Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/421 E. 2019/1285 K. 19.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/421 Esas
KARAR NO : 2019/1285

ASIL VE BİRLEŞEN DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
ASIL VE BİRLEŞEN DAVA TARİHİ : 13/04/2018
KARAR TARİHİ : 19/12/2019

DAVA :
Asıl dava yönünden: Davacı vekili Mahkememize sunduğu —– havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ——.. isimli şahıs firması olduğu ve davalının şahıs firması olan ——- dayalı ticari ilişki bulunduğunu, müvekkilinin davalıya çek ve para gönderdiğini, bunun karşılığında da davalının —–gönderdiğini, müvekkili ile davalı borçlu arasındaki cari hesaba göre davalı borçlunun müvekkile teslim etmediği ancak bedeli ödenmiş mallardan dolayı müvekkilinin —- alacağı bulunduğunu, bu sebeple İstanbul Anadolu———. İcra Müdürlüğünün —— Esas sayılı dosyasından —– üzerinden icra takibi başlattıklarını, davalının kötü niyteli olarak takibe itiraz etmesi nedeniyle İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğünün———Esas sayılı dosyasından davalı borçlu aleyhine takibe konu edilmemiş —– üzerinden icra takibine girişildiğini, davalı borçlunun bu dosyaya da itiraz ettiğini, takip konusu yapılan bu borçların tarafların defterleri ve vergi dairesinden istenecek BA formlarından çıkacağını beyanla davalı yanın İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğünün——- Esas sayılı dosyasında yürütülen takibe vaki itirazının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dava yönünden: Davacı vekili Mahkememize sunduğu ——- havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ———-.. isimli şahıs firması olduğu ve davalının şahıs firması olan ———– dayalı ticari ilişki bulunduğunu, müvekkilinin davalıya çek ve para gönderdiğini, bunun karşılığında da davalının——- gönderdiğini, müvekkili ile davalı borçlu arasındaki cari hesaba göre davalı borçlunun müvekkile teslim etmediği ancak bedeli ödenmiş mallardan dolayı müvekkilinin —– alacağı bulunduğunu, bu sebeple İstanbul Anadolu——. İcra Müdürlüğünün ——Esas sayılı dosyasından —- üzerinden icra takibi başlattıklarını, davalının kötü niyteli olarak takibe itiraz etmesi nedeniyle İstanbul Anadolu ——. İcra Müdürlüğünün ——- Esas sayılı dosyasından davalı borçlu aleyhine takibe konu edilmemiş —— üzerinden icra takibine girişildiğini, davalı borçlunun bu dosyaya da itiraz ettiğini, takip konusu yapılan bu borçların tarafların defterleri ve vergi dairesinden istenecek BA formlarından çıkacağını beyanla davalı yanın İstanbul Anadolu ——-. İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı dosyasında yürütülen takibe vaki itirazının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili —— tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı tarafa asıl ve birleşen dava yönünden dava dilekçelerinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ancak davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
Davalı vekili ————- tarihli karar celsesindeki beyanında; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davalı tarafa ürün bedelinin peşin olarak verilip verilmediği, peşin olarak verilmiş ise bunun karşılğında ürünlerin teslim edilip edilmediği noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, asıl ve birleşen dava yönünden icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: İtirazın iptalini düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 67/1. Maddesindeki “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Asıl dosya yönünden celp ve tetkik edilen İstanbul Anadolu—–. İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı dosyasında; davacı takip alacaklısı tarafından —– tarihli takip talebi ile davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna tebliği üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde, borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin ve/veya takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın 1(bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Birleşen dosya yönünden celp ve tetkik edilen İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı dosyasında; davacı takip alacaklısı tarafından—– tarihli takip talebi ile davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna tebliği üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde, borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin ve/veya takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın 1(bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik edilen İstanbul Anadolu —–. Sulh Hukuk Mahkemesinin —- Esas sayılı dosyada verilen gerekçeli karar incelendiğinde; dosyamız davacısı …’ nın —— kısıtlanmasına karar verilerek kendisine eşi …’ nın vasi olarak atandığı anlaşılmıştır. Her ne kadar davacı kısıtlı ise de mahkememizdeki davadan sonra davacının kısıtlanmış olması nedeniyle kısıtlı davacı yönünden husumet izni aranmamıştır.
Tarafların ticari defterlerinin incelenmesine karar verilmiş, inceleme gününde Mahkememize ibraz edilen ticari defterler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Mali Müşavir bilirkişi ——Havale tarihli raporunda özetle; davacı yanın esas davada —- asıl alacak, birleşen davada —— asıl alacak üzerinden harçlandırılarak itirazın iptali istemi ile ikame etmiş olduğu işbu itirazın iptali davalarında; davacı firma ticrai defter kayıklarında takip tarihleri itibarıyla davalıdan alacak olarak yer alan ——– kısmı yönünden davacının davalıdan alacaklı olduğu ve bu bedel üzerinden talepte bulunabileceğini,——-kısmı yönünden ise davacının davalıdan alacaklı olduğunu kanıtlayamadığından talepte bulunamayacağını beyan ve rapor etmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller, ticaret sicil kayıtları, dekontlar, takip dosyası, bilirkişi raporu, yemin, vesayet kararı, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; asıl ve birleşen dava yönünden davacı/takip alacaklısının davalı/takip borçlusu hakkında avans ödemesinin iadesi iddiasına dayalı olarak —– ve —- nin tahsili istemiyle iki adet takip başlattığı, davalı/takip borçlusunun tebliğ edilen ödeme emri üzerine her iki takibe de borca ve fer’ileri yönünden süresinde itiraz ettiği ve takiplerin durduğu, asıl ve birleşen itirazın iptali davalarının süresinde açıldığı, uyuşmazlığın halli ve taraflar arasındaki ticari ilişkinin tespiti için defter incelemesine karar verildiği, davacının ticari defterlerine göre davalıdan —- alacaklı olduğu ancak kaydi alacağın—- kısmını davalıya keşide edilen toplam bedeli —- olan 3 adet çekten kaynaklandığı, bu çeklerin bedellerinin nakden ödendiğine ilişkin bir kayıt bulunmadığı ve bu çeklerin davalıya keşide edildiğine/teslim edildiğine ilişkin olarak herhangi bir tahsilat/tediye makbuzunun bulunmadığı, davalının ticari defterlerine göre ise takip ve dava tarihleri itibarıyla alacak ve borç bakiyesinin sıfır olduğu, tarafların ticari defterlerindeki mutabakatsızlığın davacıya ait—— hesaptan davalı … adına yapılan —– bedelli para transferi, —- tarihli ve ——‘ lik para transferi,———) para transferi ve—– para transferi ile toplam —-bedelli üç adet çekin davalı tarafın ticari defterinde kayıtlı olmamasından kaynaklandığı, mutabakatsızlığa konu para transferlerinde açıklama kısmında borç ödeme havale bedeli ibaresinin yer aldığı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun —————-Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, havale, bir ödeme vasıtası olup, havalenin, mevcut bir borcun ödenmesi amacıyla yapıldığı yolunda yasal karine mevcut olduğundan, bu yasal karinenin aksini (havalenin borcun ödenmesinden başka bir amaçla yapıldığını) ileri süren havalecinin (muhil), bu iddiasını kanıtlamakla yükümlü olduğu(Yargıtay —–. Hukuk Dairesinin —–Esas ve—–Karar sayılı ilamı), dosyadaki dekontlar ve ——- celp edilen hesap ekstresinde işlem açıklaması olarak “borç ödeme havale bedeli” nin belirtildiği, asıl dava yönünden dava konusu olan ve taraf defterleri arasında mutabakatsız bulunan 4 adet havalenin avans olarak gönderildiği iddiasını ispata elverişli dosyada delil bulunmadığı, asıl dava yönünden davacı tarafa yemin delilinin hatırlatılması üzerine teklif olunan yeminin davalı tarafça usulüne uygun olarak yerine getirildiği, bu haliyle asıl davanın ispatlanamadığı, birleşen dava yönünden ise davalıya toplam —– bedelli olarak verilen 3 adet çekin nakden ödendiğine dair dosyaya herhangi bir belge sunulmadığı, davacı her ne kadar çeklerin hatır çeki olduğunu ve davalı tarafça çeklerden birinin takibe konulduğunu beyan etmiş ise de takip ve dava tarihi itibarıyla ödenen herhangi bir çek bulunmadığı, henüz ödenmemiş çekler yönünden ancak menfi tespit davası açılmasının mümkün olduğu, eldeki davada ise menfi tespit isteminin bulunmadığı, bu nedenle birleşen davanın yerinde olmadığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak asıl ve birleşen davanın ayrı ayrı reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Asıl ve birleşen davanın ayrı ayrı REDDİNE,
2-Asıl dava yönünden başlangıçta peşin olarak alınan —–harcın alınması gerekli olan —- harçtan mahsubu ile fazla alınan —- karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya iadesine,
3-Birleşen dava yönünden başlangıçta peşin olarak alınan—– harcın alınması gerekli olan — harçtan mahsubu ile fazla alınan —– karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya iadesine,
4-Asıl ve birleşen dava yönünden davacı tarafın yargılama sırasında yapmış olduğu masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Asıl dava yönünden davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan —– 13/4 maddesi uyarınca——— davacı taraftan alınarak davalı ‘a verilmesine,
6-Birleşen dava yönünden davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan—— 13/4 maddesi uyarınca ——- —–davacı taraftan alınarak davalı ‘a verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
8-Karar kesinleştiğinde İstanbul Anadolu ——-. İcra Müdürlüğünün —— Esas sayılı dosyası ile İstanbul Anadolu ——. İcra Müdürlüğünün——– Esas sayılı dosyasının merciine iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.