Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1126 E. 2021/649 K. 21.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/1126 Esas
KARAR NO: 2021/649
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 09/10/2018
KARAR TARİHİ: 21/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 1- Davalı —- plakalı araç, sürücü — sevk ve idaresinde iken —– tarihinde, tek taraflı olarak kaza
yapmıştır. Meydana gelen kaza neticesinde araçta yolcu konumunda bulunan müvekkilimiz ——–yaralanmış ve sürekli sakat kalmıştır. Müvekkilimiz geçirdiği trafik kazası neticesinde sürekli sakat kalmıştır. Yargılama sırasında istenilecek evraklar ile birlikte yapılacak bilirkişi incelemesi ile de müvekkilimin sakatlık durumu tespit edilecektir. Yargılama sırasında istenilecek evraklar ile birlikte yapılacak bilirkişi incelemesi ile de müvekkilimin sakatlık durumu tespit edilecektir. ——— Bu durumda mahkemece, en yakın ——– anılan yönetmelik hükümlerine göre davacının sürekli maluliyetinin tespiti ile tazminat hesabının buna göre yapılması gerekirken, — demek suretiyle —- hükme esas alınacağını açıkça belirtmiştir. İş bu sebeple, müvekkilimizin maluliyet oranının tespiti açısından en yakın —- sevkini talep ediyoruz Kazadan sonra uzun süre tedavi görmek zorunda kalan müvekkilimiz aylarca hastanede kalmıştır. Müvekkilin tedavi süresi boyunca sakatlığının —– olarak kabul edilerek buna göre hesap yapılmasını talep ediyoruz. Geriye kalan ömrünü sürekli sakat olarak geçirecek olan müvekkilimiz için dava sırasında aktüer tarafından sürekli sakatlık tazminatı hesaplanacaktır. Kazadan sonra müvekkilimiz adına davalı — tarihinde müracaatta bulunulmuş ve sigorta şirketi tarafından —hasar dosyası açılmıştır. Davalı —- tarafından usulüne uygun müracaata rağmen haksız ve hukuka aykırı olarak herhangi bir ödeme yapılmamıştır. Tüm bu nedenle müvekkil için geçici iş göremezlik, geçici bakım ve sürekli sakatlık tazminatının tahsili için huzurdaki davayı açmak gereği hâsıl olmuştur. Delil listemiz ve listemizde bulunan ekler dava dosyası ekinde sunulduğundan dava dilekçesi ile birlikte davalı tarafa tebliğine karar verilmesini ve Tensip zaptıyla birlikte davalı —- ilgili poliçenin ve hasar dosyasının celbine karar verilmesini mahkememizden talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Dava konusu trafik kazasına karışan,—- sigortalıdır. Müvekkil şirketin poliçeden kaynaklanan sorumluluğu kazanın poliçe vadesi içinde meydana gelmesi şartıyla poliçe teminat miktarı ile sınırlı olup; kaza tarihi itibariyle maluliyet halinde şahıs başına azami —- sınırlıdır. Müvekkil sigorta şirketinin sorumluluğu, ——- meydana gelen zararların poliçe limiti dahilinde sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve gerçek zararın tazmini ile sınırlıdır. huzurda görülmekte olan başvuru öncesinde davacı tarafından müvekkil şirkete başvuru yapılmışsa da müvekkil şirket tarafından değerlendirme yapılmasına olanak verecek tüm evraklar gönderilmediğinden ödeme yapılamamıştır Huzurda görülmekte olan uyuşmazlıkta davacı taraf Müvekkil Şirket’e dava öncesinde başvuruda bulunmuşsa da değerlendirme yapılmasına olanak verecek tüm evraklar eksiksiz olarak gönderilmemiştir. Davacıya — tarihinde eksik evrakları bildiren —–numaralı yazımız gönderilmişse de davacı tarafından eksik evraklara ilişkin olarak tarafımıza dönüş sağlanmamıştır. Hasar dosyası içinde sunulan eksik evrak yazısında kusur durumunu gösteren trafik kazası tespit tutanağı, özürlü heyet raporu, kaza sonrası tedavi evrakları, sigortalı araç ruhsatı kopyası ve sigortalı araç sürücü ehliyeti ve raporunun eksik olduğu ve—- sigortacının zarar görenden bilgi ve belge isteme hakkının bulunduğu ve zarar görenin bu belgeleri müvekkil —– ulaştırma sorumluluğu olduğu hatırlatılmasına karşın davacı tarafından müvekkil —herhangi bir dönüş yapılmayarak huzurda görülen dava açılmıştır. Eksiksiz belge ile dava öncesi sigorta şirketine başvuru yapılması dava şartı olduğundan dava şartının yerine getirilmemiş olması nedeniyle davanın reddini mahkememizden talep etmiştir
İNCELEME VE GEREKÇE:
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde meydana gelen kaza nedeniyle kusur ve maluliyet oranları ile davalının zararı tazmin yükümlüsü olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, geçici ve daimi iş göremezlik tazminatı (maddi tazminat) davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava konusu kazanın tek taraflı trafik kazası olduğu ve bu nedenle kaza tespit tutanağı düzenlenmediği, —- tarihli görgü ve tespit tutanağı düzenlendiği ve özetle — sıralarında —– plakalı aracın çukura düşmesi sonucu yaralamalı trafik kazası meydana geldiği, mezarlık civarında çeşitli büyüklüklerde çukurların olduğu, olayla ilgili başkaca bir iz ve emareye rastlanmadığı şeklinde olduğu görülmüştür.
Kazaya sebebiyet veren —- —- yanında yeni açılan ve sokağı olmayan stabilize toprak yolda çok yavaş bir şekilde seyir halindeyken önümdeki çukuru görmeyince aracın çukura girmesiyle araç sarsıldı, arka koltukta oturan eşim belinin ağrıdığını söylediği şeklinde ifade vermiştir.
Celp ve tetkik olunan araç tescil bilgilerine göre —– adına kayıtlı olduğu görülmüştür.
Celp ve tetkik olunan davalı — tarafından düzenlenen — incelenmesinde kazaya karışan—- tarihleri arası sigortalandığı, sigortalısının —-olduğu, poliçe limitinin — olduğu görülmüştür.
Davacı vekili tarafından — uyarınca davalı — başvuruda bulunulduğunu, başvuru dilekçesinin davalı —- tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür.
Celp ve tetkik olunan sosyo ekonomik durum tespit araştırma raporuna göre davacının ev hanımı olduğu anlaşılmıştır.
—müzekkere cevabında dava konusu kaza nedeniyle davacı —- herhangi bir ödeme yapılmadığı tespit edilmiştir.
Celp ve tetkiki olunan —- soruşturma dosyasının incelenmesinde dava konusu kaza nedeniyle kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar verildiği görülmüştür.
— kaza nedeniyle davacının geçici ve sürekli iş göremezlik yönünden maluliyetinin tespiti yönünden rapor alınmış olup — tarihli maluliyet raporunda özetle; özürlülük ölçütü sınıflandırması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkında yönetmelik uyarınca davacının sürekli iş göremezlik oranının —–ay olabileceği yönünde rapor tanzim edilmiştir.
— kaza nedeniyle davacının geçici ve sürekli iş göremezlik yönünden maluliyetinin tespiti yönünden rapor alınmış olup —- tarihli maluliyet raporunda özetle; çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliğine göre davacının sürekli iş göremezlik oranının —- olabileceği yönünde rapor tanzim edilmiştir.
Mahkememizce her ne kadar — raporu, —- uyarınca çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliğine göre alınmış ise de —– sayılı ilamı ve benzer içtihatları uyarınca maluliyet raporlarında uygulanması gereken yönetmeliğin kaza tarihinde yürürlükte bulunan özürlülük ölçütü sınıflandırması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkında yönetmelik hükümlerine göre alınması gerekli olduğu anlaşılmakla —– maluliyet raporu hükme esas alınmıştır.
Aktüer ve kusur bilirkişiden alınan ———tarihli raporda özetle; kusur yönünden yapılan değerlendirmede dosya kapsamındaki tüm bilgi ve belgeler, olay görgü tutanağındaki tespitler, sürücü beyanı, davacı yolcu beyanı hep birlikte değerlendirildiğinde gereken dikkatini yola vermeyen, mahal şartlarına göre kontrolsüz seyir halinde olan sevk ve idari hatası soncu stabilize yola girerek aracın sarsılmasını ve araçtaki davacının yaralanmasına sebebiyet veren——- sürücüsünün % 100 oranında kusurlu olduğu, davacı —– olayın oluşu ve kendi yaralanmasında kusursuz olduğu tespit edilmiştir.
Tazminat yönünden yapılan değerlendirmede ise —- tarihi itibariyle— olduğu kabul edilerek, —- göre bakiye ömrünün — muhtemelen —- yaşına kadar yaşayacağı, davacının ev hanımı olması nedeniyle yasal asgari ücret üzerinden hesaplama yapılması gerektiği, yapılan hesaplama sonucu davacı—- aylık iş göremezliğe ilişkin zararının —- olduğu yönünde rapor tanzim edilmiş ve rapor taraflara tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili —– tarihli dilekçesiyle davasını bilirkişi raporu doğrultusunda ıslah etmiş olup ıslah dilekçesi davalıya tebliğ edilmiştir.
Davalı vekili ıslah dilekçesine karşı itirazında hesaplamanın ——- hesaplama yapılması gerektiğini, yine müterafik kusur indirimi ve hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler(TBK m. 51).
Maddi Tazminat
Haksız fiil sonucunda ölüm gerçekleşmemişse 6098 sayılı TBK’nın 54. Maddesine göre; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar bedensel zararlar olarak kabul edilir.
Aynı Kanunun tazminatın belirlenmesine ilişkin 55/1. Maddesine göre ise; bedensel zararlar, Borçlar Kanunu hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.
UYGULANACAK MEVZUAT
———- kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında ——– şeklindedir.
——-arihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun doğal sonucu olarak —– yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma imkanı bulunmamaktadır—–
Kaza tarihinin ve sigorta poliçe tarihinin genel şartlarının yürürlüğe girdiği — tarihinden sonra olması dikkate alındığında, açılan davalar ——-
SORUMLULUK VE SİGORTA TEMİNATI
Müteselsil Sorumluluk
TBK’nın 61. Maddesine göre; birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.
Aynı şekilde —– Maddesine göre de Bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.
Sigortanın Sorumluluğu
Zarar görenin,—– öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.(KTK Madde 97)
Sigorta şirketinin sorumluluğu, kaza tarihinde geçerli olan poliçe limitlerle sınırlıdır.(KTK Madde:93)
Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez(KTK Madde:95/1).
MALULİYET/İŞ GÖREMEZLİK ORANININ TESPİTİ
Maluliyet/iş göremezlik/çalışma gücü kaybı oranının, kazalının şikayetleri dikkate alınarak trafik kazası-haksız fiilin gerçekleştiği tarihe göre —- tarihinden sonra ise Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir————- düzenlenmesi gereklidir.
Buna göre trafik kazası-haksız fiilin gerçekleştiği tarih itibariyle ——–uygulanması gereklidir.
TEMERRÜT VE FAİZ
Sigortacılar, hak sahibinin —– genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.(KTK Madde 99)
3095 sayılı yasanın 2. Maddesine göre; Bir miktar paranın ödenmesinde temerrüde düşen borçlu, sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça, geçmiş günler için aynı Kanunun 1. maddesinde belirlenen orana göre(yasal faiz) temerrüt faizi ödemeye mecburdur.
HATIR TAŞIMASI İNDİRİMİ YÖNÜNDEN :
Hatır taşıması ise bir kimseyi ücretsiz olarak ve bir karşılık almadan ve bir yararı bulunmadan taşıma halidir. Yani hatır için taşımada taşımanın karşılıksız olması veya alınan karşılığın önemsiz olması gerekir. Taşıma, işletenin veya sürücünün değil taşınanın yararına olmalıdır.
Buna göre, hatır taşıması indirimi için kural olarak hatır taşıması şartlarının varlığı yeterli iken, müterafik kusur indirimi için zarar görenin, zararı önleyici ya da azaltıcı tedbirleri almamasında kusurlu olmasını ifade etmektedir.
Somut uyuşmazlıkta, dosya içerisinde mevcut kolluk ifadelerinden, araç sürücüsü ile araçta yolcu olarak bulunan desteğin amca çocukları olduğu, araç sürücüsünün akrabalarının eksiklerini gidermek için ——giderken destek —— de aynı amaçla gitmek istediğini beyan ettiği ve her ikisinin ortak ailevi amaçları gerçekleştirebilmek için aynı araçta seyahat ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda sürücü ile taşınanın sadece akraba olmaları hatır taşımasının kabulü için yeterli olmayıp taşıma ya da kullanmanın kimin çıkar ve yararına olduğunun saptanması önemlidir. Taşıma ve kullanmada işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin bir çıkarı veya yararının bulunması halinde hatır taşımasından söz edilemeyecektir. Somut olayda, davacı ile sürücünün akraba oldukları anlaşılmakta ise de dosya ve —- dosyaya aktarılan emniyette alınan ifade tutanakları içeriğinden, taşımanın davacının veya sürücünün çıkarına olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Taşımada sürücünün menfaatinin bulunmadığı iddiası davalı tarafça ispat edilememiştir. Bu halde, hatır taşıması indirimi yapılması gerektiği yönündeki davalı vekilinin itirazının —– reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. —-
Davalı her ne kadar hatır taşıması indirimi talebinde bulunmuş ise de davacı — aracın sürücüsü olan—— eşi olduğu, Yukarıda belirtilen hatır taşımasına ilişkin —- kararında da belirtildiği üzere hatır taşıması için taşımanın karşılıksız olması, taşımanın işletenin veya sürücünün değil taşınanın yararına olması gerektiği, taşımada sürücünün menfaatinin bulunmadığının davalı tarafça ispat edilemediği gibi taşımanın davacı yararına olduğunun da ispatlanamadığı anlaşılmakla davalının hatır taşıması indirimi talebinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Yine davacı vekili müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini beyan etmiş ise de kazanın tek taraflı trafik kazası olduğunu, kaza tespit tutanağı bulunmadığı, davacı ve araç sürücüsünün ifade tutanakları ve kolluk tarafından düzenlenen görgü ve tespit tutanağı düzenlendiği, davacının emniyet kemeri takıp takmadığının dosya kapsamından anlaşılamadığı ve davacının müterafik kusurunu ispatlayamadığı dolayısıyla müterafik kusur indirimi talebinin yerinde olmadığı görülmüştür.
—–yetkisini, —–adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller, —- —–iddia ve beyanlar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; — tarihinde davalıya sigortalı —- plakalı araç sürücüsünün yapmış olduğu tek taraflı kaza sonrası maddi hasarlı ve yaralamalı trafik kazası meydana geldiği, kazada araçta yolcu olarak bulunan — yaralandığı ve —-doğrultusunda kaza tarihindeki yönetmeliğe göre alınan maluliyet raporuna göre maluliyet oranının—– geçici iş göremezlik süresinin ise — ay olduğu kazanın meydana gelmesinde davalıya sigortalı araç sürücüsünün % 100 oranında kusurlu olduğu, davacının ise araçta yolcu olarak bulunması nedeniyle bir kusurunun bulunmadığı, kazaya sebebiyet veren —- sigortalandığı ve poliçe limitinin —olduğu, kaza sonrası davacı tarafından—- başvuruda bulunulduğu, başvuru dilekçesinin — tarihinde tebliğ edildiği, davalı —- davacıya bir ödeme yapılmadığı gibi —– tarafından da davacıya bir ödeme yapılmadığı, davada trafik—-poliçesini düzenleyen sigorta şirketinin taraf olması nedeni ile poliçe tarihi itibariyle —- tarihinden sonra yürürlükte bulunan —- gerektiği, bu doğrultuda hazırlanan gerekçeli, —- uygulanmadan hazırlanan denetime elverişli ve somut olaya uygun olması nedeniyle hükme esas alınan hesap bilirkişisi raporuna göre davacının geçici iş göremezlik zararlarının—— olduğu, alkollü sürücünün aracına binme, istiap haddinin aşılması, yukarıda belirtildiği gibi hatır taşıması gibi kazanın meydana gelmesinde değil ve fakat zarara etkili olan müterafik kusur indirimi nedeni bulunmadığı, —- plakalı aracı kaza tarihini kapsar şekilde —–şirketinin davacı tarafın maddi zararından kaza tarihindeki poliçe limitleri içinde kalmak kaydıyla —-göre sorumlu olduğu, Davalı yönünden temerrüt tarihinin davacı tarafından davalıya başvuru yapıldığı —– tarihinde gerçekleştiği kazaya sebebiyet veren aracın ticari olmadığı anlaşılmakla tazminata yasal faiz uygulanması gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı yönünden kabulüne dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1.Davanın KABULÜ İLE
2—- geçici iş göremezlik ve —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine
3-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 12.845,22-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 668,90-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 12.176,32-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 21.613,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan; 35,90-TL Başvuru Harcı, 35,90-TL Peşin/nisbi Harcı, 633,00-TL Islah Harcı, 1.500,00-TL Bilirkişi ücreti, 302,15-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 2.506,95TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ,
6-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile———-Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 21/09/2021