Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/671 E. 2020/380 K. 17.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/671 Esas
KARAR NO : 2020/380
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 20/06/2017
KARAR TARİHİ: 17/09/2020
DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu——- havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle;—- tarihinde davalı ————– plakalı araç sürücüsünün asli ve tam kusuru ile neden olduğu tek taraflı kazada araçta yolcu olarak bulunan ——— öldüğünü, davacıların çocuklarını kaybettiklerinden desteğinden mahrum kaldıklarım, kaza nedeniyle davalı şirkete yapılan başvuru sonucu açılan hasar dosyasından yapılan aktüer hesabına dayalı olarak davacılara eksik yetersiz ödeme yapıldığım, ölenin yaşı, dava konusu trafik kazasındaki kusur durumu ve davacı anne ve babanın bakiye hayat süreleri dikkate alındığında ödemenin yetersiz olduğunun açık olduğunu, yapılacak bilirkişi hesaplaması ile bu hususun ortaya çıkacağını belirtmiş ve fazlaya dair haklan saklı kalmak üzere toplam ———- destekten yoksunluk tazminatının davalı şirketten ticari avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili Mahkememize sunduğu——– havale tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle: dava dilekçesini tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunduğu —– tarihli dilekçe ile; davacı—— davacı ———-dava değerini yükselttiği ve harcını yatırdığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili ——— tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; önceki beyanlarını tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu——– havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: dava konusu kazaya kanşan —— plakalı aracın davalı şirkete—— poliçesiyle sigortalı olduğunu, poliçenin——– vadeli odluğunu, kişi başına ——— teminat limiti olduğunu, kusur oranında sorumlu olduklannı, davacının davadan önce başvurduğunu ve hasar dosyası açıldığını, davacıya bu dosyadan —-tarihinde———— ödendiğini, davalı şirketin yükümlülüğünü yerine getirdiğini, bu nedenle davacının davalıdan alacağının kalmadığım ve davanın reddinin gerektiğini, davacının ölenin Ölmeden önce sürekli ve düzenli desteğini ispat etmesi gerektiğini, davacının davalı şirketten temerrüt tarihinden itibaren ve avans faizi ile talep ettiğini, bunların hukuka aykırı olduğunu ve reddinin gerektiğini, davalı şirket ödeme yaptığından temerrüde düşmediğini belirtmiş ve davanın reddini istemiştir.
Davalı vekili hüküm duruşmasına katılmamıştır.
Uyuşmazlık Konusu: Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde dava konusu trafik kazası nedeniyle kusur durumu ve davacıların desteklerini yitirip yitirmedikleri, davalının zararı tazmin yükümlüsü olup olmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, destekten yoksun kalma tazminatı(maddi tazminat) ve manevi tazminat davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER
Celp ve tetkik olunan ——- tarihli ölümlü trafik kazası tespit tutanağına göre;————- sevk ve idaresindeki —– plakalı araç ile tek taraflı kaza yaptığı anlaşılmıştır.
Celp ve tetki edilen—– tarihinde —— tarafından tanzim edilen ——– tarihleri arasında geçerli olduğu, sigortalısının —–sigortalanan aracın —— plakalı araç, poliçe limitinin ise kişi başına —– kaza başına ——— sınırlı olduğu anlaşılmıştır.
Celp ve tetkik olunan tescil bilgileri incelendiğinde; kaza tarihi itibariyle — plakalı aracın —– adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Makine Mühendisi ve Aktüerya Uzmanı Bilirkişi heyetinden ——- havale tarihli raporunda özetle: kusur yönünden; davalı şirkete ———- kazanın oluşumunda % 100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, davacıların murisi yolcu——— sürücünün alkollü oludğunu bilerek araca binmesi nedeniyle kendi ölümünde % 20 oranında müterafik kusurlu olduğu, tazminat yönünden; yukarıda (II/4) sayılı bentte müteveffanın kazancı yönünden yapılan irdelemenin takdirinin mahkeme’ye ait olmak üzere, asgari ücret ve asgari ücretin 2 katı seçeneğine göre hesaplama yapıldığı, müteveffanın trafik kazasının oluşumunda kusuru bulunmadığı; ancak sürücünün alkollü olduğunu bilerek araca binmesi hususunun mahkeme’ye TBK.m.52/1 hükmüne göre indirim nedeni benimsenmesi halinde oranının takdiri Mahkeme’ye ait olmak üzere Mahkemece % 20 oranının benimsenmesi ihtimaline göre, hesaplama yapıldığı, buna göre, asgari ücret seçeneğine göre, ——– ödemesinin yasal faiz ölçüsünde güncellenerek indirilmesinden sonra davacı annenin ——— karşılanmamış destekten yoksun kalma zaran oluştuğu, asgari ücretin 2 katı seçeneğine göre, davalı —-ödemesinin yasal faiz ölçüsünde güncellenerek indirilmesinden sonra, davacı annenin ——, davacı babanın ———- karşılanmamış destekten yoksun kalma zaran oluştuğu, tazminat ile başkaca mükerrerlik teşkil eden indirim nedeni varlığının dosyada bulunmadığı, tüm seçenekler bakımından önceki ödemede dahil olmak üzere, kaza tarihindeki zorunlu trafik sigortası teminat limitlerinin aşılmadığı; dava yazısı ekindeki başvuru kapsamına nazaran, davalı —— tarihinde başvurulduğu: davalı —— tarihinde ödeme yaptığı; kural olarak usulen yanılan başvuruyu takip eden —-günü sonrasında ilişkili mevzuat kapsamında davalı Sigortacının temerrüde düştüğünü beyan ve rapor etmiştir.
Aktüerya Uzmanı Bilirkişi —-havale tarihli ek raporunda özetle: (1/2-B) sayılı bentte dosyaya giren emsal ücretlerin ayrı ayrı tanıtıldığı; (1/2-C) sayılı bentte açıklanan nedenlerle, benimsenen emsal ücretlerin ortalaması dikkate alınarak, müteveffanın desteğe esas kazancı olarak hesaplamada kullanıldığı, kök raporda da açıklandığı üzere, sebep sorumlusu tam kusurlu olduğundan indirim yapılmadığı: ancak sürücünün alkollü olduğunu bilerek müteveffanın araca binmesinin TBK.m.52/1 hükmü uyarınca Mahkemece indirim nedeni olarak benimsenmesi ihtimali dikkate alınarak, % 20 indirim uygulandığı, işaret edilen hususlar kapsamında, yeniden yapılan değerlendirme ve davalı sieorta şirketinin ödemesinin yasal faiz ölçüsünde güncellenerek indirilmesinden sonra, davacı annenin —- babanın —-karşılanmamış destekten yoksun katma zararı oluştuğu, önceki ödeme dahil kaza tarihindeki zorunlu trafik sigortası limitleri aşılmadığı; sigorta şirketine—— tarihinde başvuru yapıldığı; ödeme tarihinin —– olduğu, buna göre temerrüt tarihinin mahkemenin takdirinde olduğunu beyan ve rapor etmiştir.
Kusur ve aktüer raporları taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler(TBK m. 51).
Maddi Tazminat
Haksız fiil sonucunda ölüm gerçekleşmişse; cenaze giderleri, ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar uğranılan zararlar olarak kabul edilir.(TBK Madde: 53)
Destekten yoksun kalma zararları, Borçlar Kanunu hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.(TBK Madde: 55/1)
UYGULANACAK MEVZUAT
——- kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır(KTK m. 90).
————- yayımlanarak yayım tarihinde yürürlüğe giren————- tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği düzenlenen “genel şartların uygulanacağı sözleşmeler” başlıklı C.11. Maddesi “Bu Genel Şartlar yürürlük tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanır.” şeklindedir.
Yeni genel şartlar C.11 maddesine göre genel şartlar yürürlük tarihi olan ——- tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun doğal sonucu olarak artık eski genel şartların yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma imkanı bulunmamaktadır————– tarihinden sonra olması dikkate alındığında, açılan davalar —— tarihinde yürürlüğe giren——— uyarınca değerlendirme yapılarak hüküm kurulması gerekir————-
SORUMLULUK VE SİGORTA TEMİNATI
Müteselsil Sorumluluk
TBK’nın 61. Maddesine göre; birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.
Aynı şekilde 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu(KTK)’nıun 88. Maddesine göre de bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.
Araç Malikinin Sorumluluğu
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu(KTK)’nıun 85. Maddesi; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” şeklindedir. Ancak, işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur. Sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilir.(KTK Madde 86)
İşleten; araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır.(KTK Madde 3)
Sigortanın Sorumluluğu
Zarar görenin,———-öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.(KTK Madde 97)
Sigorta şirketinin sorumluluğu, kaza tarihinde geçerli olan poliçe limitlerle sınırlıdır.(KTK Madde:93)
Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez(KTK Madde:95/1).
MÜTERAFİK KUSUR İNDİRİMİ
6098 sayılı TBK’nın 52. Maddesine göre; Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir. Zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hâkim, tazminatı indirebilir.
Hatır Taşıması
KTK’nın 87. Maddesine göre; yaralanan veya ölen kişi, hatır için karşılıksız taşınmakta ise veya motorlu araç, yaralanan veya ölen kişiye hatır için karşılıksız verilmiş bulunuyorsa, işletenin veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin sorumluluğu ve motorlu aracın maliki ile işleteni arasındaki ilişkide araca gelen zararlardan dolayı sorumluluk, genel hükümlere tabidir.
TEMERRÜT VE FAİZ
Sürücü ve araç maliki, haksız fiilin işlendiği tarihte temerrüde düşmüş olur.(TBK Madde: 117/2)
Sigortacılar, hak sahibinin ———–genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.(KTK Madde 99)
3095 sayılı yasanın 2. Maddesine göre; Bir miktar paranın ödenmesinde temerrüde düşen borçlu, sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça, geçmiş günler için aynı Kanunun 1. maddesinde belirlenen orana göre(yasal faiz) temerrüt faizi ödemeye mecburdur.
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan/sunulan deliller, Nüfus Kaydı, Trafik Kazası Tespit Tutanağı, —– müzekkeresi, Araç Tescil Bilgileri, ——–,Kusur Tespiti, Ceza/Soruşturma Dosyası, Sosyal ve Ekonomik Durum Araştırması, Hesap/Aktüer Raporu, Islah/Talep Arttırım, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; ——günü dava dışı ———kullandığı aracın tek taraflı kaza yapması neticesinde davacıların çocuğu—– vefat ettiği, kazanın meydana gelmesinde ——— tam kusurlu olduğu, davalı … şirketinin kaza tarihinde kaza yapan aracın işletenin sorumluluğunu sigorta eden şirket olduğu bu nedenle sürücünün kusuru oranında meydana gelen zarardan sorumlu olduğu, davacıların müteveffanın anne ve babası olmaları nedeniyle müteveffanın desteğinden yoksun kaldıkları, bu kapsamda davalı ——— yapılan ödeme güncellendikten sonra davacı ————– karşılanmayan destekten yoksun kalma zararının olduğu, aynı araçta bulunan———- savcılık ifadelerinde——– evinde yemek yedikten sonra başka bir arkadaşlarının yanına kahve içmek için gittikleri esnada kazanın olduğu beyan edildiğinden davacıların desteğinin araçta hatır için taşındığının anlaşıldığı, bu nedenle hatır indirimi yapılması gerektiği, ayrıca ———— alkollü olması ve davacıların desteğinin sürücünün alkollü olduğunu bilerek araca binmesi nedeniyle müterafık kusur indirimi yapılması gerektiği ——— kanaatine varılarak tespit edilen zarardan %20 oranında hatır taşıması indirimi yapılmış ve davacı———– talep edebileceği, bu miktardan da yine sürücünün alkollü olduğunun bilinerek aracına binilmesi nedeniyle % 20 oranında müterafık kusur indirimi yapılmış ve nihai olarak ———- destekten yoksun kalma tazminatı talep edebileceği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kısmen kabulüne yapılan takdiri indirimler nedeniyle yerleşik yargı uygulaması gereği davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına———-karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
2-Davacı——-destekten yoksun kalma tazminatının —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı —— sorumluluğu kaza tarihinde geçerli poliçe limiti kalmak kaydıyla davalıdan alınarak davacı ——-verilmesine,
-Davacı ——– destekten yoksun kalma tazminatının ——– tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ——- sorumluluğu kaza tarihinde geçerli poliçe limiti kalmak kaydıyla davalıdan alınarak ——–verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 4.900,62 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40 TL’nin ve ıslah harcı olarak alınan 395,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 4.474,22 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 10.126,32 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
6-Davanın reddedilen kısmının takdiri indirimden kaynaklanması nedeniyle davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Davacı tarafça 31,40 TL başvuru harcı, 31,40 TL peşin harç, 395,00 TL ıslah harcı, 1.700,00 TL bilirkişi ücreti, 464,20 TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere yapılan toplam 2.622,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
8-Yatırılan avanstan kullanılan kısmın mahsubu ile bakiye kısmın kararın kesinleşmesi ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ———- Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf yoluna başvuru konusu edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, istinaf yoluna başvurulmasının İİK’nın 36. maddesi saklı kalmak kaydıyla kararın icrasını durdurmayacağı, süresi içerisinde karara karşı istinaf yoluna başvurulmaması halinde hükmün kesin hüküm ve kesin delil oluşturacağı açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/09/2020