Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/870 E. 2018/42 K. 12.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİKARAR

ESAS NO : 2017/870 Esas
KARAR NO : 2018/42

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 12/01/2018

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 15/08/2017 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Davalının müvekkili ve müvekkili şirket yetkilisi hakkında icra takibi başlatıldığını cari hesap uayrınca 6.025,28 TL alacaklı olduğu iddiasıyla icra işlemi başlatıldığını, borçlular için şirketin bulundğuu adrese ödeme emri gönderildiğini ancak tebligatalraın 01.03.2017 tarihinde … Muhtarılığna usulsüz bir şekilde tebliğ edildiğinin tespit edildiğini, buna karşın İstanbul Anadolu …. İcra hukuk mahkemesinin…. esas sayılı dosyası ile usulsüz tebliat nedeniyle dava açtıklarını,mahkemenin yargılama neticesinde …. açısından davanın kabulüne müvekkili şirket açısından davanın reddine karar verildiğin, davalı tarafından icra takip işlemlerine devam edilmesi nedeniyle müvekkili ve müvekkili şirket yetklisinin tüm hesapları üzerin hciz konuldğunu, hacizleri kaldırmak amacıyla icra dosyasına 9.951,45 TL icra borcu ve 49,50 tebligat masrafı olmak üzere toplam 10.000,95 TL dosya borcunu ödemek zorunda kaldıklarını, davalı cari hesap ektresi uyarınca alacaklı olduklarını iddia etse de, bu iddanın gerçeğe aykırı olduğunu, müvekili şirketin davalı şirketin …plakalı aracını 1 yıllığına kiraladığını, kira bedelini peşin olarak ödediğini, sözleşmenin bitimine 2 ay kala 29/01/2017 tarihinde aracın iade edilerek yeni bir araç için yeni bir sözlüşme yapıldığını, davalı şirketçe müvekkili şirkete km aşımından 1.070,85 EURO+KDV faturası kesilceğini, müvekkili şirkete de kendilerine iade faturası olarak 1.583,99 EURO+KDV faturası kesmeleri gerektiğinin belirtildiğini, davalı tarafın bu faturayı tebliğ alarak itarazda bulunmadığına, davalının hukuka aykrıı bir şekilde 1.583,99 Euro KDV faturayı dikkate almadan cari hesap ekstersi uyarınca alacaklı olduğu iddasıyla icra takibine geçtiğni, davalı tarafın borçlu olmasına rağmen hukuka aykırı bir şekilde icra takibi yaptığını beyan ederek, müvekkilinin davalı tarafa İstanbul Anadolu … İcra müdürlüğü ….e sayılı dosyası borcu olmadığının tespiti ile, icra takibi nedeniyle dosyaya yatıralan 10.000,95 TL’nin 09/08/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, alacağın %20 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 30/10/2017 havale tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle: cevap dilekçesindeki hususların reddi ile dava dilekçesini tekrar ederek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 19/09/2017 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: Uyuşmazlığın taraflar arasında imzalanan oto kiralama sözleşmesine dayandığını, uyuşmazlık dayanağının kira sözleşmesi olması nedeni ile sulh hukuk mahkemelerinin yetkili olduğunu, tebligatın usulüne uygun olduğunu, tebligatın oto kiralama sözleşmesinde yer alan adres olduğunu, sözleşme gereği davacı tarafın adresinin değişmesi halinde adresini bildirmesi gerektiğini, araçların aylık kira bedeli kiralama süresince sabit olup, bu bedele %18 KDV eklenerek fatura kesileceğini, ancak bu bedelin kiralama süresince araç başına toplam 50.000 KM ile sınırlı olduğunu, sözleşmede araçların iadelerinde toplam 50.000 km üzeri kullanımlarda ek ücret taahhüt ettirilir hükmünün yer aldığını, icra takibi dayanağının …… plakalı araca ait KM limit aşımı bedeli faturası olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde ….. plakalı aracın kiralanması nedeni ile kilometre aşımından dolayı aylık kira bedeline ek olarak kullanım ücreti ödenip ödenmeyeceği, davalının davacıdan alacakı olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, İstanbul Anadolu … İcra müdürlüğü ….. Esas sayılı dosyasından dolayı borçlu olmadığının tespiti(menfi tespit) ve davalıya ödenen 10.000,95 TL’nin istirdadı davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Menfi tespit davasını düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 72/1. Maddesindeki ” Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır(TTK m.4). Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalara bakmakla görevlidir.(TTK m.5).
Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın, kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları görürler. (HMK md.4/1-a)
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, araç kiralama sözleşmesi, araç teslim tutanağı, İstanbul Anadolu 14. İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı dosyası iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde;
davacının davalıdan 22/03/2016 tarihli oto kiralama sözleşmesi ile araç kiraladığı ve kiralanan…..plakalı aracın 22/03/2016 tarihli 0 araç teslim tutanağı ile davacıya teslim edildiği, taraflar arasındaki ilişkinin araç kiralama sözleşmesinden kaynaklandığı, kira ilişkisinden doğan her türlü davanın 6100 sayılı HMK’nın 4/1-a maddesi gereğince sulh hukuk mahkemesinin görev alanında olduğu, her ne kadar 6102 sy TTK.nu 6100 sy HMK.dan sonra yürürlüğe girmiş ise de HMK.nun 4/1-a maddesi özel nitelikte bir düzenleme içerdiğinden görevin kira sözleşmelerinde görevli mahkeme olan Sulh Hukuk Mahkemesine(HMK m.4) ait olduğu sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak yargılama harç ve giderleri görevli mahkemede değerlendirilmek üzere Mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, bu nedenle 6100 sayılı HMK’nın 115/2. Maddesi uyarınca dava şartı noksanlığından davanın usulden REDDİNE,
2-Taraflardan birinin, karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın görevli İSTANBUL ANADOLU NÖBETÇİ SULH HUKUK MAHKEMESİ’ne gönderilmesine,
3-Yasal süre içinde Mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde, Mahkememize davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin iş bu kararın tefhim/tebliği ile İHTARINA,
4-Dava dosyasının talep üzerine gönderilmesi halinde yargılama giderlerine görevli mahkemece hükmedilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.