Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1212 E. 2020/716 K. 22.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1212 Esas
KARAR NO : 2020/716

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/10/2018
KARAR TARİHİ : 22/12/2020

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 26/10/2018 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait ———- sürücü … sevk ve idaresindeki—- plakalı aracın —- giriş yaptığı esnada kavşaklarda geçiş önceliğine uymama kusurunu işlemesi sonucunda müvekkile ait araca sağ ön kısımdan çarptığını, meydana gelen bu kazada — plakalı aracın sürücüsünün asli kusurlu olduğunu, bu çarpma neticesinde müvekkile ait araçta 26.843,76.TL’lik hasar meydana geldiğini, ayrıca müvekkilin aracını tamir süresi boyunca kullanamadığını, müvekkile ait aracın 2017 yılında alındığını —kilometrede olduğunu, kaza gerçekleşene kadar geçen süre içerisinde aracın değişen her hangi bir parçası bulunmadığı gibi kaporta ve boyasında herhangi bir kusur söz konusu olmadığını, müvekkile ait bu aracın —- pahalı bir araç olduğunu, meydana gelen hasarın,aracın —- kaydına işlenmiş olup bu hasar nedeniyle tahmini olarak aracın değeri 215.000TL’ye düştüğünü, yani müvekkil, davalının —- hareketi nedeniyle tahmin— maddi zarara uğradığını, müvekkile ait araçta meydana gelen değer kaybının tespiti ile, tahkikat sonucunda müvekkilin zararının tam ve kesin olarak belirlenmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere ——— tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, yargılama harç ve giderleriyle vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 22/12/2020 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalılar ..—–Mahkememize sunduğu 22/11/2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davacının — plakalı aracın, kavşakta — ihlali yaparak sağ ön kısmından çarptığını, bu çarpma neticesinde davacıya ait araçta —— düştüğü ve aracın 25.000,00 TL değer kaybına uğradığını bu nedenle şimdilik ileride arttırılmak üzere 5.000,00 TL değer kaybının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile müşterek ve müteselsilen davalılardan tahsilinin istendiğini, davacının iddialarının kabulünün mümkün olmadığını, açmış — bu davanın hukuki dayanağının bulunmaması ve reddi gerektiğini, davaya konu —-olan— kazaya sebebiyet verdiğini ve kusurlu olduğuna ilişkin iddia ispata muhtaç olup, taraflarınca kabul edilmediğini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ——- havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: Öncelikle dava öncesinde ve sonrasında tarafımıza davaya konu kaza ile ilgili hiçbir bilgi ve belge sunulmadığından, davacıların delilleri tebliğ edilene kadar cevap verme hakkının saklı tuttuklarını, müvekkil şirket tarafından sigorta yapılan —– —- davacının aracı ile çarpışarak, hasara sebebiyet verdiği iddiası ile iş bu davanın açıldığını, dava dilekçesinde —–tarihleri arasında ———, bu—dolayı sorumluluğunun, sigortalının kusuru oranında olmak üzere, kaza tarihi itibariyle, maddi zararlarda —- — olduğunu, teminat limitini bildirmenin davayı kabul anlamında olmadığını, davacının müvekkil —-yapmaksızın dava yoluna başvurması dava şartının yerine getirilmediğini gösterdiğini, davacı taraf dilekçesinde müvekkil — aracın davaya konu kazada asli kusurlu olduğunu iddia ettiğini, davacının peşinen belirttiği kusur oranının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, kusur oranının ayrıca tespiti ve kusur tespiti için ———- gönderilmesi gerektiğini, ayrıca ——— KTK Mad. 52/1a ihlal ettiği —— kaza tespit tutanağından anlaşıldığını, işbu sebepten davacı — ait kusur durumun araştırılması gerektiğini, davacı tarafın, kaza sonrası araçta değer kaybı meydana geldiğini ileri sürdüğünü, araçta değer kaybı bulunmadığına ilişkin beyanları saklı kalmak kaydı ile değer kaybının tespitinde aracın daha önce de hasarlanıp hasarlanmadığı hususunda belirlenmesi, araçtaki —– olup olmadığı ve söz konusu hasarın değer kaybına neden olacak nitelikte olup olmayacağı hususlarının da tespiti gerektiğini, araçtaki hasarın — ölçekli olması halinde ise araçta meydana gelen hasarın değer kaybına neden olmayacağını, müvekkil şirketin temerrüde düşmediğinden dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine, müvekkil şirket dava açılmasına sebebiyet vermediği için yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ..—– duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, —- trafik kazası nedeniyle kusur durumu ve davacı aracının değer kaybına uğrayıp uğramadığı, davalı tarafın zararı tazmin yükümlüsü olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, değer kaybı tazminatı(maddi tazminat) davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı —- zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
—– yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Dosyada mübrez——– araç ile sürücüsü——– aracın kaza yaptıkları anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik olunan—- tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının …, ——– anlaşılmıştır.
Bilirkişi —— tarihinde ikame edilmeden önce davalı … —- başvurulmadığının kabul ve beyan edildiği dikkate alındığında, davalı—– yönünden KTK 97 madde gereğince dava şartının oluşmadığının mahkemenin takdirinde olduğunu; raporun devamında, eksik inceleme olmaması —-dava şartının oluştuğu —- yönünden dava şartının oluşmadığına hükmedilmesi halinde belirlenen sorumlulukların geçersiz olduğunu,—— — uymadığını; tali yoldan kavşağa geldiği halde ana yoldan kavşağa — önce geçmesine imkan vermeyerek kazaya karıştığı için Karayolları Trafik Kanununun 57/b/5 – 84/h ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 109/b/5 – 157/a/8 maddelerinde açıklanan kusurları işlediğini; kazanın meydana gelmesinde asli ve %75 kusurlu olduğunu; —– ile kavşaklara yaklaşırken yeterince yavaşlamadığını ve kavşağa———-ile kazaya karıştığı için Karayolları Trafik Kanununun 52/a ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 101/a maddelerinde açıklanan kusurları işlediğini; kazanın meydana gelmesinde tali ve %25 kusurlu olduğunu; davalı …—- Karayolları Trafik Kanununun 85/1-5 maddesi gereğince sahibi— kusurundan ——- nedeniyle oluşan zarardan müştereken ve müteselsilsen sorumlu olduğunu; tazminata——– kullanıldıktan sonra kazaya karışmış ——-davalı sürücünün %75 kusur oranına —– tarihleri arasında, kazanın meydana geldiği 06.06.2018 tarihini de kapsayacak şekilde —— ve kaza tarihinde araç başına maddi teminat—– genel şartların A.3 maddesi gereğince mağdur aracın değer kaybının gerçek zarar —- kusuru oranında—itibariyle yasal faiz talebinin uygun olduğunu, işbu dava öncesinde ——— başvurulmadığının beyan edildiği dikkate alındığında, Karayolları Trafik Kanunu 99 ve—- Genel Şartlarının B.2.a maddeleri gereğince temerrüde düşürülmediği için dava tarihi —- itibariyle yasal faiz talep edilebileceği —-şirketi yönünden dava şartı oluşmadığı için faiz de talep edilemeyeceğini, dava —- yasal faizi ile müştereken ve müteselsilsen talep edilebileceğini beyan ve rapor etmiştir.
Bilirkişi 28/08/2020 havale tarihli raporunda özetle; mevcut verilerin değerlendirilmesi —- meydana gelen olayda; Kusur Yönünden; davalı tarafa sigortalı ——– %75 (Yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğunu, dava konusu——- oranında kusurlu olduğunu, —- görüşe — bulunmadığını, dava konusu aracın ön sağ köşe yan kısımları ile, davalı sürücü yönetimindeki—- kısımlarının çarpıştığını, davalı sürücü yönetimindeki —-hasar oluştuğu ve iki aracında — ilk tespitlerde işaretlendiği de dikkate alındığında, dosya kapsamında —– bilirkişi raporundaki sürücülerin kusur — meydana gelen olaya —– plakalı araçta meydana gelen maddi hasar ile uyumlu olduğunu, davalı tarafa —- —–değer kaybı için davaya konu edilen ve davalıların tazmin etmesi istenilen toplam değer kaybı tutarının Yargıtay İçtihatları doğrultusunda yapılan değerlendirmesinde; dava konusu aracın — koşullarında dava konusu kazadan önceki——–kaza tarihi itibariyle değer kaybı tutarının serbest piyasa —- olabileceği değerlendirilmiş olup, davalı sürücünün %75 kusur oranına isabet eden tutar dikkate alındığında; ——-tarafından düzenlenen poliçenin başlangıç tarihini de dikkate alınara—- — kullanılarak yapılan hesaplama —— hesaplanmış olup, bu hesaplamaya göre davalı sürücünün % 75 kusur oranına isabet eden tutar dikkate alındığında; —–olabileceğini beyan ve rapor etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, —– kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141), toplanan/sunulan deliller,—- bilirkişi raporu, iddia ve savunmalar— incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde;—– aracın çarpışması —- geldiği, kaza sonucunda maddi hasar oluştuğu, kazanın meydana gelmesinde—— ve ——- — geldiği —- vermeyerek %75 oranında kusuru ile sebep olduğu, davacının ise kavşağa yaklaşırken yeterince yavaşlamaması ve kavşağa kontrolsüz girmesi nedeniyle kazanın meydana gelmesinde %25 oranında kusurlu olduğu, dosya kapsamında ve Yargıtay içtihatlarına uygun olması nedeniyle hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre davacıya——– değer kaybı bedelini davacının talep edebileceği, bu bedelden —-kazaya sebebiyet veren —- olması nedeniyle haksız fiil hükümlerine göre sorumlu olduğu, davalı .———- plakalı aracın tescil maliki olması nedeniyle KTK 85.maddesi uyarınca işleten sıfatı ile diğer davalı …—–plakalı aracın kaza tarihini kapsar şekilde ——– olması nedeniyle KTK 97.maddesi uyarınca diğer davalılar ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, dava açılmadan önce sigorta şirketine başvuru —- olmasına rağmen davacı tarafça davalı … — ise de; HMK 115/2 maddesi uyarınca sonradan giderilebilir dava şartı olması ve yargılama sırasında davalı —- edilmesi nedeniyle bu dava şartının gerçekleştiği, davadan önce davalı … — yapılmaması nedeniyle davalı .—- temerrütün dava tarihi itibari ile gerçekleştiği, diğer davalılar yönünden temerrütün haksız fiil tarihi olan 06/06/2018 tarihi itibari ile gerçekleştiği, kazaya karışan araçların hususi araç olması ve kazanın tarafların işletmeleri ile ilgili olmaması nedeniyle alacağı temerrüt tarihlerinden itibaren yasal faiz uygulanması gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2—– değer kaybı tazminatının davalılar ..———– yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ve davalı .—— sorumluluğu kaza tarihinde geçerli poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar kanunu uyarınca alınması gerekli 952,92 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 85,39 TL ile ıslah harcı olarak alınan 153,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 714,53 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan — uyarınca hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yargılama boyunca yargılama gideri olarak yapılan ve 1.400,00 TL bilirkişi ücreti, 215,00 TL posta ve tebligat gideri, 35,90 TL başvuru harcı, 85,39 TL peşin harç ve 153,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam; 1.889,29 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ——– yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.