Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/586 E. 2018/243 K. 08.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/586 Esas
KARAR NO : 2018/243

DAVA : Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı)
KARAR TARİHİ : 08/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı sigorta şirketi arasında ……….. Poliçe nolu ve 12/02/2016 başlangıç 12/02/2017 bitiş tarihli …………….Sigorta Poliçesi akdedildiğini, bu sigorta poliçesine göre müvekkiline ait olan………….. adresindeki taşınmaz çeşitli rizikolara karşı sigorta edildiğini, ilerleyen günlerde .. ilçesinde artan terör olayları sebebiyle 14/03/2016 tarihinde ilçede sokağa çıkma yasağı ilan edildiği ve akabinde ilçede bulunmanın can güvenliği açısından büyük tehlike arz etmesi sebebiyle, kolluk kuvvetlerinin de ikazları sonucu müvekkilinin evini ve ilçeyi terketmek zorunda kaldığını, devam eden terör olayları sebebiyle müvekkiline ait sigortalı taşınmazın çok ciddi hasar gördüğünü, binanın bu haliyle birlikte müvekkilinin binada bulunan bütün eşylaraı da kullanılmaz duruma geldiğini, sigorta poliçesinin ‘Sigorta Konusu Teminatlar’ kısmında bina içindeki eşyaların da teminat kapsamında olduğu açıkça belirtildiğini, bu durumda davalı sigorta şirketinin müvekkilinin evinde ve eşyalarında terör olayları sebebiyle meydana gelen zararı sigorta poliçesi kapsamında tazmin etmekle yükümlü olduğunu belirterek şimdilik taşınmazda meydana gelen zararlar için 10.000,00 TL, eşyalarda meydana gelen zararlar için 5.000,00 TL, binayı ve eşyaları kullanamamaktan dolayı 1.000,00 TL olmak üzere toplam 16.000,00 TL’ nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında geçerli bir sigorta ilişkisi kurulmadığını, yanlış sigorta uygulamasının olduğunu, TTK m. 1435 hükmünde sigorta ettirenin sözleşmenin yapılması sırasında bildiği veya bilmesi gereken tüm önemli hususları sigortacıya bildirmekle yükümlü olduğunu, davacının elindeki poliçenin düzenleme tarihi 12/02/2016 olduğu, poliçeye konu taşınmazın bulunduğu bölgenin terör nedeniyle özel güvenlik bölgesi ilan edildiğini ve poliçenin düzenleme tarihinden önce ve hemen sonra terör nedeniyle mütemadiyen ve uzun süreli sokağa çıkma yasakları uygulandığının ortaya koyduğunu, oysa riziko yerinde poliçenin düzenlenme tarihinden hemen önce ve hemen sonra özel güvenlik bölgesi ilanı yapıldığı ve mütemadiyen uzun süreli sokağa çıkma yasaklarının uygulanmış olduğu hususlarında davalı müvekkilinin ………. Sigorta A.Ş.’ ye hiçbir bildirimde bulunmadığını, TTK m. 1445 f. 1 Hükmünde sigortacının sözleşmenin süresi içinde rizikonun gerçekleşmesi veya mevcut durumun ağırlaşması ihtimalini ya da sözleşmede riziko ağırlaşması olarak kabul edilebilecek olayların varlığını öğrendiği takdirde bu tarihten itibaren bir ay içinde sözleşmeyi feshedebileceği ve prim farkı isteyebileceğinin düzenlendiğini, TTK m. 1445 f. 5 hükmünde rizikonun gerçekleşmesinden sonra sigorta ettirenin ihmali belirlendiği ve değişikliklere ilişkin beyan yükümlülüğünün ihlal edildiği saptandığı takdirde söz konusu ihlal tazminat miktarına veya bedele göre tazminattan veya bedelden indirim yapacağı sigorta ettirenin kastı halinde ise meyana gelen değişiklik ile gerçekleşen riziko arasında bağlantı varsa sigortacının sözleşmeyi feshedebileceği ve bu durumda sigorta tazminatı veya bedelinin ödenmeyeceğinin düzenlendiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava usulünce taraf teşkili sağlanmış, dilekçeler aşaması tamamlanmış, ön inceleme duruşması yapılarak karar verilmiştir.
Görev mahkemeye ilişkin olumlu dava şartıdır. (HMK 114/I-c maddesi)
Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir.( HMK 1 maddesi)
Mahkeme tarafından dava şartlarının bulunup bulunmadığını davanın her aşamasında resen araştırılır. (HMK 115/1 maddesi)
Ticari davalar TTK. 4. maddesinde mutlak ve nispi ticari davalar olarak düzenlenmiştir. Uyuşmazlığın Türk Ticaret Kanununda düzenlenen bir hususa ilişkin olması veya davanın ticaret mahkemesinde görüleceğine dair açık bir yasal düzenlemenin bulunması halinde mutlak ticari dava, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan uyuşmazlıklarda ise nispi ticari dava sözkoııusu olup mahkememizin görev alanı içinde kalacaktır.
TTK nun 5. maddesine göre; Asliye ticaret mahkemeleri tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ile özel kanunlardan doğan özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer dava ve işlere asliye ticaret mahkemesinde bakmakla görevlidir.
28.05.2014 tarihinde yüıürlüğe giren. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanununun 3/1-k Maddesinde. Tüketici ” Ticari veya mesleki olmayan amaçlı hareket eden gerçek veya tüzel kişi” olarak . 3/1- ı-bendinde iseTükctici işlemi ” Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” olarak tanımlanmıştır.
Tüketici Mahkemelerinin görevini düzenleyen 73/1 Maddesinde “Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir.”
6502 sayılı Tüketicinin Konulması Hakkındaki Kanununun 83/2 Maddesinde ” Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda davacı davalı sigorta şirketine ………….Paket Sigorta Poliçesi ile güvence altına alınan konutu içindeki eşyaların terör olayları nedeniyle zarar gördüğünden dolayı zarara ilişkin olarak davalı sigorta şirketine yapılan başvuruya rağmen ödeme yapılmaması nedeniyle hasar bedelinin tahsili talep edilmektedir.
Davacı tacir olmayıp, ticari ve mesleki amaç ile hareket etmemesi nedeni ile anılan yasanın 3/1-k Maddesine göre tüketici olduğu gibi 3/1-ı maddesine göre tüketici ile ticari amaçla hareket eden kamu-özel gerçek veya tüzel kişileri arasında kurulan SİGORTA SÖZLEŞMESİ de tüketici işlemidir.
Davaya konu alacak tüketici işleminden doğmuştur.
Açılan davanın TTK’da sayılan mutlak ve nispi ticari dava niteliği bulunmamaktadır.
Yargıtay …………. Hukuk Dairesinin03.03.2015 .2015 gün 2014/25144Esas 2015/3799Karar sayılı kararı uyarınca da Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğu kabul edilmiştir.
Açıklanan nedenlerle 07/11/2013 tarihli 6502 sayılı yasanın 73/1 maddeleri uyarınca Tüketici istekleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğan uyuşmazlıklara ilişkin davalarda Tüketici Mahkemesi görevli olup mahkememiz görevli olmadığından davanın görev dava şartı yokluğundan usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-TTK 5/3. ve HMK.114/1-c maddeleri uyarınca mahkememizin GÖREVSİZ olması nedeniyle davanın GÖREV DAVA ŞARTI YOKLUĞU nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-HMK.’nun 20.maddesi uyarınca, iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki haftalık süre içinde başvuru halinde, dava dosyasının görevli İstanbul Anadolu Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK.’nun 331/2 maddesi uyarınca harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-HMK.20.maddesi uyarınca işbu kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 haftalık kesin süre içinde kararı veren mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmediği takdirde, mahkememizce DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verileceğinin ihtarına (tebliğ ile beraber),
5-6100 sayılı HMK.nun 331/2 maddesi gereğince görevsizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi hâlinde, yargılama giderlerine o mahkemece hükmedilmesine,
6-6100 sayılı HMK.nun 331/2 maddesi gereğince görevsizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise, talep halinde mahkememizce verilecek ek kararla dosya üzerinden bu durumun tespiti ile davacıların yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilmesine,
Karar verildi.
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda HMK 345 maddesi uyarınca gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren yasal 2 haftalık süre içerisinde İstanbul BAM ‘a İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı..