Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/286 E. 2018/423 K. 12.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKLÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/286 Esas
KARAR NO : 2018/423

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 12/03/2018
KARAR TARİHİ : 12/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket’in …… tarihinde tescil edilen tür değişikliği kararı neticesinde şirketin toplam hisse sayısı 789.000 adet toplam sermayesi ise ……. olduğunu. Bu hisselerin dağılımı o tarihte;
………………. Hisse Değeri 812.200 TL Şeklinde olduğunu. …’ın bu tarihten sonra 15.01.2015 tarihli 2015/1 numaralı ve 21.04.2015 tarihli 2015/3 numaralı yönetim kurulu kararları ile onaylanan pay devirleri uyarınca sırasıyla ……. 28.280 adet ve 60.768 adet hisse devraldığını ve şirketteki toplam hisse adedinin 108.627 adet olduğunu. 23.06.2016 tarihinde ise 108.627 adet hissesini….. devrettiğini ve bu devir 24.06.2016 tarihli… numaralı yönetim kurulu kararı ile onaylanarak pay defterine işlendiğini. Anılan devir neticesinde …’ın müvekkil şirket nezdindeki hissedarlığının son bulduğunu. Buna rağmen, müvekkil şirketin ticaret sicil kayıtlarında …’ın halen ortak olarak gözükmesi üzerine müvekkil şirket yapmış olduğu araştırma neticesinde 30.06.2016 genel kurulunun tescili için ……. başvurulurken sevhen ortaklıktan çıkan genel kurulda yer almayan …’ın da içerisinde bulunduğu hazirun cetveli de sunulduğunun tespit edildiğini. Dolayısıyla da müvekkil şirketin halihazırda sicil kayıtlarına uygun şekilde genel kurulu toplayarak karar alabilmesi mümkün olamadığını. Bu sebeple de İTO’ya başvuruda bulunmuşsa da İTO tarafından düzeltme taleplerinin reddedildiğini ve …’ın şirket ortaklığından çıkış tarihini gösterir mahkeme kararı alınması gerekliliğinin bildirildiğini. Hal böyle iken müvekkil şirketin müteakip tescil işlemlerini yürütebilmesi adına …’ın 24.06.2016 tarihinde müvekkil şirket ortaklığından çıkmış olduğunun tespitini. Yukarıda izah edilen ve Mahkemece re’sen tespit edilecek nedenlerle; …’ın 24.06.2016 tarihinde müvekkil şirket ortaklığından ayrıldığının TESPİTİNE karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davacı vekili tarafından müvekkilin 24.06.2016 tarihinde ……..’nin ortaklığından ayrıldığının tespiti amacıyla dava açıldığını, davacı vekilinin beyan ettiği üzere müvekkilin tüm hisselerini şirketin diğer ortaklarından olan ……. devrederek 24.06.2016 tarihli yönetim kurulu kararı uyarınca ….. ……’nin ortaklığından ayrıldığından dolayı müvekkil hakkında açılan davayı kabul etmediklerini. Kabul beyanlarına göre karar verilmesini, bu beyanın ön inceleme duruşması ve delillerin toplanmasından önce yapıldığı ve davanın açılmasına müvekkilce sebebiyet verilmediği dikkate alınarak HMK md. 312/2’ye göre müvekkile harç, mahkeme masrafları ve vekalet ücreti yükletilmemesi veya en azından müvekkilin lehine indirim yapılmasını talep etmiştir.
Dava ; Davanın hukuki niteliği itibariyle HMK 106 ve devamı maddelerinde düzenlenen Tespit davasıdır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Mahkeme dava şartlarının bulunup bulunmadığını davanın her aşamasında resen araştırır. Dava şartının bulunmaması halinde dosya üzerinden karar verilmesi mümkündür. (HMK 115/1ve 2.maddesi)
Davacı şirketin Ticari Sicil dosyası dosya içerisine celp edilmiştir.
Davacı şirketin ortaklar payı defterinin 6 nolu sayfasında davalı …’ın 24/06/2016 tarihinde paylarının tamamı olan 108.627,00 adet payı …… devri ile ortaklığın sona erdiğinin şerh edildiği yine 5 nolu sayfasında dava dışı ………. 24/06/2016 tarihinde davalının 108.627,00 adet payın devri neticesindeki pay adedinin şerh edildiği, şirket ortaklar payı defterinin Kocaeli …… Noterliği tarafından 16/11/2017 tarihinde tescil edildiği anlaşılmıştır.
Davalı …’ın davacı şirketteki 108.627,00 adet hissesini diğer hissedar ……. devrine yönelik işlemin davacı şirketin pay devrinin onaylanması ve pay defterine kayda ilişkin 24/06/2016 tarihli 2016/6 nolu yönetim kurulu kararı ile onaylandığı dosyada mübrez Kocaeli……. Noterliğinin 08371 yevmiye nolu ve ….. tarihli işleminden anlaşılmıştır.
Davacı şirketin …… tarihli ana sözleşmesinin 7. Maddesinde hisse senetlerinin nama yazılı olduğu davalı …’ın ve hissesini devrettiği diğer hissedar……… ……… hissedarı olarak adlandırıldığı, 8. Maddesine göre hisselerin devrinin tabi olduğu şartların düzenlendiği, İşkon hissedarlarının, bağlı şirketlerden herhangi biri, ……. hisselerine sahip diğer hissedarlar, …… hissedarlarından önceden yazılı muvafakatını almış olması suretiyle herhangi bir diğer taraf dışındaki 3. kişilere hisselerini bunlarla ilgili rücan haklarını veya öne alım haklarını kısmen veya tamamen …. hissedarlarından önceden yazılı onayı olmaksızın devredemez veya sair şekilde elden çıkaramayacağı, hisse devirlerinin şirkete karşı hüküm ifade edebilmesi için, devrin yönetim kurulu tarafından onaylanması ve şirket pay defterine kaydetmesinin gerekli olduğu hususunun düzenlendiği anlaşılmıştır.
Ticaret Sicil Müdürlüğünün davacı şirkete hitaben 07/03/2018 tarihli yazısında ; davacı şirketin dosyasında yapılan incelemede 16/08/2016 tarihinde tescil edilen ve 30/06/2016 tarihinde ilan edilen Genel Kurul Toplantısında hazır bulunanlar listesine göre davalı …’ın şirket ortağı olarak toplantıya katıldığının tespit edildiğini bu nedenle …’ın şirket ortaklığından 24/06/2016 tarihinde ayrılmış olması nedeniyle sehven düzenlenen 30/06/2016 tarihli listenin düzeltilebilmesi için davalı …’ın ortaklıktan ayrılış tarihinin tespitine ilişkin mahkeme kararının aslı ya da tasdikli suretinin ibraz edilmesi gerektiğini bildirmiştir.
TTK’nun ……. nama yazılı payların ve pay senetlerinin devrinde ilke başlıklı 490. Maddesi uyarınca ;
1-Kanunda veya esas sözleşmede aksi öngörülmedikçe, nama yazılı paylar, herhangi bir sınırlandırmaya bağlı olmaksızın devredilebilirler.
2- Hukuki işlemle devir, ciro edilmiş nama yazılı pay senedinin zilyetliğinin devralana geçirilmesiyle yapılabilir.
TTK’nun ……. devrin sınırlandırılması, kanuni sınırlandırma başlıklı 491. Maddesi uyarınca ;
1-Bedeli tamamen ödenmemiş nama yazılı paylar, ancak şirketin onayı ile devrolunabilir; meğerki, devir, miras, mirasın paylaşımı, eşler arasındaki mal rejimi hükümleri veya cebrî icra yoluyla gerçekleşsin.
2- Şirket, sadece, devralanın ödeme yeterliliği şüpheli ise ve şirketçe istenen teminat verilmemişse onay vermeyi reddedebilir .
TTK’nun ……. esas sözleşme ile sınırlama , ilkeler başlıklı 491. Maddesi uyarınca ;
1 -Esas sözleşme, nama yazılı payların ancak şirketin onayıyla devredilebileceğini öngörebilir.
2- Bu sınırlama intifa hakkı kurulurken de geçerlidir.
3- Şirket tasfiyeye girmişse devredilebilirliğe ilişkin sınırlamalar düşer.” hükmünü içerir .
HMK 106. Maddesi uyarınca tespit davası yoluyla mahkemeden bir hakkın veya bir hukuki ilişkinin varlığının yada yokluğunun yahut bir belgenin sahte olup olmadığının belirlenmesi talep edilebilir. Tespit davası açanın kanunlarda belirtilen istisnai durumlar dışında dava açmakta hukuken korunmaya değer bir yararı bulunmalıdır. Maddi vakalar tek başlarına tespit davasının konusu oluşturamaz.
Davacının tespit davası ile istediği hukuki korunma diğer dava çeşitlerinden biriyle sağlanabiliyorsa bu durumda davacının dava açmakta hukuki yarar yoktur.
HMK 114/1-h bendi uyarınca davacının dava açmakta hukuki yararının bulunması, olumlu dava şartıdır
Dosyanın bir bütün olarak değerlendirilmesi neticesinde; Her ne kadar davalı davayı kabul etmiş ise de; davaya konu hisselerin nama yazılı olduğu, TTK 490. Maddesi uyarınca ana sözleşmede aksi düzenlenmemiş ise, nama yazılı payların herhangi bir sınırlandırmaya bağlı olmaksızın devredilebileceği, davaya konu şirket ana sözleşmesinin 8. Maddesi uyarınca hisse devrinin İşkon hissedarları arasında olması sebebiyle …. hissedarlarının önceden yazılı onay alınmasına bağlı bulunmadığı, şirket payının devrinin geçerliliğinin pay defterinin onayı ve yönetim kurulu onayına tabi tutulduğu, davalı …’ın adına kayıtlı 108.627,00 adet hissenin dava dışı diğer hissedar 24/06/2016 tarihinde …….. devredildiği hususunun şirket pay defterine işlendiği ve yine şirket yönetim kurulu kararı ile onaylanarak tescil edildiği , dosya kapsamındaki deliller ile sabit olup, şirketin kendi kayıtlarında davacının şirketten ayrıldığını iddia ettiği tarih belirli olup, bu tarihin tespit edilmesinde davacı şirketin dava açmakta hukuki yararı bulunmadığı gibi davalının sehven şirketten ayrıldığı tarihten sonra 30/06/2016 tarihinde yapılan genel kurul hazır bulunanlar listesinde yazılması sebebiyle listenin düzeltilmesi talebinin Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından reddedilmesi hususu bu davanın (TESPİT) konusu olmadığı da nazara alındığında davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığı kanaatine varılarak davanın hukuki yarar dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H.Ü.K.Ü.M :Ayrıntısı ve gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın USULDEN REDDİNE,
2- Karar tarihinde yürürlükte olan Harçlar Kanunu ‘na göre alınması gerekli 35,90 TL ilam harcı alınmış olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan ……..’ye göre 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya yada ahzu kabza yetkisi olan vekiline verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 29,00 TL tebligat giderlerin davacının üzerinde bırakılmasına,
6-HMK 120 maddesi gereğince davacı tarafça yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştikten sonra ve istem halinde HMK 333 maddesi gereğince davacıya ya da ahzu kabza yetkili vekillerine iadesine,
Karar verildi.
Taraf vekillerinin ve tarafların yokluğunda, HMK 345 maddesi uyarınca Gerekçeli Kararın taraflara tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içinde İSTANBUL BAM’a İstinaf yolu açık olmak üzere, dosya üzerinde verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.