Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1039 E. 2019/1142 K. 26.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1039
KARAR NO : 2019/1142

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/09/2018
KARAR TARİHİ : 26/11/2019

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 19/09/2018 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin mobilya mağazasının bulunduğunu,—–mal almak üzere, 16.12.2018 tarihinde —– hesap numarasına ait, —bedelli çekleri teslim edildiğini, çeklerin davalı şirkete tesliminden sonra, davalı tarafın çeklerin karşılığında bir kısım malı teslim ettiğini, sonrasında müvekkil tarafından istenmesine rağmen ürün verilmediğini, bunun üzerine çeklerin iadesinin talep edildiğini, davalı tarafın çeklerin iadesini kabul ederek—– bedelli iki çekin kaldığını, çekin iade edilmediğini, müvekkilinin oyalandığını, müvekkilinin ısrarı sonucu davalı şirketin 30.06.2018 tarihinde mail yoluyla bir mutabakat metni gönderdiğini, mutabakat metninde, müvekkilinin davalı şirketten —–hesaplarına gönderilmesini ancak o şekilde çekleri iade edeceklerinin bildirildiğini, müvekkilinin—- davalının hesabına gönderdiğini, ancak çeklerin iade edilmediğini, çeklerin bedelinin tamamının ödenmiş olmasına rağmen davalının iki adet çeki iade etmekten imtina ettiğini, çeklerin banka tarafından karşılıksız olduğuna ilişkin işlem görmesi halinde müvekkilimin ticari itibarı zedeleneceğini belirterek takdir olunacak teminat karşılığı çeklerin banka tarafından ödemesinin önlenmesi amacıyla tedbir kararı verilmesini, davalı tarafa elden teslim edilen —- ve — bedelli çeklerin müvekkili şirkete iadesine ve boçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili —- beyanında; davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 30/09/2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: taraflar arasında — kurulduğunu, bu nedenle cari hesap ilişkisinin kurulduğunu, davacı tarafın sözleşmeden kaynaklı yükümlülüklerinden vazgeçtiğini ve çeklerin iadesini talep ettiğini müvekkili şirkete bildirdiğini, müvekkili şirket tarafından kabul edilen ve tanımlanan borcu vadesinde ödediği takdirde geri verilebileceğini ve eğer vadesini geçirirse vade farkı çıkacağının bildirildiğini, açık hesap borcunun————-tarihi olduğunu, KDV dahil 4.672,88 TL’lik vade farkının mevcut olduğunu, müvekkili şirket ticari defterlerinde yapılacak inceleme sonucu durumun ortaya çıkacağını, davacı tarafın sözleşmesel hakkına rağmen vadesi gelmiş çeki tahsile vermediğini ve borcun ödenmesini beklediğini, iş bu davanın ikamesi ile iyi niyetli davranılmadığının göstergesi olduğunu beyanla haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 26/11/2019 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davacı taraf davalıya ticari satımdan kaynaklı dava konusu çekleri verdiklerini, çek bedellerini ödemelerine rağmen çeklerin iade edilmediğini, bedeli ödenen çeklerin bedelsiz kaldığını, bu nedenle hacizden önce menfi tespit talebinde bulunduğunu, borçlu olmadığının tespitini, yargılama gideri ve vekalet ücreti talep ettiği, davalı taraf cari hesap sözleşmesinden kaynaklı vade farklı alacağının bulunduğunu yargılama giderinin ve vekalet ücretinin ödenmesinin, tarafların ticari satım hususunda anlaştıkları, ödenen çeklerin bedelsiz kaldığı, yargılama gideri ve vekalet ücreti noktasındadır.
DELİLLER :
-İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlğü’nün —–Esas sayılı takip dosyası—– sureti,
– Dekont suretleri,
– 30/06/2018 tarihli mutabakat metni,
– Çek Alındı Cari başlıklı belge,
– —–
– ————– sayılı müzekkere cevabı,
-Menderes —-. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin—– Talimat sayılı dosyası ile aldırılan —- tarihli Mali Müşavir bilirkişi raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dava, icra takibinden önce açılan menfi tespit davasıdır.
İstanbul Anadolu——–. İcra Müdürlüğü’nün ——– Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde,——— cari hesap alacağı yönünden 28/11/2018 tarihinde takip başlatıldığı, takibin dava tarihinden sonra açıldığı tespit edilmiştir.
Menderes ——– Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ——- Talimat sayılı dosyası ile aldırılan 20/06/2019 tarihli Mali Müşavir bilirkişi raporunda özetle; Davalı tarafın ——— dönemlerine ait ticari defterlerinin açılış – kapanış tasdiklerinin kanuni süreler dahlinde yapıldığı ve lehine kesin delil olma özelliğine haiz olduğunu, taraflar arasında ——– dönemlerinde ticari ilişki bulunduğunu, dava konusu çeklerin düzenlenme ve davalı tarafa teslim tarihinin ————– tarihi olduğunu, davalı şirket yevmiye defterinde ise 29/12/2018 tarihinde kayıtlı olduğu, davacı yanın çeklerinin düzenlendiği ————— davalı yevmiye defterinde kayıtlı olduğunu, davalı tarafın ———- ile davacının borcu — davalı tarafın yevmiye defterlerinde kayıtlı olduğunun tespit edildiğini, —————— nolu çekin davalı tarafından tahsil edilerek ————tarih banka hesaplarına aktarıldığı davalı yevmiye defterlerinde kayıtlı olduğunu, ———————.—— şirketin yevmiye defterlerinde kayıtlı olduğu, davacı tarafından —– alacağı vade tarihinden sonra ödenme tahsil ettiği ve alacağı % 54 yıllık değişen oranlarda ticari temerrüt faizi ile davalı şirket tarafından—— vade farkı faturası ile ———–davalı şirket yevmiye defterlerinde kayıtlı olduğu, dava konusu olan ————bedelli çeklerin —— aracılığı ile 19/02/2018 tarihinde davacı … ‘nin kayıtlı adresine gönderildiği, davacı … ‘nin adreste bulunamaması sebebiyle davalı şirkete 2702/2019 tarihinde iade edildiği, ———- nolu çeklerin davalı şirket bünyesinde olduğu tespit ve rapo edilmiştir.
Dosyada mevcut tüm delillerin incelenerek değerlendirilmesinde; Hükme esas olarak alınan Menderes———-. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ———-Talimat sayılı dosyası ile aldırılan ———-tarihli mali müşavir bilirkişi raporu dayanak yapılarak; Davalı tarafın 2017-2018 dönemlerine ait ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, sahibi lehine kesin delil olma özelliğine haiz olduğu, davacı taraf ile davalı taraf arasında —- tarihlerinde ticari ilişkinin olduğu, cari hesap ilişkisine haiz hizmete ait belgenin davalı yevmiye defterine kayıtlı olduğu, dava konusu çeklerin düzenleme ve davalı tarafa teslim edildiği, davalı şirket yevmiye defterinde kayıtlı olduğu, davacı tarafın çeklerin düzenlendiği 16/12/2017 tarihindeki borcunun —– davalı yevmiye defterinde kayıtlı olduğu, davalı tarafın—– tarihlerinde düzenlemiş olduğu— faturası ile davacının borcunun—–numaralı çekin davalı tarafından tahsil edilerek 02/05/2018 tarihinde banka hesaplarına aktarıldığı, 02/05/2018 tarihi itibari ile davacının ——–. havale dekontları ile davalı şirketin yevmiye defterine kayıtlı olduğu, dava dosyasında davacı taraftan —-cari hesap alacağı, vade tarihinden sonra ödenme tahsil ettiği ve asıl alacağa işleyecek %54 yıllık değişen oranlarda ticari temerrüt faizi ile davalı şirket tarafından 25/10/2018 tarihinde düzenlenmiş olduğu 4.673,01 TL vade farkı faturası ile davacı borcunun 4.672,90 TL olarak davalı şirket yevmiye defterlerine kayıtlı olduğu, dava konusu olan çeklerin kargo firması aracılığı ile 19/02/2019 tarihinde davacı …’nin kayıtlı adresine davalı şirket tarafından gönderildiği ancak davacı …’nin adresinde bulunmaması sebebiyle —- tarihinde iade edildiği, dava konusu çeklerin davalı şirket elinde olduğu, taraflar arasında 19/12/2016 tarihinde yapılan satış sözleşmesinin 5. maddesinde cari hesap sözleşmesi kısmında cari hesap alacağına vade farkı faizin uygulanacağının kararlaştırıldığı anlaşılmakla davacının cari hesap borcu nedeni ile mali müşavir bilirkişi tarafından da hesaplanan 4.672,90 TL cari hesaptan kaynaklanan vade farkı borcunun bulunduğu, davacının menfi tespit davasının kısmen kabulü ile davacının, davalıya —- olmadığının tespitine, davalının davacıdan ise cari hesap alacağına istinaden vade farkı alacağı olarak İstanbul Anadolu —– İcra Müdürlüğü’nün—-Esas sayılı takip dosyasında itirazi kayıtla ödemesi yapılan — asıl alacak miktarı alacak olduğunun tespitine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davacının menfi tespit davasının KISMEN KABULÜ ile;
2-Davacının, davalıya—– borçlu olmadığının tespitine,
3-Davalının davacıdan ise cari hesap alacağına istinaden vade farkı alacağı olarak İstanbul Anadolu —. İcra müdürlüğünün — — sayılı takip dosyasında itirazi kayıtla ödemesi yapılan — asıl alacak miktarı alacak olduğunun tespitine,
4-Başlangıçta peşin olarak alınan 853,88 TL harcın alınması gerekli olan 3.096,29TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.242,41 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafın yargılama sırasında yapmış olduğu posta ve tebligat gideri 133,00 TL, bilirkişi ücreti 400,00 TL olmak üzere toplam 533,00 TL yargılama masrafının, davacı yan davasında kısmen haklı çıktığından dava konusunun toplam değerinin kabulle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 483,00 TL yargılama masrafından, davalı tarafından yargılama sırasında yapılan posta ve tebligat gideri 50,00 TL’den, kabul-ret oranına göre davacıya isabet eden 5,00 TL’nin mahsubu ile kalan 478,00 TL’ye peşin harç 853,88 TL eklenerek sonuç olarak 1.331,88 TL’nin davalı ‘dan alınarak davacı tarafa verilmesine, dava konusunun toplam değerinin redle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 50,00 TL yargılama masrafının davacı yan üzerinde bırakılmasına, davalının yapmış olduğu yargılama masrafından kalan 45,00 TL’nin davalının kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte —-uyarınca 5.335,98 TL —- alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan — avukatlık ücretinin davacı taraftan alınarak davalıya verilmesine,
8-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa; artan delil avansının davalıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.