Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1463 E. 2021/214 K. 11.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/194 Esas
KARAR NO: 2021/249
DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/05/2019
KARAR TARİHİ: 18/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ———- eklendiğini, yeni düzenleme ile konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat taleplerine ilişkin ticari davalarda dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması DAVA ŞARTI haline getirilmiştir. İşbu sebeple Müvekkil şirket ile davalı şirket arasındaki cari hesap uyuşmazlığından kaynaklı olarak alacaklarının tahsili için —-başvurulmuş, ancak görüşmeler sonucunda anlaşma sağlanamamıştır. Taleplerimiz konusunda anlaşma sağlanamadığına dair—- tarihli dava şartı arabuluculuk son tutanağı dilekçemiz ekinde sunulmuştur. —- davacı müvekkilim ile davalı tacir arasında akd ve tanzim edilmiş bulunan — tarihli Sözleşme hükümleri gereğince müvekkilimiz üstlenmiş bulunduğu ———– edimlerini eksiksiz, tam ve mükemmel olarak, aynen, zamanında yerine getirmiş bulunmaktadır. İşbu sözleşmede belirlenmiş olan işlerin tamamlanarak teslim edilmiş olmasına ilişkin — tarihinde karşılıklı iş bitirme- iş teslimi tutanağı imzalanmıştır. ——- Davalı taraf söz konusu işi kontrol ve muayene etmek suretiyle beğendiğini de belirterek iş bitirme ve teslim tutanağını imzalayarak söz konusu işi teslim almış olmasına rağmen; sözleşmeden doğan ödeme yükümlülüğünün küçük bir kısmını keyfi ve kötü niyetli olarak yerine getirmediğini, davalı tacir, işin yapımı süresince davacı müvekkilimizin yapmış olduğu imalatın kalitesini ve imalattan memnuniyetini sürekli olarak dile getirmiştir. Ancak son ödeme dilimini, işin tamamlanmasından ve tesliminden sonraki bir tarihe bilerek geciktirmiş ve işin tam ve mükemmel olarak tesliminden sonra ise; kalan bir miktar borcunu keyfi ve kötü niyetli olarak, çeşitli bahaneler ileri sürerek ödemekten imtina ettiğini, davacı müvekkilinin sözleşmeden doğan edimlerini tam ve gereği gibi yerine getirmiş olmasına karşılık, davalı taraf sözleşmeye aykırı davranarak, Sözleşmenin 20.md’si hükmü gereğince iş karşılığı üstlenmiş bulunduğu ——-ödeme yapma edimini tam ve eksiksiz bir şekilde yerine getirmemiş, sözleşmenin ödeme planında belirtilen tarihlere riayet ettiğini, ödemesi gereken —— ödemeyi yapmamış ve bu konuda çeşitli şifai ve yazılı ihtar ve uyarılarımıza cevap vermeyerek, temerrüde düşmüş ve bunda da direngen olmuş bulunmaktadır. Haksız ve kötü niyetli itirazın “kaldırılmasına iptaline”, takibin devamına, alacağın % 20’ından az olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin de davalıya yükletilmesine karar verilmesini mahkememizden talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 1)Müvekkilim ile davacı, mülkiyeti müvekkilime ait—– üzerinde inşa edilen binaların; —– işlerinin yapılması için antlaşmışlardır. Taraflar —- tarihinde dosyaya sunulan sözleşmeyi imzalamışlardır. Sözleşmede işlerin nasıl ve ne şekilde yapılacağı belirtilmiştir. Davacı taraf sözleşme gereğince işe başlamış ve işin büyük bir bölümünü de tamamlamıştır. Sözleşme gereği hak ediş usulü çalışılmış, iş yapıldıkça davalıya ödeme yapılmıştır. İşin bir kısmının bitmesi ve teminat mektubunun da süresi dolduğu için davacı müvekkilime verdiği teminat mektubunun iadesini talep etmiştir. Müvekkilim de işin bir kısmı yapıldığı için, diğer kısımlarının da yapılması konusunda davacıya güvenildiği için teminat mektubu —– tarihinde iade edilmiştir. Yapılan teminat mektubu iade sözleşmesinde iş teslim edildikten sonra alacağının —- kısmının — ay boyunca herhangi bir kusura karşı teminat olarak kalması hususunda karşılıklı olarak ayrıca anlaşılmıştır. Daha sonra —- tarihinde sözleşeme gereği yapılması gereken işlerden, ——–Olmak üzere — işlemin tamamlanıp teslim edildiği hususunda iş bitirme tutanağı imzalanmıştır. Sözleşmede toplam —- yapılacağı belirlenmiş olup, bu işlerden yedi parça iş bitirilip teslim edilmiştir. Ancak, davacı anlaşılamayan bir sebeple, teminat mektubu alınıp,——- tarihli kısmi iş bitirme tutanağı imzalanınca işi yavaşlatmış ve sözleşme gereği diğer işleri tam anlamıyla bitirip teslim etmemiştir. Müvekkilim şirket yetkilileri birçok kez davacı ile görüşerek eksik işler olduğunu işin tamamlanmadığını bildirmişlerdir, bu bildirimlere ve verilen sözlere rağmen eksik işleri tamamlandığını, Bu tartışma süreci devam ederken, yağan yoğun yağmurlar sonrasında binalarda birçok noktada su basması meydana gelmiştir. Bu su baskınları davacının yapmadığı eksik işlerden ve yaptığı bazı işlerinde ayıplı olmasından kaynaklanmıştır. Davacı, şirket yetkililerine bu husus sözlü olarak bildirilmiş yapılan bildirimlere rağmen meydana gelen zararlar telafi edilmediği gibi eksik ve ayıplı işler de yine düzeltilmemiştir. Bunun üzerine, —tarihinde ————— dosyası ile eksik ve ayıplı işler nedeniyle uğranılan zararın tespiti için delil tespiti davası açılmıştır. Mahkeme tarafından görevlendirilen bilirkişi verdiği raporda eksik ve ayıplı işleri tespit etmiş ve yaptığı tespitte eksik ve ayıplı işlerin tamamlanması ve oluşan zararın telafisi için, —- masraf yapılması gerektiği tespit edilmiştir. Bilirkişinin raporunu vermesi beklenirken, davacı — tarihinde gönderdiği — yevmiye nolu, ihtarnamede müvekkilimden bakiye —alacağı olduğunu iddia ederek ödemenin yapılmasını talep etmiştir. —– yevmiye nolu ihtarname ile verilen cevapta sözleşme gereği işin esiksiz olarak bitirilip teslim edilmediği, yarım bırakıldığı, yağan yağmur nedeniyle bu basmalarının olduğu, bir takım işlerin ayıplı olduğu belirtilmiştir. Ayrıca, Sulh Hukuk Mahkemesinde Delil Tespiti davası açıldığı belirtilerek itiraz edilmiştir. Davacı daha sonra ———— dosyası ile müvekkilime karşı icra takibi başlatmıştır. Bu icra takibine müvekkilim tarafından süresi içerisinde aynı gerekçelerle itiraz edildiğini, Öncelikli olarak aynı sözleşmeye dayanarak davacıya karşı —- tarihinde ——–dosyası ile tazminat davası açılmıştır. Bu davanın konusu ve tarafları aynıdır. İş bu nedenle öncelikli olarak açılan bu davanın ———-dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE ve davanın bu dosya içerinde görülmesine karar verilmesini arz ve talep ederiz. Bu talebimiz uygun görülmez ise tarafımızca açılan— davasının sonucu bu davanın sonucunu etkileyeceğinden bu davanın bekletici mesele yapılmasını bu iki talebinde uygun görülmediği takdirde davacının haklı ve yerinde olmayan davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava: Dava eser sözleşmesinden kaynaklı bakiye alacağın tahsili istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında imzalanan ——— tarihli sözleşme kapsamında davacının sözleşmedeki yükümlülüklerini tam ve eksiksiz yerine getirdiği iddiasına dayalı olarak ödenmeyen sözleşme bedelinden bakiye —– alacağın tahsiline ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde aynı sözleşmeden kaynaklı davacı şirket aleyhine—– sayılı dosyası ile tazminat davası açtığını ve öncelikli olarak açılan bu davanın —– dosyası ile birleştirilmesini talep etmiştir.
Celp ve tetkik olunan ——– Esas sayılı dosyasının incelenmesinde dosyamız davalısı tarafından dosyamız davacısı aleyhine aynı sözleşmeden kaynaklanan iş nedeniyle eksik ve ayıplı işler bulunduğu iddiasına dayalı olarak zarara uğradığını, sonuç olarak eksik ve ayıplı işler nedeniyle uğranılan zararın tazmini için alacak davası açıldığı, dava tarihinin —— olduğu ve yargılamanın halen devam ettiği anlaşılmıştır.
HMK 166. Maddesi; “Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar…” hükmü düzenlenmiştir.
Mahkememizin iş bu dava dosyası ile birleştirmeye konu edilen————Esas sayılı dava dosyasındaki tarafların aynı olduğu, uyuşmazlığın her iki dava dosyasında da aynı sözleşmeden kaynaklandığı dolayısıyla HMK 166 maddesindeki hukuki ve fiili bağlantının bulunduğu, her iki dava dosyasının birlikte görülmesinde taraflar yönünden hukuki yarar bulunduğu gibi usul ekonomisi yönünden de menfaat olduğu anlaşıldığından aşağıdaki şekilde birleştirme kararı verilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1.Mahkememizin iş bu dava dosyasının HMK 166/2 maddesi uyarınca aralarında hukuki ve fiili bağlantı bulunduğu anlaşılan————- sayılı dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Yargılamanın bundan sonra ——– sayılı dosyasından devamına,
3-Birleştirme kararının ilgili mahkemeye gönderilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, esas karar ile birlikte istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.18/03/2021