Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1004 E. 2019/778 K. 04.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1004 Esas
KARAR NO : 2019/778

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/09/2018
KARAR TARİHİ : 04/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasıda —— ile ilgil — yapımına ilişkin görüşmelerin başladığını, görüşmeler sonucunda anlaşmaya varılmasının akabinde müvekkili şirketin davalı şirkete 15/09/52017 tarihinde yapılacak makete ilişkin teklif formu gönderildiğni, teklif formunda 1/75 ölçekli maket fiyatı 70.000,00 TL + KDV olarak belirlendiğini, maketin 25 günde teslim edileceğini, teslim tarihinde fatura alınacağını, fatura tarihini izleyen 30 gün içerisinde ödeme yapılacağının kararlaştırılıdığını, ibraz edilen teklif formunu davalı şirket proje sorumlusunun imzaladığını, müvkkili şirket tarafından hazırlanan maketin 19/10/2017 tarihinde davalı şikete teslim edildiğini, teklif formunda yer aldığı gibi davalı şirket adına 19/10/2017 tarihli — seri numaralı irsaliyeli fatura kesildiğini ve fatura aslı davalı şirkete kargo yoluyla gönderildiğini, davalı şirketçe belirlenen günde ödeme yapılmaması üzerinde müvekkili şirketin 01/12/2017 tarihinde davalı şirketin proje sorumlusu — ödeme yapılmadığını, finans bölümü ile görüşüldüğünde konuyla — ilgilendiğini ancak — ulaşılamadığını belirten bir mailin şirkete gönderildiğini, davalı şirketin herhangi bir dönüş yapmadığını, bunun akabinde davalı şirkete defalarca ödeme yapılmadığına ve ödeme beklediklerine ilişkin mail atıldığını, davalı şirketin ödeme yapılacağını belirterek müvekkilini oyaladığını, cari hesaptan da görüleceği üzere davalı şirketin 13/06/2018 tarihinde toplam bakiye olan 82.600,00 TL nin 20.000,00 TL sini müvekkili şirkete ödediğini, kalan bakiye olan 62.600,00 TL sinin ise 22.600,00 TL sini 14/08/2018 tarihinde ödemeyi taahhüt ettiğini, 40.000,00 TL si için senet teklif ettğini, müvekkili şirketin 40.000,00 TL bedeli değeridneki senedi bozdurmak için faktöring şirketlerce görüşüldüğünü ancak faktöring şirketlerin sened i bozmadıkları için davalı şirketçe teklif edilen senedi kabul etmediğini, bu hususunda mail yoluyla davalı şirkete bildirildiğini, müvekkili şirketin davalı şirketçe ödeme yapılacağını taahhüt ettiklerini, ancak mailleri neticesinde bir sonuç alınamadığının bunun üzerine davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalı şirketin kendisine tebliğ edilen ödeme emrine itiraz ettiğini, tüm bu nedenlerle davanın kabulü ile davalının icra takibine yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, alacağın % 20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini mahkememizden talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkili şirketin davacının iddiasının aksine davaya konut tutar bakımında herhangi bir borcu bulunmadığını, huzurda görülen dava konusu icra tkabinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı tarafın icar inkar tazminatı talep etme hakkı bulunmadığını, usul ve yasaya aykırı şekilde tesisi edilmiş bir icra takibi bulunduğunu, müvekkili şirketin bir borcunun bulunmadığından takibin haksız olduğunu, bu itibarla icra inkar tazminatı talep edilemeyeceğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini mahkememizden talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, taraflar arasındaki sözlü anlaşma uyarınca davacı tarafından sunulan hizmet karşılığında düzenlenen faturanın davalı borçlu tarafından ödenmediği iddiasıyla fatura bedelinin tahsili için girişilen icra takibinde davalının icra dosyasına yapmış olduğu borca itiraz sonucu duran takibin devamı için , İİK nun 67 vd maddeleri uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır.
Davaya konu İstanbul Anadolu —. İcra müdürlüğünün 2018/22703 esas sayılı takip dosyasının celbolunarak yapılan incelenmesinde, davacı tarafından davalı aleyhine 16/08/2019 tarihinde 62.600 TL asıl alacağın faturadan kalan bakiye alacak açıklamasıyla alacağın tahsili için genel haciz yolu ile icra takibi yapıldığı, davalının yasal süresi içerisinde borcun tamamına asıl alacağa faize ferilerine itiraz ettiği ve takibin durduğu görülmüştür.
Mahkememizce uyuşmazlık; Taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle davacı tarafından düzenlenen faturaya dayalı olarak davalı aleyhine başlatılan dava konusu takip nedeniyle davacının davalıdan takip tutarı kadar alacaklı olup olmadığı, davalının bu bedelden sorumlu olup olmadığı, İİK 67 maddesi uyarınca itirazın iptali hüküm ve koşullarnın oluşu oluşmadığı hususlarında ihtilaf bulunduğu tespit edildi. Şeklinde belirlenmiştir.
Dosyada bir örneği mevcut faturanın incelenmesinde fatura bedelinin 70.000 + % 18 KDV= 12.600, olmak üzere toplam 82.600 TL olduğu görülmüştür.
Mahkememizce davalının BA formlarının celbine karar verilmiş olup davalının takibe konu faturayı 70.000 TL bedelle KDV hariç olmak üzere vergi dairesine bildirdiği görülmüştür.
Tarafların 2017 yılına ilişkin tüm defter ve dayanaklar üzerinde mali müşavir bilirkişi aracılığıyla defter incelemesine karar verilmiş olup, bilirkişi dosyaya sunmuş olduğu raporunda özetle, davacının 2017 yılına ait ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu ve yapılan incelemede davalıdan takip tarihi itibariyle 62.600 TL ticari defterlerinde alacaklı olarak göründüğünü, davalının ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede 2017 yılına ait ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, davalı tarafın ticari defterlerindeki kayıtlara göre, davacıya 16/08/2018 takip tarihi itibariyle 62.600 TL tutarında borçlu olarak görüldüğü, her iki tarafın ticari defterlerinin birbirini teyit ettiği davacı tarafın dava konusu faturayı ticari defterlerine işlediği ve 20.000 TL kısmi ödemeyi de ticari defterlerine işlediği yönünde rapor tanzim edilmiş rapor usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edilmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda ; dosya kapsamındaki tüm deliller; vergi dairelerinden celbolunan BA formları , alınan bilirkişi raporuna göre , taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, davalının faturaları kabul ederek BA formu kapsamında vergi dairesine bildirdiği, takibe konu faturayı usulüne uygun olarak her iki tarafında ticari defterlerine kaydettiği, ticari defterlerin birbirini teyit ettiği, davalının fatura bedelinin 20.000TL kısmını 13.06.2018 tarihinde 75 ölçek maket açıklaması ile —-şubesi aracılığı ile davacı hesabına gönderdiği dolayısıyla ticari ilişkinin de davaya dayanak faturaların davalının kabulünde olduğu, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 62.600TL alacağı bulunduğu , davacının takip tarihinden önce faiz talebinin olmadığı, takip tarihi itibariyle tarafların tacir olması nedeniyle ticari faiz işletilmesi gerektiği, alacağın likit ve belirlenebilir olması nedeniyle icra inkar tazminatı hüküm ve koşullarının oluştuğu sonuç ve kanaatine varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1.DAVANIN KABULÜ İLE,
2-Davalıın İstanbul Anadolu —-. İcra müdürlüğünün 2018/22703 esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptaline,
3-Asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
4-Alacağın % 20 si olarak hesap edilen 12.520 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Başlangıçta peşin olarak alınan 756,06 TL harcın alınması gerekli olan 4.276,20 TL harçtan mahsubu ile bakiye 3.520,14 TL karar ve ilam harcının davalı taraftan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu peşin harç 756,06 TL, posta ve tebligat gideri 98,50 TL, bilirkişi ücreti 750 TL, olmak üzere toplam 1.604,56 TL yargılama masrafının davalı taraftan davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan —— uyarınca 7.236 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.