Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1430 E. 2020/162 K. 20.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1430 Esas
KARAR NO : 2020/162

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/12/2018
KARAR TARİHİ : 20/02/2020

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu ——havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile davalı arasında —————– hizmet sözleşmesi uyarınca ticari iş ilişkisinin kurulmuş olduğu, davacı şirket tarafından davalı tarafa——————– verilmiş olduğu, ancak verilen hizmet karşılığı kesilen faturalara karşılık ödemenin yapılmamış olduğu, akabinde davalı aleyhine icra takibi yoluna gidildiği, davalı borçlunun İstanbul Anadolu ——-. İcra Müdürlüğünün———-. Numaralı dosyasında borca ve ferilerine karşı itirazda bulunulmuş olduğu ve takibin durdurulduğu, sözleşmedeki ilgili hükme göre tarafların ücret hususunda mutabık kalmalarına müteakip sözleşmenin bitiş tarihi olan—————– tarihinden itibaren bir yıl süreyle yenilendiği, ancak bu tarihten sonra verilen hizmet karşılığı kesilen faturalara karşılık yapılması gereken ödemelerin aksaması ile —————– tarihli faturalara karşılık ödeme yapılmaması üzerine Kadıköy —- Noterliği ————————– yevmiye nolu ihtarname ekinde cari hesap ekstresi ile birlikte gönderildiği, davalıdan ilgili borcu ödemesi aksi takdirde sözleşmenin ————— gidileceğinin bildirilmiş olduğu, ancak ödemelerin yapılmadığı,——————-ayına ait faturanın da ödenmemesi ile birlikte borç miktarının—– tutarına ulaştığı ve bu sebeple sözleşmenin feshedildiği, akabinde sözleşme, cari hesap ekstresi ve —- yılları makbuzları dayanak alınarak İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğü’nün——— sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, Davalı tarafın, cari hesaba göre yapılan ara ödemeler düşülmek ve takip tarihine dek işleyecek faiziyle hesaplanmak üzere 57.452,79 TL borcunun bulunduğu, bu borca haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiği ve iş bu davayı açma zorunluluğu doğduğunu beyanla, davanın kabulü ile faturanın karşı tarafa tebliğ edildiği yada icra takibinin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek reeskont avans faizinin hesaplanarak alacak kalemine eklenmesine ve davalıdan tahsiline, itirazın iptaline, davalının %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili ——————- tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 15/03/2019 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: Haksız ve dayanaksız davanın hem usulden hem de esastan reddi gerektiğini, huzurda açılan iş bu davanın konusu zaman aşımına uğradığını, davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, davalı şirketin davacıya borcu olmadığı, hizmeti alırken davacı tarafa ödemeler yapıldığı, buna rağmen davacı tarafın kötü niyetli olarak davalı aleyhine icra takibine başlatmış olduğu, başlatılan takibe, ödeme emrine, borca, faiz oranına, faiz miktarına ve tüm ferilerine haklı olarak yasal süresinde itiraz edildiği ve takibin durdurulduğunu, davacı tarafından dosyaya sunulan ihtarnamede davalıdan talep edilen ——————– olarak görüldüğü ve rakamlar arasında çelişki olduğu, davaya konu taleplerin haksız ve dayanaksız olduğu iş bu davanın reddi gerektiği, ilgili icra takip dosyasının iptaline karar verilmesi gerektiğini beyanla, davanın usulden ve esastan reddine, haksız icra takibinin ve ödeme emrinin iptaline, davacının %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili hüküm duruşmasına katılmamıştır.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde 01/07/2017 tarihli ———- hizmet sözleşmesinin sona ermesinden itibaren 1 yıl süreyle uzatılıp uzatılmadığı,————-Aylara ait danışma ve refakat hizmetlerinin verilip verilmediği, verilmiş ise fatura bedellerinin ödenip ödenmediği, icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı, yargılama gideri ve vekalet ücreti ile zamanaşımı noktasındadır.
DELİLLER :
-İstanbul Anadolu ——–. İcra Dairesi’nin ———— icra sayılı dosyası,
-Fatura suretleri,
————————– ekstresi suretleri,
-Kadıköy ———-. Noterliğinin ————- yevmiye nolu ihtarname sureti,
———————— Sözleşmesi,
—————————— form suretleri,
————————- kayıtları,
—————————- form suretleri,
————————- tarihli mali müşavir bilirkişi raporunda özetle; Yapılan inceleme sonucu davacı ile davalı arasında ticari bir ilişkinin kurulduğu ve aralarında faturalara dayalı cari hesap oluştuğunu, davacının ve davalının Ticari Defterlerini Türk Ticaret Kanunu’na ve Türkiye Muhasebe Standartları Kurulunun düzenlemelerine göre usulüne uygun tuttuğunu, davacının ve davalının —– kapanış noter tasdiklerini zamanında yaptığını, davacının ve davalının dava konusu faturaları zamanında ———- davacının defter ve belgeleri üzerinde yapılan incelemede ———————icra takibi tarihinde davalıdan ——— alacaklı olduğunu, davalının defter ve belgeleri üzerinde yapılan incelemede———- icra takibi tarihinde davacıya —– borçlu olduğunu,————- İcra takip tarihinde davacı ile davalı arasındaki cari hesap bakiye farkının————— tutarlı faturayı davacının cari hesabına 0,30 TL eksik işlemesinden ———– kaynaklandığını beyan ve rapor etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dava; faturaya dayalı cari hesap alacağı nedeni ile başlatılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
İstanbul Anadolu—–. İcra Müdürlüğünün ———Sayılı takip dosyasının incelenmesinde; ödeme emrinin borçlu tarafa ——————- Tarihinde tebliğ edildiği, borçlu/borçlu vekilinin 28/11/2018 tarihinde süresinde borca itiraz dilekçesi sunduğu, İcra Dairesince itirazın durdurulmasına karar verildiği, borçlu gider avansı bulunmadığından borca itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği, davacı tarafça öğrenme tarihinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü sürede itirazın iptali davası açıldığı görülmüştür.
Dosyada mevcut tüm deliller değerlendirilerek hükme esas alınan ———– tarihli mali müşavir bilirkişi raporu dayanak yapılarak taraflar arasında —————ile ticari ilişki bulunduğu, davacı tarafından davalı tarafa Kadıköy ————–. Noterliğinin ————— yevmiye nolu ihtarnamesi ile borcun ödenmesi, ödenmediği takdirde sözleşmenin feshedileceğinin ihtar edildiği, davalı tarafından ihtarnameye rağmen borcun ödenmemesi üzerine sözleşmenin feshedildiği, fatura ve cari hesap alacağı için icra takibine geçildiği, davalı tarafın Kadıköy ——– Noterliğince gönderilen ihtardan haberdar olduğu, tarafların————— yıllarına ait ticari defterlerinin mali müşavir bilirkişi tarafından incelenmesinde tarafların ticari defterlerinin TTK hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu, delil vasfına haiz olduğu, davacı tarafın ticari defter kayıtlarına göre————– icra takip tarihi itibari ile davalıdan —– alacaklı olduğu, davalı tarafın 06/11/2018 icra takip tarihi itibari ile davacı tarafa 55.116,60 TL borçlu olduğu, davalı tarafın zaman aşımı def’inin yerinde olmadığı, faturadan kaynaklanan alacağın TBK 146. Maddesine göre zaman aşımı süresinin 10 yıl olduğu, davacı tarafından takip öncesi davalıya ihtarname gönderildiği, davalının cevap dilekçesi ile ihtarnameden haberdar olduğu anlaşıldığından, takip öncesi temerrüt şartlarının oluştuğunun kabulü ile takip öncesi işlemiş faiz talebinin yerinde olduğu, tarafların tacir, işin ticari olması nedeni ile faizin avans faizi olduğu, asıl alacağın davalı tarafından ticari defterine kayıtlı olduğu, alacağın davalı tarafından belirli ve bilinebilir olduğu anlaşıldığından davanın kabulü ile İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğü’nün —-Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazın iptaline, takibin aynen devamına, asıl alacağın davalı tarafından ticari defterine kayıtlı olduğu, alacağın davalı tarafından belirli ve bilinebilir olduğu anlaşılmakla asıl alacak miktarı ——— icra inkar tazminatı olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile,
1-İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğü’nün —— Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazın iptaline, takibin aynen devamına,
2-Asıl alacağın davalı tarafından ticari defterine kayıtlı olduğu, alacağın davalı tarafından belirli ve bilinebilir olduğu anlaşılmakla asıl alacak miktarı —– icra inkar tazminatı olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Başlangıçta peşin olarak alınan 981,16 TL harcın, alınması gerekli olan 3764,09 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.782,93 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 981,16 TL peşin harç, 50 TL tebligat ve posta gideri, 700 TL bilirkişi ücreti, olmak üzere toplam —– davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürülükte bulunan —- uyarınca —– avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca, artan gider avansının davacıya; delil avansının davalıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.