Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/629 E. 2018/937 K. 25.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/629
KARAR NO : 2018/937

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/06/2017
KARAR TARİHİ : 25/09/2018

Taraflar arasında görülen iş bu davanın Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA : Davacı vekili dilekçesinde ; davalı şirketin müvekkili şirketten alacağı olduğu iddiasıyla İstanbul Anadolu …. İcra müdürlüğünün 2017/7657 esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, müvekkilinin borca itiraz sürelerini kaçırdığı için takibin kesinleştiğini, cebri icra tehdidi altında müvekkilinin toplam olarak 16.523.38 TL yi icra dosyasına 08.05.2017 tarihinde ödemek zorunda kaldığını , ancak müvekkilinin davalıya böyle bir borcunun olmadığını belirterek müvekkilinin davalıya borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; müvekkili şirketin zorunlu mali sorumluluk sigortalısı olan …. plakalı araç ile … Kiralamaya ait .. ……… plakalı araçlar arasında maddi hasarlı trafik kazası gerçekleştiğini ve sigorta şirketinin sigortalısı olan aracın tam kusurlu bulunduğunu, kaza sonrası müvekkili şirkete ait araçta maddi hasar oluştuğunu ve mevcut kazadan ötürü değer kaybettiğini, onarım için serviste kaldığı süre boyunca kullanılamadığını, aracın onarımının 6.2.2017 tarihinde hasardan 181 gün sonra tamamlandığını ve bu süre zarfında kiraya verilemeyerek zarara uğranıldığını , bu sebeple müvekkili şirkete ait aracın kaza sonrası değer kaybının tazmini amacıyla sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu ancak davacı … şirketinin , sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olması sebebiyle müvekkili şirkete ait araçta meydana gelen hasarın onarımı için gerekli bedeli servise ödediklerini beyan ettiğini belirterek ödeme yapmaması üzerine bu bedelin tahsili için icra takibi yapıldığını belirterek, haksız ve hukuki dayanaktan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, İstanbul Anadolu ………icra müdürlüğünün 2017/7657 esas sayılı takip dosyasına
08.08.2016 tarihinde borçlunun kusuru ile meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası sonucunda alacaklıya ait …… plakalı aracın onarım süresince işletilmemesinden kaynaklanan maddi zararın tahsili talebi açıklaması ile konu edilen ve davacı … şirketi tarafından ödenen alacak nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ve ödenen miktarın istirdadı istemine ilişkindir.
İstanbul Anadolu …..İcra müdürlüğünün 2017/7657 esas sayılı icra dosyasının celbolunarak yapılan incelenmesinde davalı şirket tarafından davacı … şirket aleyhine maddi hasarlı trafik kazası sonucunda aracın onarım süresince işletilmemesinden kaynaklanan zararın tahsili açıklaması ile 13.610.94 TL asıl alacak ile ferilerinden oluşan toplam 13.974,19 TL alacağın tahsili için genel haciz yolu ile icra takibi yapıldığı, davacı … şirketinin icra takibine konu edilen alacağı 08.05.2017 tarihinde toplam 15.608,07 TL yi ödediği anlaşılmıştır.
Tarafların tüm delilleri celbolunarak dava dosyası üzerinde uzman bilirkişiler aracılığıyla inceleme yaptırılarak rapor alınmıştır. Alınan rapor dosyadaki verilere uygun, bilimsel ve denetime açık olduğundan hükme esas alınmıştır.
Dosya kapsamındaki somut olaya ilişkin kaza tespit tutanağında ; dava konusu yaralanması ve maddi hasarlı trafik kazasının 08.08.2016 günü saat 23.00 sularında …… idaresindeki …… plakalı otosu ile ……. istikametine seyrederken kaza mahalline geldiğinde ….. kontrolsüz şekilde …. karayoluna çıkarak Ankara istikametinden ….. istikametine doğru seyreden sürücü …. idaresindeki …. plakalı aracın ön kısmı ile …. plakalı aracın sağ yan kısmına çarpması sonucu meydana geldiğinin düzenlendiği anlaşılmıştır.
Davacı … şirketi TTK nun 1409. ve 1421.maddeleri uyarınca geçerli bir sigorta ilişkisi kurulduktan sonra kural olarak oluşan rizikolardan sorumludur. Sigortacı , sigortalının kasdi bir eyleminden kaynaklanmadığı sürece, sigorta güvencesi sağladığı rizikoya ve düzenlediği poliçe ile üzerine aldığı mesuliyete bağlı olan ancak düzenlediği poliçenin genel ve/veya özel şartları ile çelişmeyen zarar /hasar için tazminat ödemekle yükümlüdür.Sigorta sözleşmeleri yönünden bir kişinin her ne suretle olursa olsun işlediği haksız bir eylemden dolayı üçüncü kişilere tazminat ödemesini gerektiren halleri , sözleşme ile sigortacının temin etmesi ve zarar görenlere tazminat vermeyi üzerine alması ise genel anlamda mali mesuliyet sigortasının konusunu oluşturur. Bu anlamda karayollarına çıkan her motorlu araç üçüncü şahısların malına ve canına verebilecekleri zararlara yahutta bir şeyin zarara uğratılması ihtimaline karşı sigorta sözleşmesi yapmak zorundadır ki bu husus 2918 sayılı KTK nun 91/1.fıkrasında açıkça düzenlenmiştir. ZMSS sigorta ettirenin üçüncü kişilere verdiği zararı/hasarı karşılamak üzere hem üçüncü kişileri hemde sigorta ettireni koruma amacı güder. Bu nedenle sigorta şirketinin sorumluluğu sigortalısının kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlıdır. Somut uyuşmazlığa dönüldüğünde davacı … şirketinin sorumluluğu ZMSS kapsamında trafik sigortasının sağladığı dava dışı … plakalı aracın sürücüsü tam kusurlu olduğundan somut olayda 58.000.00 TL dir. Bu limit dahilinde 3. Kişilerin aracı üzerinde maddi hasarlı trafik kazası sonucunda oluşan hasara bağlı olan değer kaybı maddi yönden gerçek zarar ise de; hasar gören aracın belli bir süre kullanılamaması yüzünden ortaya çıkan kazanç kaybı , araç mahrumiyeti gibi hasarlı aracın rayiç bedelini etkilemeyecek türdeki zararlar dolaylı zarar niteliğinde olduğundan , Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının “teminat dışında kalan haller” başlığı altındaki düzenlemelere göre, gelir kaybı, kar kaybı, iş durması ve kira mahrumiyeti gibi zarar verici olguya bağlı olarak oluşan yansıma veya dolaylı zararlar nedeniyle yöneltilecek tazminat talepleri teminat dışı bırakıldığından (madde A.6/k) dolayısıyla da trafik sigortalı aracın maliki ve sürücüsü kusur oranı nispetinde mesul olsa da, trafik sigortası teminatın dahil edilmemiştir. Bu nedenle kazanç yada gelir kaybından veya iş durmasından kaynaklanan zararlar ZMSS poliçesi düzenleyen sigorta şirketinin tazminat bağlamında sorumluluğu altında değildir. Bu nedenle davacının aslen mesul olmadığı halde davalıya 08.05.2017 tarihinde yaptığı ödemenin davalı yönünden yasal bir dayanağı bulunmamaktadır. Her ne kadar davalı taraf savunmasında davacı … şirketinin hasarlanan aracı davalının istediği yetkili serviste değil, sigorta şirketinin anlaşmalı olduğu serviste tamir edilmesini istediğinden bahisle davacı … şirketinin sorumlu olduğunu iddia etmekte ise de , davacı … şirketinin davalıyı bu yolda zorladığına dair somut bir delil sunulmamıştır. Davalı vekilinin rapora karşı sunduğu 10.07.2018 tarihli dilekçe ekindeki mail yazışmaları bu yöndeki iddiasını ispatlar nitelikte değil, aracın bulunduğu yetkili serviste aracın tamiri için gerekli parçanın beklendiğine dair bir delildir. Kaldı ki davalı bu aşamada davacı … şirketine aracının yetkili serviste bekletilmesi nedeniyle başvuru yaparak aracını başka bir yetkili serviste tamir ettirmek istediğine dair bir delil bulunmamaktadır. Bu nedenle davalının bu yöndeki savunmasına mahkememizce itibar edilmemiştir.
Yapılan yargılama sonucunda, dosya kapsamındaki tüm delillere göre davacı … şirketinin hasar gören dava konusu aracın tamir süresinin makul sürede tamamlanamamasından ve /veya onarım işçilik ve yedek parça sürecinin makul süreyi aşmasından bağımsız olarak; iş durmasına , kira mahrumiyetine, gelir veya kar kaybına bağlı olan ancak aracın rayicine müspet veya menfi yönden herhangi bir etkisi olmayan dolaylı zararların tamamı ZMSS teminatının dışında kaldığından ; davalı tarafın …. plakalı aracın uzayan onarımının bu aracın işletilememesi yüzünden kazanç kaybına sebep olduğuna dair bir bildirimin olmadığı ve bu tür zararların tazmin sorumluluğunu davacı … şirketinin düzenlediği poliçenin bağlı olduğu genel şartlara göre üstlenmediği bu nedenle tazminat bağlamında hukuki yönden davacının sorumluluğunun doğmadığı vicdani kanaate varılarak davacının sorumlu olmadığı halde davalıya 08.05.2017 tarihinde ödediği bedelin tamamını ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep edebileceği yönünde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yazılı gerekçe ile ;
1-Davanın KABULÜ İLE; davacının İstanbul Anadolu ….. İcra Müdürlüğü’nün 2017/7657 esas sayılı takibe konu alacak nedeniyle davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİ İLE; 16.523,38 TL nin 08/05/2017 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Harçlar Yasası uyarınca alınması gereken 1.129.17 TL karar ve ilam harcından peşin olarak yatırılan 282.18 TL harcın mahsubuna eksik yatırıldığı anlaşılan 846.99 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 318,18 TL toplam harç masrafı, 1.200.00 TL bilirkişi ücreti, 163.20 TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam sarfedilen 1.681,38 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Hüküm tarihinde yürürlükte olan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca davacı yararına tayin ve takdir edilen 2.180.00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştikten sonra ve istemi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.