Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1104 Esas
KARAR NO : 2019/732

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/10/2018
KARAR TARİHİ : 11/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin dilekçe ekinde bulunan faturaları advalı şirket adına teslim ettiğini mal veya hizmet teslimlerine istinaden düzenlendiğini ancak advalı şirketin tüm uyarılarına rağmen fatura bedellerini davacı firmaya ödemediğini bu nedenle davalı şirket aleyhinde icra takibinin başlatıldığını, ödeme emrini tebellüğ eden davalı şirketin süresinde yaptığı itiraz nedeniyle icra takibinin durduğunu, takip konusu borcun ticari defter ve kayıtlar ile sabit olduğunu, 6102 sayılı TKK nın 1530 uncu maddesine istinaden mal veya hizmetin davalı şirkete irsaliyeli fatura ile teslimi nedeniyle fatura ve sevk tarihinin aynı olduğunu, bu nedenle davalı şirketin fatura tarihinden itibaren işleyecek 30 günlük sürenin sonunda temerrüte düşmüş sayılması gerektiğini ve temerrüt faizi talep edilmesi için davalı şirketin temerrüde düşürülmesine gerek olmadığını, davanın kabulüne ve takibin devamını mahkememizden talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.
Dava : Dava davasıdır.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, davacı tarafından davalı adına düzenlenen ödenmeyen faturalar nedeniyle alacağının tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup İİK 67 vd maddelerine dayanmaktadır .
Davaya konu İstanbul Anadolu—. İcra müdürlüğünün 2018/12829 esas sayılı icra takip dosyasının celbolunarak yapılan incelenmesinde ; davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine 30/04/2018 tarihiyle muhtelif faturalardan kaynaklanan alacağın tahsili için 6.864,89 TL asıl alacak ve 524,84 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 7.389,73 TL ödenmeyen fatura alacağının tahsili için genel haciz yolu ile icra takibi yapıldığı, davalının yasal süresi içerisinde takibe itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Mahkememizce uyuşmazlık: Taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle davacı tarafından davalı borçluya karşı düzenlenen sevk irsaliyeli faturalar nedeniyle davacının davalıdan dava konusu takip tutarı kadar alacaklı olup olmadığı, davalının bu bedelden sorumlu olup olmadığı ve , İİK 67 maddesi uyarınca itirazın iptali hüküm ve koşullarnın oluşu oluşmadığı hususlarında ihtilaf bulunduğu tespit edildi.
Dava dosyası ve taraf şirketlere ait tüm yasal defter ve dayanak belgeler üzerinde mali bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılarak rapor alınmasına karar verilmiş davalınnı adresinin bağlı olduğu Tekirdağ Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesinden talimat yoluyla davalının — yılı ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir, talimat mahkemesince alınan bilirkişi raporunda bilirkişi 13/05/2019 tarihli raporunda özetle, davalı ticari defterlerini fiziken sunmaması nedeniyle davalı ticari defterlerinin bilgisayar ortamında tutulduğu, davalı şirket muhasebecisinden bilgisayar ortamında alınan davalı şirkete ait cari hesap ekstresine göre davalının dava ve icra takip konusu edilen faturaları yasal ticari defterlerine kayıt ettiği, kayıt edilen söz konusu faturalar nedeniyle herhangi bir ödeme belgesi ibraz edilmediği davalının faturalarda ödeme için bir vade belirlenmediğinden fatura tarihinden itibaren 30 günlük sürenin sonunda temerrüte düştüğü sonuç olarak takip tarihi itibariyle davalının davacıya 6.864,89 TL asıl alacak ve 534,71 TL işlemiş avans faizi nedeniyle toplam 7.432,60 TL borçlu olduğu ve davalı şirketin ilgili dönem 153/ticari mallar muavin dökümü ve BA formu raporunun sunulduğunu, yönünde rapor tanzim edilmiş ve rapor usulüne uygun şekilde taraflara tebliğ edilmiştir. Alınan rapor dosyadaki delillere uygun ve denetime açık bulunduğundan hükme esas alınmıştır.
Yapılan yargılama sonucunda dosya kapsamındaki delillere, tarafların vergi dairelerinden gönderilen — formlarına, bilirkişi tarafından incelenen davalı şirket kayıtları iddia ve savunmalar hep birliktet değerlendirildiğinde davacı tarafından davalıya aralarındaki ticari ilişkiye dayalı olarak mal ve hizmet sunulduğu, buna ilişkin sunulan bu mal ve hizmet karşılığında davalıya takibe konu faturaların düzenlendiği ve faturaların davalıya tebliğ edildiği takibe konu faturaların alınan bilirkişi raporuna göre davalının ticari defterlerine kayıtlı olduğu yine bu alımlara ilişkin usulüne uygun olarak vergi dairesine BA formu şeklinde bildirimde bulunduğu, davalı ticari defterlerinde ödeme yapıldığına ilişkin herhangi bir kayıt olmadığı sonuç olarak davacının davaya konu takip tutarı kadar davalıdan alackalı olduğu davacının takibe konu fatura içeriği mal ve hizmeti davalıya sunduğu, karşılığında davalı tarafından ödeme yapılmadığı, davalının faturaları ticari defterlerine işleyerek ve vergi dairesine bildirirek fatura içeriği mal ve hizmeti kabul etmiş olduğu, aksine bir iddia ve savunmasının olmadığı, usul ekonomisi gereği davalı faturaları ticari defter ve kayıtlarına işlemiş ve vergi dairesine bildirmiş olması karşısında davacıya ait ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına gerek olmadığı, davalının faturaların tebliğ tarihinden 30 gün sonrası temerrütünün gerçekleştiği, tarafların tacir olması nedeniyle faizin ticari faiz olduğu, davacının takip öncesi işlemiş faiz talebini yerinde olduğu, alacağın likit ve belirlenebilir olduğu dolayısıyla icra inkar tazminatı hüküm ve koşullarının oluştuğu sonuç ve vicdani kanaatine varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1.Davanın KABULÜ ile; davalının İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü’nün 2018/12829 esas sayılı dosyasına vaki itirazın İPTALİNE,
2-Asıl alacak 6.864,89 TL ye takip tarihinden itibaren ticari faiz uygulanmasına,
3-Alacağın % 20 si olarak hesap edilen 1.477,94 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Başlangıçta peşin olarak alınan 89,25 TL harcın alınması gerekli olan 504,79 TL harçtan mahsubu ile bakiye 415,54TL karar ve ilam harcının davalı taraftan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu peşin harç 89,25 TL, posta ve tebligat gideri 149,08 TL, bilirkişi ücreti 500 TL, olmak üzere toplam 738,33 TL yargılama masrafının davalı taraftan davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan —- uyarınca 2725 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.