Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/943 E. 2022/131 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/943
KARAR NO: 2022/131
DAVA: İtirazın İptali (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 12/09/2017
KARAR TARİHİ: 24/02/2022
DAVA:Davacı vekili mahkememize sunduğu —- tevzi tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle: Davalılardan,— için müteveffa —–teminat gösterildiğini ve üzerine—- ipotek koydurmasına muvafakat ettiğini, kefil olan —, davacı yandan — tarihinde boşandığını, davalı yanın, ekonomik zorluk çektiğini gerekçe gösterip o tarih itibari ile — ipoteğini kaldırmadığını, müteveffa — dairesini satmak zorunda kaldığını, alıcının da tapusunu alabilmek için, davalı — borcunu bankaya yatırdığını ve ipoteği kaldırdığını, Bu konuların—- bulunduğunu, kesinleşmiş olan kararda —–arasında havale ilişkisinin olmadığını, uyuşmazlık konusu yapılan paranın davacı yan tarafından yatırıldığının belirtildiğini ve bu kararın kesin hüküm haline geldiğini, davalı — diğer davalı — tarihinde aralarında yaptıkları—– devir edenlerin ortağı oldukları —– lehine bankalara verdiği bütün kefaletleri kaldırtmayı kabul ve beyan ettiğini, devir alanın, söz konusu kefaletler kapsamında devir edenden talep edilen ve/veya devir eden tarafından ödenen tutarların esasen kendi sorumluluğunda ve yükümlülüğünde, bunları kendisinin ödeyeceğini, bunların devir eden tarafından ödenmek durumunda kalınması halinde ilk yazılı talep üzerine devir edene derhal nakden ödeneceğini kabul ve taahhüt ettiğini, alacağın tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, davalıların itraz ederek takibi durdurduğunu, bu sebeple davayı açma zorunluluğunun doğduğunu belirterek davanın kabulüne, borçlunun itirazının iptaline, takibin devamına, davalının alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahküm edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili ——- tarihli cevap dilekçesinde özetle: Alacaklıya borcunun bulunmadığını, alacağın zaman aşımına uğradığını, davalı yanın ——kullanabilmesi için davacının eski eşi olan—– üzerine ipotek koyulduğunu,—- işbu taşınmazı satmak zorunda kalması sebebi ile ipoteğin kaldırılması için gereken —– tarihinde davacı tarafından ödendiğinden bahisle işbu bedelin tahsilinin talep edildiğini, ipoteğin kaldırılması için ödenen kredi bedelinin ödeme tarihinin —– olduğunu ve davacı yanın bu tarihte şirket hissedarı olduğunu, davacı ve diğer şirket hissedarları şirketteki mevcut paylarının tamamını —- yevmiye sayılı ve —–devrettiğini, pay devrinin kredi bedelinin ödenmesi tarihinden —-sonra yapıldığını, ancak davacı yan tarafından, paylarını devreden şirket ortakları ile devralan —– gereğince dava dilekçesinde bu yazılı belgeye uyulmayarak takibe itiraz edildiğinin iddia edildiğini, davacının iddiasının aksine, hisse devrinden önce yapılan ödemelerin davalı yan tarafından ödeneceği yönünde bir hükmün bulunmadığını, kefaletlerin kaldırılması ve borçların ödenmesi yönünde verilen taahhüdün, hisse devri sonrasında yapılan ve/veya ortaya çıkan borçlar için verildiğini, hisse devrinden önce ödenen şirket borçları için davalı yanın, davacıya ve diğer devreden ortaklara bir taahhütte bulunmadığını, davacı ve paylarını devreden şirket ortakların, pay satın alma —– uyarınca hisse devri yapan ortakların işbu protokol tarihi itibarıyla şirkette hiçbir hak ve alacaklarının bulunmadığını kabul ve beyan ettiğini, aynı vekil aracılığı ile şirket hissesini devreden diğer hissedarlardan —-, başka bir taşınmaza konulan ipoteğin kaldırıldığını ve bu bedelin davalı yana ödenmediği iddiası ile —– dosyası üzerinden açılan itirazın iptali davasının bulunduğunu ve mahkemenin eski ortak —- yönünden açılan davanın reddine karar verdiğini, yine dava konusu banka kredisinin ödendiği tarihte davacı dahil hisse devri yapan diğer ortakların davalı yana borcunun bulunduğunu, davacının delil olarak dayandığı—– üzerinden alınan ve iki ayrı heyet tarafından oluşturulan bilirkişi raporlarında da bu hususun tespit edildiğini, söz konusu dava dosyasından alınan —–çektiğinin tespit edildiğini, davacı yanın, şirket hesabından çektiği meblağları ödemediğini ve şirket hissedarı olduğu dönemde ipoteğin kaldırılması için ödendiğini iddia ettiği — geri istediğini, davacının iddiasının mesnetsiz olduğunu ve kötü niyetli olduğunu, davacı yan tarafından—- tarihinde yapılan ödemenin, şirkete olan borcuna mahsuben yapıldığını ve bu hususun şirketin ticari defter ve kayıtları ile de sabit olduğunu belirterek davanın reddine, davacının alacağın % 20′ sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasın karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —- tarihli cevap dilekçesinde özetle: Davacı yanın, diğer davalı—-yöneticisi olduğu sırada şirketin ciddi ekonomik sıkıntı için de olması ve kısa vadeli borçların ödenebilmesi için, müteveffa eşinin adına kayıtlı taşınmazı teminat göstermek suretiyle şirket hesabının da bulunduğu—– adına kredi temin ettiğini, davacı yan gibi diğer iki ortağın da aynı şekilde taşınmazlarını teminat suretiyle şirket adına krediler temin ettiğini, ortaklarının —– şirket kasasından çekerek kendi uhdelerinde bulundurdukları için, şirketin borçlarını ödeyemez durana gelmesi karşısında bu paraları şirketin içine koymaya ve şirketin borçlarını ödemeyi kararlaştırdığını, anlaşma çerçevesinde davacı yanın boşandığı eşi —– taşınmazının satış bedeli olarak alıcı —- nezdindeki hesabına yatırmış olduğu —- çektiğini, yine aynı tarihte ortağı olduğu—- mevduat hesabına yatırdığını, bu olaydan iki ay sonra davalı yan ile—-ortakları davacı—- tarihinde pay satın alma protokolünün —- tarihinde imzalandığını ve protokolün imzalanmasından sonra —— yevmiye numarası ile limited şirket hisse devri sözleşmesi uyarınca davacı yanın sahip olduğu payların tamamının davalı yana devredildiğini, davacı yanın —— yatırılma işleminin devir sözleşmesinden önce olduğunu, davalı yanın şirket ile hiçbir bağının kalmadığını, davacı yanın, icra takibinde —– gecikme tazminatı talep ettiğini, fakat dava dilekçesinde bu talebine yer vermediğini yalnızca —-talep ettiğini, bu sebeple davacı yanın gecikme zammından feragat ettiğini, davalı yanın aleyhine daha önce açılmış hiçbir davanın bulunmadığını— onanmasıyla kesinleşen—- tarihli kararında davacı yanın yararına hiçbir hükmün olmadığını, bu davada davalı —-yargılamanın başından beri şirketin mevduat hesabına parayı yatıran kişinin davacı yan olduğunu, ancak davacı yanın ipoteği kaldırılması için ödeme yapmadığını ve şirkete olan borcu için ödeme yaptığını ileri sürdüğünü, —- tarihli pay satın alma protokolü ekinde, pay devrinden önce ödenmiş borçların şirket hisselerini devralan davalı yanın ya da şirketin ödeyeceğine dair hiçbir hükmün olmadığını, tüm bu nedenlerle ortağı olduğu şirkete borçlu olan davacının, boşandığı eşinin taşınmazının satış bedelinden aldığı —— tarihinde şirketin mevduat hesabına yatırmasının ardından yaklaşık —- yıla yakın bir zaman geçtikten sonra davalı yandan talep etmesinin hiçbir hukuki dayanağının olmadığını belirterek davanın reddine, davacının; alacağın % 20′ sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
—– sayılı takip dosyası,
-Davaya konu sözleşme ve protokolleri,
—– dosyası ile verilen gerekçeli karar sureti,
—– sayılı dosyası sureti,
-Mali Müşavir bilirkişinin mahkememize sunduğu —- tarihli raporu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, alacağa dayalı başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı — adına kayıtlı olan taşınmazın davalı —– kredi kullanabilmesi için ipotek verilmesi nedeniyle ipoteğin kaldırılması için bankaya borcun ödenmesi amacıyla davacı tarafça şirket hesabına para gönderilip gönderilmediği, şirket hesabına —– ipoteğin kaldırılmasına ilişkin olup olmadığı, ödenen bu bedelin davalı taraftan talep edilip edilemeyeceği, talebin zaman aşımına uğrayıp uğramadığı noktasındadır.
Tarafların dilekçelerinde bildirdikleri delilleri toplanmışır.
—– sayılı takip dosyasının incelenmesinde: Ödeme emrinin — tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından —- tarihinde yasal süresinde borca itiraz dilekçesi verildiği, icra dairesince takibin durdurulduğu, dosyada gider avansı bulunmadığından borca itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ edilmediği, öğrenme tarihinden itibaren — yıllık hak düşürücü sürede itirazın iptali davasının açıldığı tespit edilmiştir.
—– onama ilamı ile —kesinleşme şerhli gerekçeli kararın gönderildiği, davacısının — davalısının —- davanın alacağın tespiti davası olduğu, mahkemece davanın reddine karar verildiği,
—- tarihli cevabi yazısı ile dosyanın — incelemesinde olduğunu,—- üzerinden dosyaya ait tüm evrakların gönderildiğinin bildirildiği, mahkemenin —- gerekçeli karar v erildiği, asıl dava davacısının —, davalısının —- davanın itirazın iptali davası olduğu, —- sayılı birleşen davasında ise davacısının —–, davanın alacak davası olduğu, asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verildiği,
—tarihli cevabi ———- edildiğinin bildirildiği, ayrıca —– tarihinde firmanın hesabına yatırılan —– tutarlı işlem dekontunun gönderildiği, dekontun incelenesinde parayı yatıranın —- olduğu, açıklama kısmında——— tarafından para yatırma işlemi yazılı olduğu görülmüştür.
Mahkememizce uyuşmazlık hakkında mali müşavir bilirkişiden rapor aldırılmasına karar verilmiş, dosya bilirkişiye teslim edilmiş, bilirkişi raporunu —- tarihinde teslim etmiş ve rapor taraflara tebliğ edilmiştir.
— bilirkişi mahkememize sunduğu — tarihli raporunda özetle:
Dosyada mevcut tüm deliller hep birlikte değerlendirilerek, hükme esas alınan —- tarihli bilirkişi raporu dayanak yapılarak;
Dava ve takip konusu alacağın davalı—- kredi borcuna ipotekli dava dışı—- taşınmazın satışına nedeniyle dava dışı taşınmaz alıcısı tarafından davalı—– yatırılan paranın iadesi talebine istinaden başlatılan icra takibi ve takibin itiraz üzerine durdurulması üzerine açılan itirazın iptali davası olduğu, dava dışı—– davacının boşandığı eşi, davalı — dava dışı —– kullandığı —– kefili olduğu,
Dosyada mevcut dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf delilleri üzerine yapılan dosyanın incelenmesinde tespit edilen hususlar:
Davacının davalı —- ortağı olduğu, —- tarihli pay devri sözleşmesi ve aynı tarihli ek protokolü düzenlenerek şirketteki payını —- devrettiği, devir tarihi itibari ile davacının pay devri yaptığı şirketten alacağının olmadığını beyan ettiği,
Davacının —-tarihinde boşandığı eşi — adına kayıtlı —- davalı —— olan borcuna karşılık ipotek verdiği, Davacının boşandığı eşi dava dışı—- adına kayıtlı, ancak davalı —- borcuna karşılık ipotekli taşınmazını —-şahsa sattığı, satış bedeline karşılık dava dışı —- açılan vadesiz banka hesap numarasına —- havale edildiği, aynı tarihte ve—- dava dışı —– tarafından banka dekontu imzalanarak paranın hesaptan çekildiği,
Dava dışı — tarafından — tarihinde çekilen— aynı tarih ve saatte davacı— davalı ———–vadesiz hesabına yatırıldığı,
Davalı —- tarafından—tarihinde davacı — şirketin —- olarak yatırıldığı,
Dava dışı — adına olan ve davalı ——– ipotekli taşınmaz üzerindeki ipoteğin fek edilip edilmediğinin dosya kapsamından anlaşılamadığı, ilgili —– sorulması gerektiği, Davacının—– ödemesinin banka dekontunda para yatırma işlemi ibaresi ile yatırıldığı, ipotek fek karşılığı ödendiğine dair ibare bulunmadığı,
— tarihli cevabi yazısı ile şube müşterisi —— edildiğinin bildirildiği, ayrıca — tarihinde firmanın hesabına yatırılan—- tutarlı işlem dekontunun gönderildiği, dekontun incelenesinde parayı yatıranın —- olduğu, açıklama kısmında——tarafından para yatırma işlemi yazılı olduğu,Dava dışı —— kullandığı ticari krediye ipotekli taşınmazın dava dışı alıcısına satıldığı, satış bedelinin dava dışı —- hesabına yatırıldığı, işlemin yapıldığı bankada dava dışı —— adına yatan paranın davacı———- yatırıldığı, davacı — da aynı gün davalı —- yatırıldığı,
Davacı tarafından davalı —- yatırılan paranın ipotekli taşınmazın bedeli olarak yatırılan para olması ve paranın da dava dışı —- adına olması halinde davacının davalılar aleyhine iade talepli başlattığı icra takibi ve işbu itirazın davası davasında davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı,
Davacı tarafından davalı—- hesabına yatırılan paranın davacıya ait hesaptan havale edildiği, paranın davacıya ait olduğunun kabulü halinde ise; mahkememizce mali müşavir bilirkişiden aldırılan rapora göre, paranın yatırıldığı — tarihi itibari ile davacının davalı —–borçlu olduğu,
—- sayılı dosyası ile verilen kararın — geçerek onandığı, davacının davalı——— olarak borçlu olduğu, ödemenin borcuna karşılık yapıldığı, kefalete dair ödemenin davalı şirket tarafından yapıldığı, davacı tarafından — alacak kaydına dair açıklama içermeyen havale ile davalı ——– yatırılan paranın borca mahsuben yatırıldığından davacı tarafından iade talepli icra takibi ve icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasında haksız olduğu, davalılar tarafından davacının icra takibinde kötü niyetli olduğunun dosya kapsamında ispatlanamadığı anlaşılmakla; davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
2-Davaya konu takibin haksız olduğu ancak davacının kötü niyetli olduğu ispat edilemediği anlaşılmakla davalılar vekillerinin kötü niyet tazminatı taleplerinin reddine,
3-Başlangıçta peşin olarak alınan 2.148,74 TL harcın alınması gerekli olan 80,70 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 2.068,04‬ TL’nin karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafın yargılama sırasında yapmış olduğu masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı—– tarafından yargılama sırasında posta ve tebligat gideri olarak yapılan 150,00 TL yargılama masrafının davacı taraftan alınarak bu davalıya verilmesine,
6-Davalı —- tarafından yargılama sırasında posta ve tebligat gideri olarak yapılan 125,80 TL yargılama masrafının davacı taraftan alınarak bu davalıya verilmesine,
7-Davalılar —–yargılama sırasında kendilerini ayrı ayrı vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 23.524,50 TL avukatlık ücretinin davacı taraftan alınarak davalılara verilmesine,
8-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa; davalı tarafından yatırılan ve artan delil avansının kendilerine iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı ——yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——– Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/02/2022