Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/288 E. 2020/192 K. 10.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/288 Esas
KARAR NO : 2020/192

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/03/2018
KARAR TARİHİ : 10/03/2020

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 13/03/2018 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; 22/12/2017 günü sürücü ——- sevk ve idaresindeki —- plaka aracı ile karşıdan karşıya geçen yaya …’a çarpması neticesi çift taraflı yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, ———- soruşturma sayılı dosya kapsamında kusura ilişkin rapor alındığını rapora göre—— plakalı araç sürücüsü ——— KTK yer alan kusurlardan 52/1-a ve 52/1-b kurallarını ihlal ettiğinden kusurlu olduğunu, yaya …’ın ise aynı kanuna ait 68/1-b-3 kuralını ihlal ettiği ve kusurlu olduğu kanaatine varıldığını beyanla, davanın kabulü ile tahkikat sonucunda müvekkillerinin zararının değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere asgari 200 TL maddi tazminatın (İş Gücü Kaybı) kaza tarihi olan 22/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 15/05/2018 havale tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle: dava dilekçesini tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 10/03/2020 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; Davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 12/04/2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: Dava konusu trafik kazasının zamanaşımı süreleri geçtikten sonra açılmış olduğundan zamanaşımı itirazları doğrultusunda davanın reddi gerektiğini, zarar görenler öncelikle Sigorta Kuruluşu’na zararının giderilmesi için başvuruda bulunacak, bu başvurunun üzerinden 15 gün geçmesine rağmen başvuruya herhangi bir cevap verilmemesi, olumsuz cevap verilmesi veya verilen cevabın (ödenecek tazminatın) talebi karşılamadığı hususunda uyuşmazlık bulunması halinde zarar görenler dava hakkını kullanabileceğini, dava öncesinde başvuruda bulunduğu bildirmişse de, tazminatın belirlenebilmesi açısından gerekli evrakların müvekkili şirket’e iletilmediğini, mahkeme huzurunda ikame edilen dava anılan dava şartına haiz olmadığından ötürü, ilgili davanın başkaca hiçbir incelemeye gerek duyulmaksızın reddinin gerekeceğini, müvekkilinin (ZMMS) uyarınca, sigortalısının kusuru ile 3. şahıslara verdiği zararı poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere tazmin etmekle mükellef olduğunu, kusur oranlarının tespiti için hem adli tıp trafik ihtisas dairesi’nden hem de karayolları genel müdürlüğü fen heyeti’nden seçilecek kusur konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınması gerektiğini, haksız eylem sonucu yaralanma ve maluliyet sebebiyle açılacak maddi tazminat davalarında, tazminatın denkleştirilmesi kuralı gereğince, olay sebebiyle elde edilen kazanımların tazminat tutarından indirilmesi ile haksız eylem sonucu gerçekleşen gerçek zararın belirlenmesi ve ona göre tazminata hükmedilmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek üzere davanın haklı olduğu varsayılsa bile, müvekkili şirketin faizden sorumluluğunun sınırlı olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 10/03/2020 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; Davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davaya konu trafik kazası nedeni ile kusur ve maluliyet oranları ile talebin zaman aşımına uğrayıp uğramadığı, davalının zararı tazmin yükümlüsü olup olmadığı noktasındadır.
DELİLLER :
——–soruşturma sayılı dosyası UYAP sureti,
-22/12/2017 tarihli kaza tespit tutanağı sureti,
——Plakalı araca ait —— tarihli ZMSS poliçe sureti,
—— plakalı araca ait tescil bilgileri,
—— hastane evrakları,
——–Hastanesi hastane evrakları,
——–Sağlık Kurulu Raporu,
-22/10/2019 tarihli bilirkişi heyeti raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dava, 22/12/2017 Tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeni ile belirsiz alacak olarak açılan tazminat davasıdır.
——- müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabında, davacı …’a rücuya tabi ödeme yapılmadığı bildirilmiştir.
Davalı ——- yazılan müzekkere cevabında davacı tarafa herhangi bir ödeme yapılmadığı bildirilmiştir.
——-müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabında, —— ——kayıtlı olduğu bildirilmiş, kaza tespit tutanağı ve ekleri gönderilmiştir.
—— müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabında davacı …’a ait tedavi evrakları ve grafileri gönderilmiştir.
—– yazılan müzekkere cevabında davacı …’a ait tedavi evrakları gönderildiği bildirilmiştir.
——– müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabında davacı …’a ait sosyal ekonomik durum raporu bildirilmiştir.
———kurulu raporuna göre sonuç olarak davacı …’ın 22/12/2017 tarihli trafik kazasında olay tarihinde yürürlükte olan engelli ölçütü sınıflandırması ve engellilere verilecek sağlık kurulu raporları hakkındaki yönetmeliğe göre sürekli sakat oranının %5, tıbbi iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 3 ay olduğu bildirilmiştir.
Mahkememizce —– uzmanı bilirkişiden oluşan 22/10/2019 tarihli raporda özetle; 22/12/2017 tarihli yaralamalı trafik kazasında sürücü —–plakalı araç sürücüsü —- %75 oranında kusurlu olduğu, davacı çocuk yaya … ve velilerinin %25 oranında kusurlu olduğu, davalı —– şirketinin KTK 85. Maddesine göre doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, KTK 91. Maddesine istinaden ise poliçe limiti ile sorumlu olduğu, kaza tarihi itibari ile poliçe limitinin 330.000 TL olduğu, davacı …’ın kaza tarihinde yaşı küçük çocuk olması nedeni ile herhangi bir kazancının olmadığı, emsal yargıtay kararlarına istinaden kazanç durumunun asgari ücret üzerinden değerlendirildiği, tazminatın hesaplanmasında davacı küçüğün geçici iş göremezliğinin olduğu belirtilen 30/04/2011 tarihi ile 30/01/2012 dönemi için davacının küçük olduğu gözetilerek hesaplama yapılmadığı, efor dönemi için ise davacı küçüğün 18 yaşına kadar geçen süre için hesaplama yapıldığı, davacı küçüğün talep edebileceği iş göremezlik zararının toplam 34.513,04 TL olduğu, davalı ——– indirime esas herhangi bir ödemede bulunmadığı, davacı tarafça davalı … şirketine 21/02/2018 tarihinde müracaat edilmiş olup, davalının temerrüt tarihinin 06/03/2018 tarihi olduğu görülmüştür.
Davacı vekili tarafından 21/01/2020 tarihli dilekçe ile talep arttırım dilekçesi verilmiş talep arttırım harcı süresinde yatırılmıştır.
Dosyada mevcut tüm deliller değerlendirilerek hükme esas alınan 22/10/2019 tarihli bilirkişi heyeti raporu dayanak yapılarak, —–tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı … tarafından —-ile sigortalanan ———-plakalı araç sürücüsü —– %75 oranında kusurlu olduğu, davacı çocuk yaya … ile velilerinin %25 oranında kusurlu olduğu, davalı ——- meydana gelen trafik kazası neticesinde oluşan zarardan KTK 85/1 ve 91/1 maddeleri gereği sigorta poliçesi limiti ile sınırlı kalmak kaydıyla müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu anlaşılmakla davacının davasının kabulü ile talep arttırım dilekçesi ile arttırılan 34.513,04 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
talep arttırım dilekçesi ile arttırılan 34.513,04 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- Başlangıçta peşin olarak alınan 35,9 TL harç ile tamamlama harcı olarak yatırılan 119 TL harcın, alınması gerekli olan 2.357,59 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.202,69 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına
3-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 35,9 TL peşin harç, 119 TL tamamlama harcı, 264,35 TL tebligat ve posta gideri, 1.200 TL bilirkişi ücreti, olmak üzere toplam 1.619,25 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürülükte bulunan —- uyarınca 5176,96 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca, artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.