Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1325 E. 2019/1195 K. 03.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1325 Esas
KARAR NO : 2019/1195
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 20/11/2018
KARAR TARİHİ: 03/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı yan tarafından davalı yana depolama hizmeti verildiğini, davalı yan tarafından davacı yandan alınan depolama hizmetin bir kısım faturalarının davalı yan tarafından ödendiğini, davalı yanın davacı yana —- TL bakiye borcunun bulunduğunu, davalı yan tarafından bakiye borcunun ödenmemesi üzerine, alacağın tahsili amacıyla İstanbul anadolu — İcra Müdürlüğü’nün —- esas sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığını, borçlunun haksız ve kötü niyeti ile takibin durduğunu, tüm bu nedenlerle davalının alacağın % 20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekilinin dava dilekçesine karşı herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı anlaşıldı.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, muhtelif tarih ve bedelli faturalardan kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup İİK 67 vd maddelerine dayanmaktadır.
Tarafların tüm delilleri celbolunarak dava dosyası ve ibraz edilen davacı ve davalı şirkete ait tüm ticari defter , kayıt ve dayanakları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmıştır. Alınan raporun dosyadaki verilere uygun ve denetime açık bulunduğu anlaşılmakla, hükme esas alınmıştır.
Davaya konu İstanbul Anadolu -. İcra müdürlüğünün—- esas sayılı takip dosyasının celbolunarak yapılan incelenmesinde ; davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine — tarihinde — asıl alacak ve — Tl işlemiş faiz olmak üzere toplan — TL alacağın cari hesaba ve faturalara dayalı olduğu belirtilerek tahsili için genel haciz yolu ile icra takibi yapıldığı, davalının takibe süresi içerisinde yaptığı itirazı nedeniyle takibin durduğu görülmüştür.
Davacı ve davalının bağlı olduğu vergi dairelerinden takibe konu fatura tarihlerini kapsayacak şekilde BA/BS formlarının celbine karar verilmiş, celp olunan BA/BS formlarının incelenmesinde her iki tarafında takibe konu faturaları vergi dairesine bildirdiği görülmüştür.
Tarafların ticari defterlerinin incelenmesi yönünden bilirkişi ara kararı oluşturulmuş, ara karar davalı yana tebliğ edilmiş olmasına rağmen davalının ticari defterlerinin bilirkişi incelemesine sunmadığı görülmüş ve davacı defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmış olup, bilirkişi dosyaya sunmuş olduğu—- tarihli raporunda özetle, incelemeye konu davacı ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğunu, takibe konu faturaların toplam —TL tutarında 5 adet faturadan oluştuğu, faturaların davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu davacının takip tarihi itibariyle davalıdan — TL bakiye alacaklı olduğu, bu alacağın 5.664 TL sini oluşturan — tarihli ve — nolu faturanın takibe konu edilmediği, dosyada mevcut BA/BS formları üzerinde yapılan incelemede tarafların – — dönemine ait, BA/BS formlarının örtüştüğü, davacı tarafından düzenlenen ve takibe konu edilen tüm faturaların davalı tarafından da vergi dairesine süresinde beyan edildiği, sonuç olarak davacının incelenen ticari defterlerine göre davacının davalıdan takip tarihi itibariyle —- Tl alacaklı olduğu yönünde rapor tanzim edilmiş ve rapor usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda ; dosya kapsamındaki tüm deliller; vergi dairelerinden celbolunan BA/BS formları , alınan bilirkişi raporuna göre , taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, davaya dayanak yapılan faturaların davalı tarafa tebliğ edildiği, davalının faturaları kabul ederek BA formu kapsamında vergi dairesine bildirdiği, davalının iş bu faturaları vergi dairesine bildirerek iş bu faturaları teslim aldığı ve benimsediğinin sabit olduğu, dolayısıyla taraflar arasında ticari ilişkinin var olduğu ve davaya dayanak faturaların davalının kabulünde olduğu, takip tarihi itibariyle ticari defterler üzerinde yapılan bilirkişi incelemesine göre davacının davalıdan —-TL alacağı bulunduğu, ve davalının davaya cevap vermediği gibi iş bu bakiye alacağı ödediğine ilişkin de belge dosyaya ibraz etmediği, alacağın faturaya dayalı olduğu likit ve belirlenebilir olduğu, icra inkar tazminatı hüküm ve koşullarının oluştuğu, davacının takip tarihinden önce faiz talebinin olmadığı, tarafların tacir olması nedeniyle davacı talebi de dikkate alındığında asıl alacağa takip tarihi itibariyle ticari faiz uygulanması gerektiği, sonuç ve kanaatine varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1-Davanın KABULÜ İLE,
2-Davalının İstanbul Anadolu—-. İcra müdürlüğünün —- Esas sayılı dosyasına vaki itirazın —-TL asıl alacak yönünden iptaline,
3-Asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari faiz uygulanmasına,
4-Alacağın % 20 si oranında hesap edilen 4.392,18 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Başlangıçta peşin olarak alınan 264,97 TL harcın ve icra takibi peşin harcı 110,07 TL’nin, alınması gerekli olan 1.500,14 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.125,10 TL karar ve ilam harcının davalı taraftan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu peşin harç 264,97 TL, posta ve tebligat gideri 89,65 TL, bilirkişi ücreti 750,00 TL, olmak üzere toplam 1.104,62 TL yargılama masrafının davalı taraftan davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 2.725,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/12/2019