Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/573 E. 2018/806 K. 04.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/573
KARAR NO : 2018/806

DAVA : Şirketin İhyası
KARAR TARİHİ : 04/07/2018

Taraflar arasında görülen iş bu davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karar uyarınca ;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dilekçesinde ; müvekkilinin Üsküdar ………İş Mahkemesinde 2011/193 esas sayılı dosyası ile hizmet tespiti davası açtığını, davanın İstanbul Anadolu ……….İş Mahkemesinin 2013/288 esasında kayıtlı olduğunu, mahkemece müvekkilinin davasının kabulüne karar verildiğini , ancak davada davalı olan ………… kaydının 6102 sayılı TTK nun geçici 7. Maddesinin 15.fıkrasının son cümlesine göre terkin edildiğini, bu terkin işleminin hatalı olduğunu çünkü resen terkin işlemine tabi tutulan şirket aleyhine açılmış bir dava bulunduğunu, anılan davada şirketin terkin edilmiş olması nedeniyle gönderilen bilirkişi raporları vesair tebligatların usulüne uygun tebliğ edilemediğini, buna rağmen mahkemece bu husus atlanarak hatılı bir şekilde davanın karara bağlandığını, davalı şirketin adresine mahkeme kararının Tebligat Kanununun 35.maddesine göre tebliğ edildiğini, bunun üzerine davanın diğer davalısı …… İstanbul Bölge Müdürlüğünce taraf teşkili sağlanamadığı gerekçesi ile kararın temyiz edildiğini ve Yargıtay ………. Hukuk Dairesince mahkeme kararının taraf teşkili sağlanamadığı gerekçesiyle bozulduğunu, bozma sonrasında dosyanın İstanbul Anadolu ………..İş Mahkemesinin 2016/239 esasına kaydının yapıldığını, mahkemece 27.04.2017 tarihli celsede tüzel kişiliğin ihyası davası açılması için kesin süre verildiğini belirterek, açıklanan nedenlerle…………. Müdürlüğünün …. sicil nosunda kayıtlı ………. ŞİRKETİ’nin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde ; müvekkilinin TTK nun 32. Madde hükmü çerçevesinde işlem yaptığını,6102 sayılı TTK nun geçici 7.maddesi doğrultusunda resen terkin kapsamına alınmış olan dava konusu şirketin, res’en terk kapsamında bulunduğu esnada devam eden davası olduğuna dair Müdürlüklerine herhangi bir bildirimde bulunulmadığından 6102 sayılı Kanunun m.7’de düzenlenen tebligat ve ilan prosedürleri yerine getirilerek şirketin res’en terkin edildiğini, bu bağlamda davaya konu şirketin, mezkur hukuki düzenleme gereğince, hukuka uygun olarak müvekkili müdürlük tarafından sicilden terkin işlemi yapıldığını , müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığını ve bu nedenle de yargılama giderleri ile vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibarıyla TTK’nun 547 ve devamı maddeleri uyarınca ……………’nin ihyası istemine ilişkindir.
İhyası istenilen İstanbul Ticaret Sicilinde ………sicil nosunda kayıtlı olan …………e ait ticaret sicil dosyasının incelenmesinde; şirketin 5174 sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Kanununun 10. Maddesi gereğince İstanbul Ticaret Odası kaydı iptal edildiğinden, …………. tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK nun geçici 7. Maddesi ve ilgili tebliğin (madde 5/1-d) bendi uyarınca resen terkin kapsamına alınarak, Tebliğde öngörülen ihtar ve ilan prosedürlerinin tamamlanmasının ardından …….. tarihinde resen terkin edildiği, görülmüştür.
Davacı tarafın davaya dayanak yaptığı İstanbul Anadolu ……….İş Mahkemesinin 2016/239 esas sayılı dava dosyasının …. üzerinden celp olunarak yapılan incelenmesinde; dosyamız davacısı tarafından ihyası istenilen ……… ve ………. İstanbul Bölge Müdürlüğü aleyhine , davacının davalı işyerine 01.09.1999 tarihinden 15.6.2011 tarihlerine kadar çalıştığının tespiti istemiyle dava açıldığı, Mahkemece 09.12.2014 tarihinde ……… esas 2014/574 karar nosu ile davacının davalı şirkette çalıştığı hizmet sürelerinin tespitine karar verildiği, kararın davada şirket dışındaki diğer davalı…… vekili tarafından temyiz edildiği ve Yargıtay’ca kararın bozulduğu ve bozma sonrasında yapılan yargılama sırasında 27.04.2017 tarihli duruşmada verilen ara karar ile davacı vekiline davalı şirketin tüzel kişiliğinin ihyası için dava açmak üzere bir dahaki celseye kadar kesin süre verildiği, aksi halde davanın husumet yokluğundan reddine karar verileceğinin ihtar edildiği tespit edilmiştir.
Sicilden terkin edilen şirketin İstanbul Anadolu ………İş Mahkemesinin 2016/239 esas sayılı dava dosyasında davalı olarak gösterilmiş olması nedeniyle dava dosyasındaki yargılamanın sonuçlanabilmesi için ticaret siciline ihya yoluyla yeniden tescili gerektiği anlaşılmakla ……..nin İstanbul Anadolu …İş Mahkemesinin 2016/239 Esas sayılı dava dosyasının sonuçlandırılabilmesi için İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne……. dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
1.Davanın KABULÜ ile; İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün…….. sicil nosunda kayıtlı ………’nin İstanbul Anadolu ….. İş Mahkemesinin 2016/239 Esas sayılı dava dosyasının sonuçlandırılabilmesi için İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne İHYA YOLU İLE YENİDEN TESCİLİNE ,
2. Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 35.90 TL karar ve ilam harcından dava açılırken peşin olarak yatırılan 31.40 TL harcın mahsubuna, bakiyesi 4.50 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3.Davanın niteliği gereğince yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, davacı lehine vekalet ücreti takdirine de yer olmadığına,
4.Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının davacıya ya da ahzu kabza yetkili vekillerine iadesine ,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. .