Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1216 E. 2019/1237 K. 12.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1216 Esas
KARAR NO : 2019/1237

DAVA : İtirazın İptali (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/10/2018
KARAR TARİHİ : 12/12/2019

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 29/10/2018 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Davalı borçlunun müvekkiline olan borcu nedeniyle İstanbul Anadolu —- İcra müdürlüğünün —- sayılı ilamsız icra takibi başlatıldığını, borcun dava dışı şirket ——— bulunan şirket ortaklık hissesini davalıya devretmesi neticesinde şirkete ait kredi kartı ve çek yasal yükümlülüklerinden müvekkili tarafından şirket banka hesabına ödenmek zorunda kalınan 24.250,00 TL alacağın hisse devir protokolü gereğince rücusundan kaynaklandığını, müvekkilinin —— bulunan 2.000,00 paya karşılık 50.000,00 TL hissenini tamamı 23/01/2018 tarihinde davalı …’a devredildiğini, müvekkilinin ortaklık ve müdürlük sıfatının da bu tarihte sona erdiğini, 23/03/2018 tarihinde müvekkili tarafından —–banka hesabına 24.250,00 TL meblağ kredi artı ve çek yasal yükümlülük bedeli açıklaması ile yapılan ödemenin davalının bilgisinde olduğunu, ilgili meblağın müvekkiline iadesi gerektiğini beyanla itirazın iptali ile takibin devamına, davalının %20den aşağı olmamak üzere tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 12/12/2019 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; Davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 30/11/2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: Ödemenin ——- banka hesabına yapıldığının belirtildiğini, öncelikle husumet yönünden itiraz etmek gerektiğini, müvekkilinin şahsi hesabına gönderilmiş bir para bulunmadığını, öncelikle usulen davanın reddi gerektiğini, davacının —- hesabına böyle bir ödeme dekontu ile ödeme yapmış olması müvekkilinin borçlu olduğunu ispata yönelik bir belge olmadığını, söz konusu ödemenin ne için, kimin adına yapıldığının, müvekkile karşı bir borç ödemesi olup olmadığının iddia eden tarafça ispat edilmesi gerektiğini, müvekkilinin davacı tarafa hiçbir borcu bulunmadığını, beyanla, haksız davanın reddi ile aksi kabul anlamına gelmemek kaydı ile ayrıca icra-inkar tazminatı talebinin de reddine ve kötü niyetli icra takibi nedeniyle davacı aleyhine asıl alacağın %20’si oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 12/12/2019 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; Davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde şirket hisse devir protokolünden kaynaklanan rücuen alacak olup olmadığı, alacağın davalı adına üçüncü şahsa ödenip ödenmediği, inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı, yargılama gideri ve vekalet ücreti noktasındadır.
DELİLLER :
-İstanbul Anadolu—-. İcra dairesinin —-sayılı yazısı,
——– ve —– tarihleri arasındaki hesap ekstresini gösterir yazı cevabı,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dava hisse devir protokolünden kaynaklanan rücuen alacağa istinaden başlatılan icra takibine vaki itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
İstanbul Anadolu —-İcra Dairesinin —- sayılı dosyasının incelenmesinde ödeme emrinin —- itiraz dilekçesinin 27/04/2018 tarihinde süresinde verildiği, borçlu gider avansının olmadığından itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ edilmediği, icra müdürlüğünce takibin durdurulduğu, davacı tarafta 1 yıllık hak düşürücü sürede itirazın iptali davası açıldığı tespit edilmiştir.
———- şubesine yazılan müzekkere cevabında davacı … Tarafından———havale edildiği, açıklamasında kredi kartı ve çek yasağı yükümlülük bedeli yazıldığı görülmüştür.
Dosyada mevcut delillerin incelenerek değerlendirilmesinde; Her ne kadar hisse devri protokolü davacı … ile davalı … arasında yapılmış ise de davacı tarafından 23/03/2018 tarihinde 24.250 TL kredi kartı ve çek yasal yükümlülük bedeli ödemesinin dava dışı ——-hesabına havale edildiği anlaşılmakla, davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın pasif husumet yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan 294,76 TL harcın alınması gerekli olan 44,4 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 250,36 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafın yargılama sırasında yapmış olduğu masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan—— 7/2 maddesi uyarınca 2.725,00 TL avukatlık ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
6-Karar kesinleştiğinde İstanbul Anadolu—–. İcra Dairesinin ——–icra sayılı dosyasının mercine iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.