Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/427 E. 2020/250 K. 25.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/427 Esas
KARAR NO : 2020/250 Karar

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14/04/2018
KARAR TARİHİ : 25/06/2020

DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunduğu 14/04/2018 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; 31/07/2007 günü davalı şirkete sigortalı—– plaka sayılı aracın seyir halinde yapmış olduğu kaza neticesinde müvekkilinin ağır bir biçimde yaralandığını ve müvekkilinde kalıcı maluliyet oluştuğunu, müvekkilinin kazanın oluşumunda suçu olmadığını, kusurun tamamının — plakalı araçta olduğunu, ilgili aracın da —- nezdinde sigortalı olduğunu, davalı … şirketinin limitler oranında ve ancak kusur oranından bağımsız olarak sorumlu bulunmakta olduğunu, geçici maluliyetten kaynaklı maddi tazminat tutarı yönünden 50,00 TL, kalıcı maluliyetten kaynaklı maddi tazminat tutarı yönünden 50,00 TL toplam 100,00 TL tazminat davası açma zarureti doğduğunu beyan etmiş, trafik kazasında davacının bedensel zarara uğraması nedeni ile toplanacak delillere göre maddi tazminat tutarı belirlenerek sigortacı yönünden sigorta limitini aşmamak üzere kaza tarihinden işletilecek ticari avans faizi, yargılama giderleri ve vekalalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili mahkememize sunduğu 06/12/2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu olaya ilişkin müvekkilinin sigorta şirketine dava açılabilmesi için 2918 Sayılı KTK’nın 97. maddesi gereğince dava açmadan önce başvuru yapması yasada belirtilen 15 günlük sürenin geçmiş olması gerektiğini, davacının usulü şartları yerine getirmediğinden davanın usul yönünden reddini talep ettiğini, başvuruya ilişkin dava şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesini, davanın zamanaşımına uğradığını, bu sebeplerle zamanaşımından davanın reddinin gerektiğini, davacı tarafın 31/07/2007 tarihinde meydana gelen yaralanmalı trafik kazası sonucu daimi sakatlık ve geçici iş göremezlik nedeni ile zarara uğradıklarını iddia ederek maddi tazminat talepli işbu davayı açtığını, müvekkil şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kazaya karışan —- plaka sayılı araç müvekkil şirket nezdinde karayolları motorlu araçlar zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olduğunu, bu poliçedeki kişi başı sakatlık ve ölüm teminatları ise kaza tarihi itibariyle kişi başına poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, kabul anlamına gelmemek üzere davacının sürekli sakatlığının adli tıp kurumundan alınacak rapor ile ispatlanması gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemek üzere, müvekkil şirketin yalnızca dava tarihinden itibaren faizden sorumlu olabileceğini ve dava konusu olaya uygulanması gereken faizin yasal faiz olduğunu, yaralanan ve / veya maluliyetinin olduğunu iddia eden davacının müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı hususlarının mahkemece tespiti ve tazminattan düşülmesinin gerekmekte olduğunu beyan etmiş, bu nedenlerle davanın zamanaşımı nedeniyle usulden reddine, davanın başvuru şartı yerine getirilmediğinden usulden reddine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunduğu 28/02/2020 tarihli dilekçesinde özetle; Davasını ıslah etmiş, kalıcı iş göremezlikten kaynaklı maddi tazminat tutarını 58.180,13 TL’ye ıslahı ile hak edilen tazminatın ihbar tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, vekalet ücreti ve yargılama giderleri ile birlikte tarafımıza ödettirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
———-Merkezi’nin —–tarihli müzekkere cevabı (…’a ait eski işgöremezlik ödeme bilgileri),
—— Soruşturma sayılı dosyası sureti,
——– tarihli müzekkere cevabı,
——– 18/10/2018 tarihli müzekkere cevabı,
—— tarihli müzekkere cevabı (…’a ait tedavi evrakları),
——- Hastanesi’nin 27/06/2019 tarihli müzekkere cevabı (…’a ait ortopedi ve travmatoloji anabilim dalı kliniği tedavi evrakları)
-Aktüer bilirkişinin mahkememize sunduğu 18/02/2020 tarihli bilirkişi raporu,
-Davacı vekilinin 28/02/2020 tarihli ıslah dilekçesi,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT:
Dava, 31/07/2007 tarihli trafik kazası nedeni ile haksız fiilden kaynaklanan geçici ve iş göremezlik zararına istinaden açılan maddi tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; “trafik kazasına dayalı haksız fiilden kaynaklanan geçici ve kalıca maluliyetten kaynaklı maddi tazminat davası olduğu…” olarak tespit edilmiştir.
Tarafların dilekçelerinde bildirdikleri delilleri toplanmıştır.
31/07/2007 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı ve ölümlü trafik kazasında davacı … yaralanmıştır.
Mahkememizce celp edilen —– Mahkemesi’nin —- Esas sayılı dosyası ile aldırılan ATK Trafik İhtisas Dairesi ‘nin —- sayılı kusur raporuna göre; 31/07/2007 tarihinde meydana gelen trafik kazasında —- sayılı minibüsü kullanan minibüs sürücüsünün birinci derecede kusurlu olduğu, bu araçta yolculuk yapan yolcuların ise ikinci derecede kusurlu olduğu mütalaa edilmiştir.
—– Ceza Mahkemesi’nin —-Esas sayılı dosyası ile kusur raporunun — alındığı, raporun kazanın oluşumuna uygun olduğu anlaşıldığından mahkememizce yeniden kusur raporu aldırılmamıştır.
Davacı ….—- Plakalı araç içerisinde yolcu olarak bulunduğu, yaralanmasında müterafik kusuruna ilişkin aleyhine delil bulunmadığı ve davalı … tarafından müterafik kusur indirimi talep edilmediği görülmüştür.
… ATK—. İhtisas Kurulu’nun — tarih ve— sayılı maluliyet raporunda sonuç olarak; “…’ın 31/07/2007 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, —- karar sayılı —- hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle—– cetveline göre %15.0 (yüzdeonbeşnoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.” şeklinde rapor sunulmuştur.
Mahkememizin 21/01/2020 tarihli celsesinde aktüer bilirkişiden rapor aldırılmasına karar verilmiş, bilirkişi 18/02/2020 tarihinde raporunu ibraz etmiştir.
Aktüer bilirkişi mahkememize sunduğu 18/02/2020 tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak; Dava dışı— tarafından yapılan geçici iş göremezlik ödemesinin tenzil edildiğini, davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının kalmadığını, davacının talep edebileceği teminat kapsamında sürekli iş göremezlik zararının 58.130,13 TL olduğunu beyan ve rapor etmiştir.
Davacı vekili 28/02/2020 tarihli dilekçesi ile davasını ıslah etmiş, kalıcı iş göremezlikten kaynaklı maddi tazminat tutarını 58.180,13 TL’ye ıslahı ile hak edilen tazminatın ihbar tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, vekalet ücreti ve yargılama giderleri ile birlikte tarafımıza ödettirilmesine karar verilmesini talep etmiş, ıslah harcı yatırılmıştır.
Dosyada mevcut tüm delillerin incelenerek değerlendirilmesinde; hükme esas olarak alınan aktüer bilirkişi raporu dayanak yapılarak; 31/07/2007 tarihinde ölümlü, yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, davacı ..———.. ZMSS poliçesi ile sigortalısına ait —– plakalı araç içerisinde yolcu olarak bulunduğu, kaza sonucu davacı …’ın yaralandığı, kazanın meydana gelmesinde — Mahkemesi’nin — Esas sayılı ceza dosyasından alınan ATK Trafik İhtisas Dairesi —-sayılı kusur raporuna göre — plakalı araç sürücüsünün birinci derecede asli kusurlu olduğu, davacı …’ın yaralanmasında müterafik kusurunun bulunduğuna dair davalı … tarafından iddia ve delil sunulmadığı, mahkememizce aldırılan ATK —. İhtisas Kurulu’nun—- sayılı maluliyet raporuna göre davacının kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmeliğe göre %15 oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiği ve geçici iş göremezlik süresinin 4 aya kadar uzayabileceği, mahkememizce aldırılan 18/02/2020 tarihli aktüer bilirkişi raporuna göre davacının dava dışı ——-yapılan geçici iş göremezlik ödemesinin tenzilinden sonra talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının kalmadığı, davacının teminat kapsamında talep edebileceği sürekli iş göremezlik zararının 58.130,13 TL olduğu, davalı … şirketinin davacının zararından 2918 sayılı KTK 85/1-son, 91/1 ve 93/1 maddelerine istinaden ZMMS poliçe limiti ile sorumlu olduğu, poliçe limitini aşan kısımdan sorumlu olmadığı, davacı tarafça davalı … şirketine 21/03/2018 tarihinde başvuruda bulunulduğu, davalı … şirketinin temerrüt tarihinin 03/04/2018 tarihi olduğu, davanın haksız fiile dayalı olarak açıldığından temerrüd tarihinden itibaren işleyecek faizin yasal faiz olduğu anlaşıldığından; Davanın Kabulü ile, sigorta poliçesi limiti ile sınırlı olmak kaydıyla ıslah ile arttırılan 58.180,13 TL’nin temerrüd tarihi olan 03/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2-Sigorta poliçesi limiti ile sınırlı olmak kaydıyla ıslah ile arttırılan 58.180,13 TL’nin temerrüd tarihi olan 03/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Başlangıçta peşin olarak alınan 35,90 TL harcın ıslah/tamamlama harcı 200,00 TL ile birlikte, alınması gerekli olan 3.974,28 TL harçtan mahsubu ile bakiye 3.738,38 TL karar ve ilam harcının davalı ‘dan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu peşin harç 35,90 TL, ıslah/tamamlama harcı 200,00 TL ile birlikte, posta ve tebligat gideri 260,05 TL, bilirkişi ücreti 700,00 TL, olmak üzere toplam 1.195,95 TL yargılama masrafının davalı ‘dan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan —-uyarınca 8.363,42 TL avukatlık ücretinin davalı ‘dan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile … Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.