Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/380 E. 2020/362 K. 15.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/380
KARAR NO : 2020/362

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/04/2018
KARAR TARİHİ : 15/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili 04/04/2018 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile ———.arasında araç değer kaybı ve kazanç kaybı hususunda temlik sözleşmesi imzalandığını, temliğe konu —- plakalı aracın şoförünün % 100 kusurlu olması sebebiyle oluşan kazada hasar gördüğünü, trafik kazası tespit tutanağına göre davalı sürücünün yazılı ve imzalı beyanıyla kazaya tam kusuruyla sebebiyet verdiğini açıkca ikrar ettiğini, kaza sebebiyle temliğe konu araçta maddi hasar meydana geldiğini, ortaya çıkan hasar sebebi ile temliğe konu aracın onarımda kaldığını, bu süre içerisinde ticari işlevini yerine getiremediğinden kazanç kaybına ilişkin alacak oluştuğunu, temliğe konu aracın ticari olması sebebiyle ticari gelir elde ettiği söz konusu olduğundan dolayı kazanç kaybına uğradığını, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ‘A-6 Teminat Dışı kalan Haller’ maddesine göre kazanç kaybının teminat kapsamı dışında bırakıldığını, benzer araçların ortalama gelirlerinin Sendikalardan, kiralama ilanlarının bulunduğu sitelerden yada bilirkişi vasıtasıyla da sorularak tespit edilebileceğini, aynı zamanda dosyadaki mevcut ve ilgili yerlerden celp edilecek deliller ışığında araçtaki hasarın ortalama süresininde bilirkişi tarafından tespitinin yapılabileceğini, davalıların müvekkilinin uğradığı zararı karşılamakla yükümlü olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 29/04/2017 tarihinde davalının kusuru sonucu meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası sebebi ile müvekkilinin uğradığı kazanç kaybına ilişkin 1.000,000 TL tutarındaki maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 11/02/2020 havale tarihli ıslah/talep artırım dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunda belirlenen miktara göre HMK 107/2 maddesi gereğince dava değerini 9.000,00TL ıslah ederek 10.000,00 TL’ye artırdıklarını beyanla davaya 10.000,00 TL dava değeri üzerinden devam edilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalılara dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, ancak davalılar cevap dilekçesi sunmadıkları gibi duruşmalara da katılmamışlardır.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, trafik kazası nedeni ile araçta meydana gelen hasar nedeni ile serviste tamirde kaldığı süreç içerisinde ticari nitelikte aracın çalışamaması nedeni ile kazanç kaybının tazmini istemine ilişkin olup, davanın hukuki sebebi Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür” şeklindeki hükmüne dayanmaktadır . Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
Dava konusu uyuşmazlık, taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davaya konu trafik kazası nedeniyle davalıya ait aracın davacıya ait araca çarpması iddiasıyla oluşan kazanç kaybının davacı tarafından davalıdan tahsilini talep edip edemeyeceği noktasındadır.
Tarafların tüm delilleri celp olunarak teknik bilirkişiden rapor alınmıştır, alınan raporun dosyadaki verilere uygun bilimsel ve denetime açık bulunduğu anlaşılmakla hükme esas alınmıştır.
Davacı taraf işbu davadaki uyuşmazlığa konu edilen kazanç kaybı alacağını dava dışı —– temlik almış, temlik sözleşmesini dosyaya ibraz etmiş olup mahkememizce temlik sözleşmesi dava dışı temlik edene tebliğ edilerek, sözleşmenin içeriği ve sözleşmedeki imzanın şirket yetkilisine ait olup olmadığı hususunda bilgi verilmesi için tebliğden itibaren bir hafta kesin süre verilmiş, bu süre içerisinde beyanda bulunulmadığı takdirde sözleşmenin içeriğinin doğru ve altındaki imzanın da şirket yetkilisine ait olduğunun mahkememizce kabul edileceği şerhini içerir ihtar edilmiştir. İlgili firma herhangi bir itirazda yada beyanda bulunmamıştır.
Dosya kapsamındaki maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağının kazanın meydana geldiği —- plakalı araç sürücüsü … ile dava dışı ——- plakalı araç sürücüsü tarafından kendi aralarında düzenlendiği, olayın — ilçesine akşam saat —- sularında meydana geldiği tespit edilmiştir.
Alınan teknik bilirkişi raporunda; “Dosyada mevcut beyan, eksper raporu, tutanaklar, hasar fotoğrafları ve trafik kazası tespit tutanağı ile birlikte değerlendirildiğinde olay, 29.04.2017 tarihinde saat 18:11 sularında sürücü … sevk ve yönetimindeki —— istikametinden kara yolunu takiben– seyrederken olay yerine gelindiğinde sağa doğrultu değiştirip bankete çıktığı, tekrar sola doğrultu değiştirip şeridine girerken aracının sol yan aynası ile aynı istikamette seyreden sürücü — yönetimindeki— plakalı otobüsün sol yan kısımlarına sürterek maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, olayın cereyan tarzına ve tespitlere göre davalılardan …nin maliki olduğu — plaka nolu kamyon sürücüsü davalı …’in meskul mahal dışındaki tek yönlü yolda, yolu ve yoldaki araç trafiğini dikkate almadan oldukça hızlı seyrettiği, olay yerine geldiğinde direksiyon hakimiyetini kaybettiği, sağa doğrultu değiştirip bankete girdiği ve tekrar sola doğrultu değiştirip şeridine girmeye çalışırken aynı istikamette seyreden sürücünün aracına sürterek kazaya neden olduğu sabit olup bu duruma göre meskul mahal dışında hız kuralını, doğrultu değiştirme kuralını ve şeride tecavüz etmeme kuralını ihlal etmesi, dalgın dikkatsiz ve tedbirsiz davranması nedeni ile olayda birinci derecede ve tam kusurlu (%100 oranında) olduğu, davacı tarafa alacağı temlik eden dava dışı — plaka nolu otobüsün sürücüsü — meskul mahal dışındaki tek yönlü yolda, yolu ve yoldaki araç trafiğini dikkate alıp kurallara uygun olarak kendi yol ve şeridinde seyrederken aynı istikamete seyreden ve direksiyon hakimiyetini kaybederek ilk önce sağa sonra sola doğrultu değiştiren sürücünün aracı ile aracına sürtmesi olayında alabileceği bir tedbir olmadığından kusursuz olduğu, işbu kaza nedeni ile uyuşmazlığa konu — marka otobüsün sağ yan arka kısımlarının hasarlandığı, aracın sağ arka çamurluk, sağ yan —– kapağı parçalarının hasarlandığı, aracın kaporta aksamında 4 parça kaporta parçasının onarımının gerektiği ve bu parçalar ile bağlantılı parçaların sökülüp takılması, döşeme, cam, mekanik işçiliği gibi işçiliklerin gerçekleştirileceği, aracın büyük olması nedeni ile bu hasarın 5-7 gün onarım süresine tabi tutulması gerektiği, hasarlanan parçalar ile yapılan kaporta boya işlemleri birlikte değerlendirildiğinde otobüsün bu hasarının giderilmesi için 5 iş günü süreye ihtiyaç olduğu, piyasa araştırmasına göre kaza tarihi itibariyle otobüsün günlük kazanç bedelinin 2.000,00 TL olması nedeni ile kazanç kaybının 5 gün x 2.000,00 TL = 10.000,00 TL olacağı…” bildirilmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda dosya kapsamındaki tüm delillere, alınan bilirkişi raporuna göre davalılardan——- olup diğer davalı …’in sevk ve idaresindeki —– plakalı otobüse çarpması olayında davalı …’in %100 oranında kusurlu olduğu, hasarlanan aracın otobüs olması nedeni ile 5 günlük onarım sonucunda 10.000,00 TL kazanç kaybının oluşacağı vicdani kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yazılı gerekçe ile,
1.DAVANIN KABULÜ ile; 10.000,00 TL kazanç kaybı alacağının kaza tarihi olan 29/04/2017 tarihinden itibaren işleyecek % 9 yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
2.Başlangıçta peşin olarak alınan 35,90 TL harcın ıslah/tamamlama harcı 155,00 TL ile birlikte, alınması gerekli olan 683,10 TL harçtan mahsubu ile bakiye 492,20 TL karar ve ilam harcının davalılar ‘dan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
3.Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu peşin harç 35,90 TL, ıslah/tamamlama harcı 155,00 TL ile birlikte, posta ve tebligat gideri 497,90 TL, bilirkişi ücreti 600,00 TL olmak üzere toplam 1.288,80 TL yargılama masrafının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4.Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan— uyarınca 3.400,00 TL avukatlık ücretinin davalılar’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
5.Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.