Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/406 Esas
KARAR NO : 2018/432
DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 10/04/2018
KARAR TARİHİ : 17/04/2018
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; ….Ticaret Odası’nın ….sicil numarasına kayıtlı şirketin 2014 yılında sermaye artırımına gittiğini ve gerekli olan sermayenin süresinde yatırıldıktan sonra süresi içerisinde de …. müracaatları yapıldığını, ancak sehven unutulan tescil ve ilan için gerekli olan prosedürü yerine getirmediğinden söz konusu hatanın düzeltilmesini talep ettiklerini, müvekkili şirketin yasadan kaynaklanan tüm sorumluluklarını yerine getirdiğini ancak …. tarafından şirketin kaydı pasif hale getirildiğinden işlem yapamadıklarını, şirketin ciddi bir ticari kayba uğramakta ve telafisi imkansız maddi ve manevi zararlar ile karşı karşıya kaldığını, şirketin aile şirketi olması 20 seneden beridir aktif halde ticaret hayatına devam etmesi, şirketin kuruluşu ve devamında ciddi emeklerin olması karşısında yapılan hatanın düzeltilmesini talep etmiş olmakla şirketin yeniden aktif hale getirilmesini talep ve dava etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibariyle TTK 547 maddesi uyarınca şirketin yeniden Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne tescili istemine ilişkindir.
TTK geçici 7. Maddesinin 15. Fıkrasının son cümlesi uyarınca ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaati bulunanlar , haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilirler. Bu maddeden açıkça anlaşılacağı üzere, bu tür davaları açabilecek kişiler alacaklılar veya menfaati bulunan diğer kişiler; örneğin şirket veya kooperatif ortaklarıdır.
Ticaret sicilinden terkin olunmuş şirketin veya kooperatifin tüzel kişiliği de sona ermiştir. Artık HMK 51. Maddesinde tanımlanan dava ehliyetinin bulunduğundan söz edilemez. Çünkü , dava ehliyeti medeni hakları kullanma ehliyetine göre belirlenir. Ticaret Sicilinden terkin edilmiş ve böylece tüzel kişiliği sona ermiş eski bir şirketin veya kooperatifin hak ehliyeti ve buna bağlı olarak dava ehliyeti bulunmamaktadır.
HMK 114/1-d maddesi uyarınca, davacının taraf ehliyetinin bulunması dava şartıdır. HMK 115. Maddesi uyarınca, dava şartlarının mevcut olup olmadığı, davanın her aşamasında res’en gözetilir. Dava şartı mevcut değil ise dava usulden reddedilir. Davacının dava ehliyetinin bulunmaması, ayrıca bu tür davalar İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne karşı hasımlı olarak açılması gerekirken bu hususunda dikkate alınmayarak hasımsız açılması da dikkate alınarak HMK 114/1-d ve HMK 115/2 maddeleri uyarınca iş bu davanın usulden reddi gerekmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davanın HMK 114/1-d bendi uyarınca aktif dava ehliyeti yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken harç dava açılırken peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya ya da ahzu kabza yetkili vekillerine iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda , gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 17/04/2018