Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1007 E. 2021/145 K. 22.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1007 Esas
KARAR NO : 2021/145
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 12/09/2018
KARAR TARİHİ : 22/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişkiye binaen düzenlenen faturaların davalı şirket tarafından ödenmediğini, basiretli bir tacir gibi ve iyi niyetli davranan müvekkili tarafından, davalı şirketin ödenmeyen cari hesap borcunu ödemesi bakımından bir takım görüşmeler yapıldığını, ancak bugüne kadar taraflar arasındaki görüşmelerden hiçbir netice alınamadığını, hem müvekkili hem de borçlu tacir olup bilindiği ticari işlerden dolayı tacir sıfatını haiz olan kimseler arasında çıkan ihtilaflarda kanuna ve usulüne uygun olarak tutulmuş ticari defterler delil olarak kabul olunacağını, ticari defterler incelendiğinde de alacağın varlığının sabit olacağını, ticari defterler karşısında aksi iddia ediliyorsa ispat külfetinin davalıda olduğunu, davalı tarafından cari hesap borcunun ödenmemesi neticesinde, müvekkili alacağının ve takip tarihine kadar işlemiş faizinin tahsili amacıyla —- sayılı dosyasında toplam —–tutarında ilamsız icra takibi başlatıldığını, anılan icra takibinin, davalının haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli yetkiye ve borca itirazı ile durduğunu, müvekkili şirketin alacağının likit bir alacak olduğunu, alacağın miktarının belli olduğunu belirterek, davanın kabulü ile davalının icra takibine yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili tarafından mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirket tarafından müvekkili şirket aleyhine müvekkilinin ödenmeyen cari hesap borcu bulunduğundan bahisle huzurda görülmekte olan davanın açıldığını, müvekkili şirketin davacı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığını, bu hususun delil listesinde sunulan cari hesap ekstresinden de açıkça görülmekte olduğunu, müvekkili şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılacak olan inceleme ile de müvekkilinin davacı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığının tespit edileceğini, bu nedenle müvekkili şirket aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi, bununla birlikte davacı karşı davalı şirket ile müvekkili arasında bulunan ticari ilişkiye binaen davacı karşı davalı şirketin müvekkiline—— borcu bulunduğunu, söz konusu cari hesap borcunu halen müvekkiline ödemediğini, bu nedenle davacı karşı davalı şirket aleyhine huzurda görülmekte olan karşı davanın açılması zorunluluğu hasıl olduğunu belirterek, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun asıl davanın reddine karşı davanın kabulü ile gazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalması kaydı ile —- cari hesap alacağının davacı karşı davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Asıl dava; ticari ilişki uyarınca düzenlenen faturalardan kaynaklı cari hesap bakiye alacağın tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Karşı dava ise yine aynı ticari ilişkiden kaynaklı olmak üzere cari hesaptan kaynaklı bakiye alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Tarafların tüm delilleri celbolunarak taraf şirketlere ticari defter kayı ve dayanak belgeler üzerinde mali bilirkişi aracılığı ile incelemeler yaptırılarak kök ve ek raparolar alınmıştır. —— tarihli mali bilirkişi raporunun dosyadaki delillere uygun, denetime açık bulunduğu açıklanmakla hükme esas alınmıştır.
Asıl davaya konu —— esas sayılı takip dosyasının celbolunarak yapılan incelenmesinde asıl davacı tarafından asıl davalı aleyhine öncelikle—-cari hesaptan kaynaklanan alacak açıklaması ile —– asıl alacak üzerinden genel haciz yolu ile icra takibi yapıldığı asıl davalı karşı davacının takibe hem icra dairesinin yetkisine hem de borca ve ferilerine itiraz etmesi nedeni ile takibin durduğu asıl davacının yetki itirazını kabul ederek takip dosyasının—- gönderilmesini talep ettiği, takibin —–esas sayılı dosyadan devam ettiği gönderilen ödeme emrine davalının itirazı nedeni ile takibin durduğu görülmüştür.
Yapılan yargılama sırasında asıl dava yönünden, davacının davayı takip etmemesi üzerine —- tarihli duruşmada davalı-karşı davacı vekilinin asıl davayı takip etmek istediğini bildirdiği ancak—- tarihli duruşmada ise davalı karşı davacı vekilinin asıl davayı takip etmediğini bildirdiğinden—- tarihli durşmada asıl davalının işlemden kaldırıldığı, —-tarihine kadar geçen —- aylık yasal sürede asıl davanın yenilenmemesi nedeni ile açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiştir. Taraflar arasında ticari ilişkinin —- yılından beri bulunduğu, davaya konu uyuşmazlığın bulunduğu, aralarındaki uyuşmazlığın —– yıllarından kaynaklandığı anlaşılmıştır. —– yılı açılış bakiyesinin her iki tarafın ticari defterlerinde —– olduğu başka bir deyişle borç ve alacağın tarafl ticari defterlerinde raporlarımadığı, görülmüştür.
Mali bilirkişi aracılığıyla taraf şirketlere ait ticari defter kayıt ve dayanak belgerini incelenmesi sonucunda; karşılıklı faturalaşma ve ödemeler mevcut olan ticari ilişki kapsamında müşteri/satıcı esaslı ticari ilişki mevcut olduğu, asıl dava yönünden davacının tanzim ettiği faturalar ve davalı ödemeleri ile davalının tanzim ettiği faturanın her iki taraf kayıtlarında mevcut olduğu, asıl dava yönünden —-davalı karşı davacının borcunun bulunduğu buna karşılık her iki tarafın sunulan kayıtları incelendiğinde —- yıl sonu itibarıyla davalı firmada —- davacının borcu mevcut iken davacının sunduğu dökümde —- tarihinde —- davalı karşı davacının alacağı olduğu ve bu tutarın —- yılında virman açıklması ile kapatıldığı ancak bu ters kayıtlı işlemin davalı karşı davacının kayıtlarında olmadığının tespit edildiği, asıl davada davacı firmanın satıcı olduğu ve kendi kayıtlarında alıcılar hesaplarında izlediği hesaptan —–alacaklı kaldığı miktarın —-yılında davalı karşı davacının takipten önce—-faturasınında hesaplara alınması sonucunda takip tarihinde bakiye —– alacaklı kaldığı, aynı şekilde davalı karşı davacının asıl davacıdan alıcı olduğu, dolayısıyla satıcılar hesabında izlediği davacı firmanın alacaklandığı faturalar ile ilgili hesap kapsamına göre her iki firmanın kayıtlarında borç ve alacak konusundaki tutarları değiştirecek—– yılında eşleşen fatura ve ödemeler sebebi ile kayıtlarda fark bulunmadığı,—- yılında ise davalı karşı davacı tarafından düzenlenen —- tarihli—– fatura davacı şirketin aynı hesapta davalı karşı davacı firmanın alacağına işlenmesi sebebi ile —– alacağı bu defa davalı karşı davacının —- tarihli faturayı asıl davacının borçlı olduğu hesaba işlemesi nedeni ile davalı karşı davacının —- alacağı kaldığı sonuç olarak asıl davacının asıl davaya konu —— alacaklı olduğu, davalı kayıtlarında da mevcut eşleşen fatura ve ödemeler sebebi ile görülmekle davacı ve davalı kayıtları uyarınca asıl davaya konu —– davacı firmanın alacağı olduğunun belirlendiği bununla birlikte her iki firmanın karşılıklı alacaklandığı hesaplar sebebi ile asıl davada davacının ve karşı davacının tuttuğu bu hesaba karşılık gelen hesabın incelenmesinde asıl davacının —– alacağı belirlenmekle birlikte davalı karşı davacı tarafından fatura düzenlenen ve alacaklanılan davacı firmaya ilişkin tutulan diğer hesap olan davalı şirket hesaplarında ve buna karşılık davacı firmasında davalının alacaklandığı hesap hareketleri sonucunda alıcı olarak davacı firmanın borçlu kaldığı dolayısıyla davalı karşı davacının satıcı olduğu hesapta —–yıl sonu itibarıyla asıl davacının borcunun mevcut olduğu ve — yılında takip öncesi karşı davacının —- faturayıda bu hesaba eklemesi sureti ile —– karşı davacının alacağının kayıtlandığı, karşı davacının itirazlarının bu hesaptan kaynaklandığı karşı davacı tarafından karşı davaya konu edilen tutar için asıl davacı tarafından sunulan belgelerde —–tutarında davalı karşı davacı bakırcıoğlu firmasının alacağının mevuct olduğu, ancak karşı davacı tarafından karşı davaya konu edilen alacağın asıl davacının her iki taraf kayıtları uyarınca —– yılı sonunda olan alacağı olduğu ve bu alacağı karşı davacının talep ettiği, oysaki karşı davaya konu alacaklı olduğu hesabın bakiyesinin— yılı sonunda —- olduğu —- tarihli fatura açıklaması ile yapılan kayıt sonucunda karşı davacı hesaplarındaki gibi —- tartışıldığı, karşı davacının —- alacağını oluşturan kayıtların —- yılına ilişkin olup devir bakiyerlerinin karşı davacı tarafından uyumlu olarak sunulmadığı buna karşılık karşı davacının —-alacağının karşılığında asıl davacı karşı davalının hesaplarında —– karşı davacının alacağının mevcut olduğu tespit edilmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda; dosya kapsamındaki tüm deliller, alınan mali bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde asıl davanın açılmamış sayılmasına, karşı davanında asıl davacı karşı davalı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olduğu gibi —– alacağının bulunduğu vicdani klanaate varılarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yazılı gerekçe ile;
1.Asıl davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA
2.Karşı davanın KISMEN KABULÜ ile; —- alacağın asıl davacı karşı davalı’dan tahsili ile asıl davalı karşı davacıya ödenmesine
3.Karşı davada fazlaya ilişkin istemin reddine
ASIL DAVADA:
1-Karar tarihinde yürürlükte olan Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 59,30 TL harcın peşin olarak alınan 196,42 TL den mahsubu ile fazla yatan 137,12 TL harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacı-karşı davalıya iadesine
2-Davacı-karşı davalı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına
3-Hüküm tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T uyarınca davalı – karşı davacı yararına tayin ve takdir edilen 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacı – karşı davalıdan alınarak davalı – karşı davacıya verilmesine,
KARŞI DAVADA:
1-Karşı davada Harçlar Yasası uyarınca alınması gereken 393,28 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 277,00 TL harcın mahsubu ile eksik ödenen 116,28 TL harcın davacı-karşı davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
2-Davalı – karşı davacı tarafından yapılan 277,00 TL peşin harç 35,90 TL başvurma harcı, 500,00 TL bilirkişi gideri, 481,00 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 1.293,90 TL yargılama giderinin karşı davanın kabul edilen kısmına isabet eden 459,36 TL ‘nin davacı – karşı davalıdan alınarak davalı – karşı davacıya verilmesine, karşı davanın reddedilen kısmına isabet eden 834,53 TL yargılama masrafının davalı-karşı davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Karşı davanın kabul edilen kısmı üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte olan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca davalı – karşı davacı yararına tayin ve takdir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı – karşı davalıdan alınarak davalı – karşı davacıya verilmesine,
4-Karşı davanın reddedilen kısmı üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte olan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca davacı – karşı davalı yararına tayin ve takdir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı – karşı davacıdan alınarak davacı – karşı davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştikten sonra ve talebi halinde taraflara iadesine,
Dair, davalı karşı davacı vekilinin yüzüne karşı davacı karşı davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile —— Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.22/02/2021