşmede açıkça gösterilir. Ortaklar anasözleşmede açıkça gösterilmeyen sebeplerle ortaklıktan çıkarılamazlar.
Ortaklıktan çıkarılmaya yönetim kurulunun teklifi ile genel kurulca karar verilir. Anasözleşme, çıkarılanın genel kurula başvurma hakkı saklı kalmak üzere, bu hususta yönetim kurulunu da yetkili kılabilir.
Çıkarılma kararı gerekçeli olarak tutanağa geçirileceği gibi, ortaklar defterine de yazılır. Kararın onaylı örneği, çıkarılan ortağa tebliğ edilmek üzere, on gün içinde notere tevdi edilir. Bu ortak tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde itiraz davası açabilir. Tebliğ edilen karar, yönetim kurulunca verilmiş ise ortak, üç aylık süre içinde genel kurula da itiraz edebilir. Bu itiraz, ilk toplanacak genel kurula sunulmak üzere, yönetim kuruluna noter aracılığı ile tebliğ ettirilecek bir yazı ile yapılır. Genel kurula itiraz edildiği takdirde, yönetim kurulunun çıkarma kararı aleyhine itiraz davası açılamaz. İtiraz üzerine genel kurulca verilecek karara karşı itiraz davası hakkı saklıdır.
Üç aylık süre içinde, genel kurula veya mahkemeye başvurmak suretiyle itiraz edilmiyen çıkarılma kararları kesinleşir.
Haklarındaki çıkarma kararı kesinleşmeyen ortakların yerine yeni ortak alınamaz. Bu kişilerin ortaklık hak ve yükümlülükleri, çıkarılma kararı kesinleşinceye kadar devam eder.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
——. Noterliği’nin —– tarih ve—–yevmiye sayılı ihtarnamesi incelendiğinde, davalı kooperatif tarafından —– tarihli Genel Kurul Kararlarına göre ödenmesi gereken 2.230,00 TL borcun tebliğden itibaren 10 gün içerisinde nakden ve defaten ödenmesi, aksi halde Kooperatifler Kanunu 16 ve 27 maddeler ile Ana Sözleşmenin 14/2 maddesi uyarınca ortaklıktan çıkarılacağının davacıya ihtar edildiği anlaşılmıştır.
——–. Noterliği’nin —- tarih ve —yevmiye sayılı ihtarnamesi incelendiğinde, 03/10/2013 tarih ve 15664 sayılı ihtarnamenin 04/10/2013 tarihinde tebellüğ edildiği halde 10 günlük süre içerisinde borcun ödenmediği, bu ihtarnameye ilişkin tebellüğden itibaren bir ay içinde 2.230,00 TL borcun nakden ve defaten ödenmesi, aksi halde Kooperatifler Kanunu 16 ve 27 maddeler ile Ana Sözleşmenin 14/2 maddesi uyarınca ortaklıktan çıkarılacağının davacıya ikinci kez ihtar edildiği anlaşılmıştır.
——- Noterliği’nin—— tarih ve —- yevmiye sayılı ihtarnamesi incelendiğinde, kooperatife olan borcun zamanında ödenmemesi üzerine ——–. Noterliği’nin—- tarih ve —– sayılı birinci ihtarname, ——–. Noterliği’nin —– tarih ve—-sayılı ikinci ihtarname çekilerek davacıya süreler verildiği, İstanbul Anadolu 15. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin ——— tarihinde —–sayılı dosyasındaki kararında borcun ödeneceğinin belirtilmiş olmasına rağmen bakiye borç olan 1.930,00 TL’nin tamamının defaten ödememekte direnilmiş olunduğunun tespit edildiği, Tasfiye ve Yönetim Kurulu ‘nun 14/07/2014 tarih ve 40 sayılı kararı ile Kooperatif Kanunu’nun 16 ve 27 maddesi ile Ana Sözleşmenin 14/2 maddesi uyarınca Kooperatif ortaklığından çıkarıldığının davacıya bildirildiği anlaşılmıştır.
—– Noterliği’nin—– tarih ve —— yevmiye sayılı ihtarname incelendiğinde, davacı tarafça, ihraç kararını 22/07/2014 tarihinde tebliğ aldığı, İstanbul Anadolu 15. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nde görülen davada ihtarnamenin geçersiz sayılarak açılan davanın lehine sonuçlandığı, mahkemece verilen ihtarların geçersiz sayıldığı, ihraç kararının bir mesnete dayanmadığı, kendisince borcun ödenmekte olduğu, ödemelerin gecikmesi halinde aylık % 20 gecikme faizinin normalin 4 katından fazla olduğu ve yasalara aykırı olduğu, hiçbir zaman defaten ödeme yapılmadığı gibi ödeme yapılmayacağının da beyan edilmediği, 28/12/2014 tarihinde yapılacak olan Genel Kurul Toplantısına kendisinin ve kendisi gibi davetiye gönderilmeyen kişilerin de mağdur edilmemesi için gereğinin yapılarak ihraç kararının kaldırılmasının davacı tarafça talep edildiği anlaşılmıştır.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün —– tarih ve——–sayılı müzekkere cevabı incelendiğinde, kooperatifin son tescilinin 22/09/2015 tarihinde yaptırdığı, kooperatifin tasfiyesinin sona erdiğine —– tarihinde karar verildiği ve—– tarihinde tescil edildiğinden sicil kaydının terkin edildiği mahkememize bildirilmiştir.
Mahkememizin —- tarihli duruşma ara kararı incelendiğinde, ticaret sicil kayıtlarına göre davalı kooperatifin 18/09/2015 tarihinde tasfiyesinin sona erdirilmesine karar verilerek 22/09/2015 tarihinde ticaret sicilinden terkin edildiği anlaşıldığından davalı kooperatifin ihya edilmesi için dava açması va dava açtığına dair belgeyi dosyaya sunması için davacıya 4 haftalık kesin süre verilmesine, verilen kesin süre içerisinde ihya davasının açılmamış olması halinde davanın taraf teşkilinin sağlanamaması nedeniyle reddine karar verileceğinin hazır bulunan davacıya tefhim edildiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141), toplanan/sunulan deliller, ticaret sicil kayıtları, ihtarnameler, İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin —— Esas sayılı dosyası ve bu dosya arasında bulunan İstanbul Anadolu Kapatılan 15. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin —– Esas sayılı dosyası, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacının husumet yönelttiği tasfiye halinde ——— Kooperatifi tasfiyesinin —— tarihinde sonar erdiğine karar verilerek ——- tarihinde tasfiye sonucunun tescil edildiği ve sicil kaydının terkin edildiği, davacıya—— tarihli celsede ticaret sicilinden terkin edilen kooperatifin ihya edilmesi için dava açmak üzere kesin süre verildiği, ancak verilen kesin süreye rağmen davacı tarafça kooperatifin ihyasına ilişkin davanın açılmadığı, ticaret sicilinden terkin edilmiş kooperatif hakkında bu haliyle davanın görülmesinin mümkün olmadığı, ticaret sicilinden terkin edilmekle kooperatifin taraf ehliyetinin sona erdiği, husumet yöneltilen davalının taraf ehliyeti bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği, sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Başlangıçta harç peşin olarak alındığından başkaca alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Terkin edilen kooperatif lehine vekalet ücreti verilmesinin mümkün olmaması ve ayrıca davaya cevap sunan tasfiye memurlarının davada taraf sıfatının bulunmaması nedeniyle lehlerine vekalet ücreti takrdirine yer olmadığına,
5-Karar kesinleştiğinde HMK Gider avansı tarifesinin 5. Maddesi uyarınca artan gider avansının davacıya; artan delil avansının kooperatif tasfiye memurlarına iadesine,
Dair, davacı ile (Terkin edilmiş) Kooperatif Tasfiye Memuru vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/12/2018