Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/362 E. 2021/376 K. 18.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/362 Esas
KARAR NO : 2021/376

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 02/04/2018
KARAR TARİHİ : 18/05/2021

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 02/04/2018 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkilin ——– işyerinde–hasarı sonucu meydana gelen hasar nedeniyle, davacı/alacaklı müvekkil — şirketi tarafından dava dışı sigortalısına ödenen—- doğan rücuen tazminat alacağının sağlanması amacı ile——- sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının süresi içerisinde borçlu olmadığı iddiası ile borca itiraz ederek takibi durdurduğunu, alacaklı müvekkil —– sayılı — sigortalı olan——– tarihinde borçlunun üreticisi/satıcısı olduğu ———- üzerinde bulunan —- kısa devre/ark/hatalı —- sebebiyle çıkan yangın sonucunda hasar meydana geldiğini, yangın raporuna göre; “——- yanması neticesinde yangın çıktığı” yönünde tespitte bulunulduğunu, yangın sebebiyle ilgili olarak düzenlenen—- sayılı dosyasındaki kök ve ek rapor ile ekspertiz raporlarında da davalı firmanın kusurunun tespit edildiğini, meydana gelen yangın sonucunda ortaya çıkan hasar sonucu——, davacı müvekkil —– — tarihinde poliçe limiti dahilinde 112.500 TL hasar tazminatı ödendiğini ve bu ödeme ile davacı müvekkil— TTK 1472 nci maddesi ve sair kanun maddeleri —- sigortalısının haklarına halef olduğunu, dava konusu yangın hasarı, hasarla ilgili yapılan araştırmalara göre davalı firmanın —- sonucunda meydana geldiğini, bu sebeple davalı dava konusu hasardan ve davacı —şirketince dava dışı—tazminatından sorumlu durumda olduğunu, davalının sorumluluğu sebebiyle davacı—- tarafından dava dışı sigortalısına hasar tazminatı olarak ödenen 112.500 TL’nin tahsili talebiyle davalı aleyhine başlatılan icra takibinde asıl alacağa ve ferilerine haksız olarak itirazın iptali ile takibin devamına, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 18/05/2021tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 14/05/2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davacı tarafın huzurdaki davada; müvekkil şirket tarafından— bulunan —- kısa devre—— kusurundan kaynaklandığı iddia edilen yangın neticesinde ödenen tazminat bedeli için başlatılan takibe itirazın iptalini talep ettiğini, ancak müvekkil şirket tarafından keşide edilen—- yevmiye numaralı ihtarnamesi ile de bildirildiği üzere, müvekkil şirket tarafından üretilen makinenin yangının çıkmasına sebep olması mümkün olmadığını, dilekçe ekinde sunulan ekspertiz raporunda yangının, müvekkil tarafından üretilen—- (bu işlem aslında—– olarak — işlemidir) —arka tarafında bulunan— gerçekleşen—– sebebiyle olduğunun iddia edildiğini ancak bu belirlemeler yerinde olmadığını, her ne kadar —–yangının çıkış sebebinin — olarak belirlendiği bildirilmekte ise de —– raporu incelendiğinde; “yangının çıkış sebebinin, çerçeve yapıştırma — bağlantı kablolarının yanması olarak gösterildiğini, ancak bu kabloların hangi sebeple yandığının belirlenmediğini, yangının çıkış sebebinin makinenin — bir sebebe dayandırmadığının görüldüğünü, hem — dosyası üzerinden alınan raporlarda yangının müvekkil şirket tarafından üretilen — — hatası — sebeplerden kaynakladığına dair bir —- bulunmadığını, ekspertiz raporunda yangının çıkış sebebine ilişkin olarak yapılan belirlemelere dair yangının çıkış sebebinin,—- hususlara dayandırılmasının hatalı olduğunu, söz konusu kablolardan geçen —- bu kadar küçük bir —yangın çıkması mümkün olmadığını, bununla birlikte söz konusu kabloların bağlı olduğu—- bulunduğunu, bu ——- kaçak ve/veya kısa devre olması durumunda sistemi kapattığını, dolayısıyla bu —— varken iddia edildiği gibi bir hadise yaşanmasının imkansız olduğunu, bu durumun dava dilekçesinde ekli ekspertiz raporuna da yansımış olduğunu, “—— kendine ait —– üzerinde de olumsuz bir durum bulunmadığı anlaşılmıştır. —–hareketlerine karşı koruma tedbirlerinin olduğu tespit edilmiştir.” şeklinde ifade edildiğini, müvekkil tarafından kullanılan kabloların tamamı —- olduğunu, tamamının —— olup, —– kullanılmasının zaruri olduğunu ve müvekkillerinin de buna uygun malzeme kullandığını, söz konusu —– müvekkil şirket tarafından üretilmemekte olduğunu, —–hazır olarak satın alındığını, müvekkil şirket tarafından ise sadece —– takılarak kullanıma hazır hale getirildikten sonra —– ——- edildiğini, bu halde söz konusu yangına sebep olduğu iddia edilen kısımda atfedilebilecek herhangi —-mümkün olmadığını, — sebep olduğu iddia edilen kısımda herhangi ——- makinenin kurulumundan 1 yıl sonra ortaya çıkmasının da mümkün olmadığını, müvekkil tarafından söz konusu —- aşkın süre önce tamamlanmış olduğunu, müşterinin — bu —olarak —- devam ettiğini, her —- kabul edeceği üzere, şayet iddia edildiği gibi bir parça veya işçilik sorunu olsa bu arızanın en geç bir iki ay içinde meydana geleceğinin açık olduğunu, —– yapılmasının gerektiğini, yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 18/05/2021 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davacının sigortalısının iş yerinde meydana gelen yangının davalının üreticisi/satıcısı olduğu makinadan kaynaklanıp kaynaklanmadığı, davalı tarafın makinasında bulunan akımın yangına neden olacak güçte olup olmadığı, — yangın riskini engelleyip engelleyemeyeceği, kabloların davalı taraf tarafından temin edilip edilmediği,— meydana gelip gelmediği, yangının meydana gelmesinde davacı sigortalısının personelinin kusurlu davranışının etkisi olup olmadığı, sigorta tarafından ödenen hasar bedelinin makul olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: İtirazın iptalini düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 67/1. Maddesindeki “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak—— alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik edilen—-sayılı dosyasında; davacı takip alacaklısı tarafından —– tarihli takip talebi ile davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna tebliği üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde, borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin ve takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın 1(bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez —- tarihli raporu incelendiğinde;— tarihinde meydana geldiği,—— tarafından söndürüldüğü, yangının çıkış nedeni, ——- olarak belirtildiği anlaşılmıştır.
Dosyada ——- tarihleri arasında geçerli olduğu,——-celsede—- —- —- çalışıyordum,——— verildikten sonra yangından bir gün sonra yangının —–incelemelerde şirketimizde alınan —- herhangi bir şekilde ———— gibi durumlar söz konusu değildir,—— çalışanlar —– başlamaz —- ancak —– —şeklinde söylediler, ayrıca —-başladığı —- — kısmında ——– nedeniyle yere döküldüğüne———– bana beyanda bulundu, —– hasarının tespiti için — diğer tarafta benim gelmemle toplanan—– döküldüğünü ve çalışanlardan birinin oradan ——–çıktığını söylediler, ancak ben yangının çıktığı firmada çalışan ve az önce söylediğim konuşmayı yapan kişileri tanımıyorum,— attığı söylenen personelle ilgili herhangi bir isim —— edilmedi,——olayından yaklaşık bir yıl önce teslim edildi, kurulumdan sonra da —- çıktığı iddia edilen makinenin bulunduğu — giriş ve çıkışlarında ayrıca her —– sigortaları vardır, bunun—– —- bulunmaktadır, yangından sonra sigortalı şirket vekilini arayarak onarım için teklif sunulup sunulmadığını bilmiyorum, eğer iddia edildiği gibi kısa devre nedeniyle makinede yangın çıkmı olsayda bu alevli yangına dönüşmeden önce çalışanlar tarafından —- edilmesi gerekirdi, ayrıca —-korumaya alarak uyarı verirdi, tanıklık ücreti istemiyorum.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tanık ——- olarak çalışıyorum, ancak olayın yaşandığı dönemde —– çalışıyordum, davaya konu yangın olayı gerçekleştiğinde müşteri şirketin yetkilisi—- işlemlerini yürüten davalı şirketin pazarlama bölümünde çaalışan — aradı ve olayla ilgili uzunca bir telefon görüşmesi yapıldı, aynı —-çalışıyor olmamız nedeniyle——geçen konuşmayı anlattı, olay yaşandığında —– —- kendi çalışanının —–arayarak — yangın çıktığını, yangının çıkma nedeninin ise yerde —— çalışanlardan birinin —– atması nedeniyle yangının çıktığını söylemiş, —– aktarmış ve davalı şirketten—- nezaret etmesi istenmiş, davalı şirketten ise yangının —– gönderildi,— öğrendiğim kadarıyla gerekli incelemelerin yapılması ve yangın nedeniyle—-.—- arasında yere —–döküldüğü ve çalışanlardan birinin oradan geçerken —- atması sonucu yangının çıktığını kendi aralarında konuşurken duymuş, —— mazlemesi —- kullanılmakla birlikte ———-ürün olduğu için yanıcı niteliktedir, davaya konu makine yangın olayından yaklaşık bir yıl önce çalışır vaziyette ve eğitimleri verilmek suretiyle—edildi, bir yıllık dönem içinde herhangi bir şekilde ——– kaydı olmadı, ben uzun yıllar —–olarak çalıştım, ayrıca—- vardır, makinada kaçak——————bulunmaktadır, ——– ———-ve yangın ihtimalini önler ayrıca kısa devre oluşmasını engeller, kısa devre nedeniyle çıkan yangınlarda kullanılan kabloların niteliği itibariyle —- yangın —- geçmektedir, kısa devre olması halinde ayrıca makine kendini korumaya korumaya alarak kısa devre ——–, davaya konu — makinadır, bu nedenle davaya konu yangına neden olacak şekilde kısa devre yapması mümkün değildir, makina——- az önce söylediğim gibi —- iddia olunan yagının meydana gelmesi — mümkün değildir, kısa devre sonucu kablolarda yanma meydana geldiğinde —- bunun da çalışanlar tarafından farkedilmesi gerekir, ayrıca iddia olunan — mevcut olsaydı bir yıl süre boyunca kullanılması mümkün olmazdı, tanıklık ücreti istemiyorum.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tanık .—– ” Ben davalı şirkette — sorumlusu olarak çalışıyorum, ben davaya konu makinanın satışını davalı şirketin müşteri temsilcisi —– yaptım, yangının oludğu gün —– beni aradı ve kendisinin —- yolunda olduğunu söyledi, ayrıca bizim satışını yaptığımız — çıktığını, yangının —- ——— arka tarafında bulunan—— malzemesinin yere dökülmesi ve bir — buraya atması sonucu yangın çıktığını söyleyerek bizden teknik destek istedi, hatta öncesinde yangının — çıktığını söyledi, bunun üzerine ben kendisine— mümkün olmadığını söyledim, o da bunun üzerine az önce anlattığım gibi yangının ——-malzemesine—– atılmasından dolayı kaynaklandığını söyledi,———–. döndükten sonra —-çalışanlarının da yere — malzemesi döküldüğü ve bir çalışanın —–atması sonucu yangının çıktığını konuştuklarını bize söyledi, hatta bildiğim kadarıyla —— hesaplarında bu yangının kendi kusurlarından kaynaklandığı ifade etmiş ancak daha sonra bu paylaşımlarını kaldırmış, bu — bir yıl kadar önce çalışır vaziyette ve ———— halende satış yapıyoruz, hiçbirinde bu şekilde bir sorunla karşılaşmadık, makinanın yangından önceki bir yıllık sürecinde herhangi bir — ve arıza kaydı tarafımıza yapılmadı, —- bulunmaktadır, —makinayı kilitleyerek —neden oluyor ve acil ————geçip makina kendini durduruyor, —-olsaydı—gerekirdi ve bu halde de yanan —-anlaşılması gerekirdi, tanıklık ücreti istemiyorum.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Bilirkişi heyeti 10/09/2020 havale tarihli raporunda özetle; yangın raporunda——— dosyası—– alınan raporlarda ve ekspertiz raporunda; dava konusu yangının, davalı şirket tarafından — hatasından kaynaklandığına dair herhangi bir ibare bulunmadığını, — zarar görmüş bir—- üzerinde meydana gelen —- meydana getireceği —- malzemeleri—- neden olabildiği, bu yangınların esas nedeni, —–zarar görmesinden —–olduğunu, dava konusu yangına —- kablolarda herhangi bir nedenle kısa devre olması durumunda,—- — yangın olayını önlemesinin gerektiğini, dava konusu ürünün, yaklaşık 11 ay boyunca herhangi bir problem yaşanmadan dava dışı— bu süre içinde,——– olduğuna dair herhangi bir bildirimde bulunulmadığını, üründe herhangi bir—- durumunda,—- sorunların meydana gelmesinin gerektiğini; bu durumda, davalı— bahsetmenin mümkün olmayacağını, dava dosyasına sunulan—bağlantılarının ve—- yangının başladığı noktada yanan herhangi bir güç kablosu bulunmadığını,— olduğu —– tespit edildiğini, düşük — özellikle de —bulunmasına rağmen alevli yangın çıkartmasının mümkün olamayacağını, yukarıda bahsedilen nedenlerden dolayı, dava konusu yangın olayının, davalı şirket tarafından satılan — ve/veya — hatasından dolayı meydana geldiğinden bahsedilmeyeceğini beyan ve rapor etmişlerdir.
Bilirkişi heyeti 02/02/2021 havale tarihli raporunda özetle; dosya kapsamında yer alan evraklar incelendiğinde davalının kusurunun bulunmadığını, meydana gelen hasardan sorumlu olmadığını, —-yönünden kusuru bulunmayan davalıya rücu imkanının bulunmadığını, mahkeme aksi kanaatte ise dava konusu 112.500,00 TL asıl alacak ile 3.304,98 TL işlemiş faiz tutarının kadri maruf olduğunu beyan ve rapor etmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Davacı tarafından sigortalısı —– tarihinde meydana gelen yangın nedeniyle ödeme yapıldığı, yangının davalının satıcısı olduğu ——- nedeniyle çıktığı, bu nedenle oluşan zarardan davalının sorumlu olduğu iddialarıyla icra takibi başlatıldığı, davalının itiraz etmesi üzerine takibin durduğu ve eldeki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
——- dosyasında alınan bilirkişi heyet raporunda; meydana gelen yangının makinenin—- oluşan tutuşma ile—- tutuşmasının değişik sebeplerden kaynaklanabileceği yönünde görüş mütalaa edildiği, eldeki dosyada yargılama boyunca alınan ve birbirleriyle uyumlu olan bilirkişi raporlarında yangının çıkış sebebinin —-kaynaklı olduğuna ilişkin dosya kapsamında delil bulunmadığı, — sebebinin — görmesinden kaynaklı— ya da kaçak—– olayını önlemesinin gerektiği şeklinde görüş mütalaa edildiği anlaşılmış — raporunun da bir biri ile, tespit dosyası eksper raporları ve tüm dosya kapsamı ile uyumlu olması nedeniyle ispat yükü üzerinde bulunan davacının TMK 6 ve HMK 190. Maddesi hükümlerine göre yangının davalının—- kaynaklandığını ispat edemediği kanaatine ulaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından—-anına ilişkin —- bulunmadığının araştırılması talep edilmiş ise de davalı tarafın bu delile muvafakat etmemesi, davacı tarafından yargılamanın geldiği aşamaya kadar bu delile dayanılmamış olması — meydana gelen yangının görüntülerinin —-talep edilmesinin yargılamayı uzatmaya yönelik olduğu tüm bu nedenlerle talebin iddianın genişletilmesi niteliğinde olduğu değerlendirilerek bu yönde bir araştırma yapılmamıştır.
Tüm dosya kapsamından; davacı tarafından 11/11/2016 tarihli yangının davalının ürettiği makineden kaynaklı olduğunu ispata yarar delil sunulamadığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar kanunu uyarınca alınması gerekli 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin olarak alınan 1.398,66 TL’den mahsubu ile fazla alınan 1.339,36 TL’nin davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan– hesaplanan 14.951,47 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.