Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1455 E. 2020/547 K. 20.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1455 Esas
KARAR NO: 2020/547
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Fiilden Kaynaklanan )
DAVA TARİHİ : 12/12/2018
KARAR TARİHİ: 20/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (haksız fiilden kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete ait —— plaka sayılı araç, —sevk ve idaresinde iken —tarihinde — sürücüsünün —– plaka sayılı ——— adresinde çarpması neticesinde maddi hasarlı kaza meydana geldiğini, kaza sonrasında müvekkiline ait araçta büyük çapta hasar meydana geldiğini, kaza sonucu müvekkilinin aracında meydana gelen hasar miktarının tespiti için —— sayılı dosyası ile aracın hasar miktarı olarak —- işçilik olmak üzere toplam — tespit yapıldığını, ilgili araç——- olmakla aracın tamiri ve değişen parçalar adına toplamda ———– adet fatura keşide edildiğini, tespitten sonra aracın servis tarafından detaylı olarak tamiratı gerçekleştirilerek tüm yapılan işçilik ve kullanılan malzemelerin faturaya bağlandığını, bu tarz kazalarda araç ancak tamir edildikten sonra net zararın ortaya çıkabildiğini, araç üzerinde haricen yapılan yapılan beyan ile, borçlunun icra takibine yaptığı itirazın iptalini,——– sayılı dosyasında yapılan icra takibinin devamını, borçlunun yaptığı itirazın haksız ve kötü niyetli olması ve alacağında likit olması dolayısıyla borçluya % 20 den az olmamak üzere tazminat ödetilmesini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının mevzuata aykırı iddia ve taleplerinin kabulünün mümkün olmadığını, davacı talebinin sigorta poliçesi teminatı kapsamı dışında kaldığını, davacı tarafa sigortaya yapmış oldukları talebin ardından —— tarihli cevabi dilekçe ile alkollü araç kullanmanın kasko sigortası genel şartlarına aykırılık oluşturması sebebiyle ödeminin yapılamayacağının bildirildiğini, davacı tarafa yapılan ayrıntılı bildirimde de yer aldığı üzere kazadan iki saat sonra yapılan alkol muayenesinde davalıya ait aracın sürücüsünün—-olduğunun tespit edilmiş olduğunu, dosya kapsamında tespit edilen diğer bir husus sigortalıya ait araçta sürücü değişikliği yapıldığı ve sürücü olarak adı geçen her iki şahsın da alkollü olduklarını, sigortalının doğru beyanda bulunma yükümlülüğünün de ihlal edildiği kazada gerek alkol oranı gerekse kazanın meydana gelme şekli dikkate alındığında kazanın meydana gelmesinde alkolün etkisinin bariz olduğunu, alkollü araç kullanımının teminat kapsamı dışında olmasına ilişkin mevzuat tartışmaya açık olmadığı gibi alkolün zamana bağlı olarak kandaki azalım süresine ilişkin negatif korelasyon olduğunun bilimsel verilerle sabit olduğunu, talep edilen maddi tazminat miktarının da fahiş olduğunu beyan ile haksız açılan davanın reddi ile yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ve davacının % 20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava: Dava itirazın iptali (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasıdır.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, taraflar arasında davacıya ait ve davalı ——- arasında —-tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacının aracında oluştuğunu iddia ettiği hasar ve tamir bedeli olan dava konusu takip tutarını davalıdan isteyip isteyemeyeceği, kazada tarafların kusur durumu ve davacı araç sürücüsünün kaza anında alkollü olup olmadığı ve uğranılan zararların poliçe kapsamında kalıp kalmadığı İİK 67 maddesi uyarınca itirazın iptali hüküm ve koşullarnın oluşu oluşmadığı hususlarında ihtilaf bulunduğu tespit edildi.
Davanın Hukuki Sebebi; 6102 sayılı TTK’nın 1473/1. maddesindeki “Sigortacı sorumluluk sigortası ile, sözleşmede aksine hüküm yoksa, sigortalının sözleşmede öngörülen ve zarar daha sonra doğsa bile, sigorta süresi içinde gerçekleşen bir olaydan kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle zarar görene, sigorta sözleşmesinde öngörülen miktara kadar tazminat öder.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER
Celp ve tetkik olunun — sayılı takip dosyasının incelenmesinde davacı tarafından davalı aleyhine —tarihli takip talebi ile —- plakalı araçta meydana gelen onarım bedeli açıklaması ile tahsili için genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi yapıldığı, davalı borçlunun süresi içerisinde takibe itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Celp ve tetkik olunan ——- dosyasından davacının talebi ile dava konusu kaza nedeniyle delil tespiti yaptırıldığı ve bilirkişi raporu alındığı, alınan bilirkişi raporuna göre dava konusu kaza nedeniyle araçta oluşan hasar bedelinin —-olduğu ve aracın onarımının —iş günü olduğu yönünde rapor tanzim edildiği görülmüştür.
Celp ve tetkik olunan araç tescil bilgilerine göre —-plakalı aracın davacı adına kayıtlı olduğu görülmüştür.
Dosyada mevcut —- düzenlenen alkol tespit tutanağının incelenmesinde davacıya ait —- plakalı araç sürücüsü — meydana gelen kazada — olduğunun tespit edildiği görülmüştür.
Celp ve tetkik olunan kaza tespit tutanağının incelenmesinde kazanın — tarihinde meydana gelen trafik kazasında kazanın oluşumunda sürücüsü tespit edilemeyen — plakalı araç ve sürücüsü 2918 Sayılı KTK’nun sürücü kurallarından Kanun’un 46/2b (şerit değiştirmeden önce gireceği şeritte sürülen araçların emniyet ve geçişini beklememek) kuralını ihlal ettiği, kaza yeri incelemesi ve görgü tanıkları beyanları ile anlaşılarak görüş ve kanaate varılmıştır şeklinde olduğu görülmüştür.
Dosyada mevcut kasko ekspertiz raporunun incelenmesinde gerek kolluk kuvvetinin kaza tespit tutanağına bilgi derci ve gerekse avukat nezaretinde ifade tutanakları gözlendiğinde muhtemel kolluk kuvvetinin sürücü değişikliğinden şüphelendiği kanaatinin oluştuğunu, araştırma bilgisi başlıklı bölümde ise ifade tutanağında kazayı yapan — kolluk kuvvetine olay yerinde kardeşi —- aracı kullandığını söylemesi sebepli kolluk kuvveti sigortalı araç sürücüsü için sürücüsü belirsiz ibaresini belirtmiş olup, —- karakolda aracı kendisinin kullandığını beyan etmiştir, şeklinde rapor düzenlendiği görülmüştür.
Celp ve tetkik olunan — incelenmesinde sigortalının davacı sigortalayanın ise davalı olduğu, sigortalı aracın — plakalı araç olduğu, poliçenin —-tarihleri kapsadığı,
Davacının sigortaya başvurusu üzerine davalı —- cevabi yazıda talebin kara araçları kasko sigortası genel şartlarında yer alan A5.5 maddesine göre aracın uyuşturucu madde veya Karayolları Trafik Yönetmeliğinde belirlenen seviyenin üzerinde alkollü içki almış kişilerce kullanılması sırasında meydana gelen zararlar teminat dışı kaldığından söz konusu tazminat talebinin değerlendirilmediğine ilişkin cevap verdiği görülmüştür.
Dava dışı—- plakalı araç sürücüsü —– vermiş olduğu ifadesinde — günü akşamında yeğenimin düğün merasimindeyim, bu yönde arkadaşlarımın ısrarı ile —– vermiştir.
Mahkememizce tarafların tüm delilleri celp olunmuş olup, bir makine mühendisi, bir sigorta alanında uzman bilirkişi ve bir nörolog doktordan uyuşmazlık konusu hakkında rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişilerin dosyaya sunmuş olduğu —– tarihli raporlarında özetle; kusur yönünden yapılan değerlendirmede dava dışı sürücü —-plakalı —- seyir halinde iken olay yeri — mevkiine geldiğinde kendisi ile aynı istikamette seyir halinde olan ve kontrolsüz şekilde sola yönelerek bağlantı yoluna girmeye çalışan dava konusu araç ile —- çarpışma sonucu karıştığı olayda kusursuz olduğu, davacıya ait —–plakalı araç sürücüsünün ise seyir halinde iken gereken dikkatini yola vermediği, yeterli mesafeden — yoluna girmediği, gerekli kontrolü yapmadan sola yöneldiği , solundaki şeritte seyir halinde olan—- konumunu dikkate almadığı, kontrolsüz şekilde sola yönelerek solunda seyir halinde olan motosikletin sağ yan kısımları ile çarpıştığı ve kazanın meydana gelmesine sebebiyet verdiği, Karayolları Trafik Kanunu’nun 47/d ve 84/f maddelerini ihlal ettiği ve kazanın meydana gelmesinde % 100 oranında kusurlu olduğu, alkol yönünden yapılan değerlendirmede nörolojik mütalaa da yasal sınırın —olduğu, —-plakalı araç sürücüsünün kaza saati olan —– yapılan ölçümde alkol düzeyinin — olduğu, kazadan —— kan numunesi alınarak yapılan ölçümde kanda etanol, metanol bulunmadığı, — olduğu, adli tıp kurumu kimya ihtisas dairesinin kararıyla kandaki alkol oranı — olarak ortalama — gösterdiği, bu formüle göre —- plakalı araç sürücüsü—- promil olduğu, kazadan sonra hastanede ——–ile etanol oranı 0 düzeyde bulunduğu dikkate alınırsa kaza anında sürücü —– olma ihtimalinin tıbben var olduğu, kazanın oluş şekline göre —- alkol etkisi ile aracın hızını düşürmeden ani bir şekilde şerit değiştirerek soldan normal şeridinde seyir halinde olan —- çarparak maddi hasarlı ve ölümlü kazanın meydana gelmesine sebep olduğu, gece vakti trafiğin yoğun olmadığı saatte düz, eğimsiz, kuru zemin ve asfaltta trafik ikaz işaretlerinin olduğu, görüşe açık yolda meydana gelen kazada çevresel faktörlerin kazaya etkisinin olmadığı, görüşe engel cisim olmadığı, dış etkenlerin kazaya etkisinin olmadığının gözlendiği, kazanın meydana gelmesinde kazanın oluş şekline göre sürücünün yasal sınırın üstündeki —- civarı promil alkolün etkisi ile kontrolsüz, tedbirsiz ve dikkatsiz olarak aracı kullanarak güvenli sürüş yeteneğini kaybederek alkol etkisi ile sol dikiz aynası ile yolu kontrol etmeyip ani manevra yaparak ölümlü ve maddi hasarlı sonuçlanan kazanın meydana gelmesinde kazanın münhasıran alkolün etkisi ile meydana geldiği yönünde rapor düzenlenmiştir.
Sigorta mevzuatı yönünden yapılan değerlendirmede ise kazanın meydana geliş şekli itibariyle hasarın teminat dışı kalabilmesi için kazanın salt alkolün etkisi ile meydana gelmiş olması gerektiğinin ve yukarıda belirtilen nörolog görüşüne göre de kazanın münhasıran alkolün etkisi ile meydana geldiği anlaşılmakla kasko sigortası genel şartları A5. Maddesi uyarınca alkolün etkisi ile meydana gelen kazada hasarın teminat dışı olduğu yönünde rapor düzenlenmiş ve rapor usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmiştir.
KTK 48. Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri almış olan sürücüler ile alkollü olan sürücülerin karayolunda araç sürmeleri yasaktır.
Kasko sigortası genel şartları A.5 teminat dışı kalan zararlar maddesinin 5.5 maddesinde aracın uyuşturucu madde veya Karayolları trafik yönetmeliğinde belirlenen seviyenin üzerinde alkollü içki almış kişilerce veya aynı mevzuatta alkollü içki alamayacağı belirtilen kişilerce alkollü içki alınmak suretiyle kullanılması sırasında meydana gelen zararlar teminatı dışında kalacağı düzenlenmiştir.
Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin —————alkollü içki almış olması nedeniyle güvenli sürme yeteneğini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmelerinin yasak olduğu açıklandıktan sonra, bu konu ile ilgili olan “b-2” bendinde, alkollü içki almış olarak araç kullandığı tespit edilen diğer araç sürücülerinden kandaki alkol miktarı —–üstünde olanların araç kullanamayacakları belirtilmiştir.
——— tazminatı gerektiren olay işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin veya motorlu aracın hatır için karşılıksız olarak kendilerine verilen kişilerin uyuşturucu veya keyif verici maddeler almış olarak aracı sevk ve idare etmeleri esnasında meydana gelmiş veya olay yukarıda sayılan kişilerin alkollü içki almış olmaları nedeniyle aracı güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş bulunmalarından ileri geliyorsa sigortacının sigorta ettirene rücu hakkı olduğu açıklanmıştır.
O halde, hasarın teminat dışı kalabilmesi için kazanın meydana geliş şekli itibariyle sürücünün salt (münhasıran) alkolün etkisi altında kaza yapmış olması gerekmektedir. Diğer bir anlatımla, sürücünün alkollü olması tek başına hasarın teminat dışı kalmasını gerektirmez. Üstelik, böyle bir durumda hasarın teminat dışı kaldığının ispat yükü 6762 sayılı TTK’nun 1281. maddesi hükmü gereğince sigortacıya düşmektedir.
—– uygulamalarında; sürücünün aldığı alkolün oranının doğrudan doğruya sonuca etkisi bulunmadığından, mahkemece nöroloji uzmanı, hukukçu ve trafik konusunda uzman bilirkişilerden oluşan bilirkişi kurulu aracılığıyla olayın salt alkolün etkisiyle gerçekleşip gerçekleşmediğinin, alkol dışında başka unsurların da olayın meydana gelmesinde rol oynayıp oynamadığının saptanması, sonuçta olayın tek başına alkolün etkisiyle meydana
geldiğinin belirlenmesi durumunda, oluşan hasar poliçe teminatı dışında kalacağından davanın kabulüne, aksi halinde reddine karar verilmesi gerekeceği ilkesi benimsenmektedir. —–
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141), toplanan/sunulan deliller, poliçe, —- bilirkişi raporu, icra dosyası, hasar dosyası, ifade tutanakları, kaza tespit tutanağı, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde;—-plakalı aracın —– plakalı araç arasında maddi hasarlı ve ölümlü trafik kazası meydana geldiği, meydana gelen kaza sonucu davacı aracında maddi hasar oluştuğu, aracın davalı —- kaza tarihini kapsayacak şekilde sigortalandığı, davacının sigortaya başvurusu üzerine sigorta tarafından kaza anında sürücünün alkollü olması nedeniyle hasarın teminat dışı olduğu belirtilerek talebin reddedildiği, kaza sonrası —- plakalı araç sürücüsü —- kazadan yaklaşık —- yapılan ölçümlerinde — oranında alkollü olduğu, dava dışı sürücünün karakolda vermiş olduğu ifadesinde alkol aldığı yönünde beyanda bulunduğu, mahkememizce —-kararları doğrultusunda kazada tarafların kusur durumu, araç sürücüsünün alkollü olup olmadığı, alkollü ise kazanın münhasıran alkolün etkisi ile meydana gelip gelmediği yönünde bir makine mühendisi , bir nörolog doktor ve bir sigortacı bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş olup, alınan raporda kazanın meydana gelmesinde davacıya ait— plakalı araç sürücüsünün % 100 kusurlu olduğu, ve adli tıp kurumu kimya ihtisas dairesince belirlenen hesaplama yöntemince araç sürücüsünün kaza saatinde — kazanın münhasıran alkolün etkisi ile meydana geldiği yönünde görüş bildirildiği, kasko sigortası genel şartlarının A.5.5 maddesi uyarınca alkollü araç kullanırken meydana gelen kazalarda oluşan hasarın poliçe teminat dışı olduğu anlaşılmakla yukarıda belirtilen — doğrultusunda münhasıran kazanın alkolün etkisi ile meydana geldiği ve oluşan hasardan davalı sigortanın sorumlu olmadığı davalı her ne kadar kötü niyet tazminatı talebinde bulunmuş ise de uyuşmazlığın haksız fiilden kaynaklandığı, kötü niyet tazminatı hüküm ve koşullarının oluşmadığı sonuç ve vicdani kanaatine varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1-Davanın REDDİNE,
2-Şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Dava açılırken alınması gerekli 54,40 harcın peşin olarak 458,96 alındığından bakiye fazla alınan 404,56 TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 5.700,17 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile—– Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/10/2020