Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/300 E. 2020/325 K. 08.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/300 Esas
KARAR NO : 2020/325

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/02/2017
KARAR TARİHİ : 08/09/2020

DAVA :
Davacı vekili Mahkemeye sunduğu 08/02/2017 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacılar … ve …’nın kızı olan mütüveffa —- 14.11.2016 günü davalı … şirketinde kayıtlı olan ve davalı …’ın sevk ve idaresindeki—-plaka sayılı araç ile karıştığı trafik kazasından dolayı hayatını kaybettiğini, meydana gelen kazadan dolayı ortaya çıkan zarardan davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını, davalı …’ne meydana gelen kazadan dolayı vefat eden — davacı anne ve babasına sigorta teminatı gereği ödenmesi gereken 310.000 TL’lik maddi tazminatın taraflarına ödenmesi için 12.12.2016 tarihinde ihtarname çekildiğini fakat davalı şirketin ihtarnameye bu zamana kadar olumlu bir yanıt vermediklerini ve yasal süre içerisinde ödeme yapmadıklarını, bu nedenle kazaya sebep olan —- malvarlıklarına İhtiyati tedbir uygulanmasına, kaza sebebiyle meydana gelen — davalılardan kaza tarihinden itibaren avans faizi ile tahsiline ve davacılara ödenmesine,yargılama giderleri ve avukatlık ücretlerinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili davalı …—- cevap dilekçesine karşı Mahkemeye sunduğu 31/03/2017 havale tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle: dava dilekçesini tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunduğu 01/11/2019 tarihli ıslah dilekçesinde; 1.000,00 TL olan maddi tazminat davasını 181.534,65 TL olarak ıslah ettiklerini beyan etmiştir.
Davacı vekili 08/09/2020 havale tarihli esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı … vekili Mahkemeyemize sunduğu 21/03/2017 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: müvekkil şirketin sorumluluğunun trafik poliçesindeki limitler ve sigortalıların kusuru ile sınırlı olduğunu, dosyada kusur durumuna ilişkin herhangi bir resmi belge bulunmadığından yapılacak yargılamada araçların kusur durumlarının tespit edilmesi gerektiğini, dava konusu olayda sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğunu, dolayısıyla işletenin davacılara karşı sorumluluğundan söz edilemeyeceğini, sigorta sirketinin de davacılara karşı sorumlu olmadığını, dava konusu olayın haksız fiilden kaynaklandığını, bu nedenle aleyhlerine açılmış olan haksız ve mesnetsiz davanın sigortalı araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunmaması nedeni ile reddine, mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine, aksi halde celp edilmesi gereken delillerin toplanmasına, kusur durumu ve zararın tespiti için bilirkişi incelemesi yapılmasına, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …, davalı … ve davalı—— dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalılar cevap dilekçesi sunmamış, ayrıca tüm davalılar hüküm duruşmasına katılmamıştır.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davaya konu trafik kazası nedeniyle kusur ve davalı tarafın zararı tazmin yükümlüsü olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, destekten yoksun kalma tazminatı(maddi tazminat) ve manevi tazminat davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER
Celp ve tetkik olunan 14/11/2016 tarihli ölümlü trafik kazası tespit tutanağına göre; —- sevk ve idaresindeki —– plakalı araç ile tek taraflı olarak kaza yaptığı anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik edilen— tarihinde —– tarafından tanzim edilen Karayolları ZMSS Poliçesi incelendiğinde; poliçenin ——– araç, poliçe limitinin ise —– ile sınırlı olduğu anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez tescil bilgileri incelendiğinde; kaza tarihi itibariyle——- kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez araç kiralama sözleşmesi incelendiğinde; — ———-tarihinden itibaren 2 günlüğüne kiralandığı anlaşılmıştır.
İstanbul Anadolu —-Esas sayılı dosyasında —- tarihinde görevsizlik kararı vermiş olup, görevsizlik kararı sonrası yargılamaya mahkememizin belirtilen esasında devam olunmuştur.
Aktüerya ve Kusur Uzmanı Bilirkişi 16/07/2019 havale tarihli heyet raporunda özetle; davalı …’ ın olayda % 100 oranında kusurlu olduğu, davacılar yakını —— araçta yolcu olarak bulunduğundan kusurunun bulunmadığını, davacı ….— nihai ve gerçek maddi zararının 101.343,63 TL olduğunu, davacı … —- nın nihai ve gerçek maddi zararının 80.191,02 olduğunu, temerrüt başlangıcının 28/12/2016 tarihi ve işleyecek faizin yasal faiz olduğunu beyan ve rapor etmiştir.
Kusur ve aktüer raporları taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler(TBK m. 51).
Maddi Tazminat
Haksız fiil sonucunda ölüm gerçekleşmişse; cenaze giderleri, ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar uğranılan zararlar olarak kabul edilir.(TBK Madde: 53)
Destekten yoksun kalma zararları, Borçlar Kanunu hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.(TBK Madde: 55/1)
UYGULANACAK MEVZUAT
Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır(KTK m. 90).
—- sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na, 2/02/2016 Tarih ve —–sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yayım tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişiklik Yapılmasına Dair Genel Şartlar’ın 4. Maddesi ile eklenen ve 01/06/2015 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği düzenlenen “genel şartların uygulanacağı sözleşmeler” başlıklı C.11. Maddesi “Bu Genel Şartlar yürürlük tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanır.” şeklindedir.
Yeni genel şartlar C.11 maddesine göre genel şartlar yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun doğal sonucu olarak artık eski genel şartların yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma imkanı bulunmamaktadır(Yargıtay—– Karar Sayılı İlamı).
Kaza tarihinin ve sigorta poliçe tarihinin genel şartlarının yürürlüğe girdiği 01/06/2015 tarihinden sonra olması dikkate alındığında, açılan davalar 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca değerlendirme yapılarak hüküm kurulması gerekir(İstanbul BAM—– Tarih, —- Esas ve — Karar Sayılı İlamları ile İstanbul BAM —. Hukuk Dairesi’nin —–Karar Sayılı İlamı).
SORUMLULUK VE SİGORTA TEMİNATI
Müteselsil Sorumluluk
TBK’nın 61. Maddesine göre; birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.
Aynı şekilde 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu(KTK)’nıun 88. Maddesine göre de bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.
Sigortanın Sorumluluğu
Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.(KTK Madde 97)
Sigorta şirketinin sorumluluğu, kaza tarihinde geçerli olan poliçe limitlerle sınırlıdır.(KTK Madde:93)
TEMERRÜT VE FAİZ
Sürücü ve araç maliki, haksız fiilin işlendiği tarihte temerrüde düşmüş olur.(TBK Madde: 117/2)
Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.(KTK Madde 99)
3095 sayılı yasanın 2. Maddesine göre; Bir miktar paranın ödenmesinde temerrüde düşen borçlu, sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça, geçmiş günler için aynı Kanunun 1. maddesinde belirlenen orana göre(yasal faiz) temerrüt faizi ödemeye mecburdur.
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller, Nüfus Kaydı, Trafik Kazası Tespit Tutanağı, Hesap/Aktüer Raporları, Islah/Talep Arttırım, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; 14/11/2016 tarihinde davalı …’ın yönetimindeki —- plakalı aracın tek taraflı kaza yapması neticesinde— vefat ettiği, kazanın meydana gelmesinde …’ın tam kusurlu olduğu, müteveffa —- —destekten yoksun kalması nedeniyle zararının 101.343,63 TL olduğu, babası — destekten yoksun kalma nedeniyle zararının 80.191,02 TL olduğu, bu zarardan aracın sürücüsü olan ve kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olan …, aracı uzun süreli olarak kiralayan ve işleten sıfatını haiz olan … ile aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasından dolayı …nin sorumlu olduğu, sigorta şirketi yönünden başvuru tarihinin 15/12/2016 olması nedeniyle temerrütün başvuru tarihinden 8 gün sonrası olan 28/12/2016 tarihinde gerçekleştiği, diğer davalılar … ve … yönünden ise temerrütün kaza tarihinde gerçekleştiği, diğer davalı — rağmen aracı uzun süreli araç kiralama sözleşmesi ile …— kiraladığından işleten sıfatının sona erdiği ve zarardan sorumlu tutulamayacağı, sürücü …’ın alkollü olarak aracı kullanması ve bu durumun müteveffa tarafından bilinmesine rağmen araca binmesi nedeniyle yüzde 20 oranında müterafık kusur indirimi yapılması gerektiği ( Yargıtay — Karar) sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davalı —– Yönünden açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE
2- Davalılar … , … ve ——–. Yönünden açılan davanın KISMEN KABULÜNE , KISMEN REDDİNE
Davacı ….——-yönünden destekten yoksun kalma tazminatı 81.074,90 TL , davacı … —- yönünden destekten yoksun kalma tazminatı 64.152,81 TL olmak üzere toplam 145.227,72 TL tazminatın davalı … yönünden kaza tarihi olan 14/11/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı … yönünden kaza tarihi olan 14/11/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte, davalı ….– Yönünden 28/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte ve davalı … şirketinin sorumluluğu kaza tarihinde geçerli olan poliçe limitiyle sınırlı kalmak kaydıyla davalılar … , … ve —- müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 9.920,50 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40 TL ve ıslah harcı olarak alınan 3.101,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 6.788,10 TL karar ve ilam harcının davalılar … , … ve — müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
5- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan — göre hesaplanan 17.746,63 TL vekalet ücretinin davalılar … , … ve —müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
6- Davalı .—–. Kendisini vekille temsil ettirmiş ise de reddedilen kısmın takdiri indirim nedeniyle reddedilmiş olduğundan davalı ….——. Lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7- Davacı tarafça yargılama gideri olarak yapılan 31,40 TL başvuru harcı, 31,40 TL peşin harç, 3.101,00 TL ıslah harcı, 1.400,00 TL bilirkişi ücreti 753,60 TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 5.317,40 TL yargılama giderinin davalılar … , … ve——— müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
8-Yatırılan gider avansından kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacılar vekilinin ve davacı … —– yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.