Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/15 E. 2018/487 K. 03.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/15 Esas
KARAR NO : 2018/487

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 03/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davalı tarafın iş sözleşmesinde eyr alan rekamet etmeme yaasğına ilişkin hükümleri ihlal ettiğini, davalının …….. tarihinde iş akdinin feshedildiği …… tarihine kadar müvekkilin iş yerinde çalıştığını, …… Tic. A.ş nin 28/09/2017 tarihinde ……a tescim edilerek ………. tarafından kurulduğunu, kurulan şirketin müvekkil şirket ile aynı iş kolunda faaliyet gösterdiğini, davalının işten ayrıldıktan hemen sonra müvekkil şirket ile aynı şi kolu alanında faaliyet gösteren müvekkil şirketin eski genel müdürünün sahibi olduğu ………….. ……Ş deçalışmaya başladığını, rekabet yasağı iş sözleşmesi kurulurken kararlaştırılabileceği gibi iş sözleşmesi kurulduktan sonra ve devam ederken de kararlaştırılabildiğini, karşı taraf rekabet etmeme yasağını ihlal ettiğini bu aykırılığın yaptırımlarının muhatabı olmadığını, taraflar arasında akdetmiş oldukları sözleşmeninihlalinin bir soncu olarak müvekkillerinin zararlarının giderilmesi ve ihlale birson verilmesi gerektiğinden, yaşanan süreç ve davalının müvekkil şirketin eski genel müdürünün tekbaşına yönetim kurulu üyesi olduğu …….’nın çalışanı olması durumunu açıkça ispatladığını, mahkemece resen dikkate alıncak sebeplerle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL maddi tazminata, 55.000,00 TL cezai şarta, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının haksız ve hukuka aykırı olarakrekabet yasağının ihlal edildiğini,buna dayanarak muhalefetin meni ile rekabet yasağının ihlalinden doğan cezai şart talep ettiğini, davacının davasının dava şartı eksikliğinden reddedilmesi gerektiğini, açılan davanın görev ve yetki yönünden de hukuka aykırı olduğunu, davaya bakmakta İstanbul Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin görevli olduğunu, açıkladıkları nedenlerle davacının haksız ve kötü niyetle ikame etmiş olduğu davanın usulden ve esastan reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karış tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
DAVA : Dava tazminat (haksız rekabetten kaynaklanan) davasıdır.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Davada usulünce taraf teşkili sağlanmış, dilekçeler aşaması tamamlanmıştır.
Taraflar arasında imzalanan ………. tarihli belirsiz süreli iş sözleşmesinin diğer hükümler başlıklı b bendinde uyuşmazlıkların çözümünde İstanbul Mahkemeleri ve icra daireleri yetkili kılındığı anlaşılmıştır.
HMK 116/1-a maddesi uyarınca kesin yetki kuralının bulunmadığı hallerde yetki itirazı ilk itirazdır.
HMK 131.maddesi uyarınca ilk itirazlar cevap süresi içerisinde sunulan cevap dilekçesi ile ileri sürülmelidir.
HMK 19/2 maddesi uyarınca yetkinin kesin olmadığı davalarda yetki itirazının cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf yetkili mahkemeyi, birden fazla yetkili varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınamaz.
HMK 17. maddesi uyarınca tacirler veya kamu tüzel kişileri aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi yetkili kılabilirler. Taraflar aksi kararlaştırılmadıkça davayı sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemede açabilirler.
6100 sayılı HMK’nın 447/2. maddesi hükmü uyarınca HUMK’na yapılmış olan atıfların HMK’nın ilgili maddesine atıf yapılmış sayılacağı kabul edilmiştir.
Somut olayda davaya konu belirsiz süreli iş sözleşmesinin feshinden sonra işçinin rekabet etmeme yasağına aykırı davranması nedeniyle açılan tazminat davası istemli dava 6100 sayılı HMK’nın yürürlüğe girdiği tarihten sonra açılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlığa konu yetki şartının yer aldığı sözleşme ise 26/09/2013 tarihli olup 1086 sayılı HUMK’un yürürlükte olduğu dönemde imzalanmıştır. Yetki sözleşmeleri etki ve sonuçlarını usul hukuku alanında doğurduklarından kuruluşu itibariyle maddi hukuk kurallarına tabi olsa da niteliği itibariyle usul hukuku sözleşmeleridir. Şu halde; HMK’nın 17. maddesi aynı Yasa’nın 448. maddesinde düzenlenen derhal uygulanırlık ilkesi ile birlikte değerlendirildiğinde dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6100 sayılı HMK’nın 17. maddesi hükmü uyarınca taraflar arasında imzalanan sözleşmedeki yetki şartı taraflar yönünden bağlayıcıdır.(Yargıtay……………. Hukuk Dairesi’nin 2014/14443 Esas ve 2014/18645 Karar sayılı ilamı)
HMK 138 Maddesi uyarınca “Mahkeme öncelikle dava şartları ve ilk itirazları hakkında dosya üzerinden karar verir; gerektiği takdirde kararını vermeden önce bu konuda tarafları ön inceleme duruşmasında dinleyebilir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde , yetki ilk itirazında bulanarak, yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu belirtmiştir.
Yetki sözleşmesi ile yetkili kılınan mahkemenin yetkisi kesin yetki niteliğnde olmayıp,taraflarca ilk itiraz olarak ileri sürülmesi halinde mahkemece nazara alınır.
Davalı vekil süresinde verdiği cevap dilekçesinde yetki ilk itirazında bulunmuştur. Usul hükümlerinin derhal uygulanırlığı ilkesi uyarınca taraflar arasında imzalanan sözleşmede belirtilen yetki kaydı taraflar yönünden bağlayığı olduğu kanaatine varılarak davalı tarafından süresinde yapılan yetki ilk itirazı uyarınca taraflar arasında imzalan sözleşme hükmü gereğince mahkememizin yetkisiz olduğu anlaşıldığından davalının yetki ilk itirazı kabul edilerek davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-HMK 17.ve HMK 116/1-a maddeleri uyarınca mahkememizin YETKİSİZ olması nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE,
2-HMK’nın 20.maddasi uyarınca, kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içinde başvuru halinde, dava dosyasının yetkili ve görevli İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine.
3-HMK 20.maddesi uyarınca işbu kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 haftalık kesin süre içinde kararı veren mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmediği takdirde, mlahkememizce DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verileceğinin ihtarına (tebliğ ile beraber)
4-6100 sayılı HMK ‘nın 331/2 maddesi gereğince yetkisizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde, yargılama giderlerine o mahkemece hükmedilmesine,
5-6100 sayılı HMK ‘nın 331/2 maddesi gereğince yetkisizlik kararından sonra davayı bir başka mahkemede devam edilmemiş ise, talep halinde mahkememizce verilecek ek kararla dosya üzerinden bu durumun tespiti ile davacıların yargılama gidearlerini ödemeyle mahkum edilmesine,
Karar verildi.
Taraf vekillerinin yokluğunda, HMK 345 maddesi uyarınca Gerekçeli Kararın taraflara tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içinde İSTANBUL BAM’a İstinaf yolu açık olmak üzere, verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.