Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/989 E. 2019/839 K. 12.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/989 Esas
KARAR NO : 2019/839 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 22/09/2017
KARAR TARİHİ: 12/09/2019
DAVA :Davacı vekili mahkememize sunduğu —- havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Davacı ile davalı arasında —-tarihli —- imzalandığını, Sözleşmenin konusunun davalının üstlenmiş olduğu konutların kaba yapı işlerinin davacı tarafından yapılması işi olduğunu, taraflar arasındaki sözleşme gereği yapılan işler için toplam 6 hak ediş ve hakediş icmalleri düzenlendiğini, Taraflar arasındaki 6. Son hak edişin —- tarihinde düzenlendiğini, bu hakedişlerin toplam bedelinin KDV hariç —- TL olduğunu, sözleşmenin 10.1 maddesine göre davalı tarafça her hak edişten KDV hariç %5 oranında kesinti yapıldığını, bu kesintilere göre – hak edişten KDV hariç —- TL, -. hak edişten KDV hariç —– TL.,- hak edişten KDV hariç —- TL., – hak edişten KDV hariç —-TL, -. hak edişten KDV hariç —- TL., -. hak edişten KDV hariç —-TL. olmak üzere toplam KDV hariç — TL. kesinti yapıldığını, Bu kesintiler toplamının – TL + —-TL. KDV = —– TL olduğunu, davacının, taraflar arasındaki sözleşmeyle yüklendiği tüm edimleri yerine getirdiğini, inşaatların bittiğini ve bağımsız bölümlerin bir kısmının satıldığını, davacının yükümlülüklerini yerine getirdiği geçici kabul tutanağı ile de açıkça belirtildiğini, taraflar arasındaki sözleşmeye göre de yapılacak herhangi bir işin de kalmadığını, davalının hak ediş kesintilerini davacıya ödemekle yükümlü olduğunu fakat bu yükümlülüğünü yerine getirmediğini, ancak davacının hakediş kesinti toplamı olan —- TL yerine maddi hata sebebiyle kesintiler için —- TL/lik —– tarihli e-fatura davalıya gönderdiğini, fatura gönderilmeden önceki dönemlerde de davalıya borcu ödemesi için sözlü ihtarlar yapıldığını, davalının ödeme yapmaması üzerine İstanbul Anadolu 8. İcra Müdürlüğü’nün —— Esas sayılı dosyasından yasal takibe geçildiğini, davalının takibe karşı süresi içinde sözleşmenin 21. maddesine göre vadesi gelmiş bir borcunun bulunmadığını gerekçe göstererek itirazda bulunduğunu, itirazla takip durdurulduğunu, davalı tarafından —– tarihinde Betonarme İşleri Geçici Kabul Tutanağı düzenlendiğini, bu tutanağa göre ön inceleme yapıldığını, davacı yanca yapılan işin sözleşme ve eklerine uygun olduğunu, geçici kabule engel olabilecek eksik, kusur ve amaların bulunmadığı belirtildiğini, tutanağa göre işin bitirildiği tarihin —- tarihi olduğunu, davacının işin bitim tarihinde —- borcu olmadığına, vergi borcu olmadığına dair sözleşmede belirtilen belgeleri eksiksiz olarak davalıya verdiğini, taraflar arasındaki sözleşmede belirtilen yükümlülükler ve diğer tüm yükümlülüklerin davacı tarafından yerine getirildiğini davacı yanca yapılacak hiçbir iş ve işlem kalmadığını, davalı, hak ediş kesintilerini ödemekle yükümlü olup bu yükümlülüğünü yerine getirmediğini beyan etmiş, bu nedenlerle davalarının kabulüne, borçlunun itirazının iptaline, takibin devamına, Davalının; Alacağın % 20′ sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini” talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP :
Davalı vekili mahkememize sunduğu —– tarihli cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında —- tarihinde, davalının inşa etmeyi üstlendiği konut inşaatının kaba yapı işlerinin davacı şirket tarafından yapılması hakkında—- Sözleşmesi imzalandığını, davacının —- tarihli dilekçesinde; KDV dahil toplam —– TL kesinti hesaplandığını, ancak maddi hata nedeniyle kesintiler için —TL’lik —-tarihli e-faturanın davalı şirkete gönderildiğini beyan ettiğini, bu ödemenin, davalı şirketçe yapılmaması üzerine (taraflar arasındaki sözleşme uyarınca henüz istenemez yani müeccel borç olduğu için), davacı tarafından —- tarihinde İstanbul Anadolu 8. İcra Müdürlüğü’nün —- Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine takip başlatıldığını, İşbu icra takibine, takibe konu edilen borcun henüz müeccel olması sebebi İle yasal süresi içinde —– tarihinde borca ve ferilerine itiraz edildiğini, henüz vadesi gelmemiş olan yani muaccel olmayan alacaklar hakkında icra takibi başlatılmasının hukuken mümkün olmadığını, davaya konu faturanın dayanağı olan —- tarihli sözleşmenin “Hak edişlerin Ödeme Esasları” başlıklı 21.maddesi oldukça açık olduğunu, buna göre ödeme tarihlerinin kademeli olarak hesaplanması konusunda tarafların anlaştıklarını, sözleşmeye göre ödeme tarihlerinin; Hakedişlerin ödenmesi, nakit teminatı ve verilmiş ise avans düşüldükten sonra kalan miktar için fatura tarihini müteakip; %30’u 30 gün sonra, %35’i 60 gün sonra, %35’i 90 gün sonra yapılacaktır. (İşverenin ödeme günü her ayın 15’idir.)” şeklinde açıkça ve tarafların hür iradesi ile belirlendiğini, davacının, davalı şirkete kesmiş olduğu —- tarihli —-TL’lik faturaya ilişkin kademeli ödeme tarihlerinin; —- TL’nin %30′ u —- TL olup; fatura tarihini (—) müteakip 30 gün eklendiğinde, bedelin %30’luk kısmına ilişkin ödeme tarihi — TL’nin %35’i — TL olup; fatura tarihini (—) müteakip 60 gün eklendiğinde, bedelin %35’lik kısmına ilişkin ödeme tarihi – TL’nin %35’i – TL olup; fatura tarihini (-) müteakip 90 gün eklendiğinde, bedelin %35’lik kısmına ilişkin ödeme tarihi– olması gerektiğini, davacı tarafın, basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğüne aykırı davranarak davalı adına düzenlemiş olduğu faturaya ait sözleşmeyle kararlaştırılan ödeme günlerine riayet etmeden, takip tarihinde henüz muaccel olmayan yani müeccel olan hakkedişin tamamını haksız ve hukuka aykırı olarak davaya konu icra takibine koyduğunu, davalı firma tarafından — tarihinde yani icra takip tarihinden sonra tamamı muaccel hale gelen davaya konu icra takibine konu edilen fatura bedelinin borç muaccel hale geldikten sonra davalı tarafından — tarihinde davacı şirketin banka hesabına ödendiğini, taraflar arası akdedilen sözleşmeye göre ve takip tarihi itibarıyla müeccel olan alacağın davacı tarafından haksız olarak takibe konu edildiğini, zaten sözleşmeye göre de alacak muaccel olduğunda davacı yana ödenerek bakiyenin kapatıldığını beyan etmiş, bu nedenlerle; davanın reddine, Davacının; Alacağın % 20’ sinden az olmamak üzere Kötü Niyet tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve Vekalet Ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına” karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLER :
-İstanbul 8. İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı dosyası
-Taraflar arasında —- tarihinde akdedilen Taşeron Tip Sözleşmesi
-Takibe konu fatura fotokopisi
-Mali Müşavir bilirkişi tarafından dosyaya sunulan —- tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafın — yıllarına ait ticari defterlerinin davacı lehine delil vasfının bulunduğu, taraflar arasında ticari ilişkinin —tarihinde başladığı, takibe konu – tarihli —TL tutarlı faturanın davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, takibe konu fatura bedelinin davalı tarafından takip ve dava tarihinden sonra —tarihinde — TL ödeme yapılarak fatura bakiyesinin kapatıldığı, davacı tarafın ticari defterlerinin incelenmesinde — yıllarına ait dönemde davacının davalıdan takip tarihi — tarihi itibariyle — TL alacaklı olduğu, davalı tarafın —–yıllarına ait ticari defterlerinin davalı lehine vasfının bulunduğu, taraflar arası ticari ilişkinin — tarihinde başladığı, takibe konu —- tarihli —TL tutarlı faturanın davalı ticari defterinde kayıtlı olduğu, takip tarihi olan —- tarihi itibariyle davalının davacıya takibe konu fatura için —TL borçlu olduğu, takibe konu faturaya istinaden davalı tarafından davacıya takip ve dava tarihinden sonra — tarihinde — TL ödeme yapılarak takibe konu bakiyenin kapatıldığı, taraflar arasında imzalanan – tarihli taşeron sözleşmesine göre taraflar arası son hakedişin — tarihinde düzenlendiği, sözleşmenin 10. Maddesine göre alacağın takip tarihi itibariyle muaccel olduğu, taraflar arasında uygulanacak faizin avans faizi olduğunu beyan ve rapor etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT
Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan faturaya dayalı alacağa istinaden başlatılan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
İstanbul Anadolu 8. İcra Müdürlüğü’nün —-Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; ödeme emrinin borçlu tarafa — tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından ödeme emrine —– tarihinde süresinde itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durdurulduğu, borçlu gider avansı olmadığından itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ edilmediği görüldü.
Davacı taraf itirazı öğrenme tarihinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü sürede İİK 67 maddesine istinaden itirazın iptali davasını açmıştır.
Dosyada mevcut tüm delillerin değerlendirilmesinde, taraflara ait – yıllarına ait ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu, taraflar arasında – tarihinde ticari ilişkinin başladığı, takip tarihi olan – tarihi itibariyle davacının davalıdan takibe konu faturadan dolayı – TL alacaklı olduğu, takibe konu faturanın tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının defter kayıtlarına göre de takip tarihi olan – tarihinde davacıya takibe konu fatura için — TL borçlu olduğu, davalının nakit teminat kesintisinin iadesinin sözleşmenin 21. Maddesine göre yapılması gerektiği iddiasının mevcut olduğu, fakat taraflar arası ihtilafın hakediş ödemelerinde olmadığı, takibe konu fatura muhteviyatının nakit teminat kesintisi olduğu, nakit teminat kesintisi iadesi ise taraflar arası akdedilen sözleşmenin 10. Maddesinde düzenlendiği, davalı tarafından hakedişlerin tam bakiye olarak davacıya ödendiği, işin ayıplı ya da eksik yapıldığı konusunda taraflar arasında ihtilaf olmadığı, davacı tarafından yapılan işin davalının kabulünde olduğu, davaya konu nakit teminatın son hakediş tarihi olan —- tarihine 3 ay eklemek sureti ile —tarihinde alacağın muaccel olduğu, davalı tarafından davacıya takip ve dava tarihinden sonra—-tarihinde — TL ödeme yapılarak takibe konu fatura bakiyesinin kapatıldığı, bu hususun infaz aşamasında icra dairesi tarafından değerlendirilmesi gerektiği, davacı tarafın —–TL alacağı için uygulanacak tarafların tacir olması nedeni ile faizin ticari avans faizi olduğu, takibe ve davaya konu faturanın davalı ticari defterinde kayıtlı olduğu, alacağın davalı tarafından belirli ve bilinebilir olduğu, takibe itirazın haksız olduğu anlaşılmakla davanın kabulü ile davacı lehine %20 si oranında icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının itirazın iptali davasının KABULÜ ile İstanbul Anadolu 8. İcra Müdürlüğü’nün ——- Esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptaline, takibin aynen devamına,
2-Davalının —– tarihinde davadan sonra yaptığı — TL’nin infaz aşamasında icra dairesince değerlendirilmesine,
3-6.689,15 TL’nin %20’si olan 1.337,83, TL’nin icra inkar tazminatı olarak davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Başlangıçta peşin olarak alınan 31,40 TL harcın ve icra takibi peşin harcı 33,45TL’nin, alınması gerekli olan 456,94 TL harçtan mahsubu ile bakiye 392,09 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu peşin harç 31,40 TL, posta ve tebligat gideri 129,90 TL, bilirkişi ücreti 700,00 TL olmak üzere toplam 861,30 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 2.725,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa; artan delil avansının davalıya iadesine,
8-Karar kesinleştiğinde İstanbul Anadolu 8. İcra Müdürlüğü’nün —- Esas sayılı dosyasının merciine iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/09/2019