Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1101 E. 2020/592 K. 05.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1101 Esas
KARAR NO: 2020/592
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/10/2018
KARAR TARİHİ : 05/11/2020
DAVA:Davacı vekili Mahkememize sunduğu —— havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; .müvekkilinin alacaklarına dair açmış olduğu icra takibine karşı davalı borçlu haksız ve mesnetsiz bir şekilde ve süre kazanmak adına kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, davalı borçlunun vaki itirazı üzerine duran icra takibine devam edilebilmesi için itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili —– tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu —- havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davacı tarafın huzurdaki davayı hiçbir somut olay ve olguya dayandıramadığı gibi haklılığına ilişkin delil dahi sunamadığını, davacı taraf tamamen kötü niyetli olduğu ve dava dilekçesindeki talepleri bile yanlış kanun maddesine dayandırmış,— de % 20′ den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı talep edilebileceğine ilişkin kanun değişkiliğine rağmen % 40′ tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı talep ettiğini, davacıya ait —- model— müvekkilinin davacıdan——-yevmiye numarası ile devraldığını, tüm prosedürün resmi olarak takip edildiği ve mülkiyetinin müvekkili şirkete devredildiğini, noterde yapılan bu alım-satım işlemleri sırasında satıcı ve alıcı olan davacı ve davalı satıcının davaya konu aracı bedelini nakten ve tamamen aldığını ve aracı teslim ettiğini, müvekkilinin bu alım işlemi dolayısıyla üzerine düşen tüm vecibeleri yerine getirdiğini, görüldüğü üzere davacının tamamen kötü niyetli olduğu ve araç satışında bedeli tekrar talep ettiğini, bunun kabul edilmesinin mümkün olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili —- tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde Taraflar arasında takibe dayanak —- tarihli fatura kapsamındaki —- marka—- satışı şeklinde ticari ilişki bulunduğu, araç tescilinin davalıya yapıldığı sabit olmakla davacının bu satış nedeni ile davalıdan talep edebileceği satış bedeli alacağı bulunup bulunmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: İtirazın iptalini düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 67/1. Maddesindeki “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik edilen —– sayılı dosyasında; davacı takip alacaklısı tarafından —- tarihli takip talebi ile davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna —– tarihinde tebliği üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde, borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin ve/veya takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın 1(bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik olunan —–yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi incelendiğinde; —- marka aracın satıcı —– devrine ilişkin sözleşme düzenlendiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller, ticaret sicil kayıtları, fatura, takip dosyası, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacının davalıya —- yevmiye nolu sözleşmesi ile araç sattığı, sözleşmede aracın bedelinin nakden ve tamamen ödendiğinin yazılı olduğu, davalının bu aracın bedeli ödenmediği iddiasıyla—— sayılı dosyası ile takip başlattığı, davalının takibe itiraz etmesi üzerine eldeki davanın açıldığı anlaşılmış, davacı tarafça ticari defterlerin incelenmesi talep edilmiş ise de, Noter satış sözleşmesinin resmi belge olup kesin delil niteliği taşıdığı, takdiri delil olan ticari defterlerle aksinin kanıtlanamayacağı anlaşılmakla ticari defterlerin incelenmesi talebi yerinde görülmemiştir. Davacı vekili tarafından —–tarihli celsede yemin deliline dayanmaktan vazgeçilmesi ve davalı tarafça araç bedelinin ödendiğinin resmi nitelikteki satış sözleşmesi ile kanıtlanmış olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi, satış senedinde açıkça yer alan satış bedelini peşin ve nakden aldığı beyanına rağmen takip başlatan davacının takibi başlatmakta kötü niyetli olduğu ve kötü niyet tazminatının şartlarının oluştuğu bu nedenle kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Takip konusu edilen miktarın %20’si oranında kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca peşin yatırılan 2.054,87 TL harçtan alınması gerekli 54,40 TL karar ve ilam harcının mahsubu ile fazla yatan 2.000,47 TL’nin davacıya iadesine,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 37.218,12 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.05/11/2020