Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1002 E. 2019/236 K. 12.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/1002
KARAR NO : 2019/236

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 31/10/2012
KARAR TARİHİ : 12/03/2019

DAVA :
Davacı vekili Mahkemeye sunduğu 31/10/2012 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; davacıya ait ———- plakalı aracın—————- yönetiminde iken 13/09/2013 günü ——– istikametinden ———————— doğru —— karayolu üzerinde sağ şeritte seyretmekte iken aynı yönde seyretmekte olan ve davalılardan —————– adına kayıtlı olan————————- plakalı tırı kullanan ————- sevk idaresindeki kamyonun davacı aracına yakın seyretmeye başladığını, davacı aracını kullanan kişinin uzaklaşmak istediğini, ———–plakalı kamyonun şerit ihlali yapmak sureti ile —————— plakalı otomobilin sol arka tarafına şiddetli bir şekilde çarptığını, çarpışmanın şiddeti ile davacı aracın dairesel şekilde dönüp karayolunun orta tarafındaki reöfüje çarparak ters döndüğünü, arkadan aynı yönde seyretmekte olan ———— idaresindeki ———– plakalı aracın duramayarak davacı aracın sağ tarafına vurduğunu, —————- plakalı kamyon sürücüsünün olayda tam kusurlu olduğunu, davacıya ait aracın tamamen kusursuz olduğunu, olayın —— karayolu üzerinde ————– kavşağında meydana geldiğini, mobese kameraları bulunduğunu, ——– plakalı kamyonun trafik sigortası ile ———— tarafından sigortalandığını, kasko sigortası ile de ————– tarafından sigortalandığını beyanla fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 19.785,78 TL tazminatın olay tarihi olan 13/09/2012 tarihinden itibaren % 18 avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 12/03/2019 tarihli celsedeki esas hakkındaki beyanında; % 100 kusur oranının karşı tarafta olduğunu beyanla bu yöndeki bilirkişi raporu esas alınarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı —————– vekili Mahkemeye sunduğu 26/11/2012 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davacının şerit ihlali yapması ve emniyet şeridinden geçip davalı aracının önüne kırması sonucu kaza oluştuğunu, kazada davalı sürücüsünün kusuru olmadığını, davacı aracında iddia edilen miktarda hasar oluşmasının mümkün olmadığını ve talebin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ——————–. vekili Mahkemeye sunduğu 24/12/2012 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: davalı ——————ait aracın kasko poliçesi kapsamında ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı olduklarını, davacının zorunlu trafik sigorta limitini aşan zararından sorumlu tutulabileceklerini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ———————- vekili Mahkemeye sunduğu 31/12/2012 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: kazada tarafların % 50 ‘şer oranında kusurlu olduğunu, —————– kayıtları ile durumun sabit olduğunu, davacının gerçek zararından poliçe limitiyle ve sigortalıların kusuru oranında sorumlu olduklarını, davacı tarafın avans faizi talep etmesinin yersiz olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Davalı —————- vekili 12/03/2019 havale tarihli esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ——————dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da katılmamıştır.
Diğer davalı ve davalı vekilleri karar celsesine katılmamışlardır.
İstanbul Anadolu —————–. Asliye Hukuk Mahkemesi ————- Esas sayılı dosyasında —————- tarihinde görevsizlik kararı vermesi üzerine dava dosyası mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılarak yargılamaya devam olunmuştur
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davaya konu trafik kazası nedeniyle kusur ve hasar/zarar miktarı ile davalıların zararı tazmin yükümlüsü olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, hasar bedeli tazminatı(maddi tazminat) davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER
Dosyada mübrez bulunan 13/09/2012 tarihli maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağına göre; ————-sevk ve idaresindeki ——— plakalı araç ve ——————sevk ve idaresindeki ————–plakalı araç ile ——— sevk ve idaresindeki ——————- plakalı aracın kaza yaptıkları anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez 24/01/2012 tarihinde ——- tarafından tanzim edilen ——————— Poliçesi incelendiğinde; poliçenin ——————tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının —————– sigortalanan aracın ——- model Çekici, poliçe limitinin ise 22.500,00 TL ile sınırlı olduğu anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez 08/07/2012 tarihinde,——————–.tarafından tanzim edilen Kasko Sigorta Poliçesi incelendiğinde; poliçenin 08/07/2012-2013 tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının——————-, sigortalanan aracın ———- model Çekici, poliçe limitinin ise 30.000,00TL ile sınırlı olduğu anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez ——————- plakalı aracın tescil bilgileri incelendiğinde; ————— adına, ————— plakalı aracın ise ————– adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan keşif sonucu Makine Mühendisi bilirkişi 09/09/2013 havale tarihli raporunda özetle; dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde davalı ————– maliki olduğu ——- plakalı araç sürücüsü ———————- %100 oranında kusurlu olduğunu, ————– plakalı araç sürücüsü—————— ile ————- plakalı araç sürücüsü ——- kusurunun bulunmadığını, hasar gören ————- plakalı aracın 2012 yılı itibariyle kasko bedeli 22.500,00 TL piyasa değeri 19.500,00 TL ile 24.000,00 TL arasında değişmekte olduğunu, —————- plakalı aracın onarılıp eski haline gelmesi için KDV dahil 7.139,00 TL’ye ihtiyaç bulunduğunu, olayın oluşu yönünden tespit edilen hasar bedelinin dosya kapsamına uygun olduğunu, davacı tarafın 7.139,00 TL değer kaybının tamamının olayda % 100 kusurlu bulunan ————– plakalı araç malikince ödenmesi gerektiğini beyan ve rapor etmiştir.
Makine Mühendisi bilirkişi 22/01/2014 havale tarihli ek raporunda özetle; davacı tarafça talep edilen zarar miktarının abartılı ve uygun olmadığını,—— plakalı aracın onarılıp eski haline gelmesi için KDV dahil 7.139,00 TL’ye ihtiyaç bulunduğunu, 4 hasarı bulunan aracın orjinalliğinin önceden bozulduğunu, değer kaybı talebinin uygun olmadığını, olayda hasar gören aracın hususi oto ve ticari amaçlı olarak kullanılmayan araç olduğunu, eğer ticari amaç için kullanılıyor ise hangi işte ve ticari olarak kullanıldığına ilişkin vergi beyanının esas alınması gerektiğini, maliyeden alınmış yıllık gelir beyannamesinin dosyaya sunulması gerektiğini, davacının aracında mahrum kaldığı süre içinde ticari kaybının söz konusu olmadığını, ayrıca çekici bedeli ile ilgili herhangi bir belgenin dosyada bulunmadığını beyan ve rapor etmiştir .
Makine Mühendisi bilirkişilerin heyet halinde sundukları 01/06/2014 havale tarihli raporunda özetle; ——— plakalı araç sürücüsü ————-‘ın asli ve % 75 oranında kusurlu olduğunu, ————— plakalı aracın sürücüsü ————- tali ve % 25 oranında kusurlu olduğunu, ————— plakalı ————– hususi aracın hasar bedelinin 7.139,00 TL, araçtan faydalanma gideri 1.500,00 TL, Çekici Ücreit 125,00 TL, aracın değer kaybı tutarının 2.250,00 TL olmak üzere toplam 11.014,00 TL olduğunu, davalının % 75 kusur oranı dikkate alındığında 8.260,50 TL olduğunu beyan ve rapor etmişlerdir.
Makine Mühendisi Trafik Uzmanı bilirkişilerin heyet halinde sundukları 17/11/2014 havale tarihli ek raporunda özetle; ————— plakalı ——————– model hususi aracın hasar bedeli 7.139,00 TL, araçtan faydalanma gideri 1.500,00 TL, çekici ücreti 125,00 TL, aracın değer kaybı tutarının 2.250,00 TL olmak üzere toplam 11.014,00 TL olduğunu beyan ve ek rapor etmiştir.
Bilirkişi rapor ve ek raporları taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler(TBK m. 51).
UYGULANACAK MEVZUAT
Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır(KTK m. 90).
14/05/2015 tarih ve 29355 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na, 2/02/2016 Tarih ve 29612 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yayım tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişiklik Yapılmasına Dair Genel Şartlar’ın 4. Maddesi ile eklenen ve 01/06/2015 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği düzenlenen “genel şartların uygulanacağı sözleşmeler” başlıklı C.11. Maddesi “Bu Genel Şartlar yürürlük tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanır.” şeklindedir.
Yeni genel şartlar C.11 maddesine göre genel şartlar yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun doğal sonucu olarak artık eski genel şartların yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma imkanı bulunmamaktadır(Yargıtay ———— Hukuk Dairesi’nin 29/05/2017 Tarih, 2016/14573 Esas ve 2017/6035 Karar Sayılı İlamı).
Kaza tarihinin ve sigorta poliçe tarihinin genel şartlarının yürürlüğe girdiği 01/06/2015 tarihinden sonra olması dikkate alındığında, açılan davalar 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca değerlendirme yapılarak hüküm kurulması gerekir(İstanbul BAM———-. Hukuk Dairesi’nin 12/07/2017 Tarih, ————–Esas ve ———————-Karar Sayılı İlamı).
SORUMLULUK VE SİGORTA TEMİNATI
Müteselsil Sorumluluk
TBK’nın 61. Maddesine göre; birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.
Aynı şekilde 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu(KTK)’nıun 88. Maddesine göre de bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.
Araç Malikinin Sorumluluğu
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu(KTK)’nıun 85. Maddesi; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” şeklindedir. Ancak, işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur. Sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilir.(KTK Madde 86)
İşleten; araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır.(KTK Madde 3)
Sigortanın Sorumluluğu
Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.(KTK Madde 97)
Sigorta şirketinin sorumluluğu, kaza tarihinde geçerli olan poliçe limitlerle sınırlıdır.(KTK Madde:93)
Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez(KTK Madde:95/1).
TEMERRÜT VE FAİZ
Sürücü ve araç maliki, haksız fiilin işlendiği tarihte temerrüde düşmüş olur.(TBK Madde: 117/2)
Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.(KTK Madde 99)
3095 sayılı yasanın 2. Maddesine göre; Bir miktar paranın ödenmesinde temerrüde düşen borçlu, sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça, geçmiş günler için aynı Kanunun 1. maddesinde belirlenen orana göre(yasal faiz) temerrüt faizi ödemeye mecburdur.
———————– Bankasının önceki yılın 31 Aralık günü kısa vadeli avanslar için uyguladığı faiz oranı, yukarıda açıklanan miktardan fazla ise, arada sözleşme olmasa bile ticari işlerde temerrüt faizi bu oran üzerinden istenebilir. Söz konusu avans faiz oranı, 30 Haziran günü önceki yılın 31 Aralık günü uygulanan avans faiz oranından beş puan veya daha çok farklı ise yılın ikinci yarısında bu oran geçerli olur(3095 s.y. M. 2/2).
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller, Trafik Kazası Tespit Tutanağı, Araç Tescil Bilgileri, Sigorta Poliçesi ve Hasar Dosyası, Kusur Tespiti, Bilirkişi Raporları,—————-İlamı, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; 13/09/2012 tarihinde davalı —————– sevk ve idaresindeki —————- plakalı araç ile ———- sevk ve idaresindeki ——————– plakalı aracın karıştığı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü ————– %75 oranında, sürücü ——————– %25 oranında kusurlu oldukları, her ne kadar İstanbul Anadolu——————. Asliye Hukuk Mahkemesi ‘ne bilirkişi ———————- tarafından sunulan 09/09/2013 havale tarihli bilirkişi raporu ve aynı bilirkişi tarafından hazırlanan 22/01/2014 tarihli bilirkişi ek raporunda davalı sürücü ———————- ‘ın % 100 oranında kusurlu olduğu rapor edilmiş ise de, daha sonra üçlü bilirkişi heyetinden alınan kök ve ek raporda davalı Sürücü ———————– % 75 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, görevsiz mahkemece alınan kusur testine ilişkin tekli bilirkişi ve üçlü bilirkişi raporlarında dayanılan ihlal maddeleri farklı olması nedeniyle çelişki bulunduğu, bu nedenle çelişkinin giderilmesi amacıyla mahkememizce 21/09/2018 tarihli ara karar ile bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği, ancak davacı vekilince mahkememize sunulan 12/12/2018 tarihli dilekçe ile yeni bir bilirkişi incelemesine gerek olmadığı beyan edilerek 09/09/2013 ve 17/11/2014 tarihli raporlara göre davanın aynen kabulüne karar verilmesini talep ettiği, buna göre 03/06/2014 havale tarihli bilirkişi heyeti raporunun olayın oluşuna ve somut olaya uygun, gerekçeli ve denetime elverişli olması nedeniyle hükme esas alındığı, davada trafik(ZMMS) poliçesini düzenleyen sigorta şirketinin de taraf olması nedeni ile poliçe tarihi itibariyle 01/06/2015 tarihinden önce yürürlükte bulunan Genel Şartların uygulanması gerektiği, bu doğrultuda hazırlanan gerekçeli, denetime elverişli ve somut olaya uygun olması nedeniyle hükme esas alınan gerek tekli bilirkişi gerekse heyet bilirkişisi tarafından hazırlanan rapora göre davacının 7.139,00 TL hasar bedeli zararının bulunduğu, davacının kusuruna tekabül eden miktar tenzil edildiğinde davacının talep edebileceği hasar miktarının 5.354,25 TL olduğu, davacı her ne kadar ön inceleme duruşmasından ve bilirkişi raporu sunulduktan sonra 24/10/2013 tarihli dilekçe ile değer kaybı, çekici ücreti ve araç mahrumiyetine ilişkin tazminat talep etmiş ise de, gerek bu taleplere ilişkin harçlandırılmış bir dava bulunmaması, gerekse davalıların açık muvafakati bulunmadığından bu istemlerin iddianın genişletilmesi niteliğinde olması ve gerekse de, davacı vekilince davanın 19.785,78 TL üzerinden harçlandırılarak 02/10/2013 tarihli dilekçesinde bu miktarın hasar bedeli olduğunun talep edilmiş olması nedenleri ile değer kaybı, çekici ücreti ve araç mahrumiyet zararı ile ilgili usulünce açılmış bir dava bulunmadığından bu talepler hakkında karar verilmesinin mümkün olmadığı, İstanbul Anadolu ——–Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen kararın yalnızca ——————. tarafından temyiz edilmiş ve davacı tarafça da kararın katılma yoluyla temyiz edilmiş olması karşısında kararı temyiz etmeyen davalılar ——————— yönünden davacı lehine usulü kazanılmış hak oluştuğu(Yargıtay ———— HD’nin 26/11/2018 tarih – 2016/9600 E – 2018/11197 K sayılı ilamı), bu nedenle bu davalıların ilk kararda belirtilen miktar olan 8.260,00 TL ‘den sorumluluklarının bulunduğu, davalı ————– aleyhine herhangi bir temyiz bulunmadığından oluşan usuli kazanılmış hak karşısında bu davalının zarardan sorumluluğunun bulunmadığı, ilk kararı temyiz eden davalı ——. ‘nin ise kabul edilen kusur durumuna göre zarardan sorumluluğunun 5.354,25 TL ile sınırlı olduğu, buna göre davalı sürücü’nün davacı tarafın zararından haksız fiil hükümlerine göre, —————- plakalı aracı kaza tarihini kapsar şekilde KTK Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalayan davalı ————Şirketinin davacı tarafın zararından kaza tarihindeki poliçe limitleri içinde kalmak kaydıyla KTK’nın 97. Maddesine göre, davalı işleten/malik’in ise davacı tarafın zararından, sürücü kusuru ve araçtaki bir bozukluğun birlikte kazaya neden olmuş olmaları ve kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini iddia ve ispat edilmediğinden KTK 85/1-4 ve 86. maddelerine göre işleten olarak kusursuz sorumluluk esaslarına göre müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, zararın haksız fiilden kaynaklanması nedeniyle tazminata yasal faiz uygulanması gerektiği, davalı sürücü —————– ve araç maliki—— yönünden temerrütün haksız fiil tarihi itibari ile gerçekleştiği, davalı —– Şirketi yönünden ise dosya kapsamı itibari ile her hangi bir başvuru olmaması nedeniyle temerrüdün dava tarihi itibariyle gerçekleştiği, sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın —————. yönünden reddine, davalılar ———————–. yönünden kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın—————– Yönünden REDDİNE, davalılar ——————-. yönünden KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
2-Hasar bedeli tazminatı 8.260,00 TL’nin davalılar —————— yönünden kaza tarihi olan 13/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte , davalı———————— Yönünden dava tarihi olan 31/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve davalı——sorumlu olduğu miktar kaza tarihinde geçerli olan poliçe limitleri dahilinde kalmak ve 5.354,25 TL ile sınırlı olmak kaydı ile davalılar davalılar ——————————- müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine.
3- Başlangıçta peşin olarak alınan 293,85 TL harcın alınması gerekli olan 564,24 TL harçtan mahsubu ile bakiye 270,39 TL karar ve ilam harcının -davalı —————————- sorumluluğu 175,27 TL ile sınırlı olmak kaydıyla- davalılar ——————————————-.’den müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu posta ve tebligat gideri 506,50 TL, bilirkişi ücretleri 1.050,00 TL olmak üzere toplam 1.556,50 TL yargılama masrafının, davacı davasında kısmen haklı çıktığından dava konusunun toplam değerinin kabulle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 650,00 TL yargılama masrafından, davalı—————- tarafından yargılama sırasında yapılan posta ve tebligat gider 78,00 TL’den, kabul-ret oranına göre davacıya isabet eden 45,00 TL’nin mahsubu ile kalan 605,00 TL’ye peşin harç 293,85 TL eklenerek sonuç olarak 898,85 TL’nin -davalı —————. ‘nin sorumluluğu 582,65 TL ile sınırlı olmak kaydıyla- davalılar ——————-.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, dava konusunun toplam değerinin redle sonuçlanan kısma oranı sonucu bulunan 907,00 TL yargılama masrafının davacı üzerinde bırakılmasına, davalı————- yapmış olduğu yargılama masrafından kalan 33,00 TL’nin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacının davalı ———————- Yönünden yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan————————uyarınca 2725 TL avukatlık ücretinin davalılar ————————————–.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacıya; artan delil avansının davalı ——————- iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı —– vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve temyiz harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile Yargıtay ‘a temyiz yolunun açık olduğu, temyiz dilekçesinde temyiz edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın temyiz edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.