Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1425 E. 2020/248 K. 23.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/1425 Esas
KARAR NO: 2020/248
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 10/12/2018
KARAR TARİHİ: 23/06/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı yan tarafından davalı yana portatif yangın söndürücü satıldığını, davacı yan tarafından satılan mallara istinaden ——– tarihli —–numaralı —- tutarlı ve —– tarihli —– numaralı ———– tutarlı fatura düzenlendiğini ve faturaların davalı yan çalışanı ——— teslim edildiğini, davalı yan tarafından faturalara hiçbir itirazda bulunulmadığını, davalı yan tarafından davacı yana ödeme yapılmaması üzerine, alacağın tahsili amacı ile —– İcra Müdürlüğü’nün ——- sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve kötü niyetli itirazı ile takibin durdurulduğunu, anlatılan nedenlerle davanın kabulüne, borçlunun itirazının iptaline, takibin devamına, davalının alacağın % 20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında herhangi bir sözleşme ilişkisinin bulunmadığını, davacı yan tarafından gönderilen herhangi bir sözleşme ilişkisinin bulunmadığını, davacı yan tarafından gönderilen faturaların davalı yana teslim edilmediğini, davacı yan tarafından, faturaların davalı şirket çalışanı ———– teslim edildiği iddiasının gerçeği yansıtmadığını, dosya kapsamında buna ilişkin belge bulunmadığını, tüm bu nedenler ile davanın reddine, davacının alacağın % 40 dan az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu: Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davacı tarafından davalıya düzenlenen takip konusu faturalar nedeniyle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, davacının fatura içeriği mal/hizmeti davalıya teslim edip etmediği ve davacının takip konusu faturalar nedeniyle davacıdan alacaklı olup olmadığına yönelik açılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: İtirazın iptalini düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 67/1. Maddesindeki “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik edilen ——– İcra Müdürlüğü’nün ——- Esas sayılı dosyasında; davacı takip alacaklısı tarafından ——— takip talebi ile davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna tebliğ üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde, borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin ve/veya takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın ———— hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Takibe konu faturaların incelenmesinde faturaların davacı tarafından davalı adına — adet fatura düzenlendiği, —– tarihli fatura bedeline —- olduğu ve işbu faturaya istinaden ———- tarihli tutanakta fatura içeriği mal/hizmeti teslim edenin —- davalı şirket adına teslim alanın ise —— olduğu ve imzalandığı, takibe konu —- tarihli fatura bedelinin ise —— olduğu ve yine —-tarihli tutanakta fatura içeriği mal/hizmeti teslim edenin ———-adına teslim alanın ise ——— olduğu ve tutanağın imzalandığı anlaşıldı.
Celp ve tetkik olunan davalıya ait BA formlarının incelenmesinde davalının —– adet belge ile davacıdan alımlarını —— olarak vergi dairesine bildirdiği görülmüştür.
Celp ve tetkik olunan davacıya ait BS formlarının incelenmesinde davacının davalı yönünden vergi dairesine— adet belge ile ———- tutarında beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
Davalının ——– celp edilen hizmet cetvelinde dosyada mevcut fatura içeriği mal hizmetin teslimine ilişkin tutanaklarda tutanaklarda imzası bulunan ———- davalı şirket çalışanı olduğu görülmüştür.
Mahkememizce ön inceleme duruşmasında uyuşmazlık tespit edilmiş ve taraflara ait —— yılına ilişkin tüm yasal defter ve dayanakları üzerinde mali müşavir aracılığıyla inceleme yapılmasına ve rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi dosyaya sunmuş olduğu ———- tarihli raporunda özetle; davacının ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğunu, davacı tarafından davalıya —adet toplam —– tutarında fatura düzenlendiği, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan ———– alacaklı olduğu, davalının ise ticari defter ve kayıtlarını incelemeye ibraz etmediği yönünde rapor tanzim edilmiş ve rapor usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmiştir.
Davalı tarafın cevap dilekçesinde yemin deliline dayanmış olduğu ve davalı vekili tarafından —— tarihli celsede davalının yemin deliline dayanmış olduğu anlaşılmakla yemin davetiyesi usulüne uygun olarak davacı şirket yetkilisi olduğu —– anlaşılan——- tebliğ edilmiş, davacı şirket yetkilisi——- tarihli duruşmada usulüne uygun olarak yapmış olduğu yemininde takibe konu fatura içeriği malları davalıya teslim ettiğini, parasını da hala almadığını, faturaların gelir vergisini de vergi dairesine ödediği yönünde yemin etmiştir.
Yemin delili, yemin teklif edilen tarafın yemini eda etmesiyle artık o vakıa hakkında başkaca delil gösterilmesine gerek olmadığından kesin bir delildir.———–
Davacı vekili —- tarihli karar duruşmasında davadan sonra davalı tarafından ——- tarihinde —-ödendiğini, bakiye kısım yönünden itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller, icra dosyası, vergi dairesinden temin edilen BA-BS formları, yemin, ——— bilirkişi raporu, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı/takip alacaklısının davalı/takip borçlusu hakkında faturaya dayalı olarak takip başlattığı, davalı/takip borçlusunun tebliğ edilen ödeme emri üzerine takibe borca ve fer’ileri yönünden süresinde itiraz ettiği ve takibin durduğu, eldeki itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, davacının ticari defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde, takip konusu tutarın davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının ise ticari defter ve kayıtlarını incelemeye ibraz etmediği, davacının ve davalının BA ve BS formlarının incelenmesinde faturalara ilişkin vergi dairesine bildirimde bulunduğu ve BA BS formlarının birbiri ile uyuştuğu, usulüne uygun olarak tutulan davacı ticari defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucu davacının davalıdan takip tutarı kadar alacaklı olduğu, davalı her ne kadar takip konusu faturaların ve fatura içeriği mal hizmetin teslim edilmediğini iddia etmiş ise de fatura içeriği mal hizmetin teslimine ilişkin dosyada bulunan tutanaklarda ismi geçen ————— davalı şirket çalışanı olduğu, kaldı ki davalının da takibe konu faturaları vergi dairesine bildirmekle faturaları benimsediği, 8 günlük süre içerisinde takibe konu faturalara itiraz ettiğine ilişkin bir iddiası olmadığı gibi buna ilişkin bir belge de ibraz etmediği, davalının yemin deliline dayanmış olması karşısında davacı şirket yetkilisinin usulüne uygun olarak yemin ettiği, yeminin kesin delil niteliğinde olduğu anlaşılmakla davacının takip tutarı kadar davalıdan alacaklı olduğu, alacağın faturaya dayalı olduğu, likit ve belirlenebilir olduğu, icra inkar tazminatı hüküm ve koşullarının oluştuğu, davalı tarafından dava tarihinden sonra yapılan —–tutarlı ödemenin infaz aşamasında İcra Müdürlüğü’nce nazara alınması gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1-Davanın KABULÜ İLE,
2-Davalının ——- İcra müdürlüğünün ———- Esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptaline,
3-Davalı tarafından —— tarihinde icra müdürlüğüne yapılan —— ödemenin infaz aşamasında icra müdürlüğünce nazara alınmasına,
4-Alacağa takip tarihinden itibaren ticari faiz uygulanmasına,
5-Alacağın %20 si oranında hesap edilen———- icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Başlangıçta peşin olarak alınan 279,82 TL harcın ve icra takibi peşin harcı 115,85 TL’nin, alınması gerekli olan 1.582,67 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.187,00 TL karar ve ilam harcının davalı taraftan alınarak hazineye irat kaydına,
7-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu peşin harç 279,82 TL, posta ve tebligat gideri 76,20 TL, bilirkişi ücreti 750,00 TL, olmak üzere toplam 1.106,02 TL yargılama masrafının davalı taraftan davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 3.475,35 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ve davacı şirket yetkilisinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ————- Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/06/2020