Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1269 E. 2020/574 K. 26.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1269 Esas
KARAR NO : 2020/574

DAVA : Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 08/11/2018
KARAR TARİHİ : 26/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ——–kamyonun sahibi olduğunu, aracın davalı şirkette kasko sigortası ile kaskosunun yapıldığını ve prim bedellerinin ödendiğini 17/01/2017 tarihinde dava konusu aracı ikamet ettiği —-arsaya park ederek iş gereği memleketi olan —– tarihinde döndüğünde aracını yerinde bulamadığını, bunun üzerine çalıntı ihbarında bulunduğunu ve davalı … şirketine aracın bedelinin ödenmesi talebiyle yaptığı başvurunun “riskin gerçekleştiğinin tespit edilememesi” nedeniyle reddedildiğini ve herhangi bir ödemede bulunulmadığını belirtmiş olmakla şimdilik fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 20.000,00 TL araç bedelinin çalınma tarihi olan 22/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; dava konusu —– yevmiye numaralı sözleşme ile ….—- mülkiyeti muhafaza kaydıyla satın alındığını, bu sebeple …’ın muvafakat vermemesi halinde davanın öncelikle aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, dava konusu —– Poliçesi ile sigortalı olduğunu, sigortalı aracın 17/01/2017 tarihinde çalındığının bildirilmesi üzerine ——- numaralı hasar dosyası açıldığını, yapılan incelemede sigortalı …’ün inşaat işiyle uğraştığını —– bir şantiyesinin bulunduğunu … tarafından 15/03/2016 olmasına rağmen kasko sigortasının 19/12/2016 tarihinde yani yaklaşık 9 ay sonra yaptırıldığının, hırsızlık hadisesinin poliçe düzenlendikten 1 ay sonra meydana geldiğini, aracın —-kaydı, trafik ceza makbuzu, benzin alış fişi vs belgeye rastlanmadığının , park edildiği iddia edilen yerde araca dair bir görgü bulunmadığını, araç üzerinde haciz kayıtları olduğunu, aracın hasar veya otopark kaydı bulunmadığının tespit edildiğini, muhafaza kaydı ile yapılan borçlanmanın hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, aracın var olduğuna dair herhangi bir belge sunulmadığını, aracın güncel bir fotoğrafının ibraz edilememesinin şüpheli olduğunu, avans faize ve faiz başlangıç tarihine itiraz ettiklerini belirtmiş ve davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, sigorta poliçesinden kaynaklı alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Tarafların tüm delilleri celbolunarak dava dosyası üzerinde uzman bilirkişi aracılığı ile inceleme yaptırılarak rapor alınmıştır. Alınan raporun bilimsel, dosyadaki verilere uygun ve denetim açık olduğu anlaşılmakla hükme esas alınmıştır.
Davacı sahibi olduğu —– davalı şirket tarafından kasko sigorta poliçesi kapsamında sigorta teminatı altına alındığını, 17/01/2017 tarihinde aracı ikamet ettiği site yanındaki arsaya parkettiğini, aracını yerinde bulamadığını, çalıntı ihbarında bulunarak davalı şirketinden araç bedelinin ödenmesini talep ettiğini, ancak davalı şirketinin riskin gerçekleştiğinin tespit edilemediğinden bahisle reddettiğini ileri sürerek önce 20.000,00 TL araç bedelinin (ıslah dilekçesi ile de 70.000,00 TL) çalınma tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davaya konu edilen aracın trafik tescil kaydının celbolunarak yapılan incelenmesinde; —– davacıya ait olduğu, Kartal —– yevmiye numaralı 15/03/2016 tarihli satış sözleşmesi uyarınca aracın dava dışı … tarafından davacı —–satıldığı ve aracın trafik kaydında mülkiyeti muhafaza kaydının bulunduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle mahkememizce dava dışı … ‘ın iş bu davaya muvafakatinin bulunup bulunmadığının tespiti için yapılan tebligat sonucunda mülkiyeti muhafaza kayıt sahibi … kimlik tespitli dilekçe sunarak açılan davaya muvafakat ettiğini bildirdiği anlaşılmakla esasa girilmiştir.
—– soruşturma sayılı dosyasının uyap üzerinden celbolunarak yapılan incelenmesinde; davacı tarafından —– —- yanındaki boş arsaya parkettiği trafikte kendi adına kayıtlı olan —–plakalı aracın 22/01/2017 tarihinde kontrol ettiğinde yerinde olmadığını, dolayısıyla bahse konu tarihler arasında çalınmış olabileceğini, aracın kilitli, anahtarlarının da kendisinde olduğunu bildirerek aracını çalan kişilerden şikayetçi olduğunu bildirdiği, soruşturmanın faili meçhul olmak üzere halen devam ettiği anlaşılmıştır.
Davalı tarafından düzenlenen genişletilmiş kasko sigorta poliçesi ve bu poliçe uyarınca açılan hasar dosyasının incelenmesinde; davacı tarafa ait —– kapsamında sigorta teminatı altına alındığı, sigortalı aracın 17/01/2017 tarihinde çalındığı bildirilerek hasar ihbarı yapıldığından rizikonun sigorta poliçesinin yürürlükte olduğu dönemde gerçekleştiği, davacının davalı … şirketine rizikonun gerçekleştiğinden bahisle tazminatın ödenmesi için başvurduğu, ancak davalı … tarafından 07/06/2017 tarihli yazı ile; “…genel şartların uygulanabilmesi için öncelikle iyi niyet prensibi çerçevesinde sigortalı yükümlülüklerinin yerine getirildiğinin ve kapsam altında olan bir riskin gerçekleştiğinin tespiti gereklidir. Konu dosyamızda ise bu şartların gerçekleşmediği, dolayısıyla da hasarın kapsam dahilde olmadığı kararı ile talebinizin karşılanamayacağı hususunu bilgilerinize sunarız.” açıklaması ile talebin reddedildiği anlaşılmıştır. Davalı … şirketinin talebin reddine dayanak olarak aldığı ——– düzenlenen raporda; —– kasalı bir çekicinin yaz boyunca çalıştırılmamasının mantıksız olduğu, sigorta poliçesi yaptırılırken aracı satan galerinin satış ilanı için çekmiş olduğu resimlerin sigorta acentesine ibraz edilerek poliçenin yaptırılması, aracın poliçe tanzim edilirken var olup olmadığının belli olmaması sebepleri ile olumsuz görüşe varıldığı hususlarının yer aldığı, ancak bu görüşlere dayanak herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı anlaşılmıştır. Rizikonun teminat dışında kaldığını, sigorta şirketinin ispat etmesi gerekmektedir. Sigorta şirketi olayı ihbar edildiği şekilde olmadığını somut delillerle ispatlamalıdır. Uyuşmazlık kapsamında da davalı … bu yönde dosya kapsamına herhangi bir delil ibraz edememiştir.
Yapılan yargılama sonucunda dosya kapsamındaki tüm delillere, alınan bilirkişi raporuna göre, davacıya ait ——- plakalı aracın davalı … şirketince genişletilmiş kasko sigorta poliçesi ile sigorta teminatı altına alındığı, aracın çalınması şeklinde oluşan riskin sigorta poliçesi kapsamında kalmadığı yönündeki davalı … şirketinin iddialarını ispatlayamadığı, riskin sigorta poliçesinin yürürlükte bulunduğu süre içerisinde meydana geldiği, aracın rayiç değerinin teknik bilirkişi tarafından tespit edildiği gibi 70.000,00 TL değerin kadri maruf olduğu, davalı … şirketinin 22/03/2017 tarihinde sigorta tazminatını ödemeyi reddetmekle temerrüde düştüğü, davacının bu tarihten itibaren avans faizi talep edebileceği, her ne kadar kısa kararda kazanç kaybı alacağı ibaresi yazılmış ise de, sehven yazılan bu ibarenin hükümde düzeltilerek aracın bedeli alacağı şeklinde yazılması gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere
1.Davanın KABULÜ ile ; 70.000,00 TL araç bedeli alacağının 07.06.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine
3.Harçlar Yasası uyarınca alınması gereken 4.781,70 TL harcın peşin olarak yatırılan 341,55 TL ‘den mahsubu ile eksik 4.440,15 TL nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 341,55 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine
4.Davacı tarafça yapılan 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 169,00 TL tebligat ve yazışma gideri olmak üzere toplam olarak yapılan 1.669,00 TL yargılama giderinin tümünün davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5.Hüküm tarihinde yürürlükte olan ——–tarifesi uyarınca davacı yararına tayin ve taktir edilen 9.900,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6.Davacı tarafça davanın açılışında yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştikten sonra ve talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı ve vekilinin yokluğunda , gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.