Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/814 E. 2018/1189 K. 29.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/814 Esas
KARAR NO : 2018/1189
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/08/2017
KARAR TARİHİ : 29/11/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … tarafından Zorunlu Mali Mesuliyet sigortası yapılan ——- plakalı aracın, müvekkiline ait—- plakalı araca, —– tarihinde çarpması sonucu hasara uğradığını, söz konusu kazada davalı sigortalı araç sürücüsünün % 100 oranında kusurlu olduğunu, kaza nedeniyle müvekkilinin aracında 6.068,67 TL hasar tutarının meydana geldiğini, zararaın karşılanmasına ilişkin talebin 05/04/2017 tarihinde sigorta şirketine ihbar edildiğini, talebe cevap verilmeidğini ve her hangi bir ödeme yapılmadığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL hasar tutarının, 100,00 TL değer kaybının ve 250,00 TL ekspertiz masrafının 15/04/2017 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi, yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte karşı tarafa yükletilmesini ve davanın kabulüne karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan —– plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde ——- numaralı Trafik Poliçesi ile sigortalı olduğunu, talep konusu aracın güncel kilometresinin 190.594 olduğunun tespit edildiğini, bu kilometredeki aracın değer kaybına uğramayacağını, bu hususla ilgili olarak Sigorta Tahkim Komisyonunca -.E.—v—-K: sayılı tahkim başvurusunda da aracın güncel kilometresine yönelik itirazlarının kabul gördüğünü, sigorta şirketinin sorumluluğunun 33.000,00 TL limiti ile sınırlı olduğunu, açılan hasar dosyası kapsamında yapılan hasar tespitine göre 1.619,81 TL hasar tazminatı ödendiğini, değer kaybı ile ilgili ekspertiz ücretinin talep eden/edenler tarafından ödeneceğini, değer kaybı tespitinin başbakanlık hazine müsteşarlığı tarafından düzenlenen 01/06/2015 yürürlük tarihli Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarına göre belirlenmesesi gerektiğin,i talebin reddi ile masraf ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesi gerektiğini beyan etmiş olup davanın reddine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davaya konu trafik kazası nedeniyle kusur oranları ile davalının zararı tazmin yükümlüsü olup olmadığı olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava,tarfik kazası nedeni ile davacı aracında oluşan hasar ve değer kaybı bedeli tazminatı(maddi tazminat) davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dosyada mübrez temlik sözleşmesi incelendiğinde temlik alanın ——- , temlik edenin – A—–olduğu görüldü.
Celp ve tetkik olunan 23/02/20167 tarihli maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağına göre; ——- sevk ve idaresindeki ——- plakalı araç ile ——- sevk ve idaresindeki —– plakalı aracın arka kısmına çarpması ve çarpmanın etkisi ile savrulan——– plakalı aracın da önünde beklemekte olan ——— sevk ve idaresindeki ———— plakalı araca çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez ———–tarihli …. tarafından tanzim edilen Trafik Sigorta Poliçesi incelendiğinde; poliçenin ———- tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının Nevzat Yalçın olduğu, araç başına maddi hasar limitinin ise 31.000,00 TL ile sınırlı olduğu anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez fatura incelendiğinde dava konusu aracın onarım bedeline ilişkin 6.068,87 TL lik fatura düzenlendiği görülmüştür.
Davacı tarafından davalı … şirketine karşı KTK 97 maddesi uyarınca başvuruda bulunulduğu, başvurunun 05/04/2017 tarihinde davalı sigortaya tebliğ edildiği görüldü.
Sigorta şirketi tarafından açılan hasar dosyası kapsamında davalı tarafından davacıya hasar bedeli olarak 1.619,81 TL hasar tazminatı ödemesi yapıldığı görüldü.
Davacı tarafından araçtaki hasarın tespiti yönünde alınan ekspertiz raporuna ilişkin 354,00 TL bedelli fatura sunulduğu görüldü.
Dosyada mübrez 24/09/2018 tarihli ıslah dilekçesi incelendiğinde; davacının hasar bedeli 100,00 TL yi 3.449,96 TL ıslah ettiği, toplam 4.449,96 TL hasar bedeli ve 250,00 TL ekspertiz ücretini sigorta şirketinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek en yüksek avans faizinin işletilmesine karar verilmesini talep eder şekilde ıslah ettiği anlaşılmıştır.
Makine Mühendisi bilirkişi 30/07/2018 havale tarihli raporunda özetle; Sürücü ——-’nın sevk ve idaresindeki ————- 2918 sayılı KTK’nun 56/1 önünde giden araçları güvenli ve yeterli mesafeden takip etmeme ve 84/4 arkadan çarpma kurallarına ihlal ettiğinden asli ve tamamen kusurlu olduğu, ———- plakalı araç sürücüsü ——– ve ——– plakalı aracın sürücüsü ——- kırmızı ışıkta beklemekte iken meydana gelen kazada kusurunun olmadığı, davacı vekilinin aracında oluşan hasarın işçilikler ve KDV dahil 6.068,87 TL onarım bedelinin makul ve yerinde olduğunun, zararın davalı … şirketince karşılanması gerektiğini, 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren değer kaybı hesaplama koşullarına göre ——– plakalı ——- model 190.534 km deki araçta değer kaybı oluşmadığı yönünde rapor tanzim edilmiş, rapor taraflara tebliğ edilmiştir.
Davalı vekili bilirkişi raporuna karşı sunmuş olduğu itiraz dilekçesinde davacı tarafından dosyaya sunulan temlik sözleşmesinin hukuka aykırı olduğunu, her ne kadar TBK madde 183 gereğince alacağın temliki gerçekleştirilmiş ise de sigorta alacaklarının nitelikleri gereği temlik edilemeyeceğini, temlik alanın sigortacı olmadığından yapılan temlikin de geçersiz olduğunu, bu nedenle davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini beyan etmiştir.
TBK 183 Kanun sözleşme veya işin niteliği engel olmadıkça alacaklı borçlunun rızasını aramaksızın alacağı 3. Bir kişiye devredebilir. Borçlu, devir yasağı içermeye yazılı bir borç tanımasına güvenerek alacağı devralmış olan üçüncü kişiye karşı alacağın devredilemeyeceğinin kararlaştırılmış bulunduğu savunmasını ileri süremez. Hükmünü içermektedir.
Dosyada mevcut temlik sözleşmesi incelendiğinde temlik edenin dava dışı —– temlik alanın ise davacı şirket olduğu, KTK 97 maddesi uyarınca davalı … şirketine davacı şirket tarafından başvurulduğu, davalı … tarafından başvuru neticesinde yine davacı şirket hesabına 1.619,81 TL hasar tazminatı ödendiği davalının bilirkişi raporuna itiraz etmesine rağmen ödemeyi davacı şirket hesabına yaptığı, temlik sözleşmesine zımnen kabul ettiği, anlaşılmakla temlik sözleşmesinin geçerli olduğu, davalının itirazının yerinde olmadığı görüldü.
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, ödeme dekontu, hasar dosyası, poliçe, kaza tespit tutanağı, takip dosyası, iddia ve savunmalar ile tüm dosya kapsamı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; 23/02/2017 günü meydana gelen trafik kazasında davacı araç sürücüsünün kusurunun olmadığı, davalı sigortalı araç sürücüsünün % 100 kusurlu olduğu, alınan bilirkişi raporunda davacının aracında toplam 6.068,87 TL hasar oluştuğu, davalı sigortanın 1.619,81 TL davacıya hasar ödemesinde bulunduğu, davacının aracında alınan bilirkişi raporunda değer kaybının oluşmadığının tespit edildiği, davalı tarafından düzenlenen sigorta poliçesinde kaza başı teminat limitinin 31.000,00 TL olduğu, davacının aracında oluşan hasar tutarının sigorta limitleri dahilinde olduğu, davalı … tarafından ödenmeyen eksik 4.449,96 TL yi davacının huzurdaki dava ile talep etmekte haklı olduğu, sigorta şirketine başvuru tarihinden 8 gün sonrası hesap edilen 24/04/2017 tarihinden itibaren davalının temerrüdünün gerçekleştiği ve yasal faizden sorumlu olduğu sonuç ve vicdani kanaatine varılarak davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda belirtildiği gibi;
1-Davanın KABULÜNE,
4.449,96 TL nin 24/04/2017 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan 31,40 TL harcın alınması gerekli olan 303,97 TL harçtan mahsubu ile bakiye 272,57 TL karar ve ilam harcının davalı taraftan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu peşin harç 31,40 TL, posta ve tebligat gideri 178,30 TL, bilirkişi ücreti 500,00 TL ve 250 TL ekspert ücreti , olmak üzere toplam 959,70 TL yargılama masrafının davalı taraftan davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 2.180,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/11/2018