Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1262 E. 2019/277 K. 21.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1262
KARAR NO : 2019/277

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/03/2015
KARAR TARİHİ : 21/03/2019

DAVA :
Davacı vekili Mahkemeye sunduğu 12/03/2015 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin imzaladığı kredi sözleşmesine istinaden davalı bankadan kredi kullandığını, kullanmış olduğu kredi ile ilgili olarak kendisinden komisyon ve masraf kesintisi adı altında 16.500,00TL sözleşme talep masrafı tahsil edildiğini, bu masrafların alınabileceğine ilişkin sözleşme hükümlerinin haksız şart niteliğinde olduğunu, tahsilatların yasalara ve hukuka aykırı olduğunu beyanla banka tarafından komisyon ve masraf kesintisi adı altında tahsil edilmiş olan 16.500,00 TL sözleşme talep masrafının ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 21/03/2019 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkemeye sunduğu 17/04/2015 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davanın görevsiz mahkemede açıldığını, görevli mahkemelerin Asliye Ticaret Mahkemeler olduğunu, dava konusu masraf ve ücretlerin taraflar arasında imzalanmış olan sözleşme çerçevesinde yasalara uygun şekilde tahsil edildiğini, tüm hükümlerinin müzakere edilerek ve davacı tarafından kabul edilerek imzalanmış olan sözleşmenin ilgili hükümlerinin haksız şart olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 21/03/2019 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; sözleşme tarihi olan 2009 yılında Borçlar Kanunun yürürlükte olduğunu, haksız şart iddiasında bulunulamayacağını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul Anadolu ——. Tüketici Mahkemesi 2018/150 Esas sayılı dosyasında 19/07/2018 tarihli ara kararı ile 15/07/2009 tarihli 300.000,00 TL’lik kredi kapsamında tahsil olunan 15.000,00 TL kredi komisyon tahsilatları yönünden davanın tefrikine, tefrik sonucu aynı Mahkemenin————- Esas sayılı dosyasında 19/07/2018 tarihli kararı ile görevsizlik kararı verdiği anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davalı banka tarafından tahsil edilen komisyon ücretinin makul olup olmadığı, ayrıca alınan bu ücretlerin sözleşme ve mevzuata uygun olup olmadığı, davacıya iadesinin gerekip gerekmediği, genel işlem şartlarının uygulanıp uygulanmayacağı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, kullandırılan kredi nedeni ile alınan komisyon ücretinin iadesi davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Türk Borçlar Kanunun 77/1 maddesindeki; “Haklı bir sebep olmaksızın, bir başkasının malvarlığından veya emeğinden zenginleşen, bu zenginleşmeyi geri vermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Dosyada mübrez,. 15/07/2009 tarihli dekont incelendiğinde; ——Şubesi tarafından davacından 14.285,71 TL komisyon tutarı, 714,29 TL BSMV adı altında toplam 15.000,00 TL tahsil edildiği anlaşılmıştır.
Taksitli Ticari Kredi Ödeme Planı incelendiğinde; proje komisyonunun (BSMV dahil) 15.000,00 TL alınacağının belirtildiği ve ödeme planının davacı tarafından imzalandığı anlaşılmıştır.
Bankacı bilirkişi 24/07/2015 tarihli raporu incelendiğinde; davalı banka tarafından komisyon tahsilatı adı altında 16/06/2008 tarihli kredi için 500,00 TL, 15/07/2009 tarihli kredi için 15.000,00 TL, 06/05/2011 tarihli kredi için 1.000,00 TL olmak üzere toplam 16.500,00 TL ‘nin davacıdan tahsil edildiğini beyan ve rapor etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Her tacirin, ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerekir (TTK m. 18/2).
Tacir olan veya olmayan bir kişiye, ticari işletmesiyle ilgili bir iş veya hizmet görmüş olan tacir, uygun bir ücret isteyebilir. Ayrıca, tacir, verdiği avanslar ve yaptığı giderler için, ödeme tarihinden itibaren faize hak kazanır (TTK m. 20).
Bakanlar Kurulu, bankaların ödünç para verme işlemleri ve mevduat kabulünde uygulanacak azamî faiz oranlarını, katılma hesaplarında kâr ve zarara katılma oranlarını, özel cari hesaplar dâhil bu maddede belirtilen işlemlerde sağlanacak diğer menfaatlerin nitelikleri ile azamî miktar ya da oranlarını tespit etmeye, bunları kısmen veya tamamen serbest bırakmaya yetkilidir. Bakanlar Kurulu, bu yetkilerini Merkez Bankasına devredebilir(5411 S.K. Bankacılık Kanunu m. 144).
22/11/2006 tarih ve 26354 Sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 16/10/2006 tarih ve 2006/11188 Karar Sayılı Mevduat ve Kredi Faiz Oranları ve Katılma Hesapları Kâr ve Zarara Katılma Oranları ile Özel Cari Hesaplar Dahil Bu İşlemlerde Sağlanacak Diğer Menfaatler Hakkında Bakanlar Kurulu Kararına göre;
Bankaların mevduata ve kredilere uygulayacakları faiz oranları ile katılma hesaplarına uygulayacakları kâr ve zarara katılma oranları ve bu oranların kısmen veya tamamen serbest bırakılması ——————-Bankasınca yayımlanacak tebliğlerle düzenlenir(Madde: 3).
Bankaların kredi işlemlerinde sağlayacakları faiz dışındaki diğer menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların nitelikleri ile azami miktar ya da oranları ve bunların kısmen veya tamamen serbest bırakılması —– Bankasınca yayımlanacak tebliğlerle düzenlenir(Madde: 4/2).
Kredi faiz oranları, açılmış ve açılacak kredi hesaplarına ilan tarihinden itibaren uygulanabilir(Madde: 6/2).
09/12/2006 Tarih ve 26371 Sayılı Resmi Gazete yayımlanarak 09/12/2006 tarihinde yürürlüğe giren Merkez Bankasının Mevduat Ve Kredi Faiz Oranları Ve Katılma Hesapları Kâr Ve Zarara Katılma Oranları İle Kredi İşlemlerinde Faiz Dışında Sağlanacak Diğer Menfaatler Hakkında Tebliğ(sayı: 2006/1)’e göre;
Bankalarca, reeskont kaynaklı krediler dışındaki kredilere uygulanacak faiz oranları ile faiz dışında sağlanacak diğer menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların nitelikleri ve sınırları serbestçe belirlenir(Madde: 4/1).
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. M.141), toplanan/sunulan deliller, kredi sözleşmesi ve ekleri, ödeme planı, dekont, bilirkişi raporu, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı kredi müşterisinin davalı bankadan 36 ay vadeli/taksitli 300.000,00 TL bedelli taksitli ticari kredi kullandığı, kullanılan bu kredi nedeni ile komisyon ücreti olarak BSMV dahil 15.000,00 TL tahsil edildiği, taraflar arasında 15/07/2009 tarihinde imzalanan taksitli ticari kredi sözleşmesi, 6098 sayılı TBK’nın yürürlüğe girmesinden önce imzalanmış olup, anılan Kanun’un genel işlem koşullarına ilişkin hükümlerinin bu sözleşmede nazara alınmayacağı, bu durumda, sözleşme tarihi itibariyle somut olaya uygulanacak 818 sayılı BK hükümleri çerçevesinde uyuşmazlığın çözümünün gerektiği, taraflar arasında sözleşme serbestisi kapsamında ticari kredi sözleşmesi imzalanmış olup, kredi kullanan davacı şirketin de tacir olduğu ve tüm iş ve işlemlerinde basiretli tacir gibi davranması gerektiği, kredi sözleşmesinin ilgili maddesinde bankanın değişen oranlarda faiz, komisyon, gider vergisi uygulayacağının düzenlenmiş olduğu, sözleşmenin eki olan geri ödeme planında da açıkça erken kapama ücretinin hangi oranlar üzerinden alınacağının belirtilmiş olduğu, geri ödeme planı isimli belgede kredi kullanan davacının imzasının bulunduğu ve davalı bankanın sözleşmede belirtilen miktar üzerinden komisyon alabileceği gözetilerek, davalı bankanın tahsil ettiği komisyon ücretlerinin kredi sözleşmesi ve geri ödeme planı hükümlerine uygun (Yargıtay ——-. HD’nin 05/12/2016 tarih ve 2016/37 E – 2016/9317 K sayılı ilamı) olduğu, sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi ayrıntılı olarak yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan 256,16 TL karar ve ilam harcının işin hitamında ödenmesi gereken 44,40 TL harçtan fazla olduğu anlaşıldığından 492 sayılı harçlar kanunun 31. maddesi gereğince fazla alınan 211,76 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya ödenmesine,
3-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan —–. uyarınca 2.725,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca, artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.