Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/539 E. 2019/1322 K. 24.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/539 Esas
KARAR NO : 2019/1322

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/05/2017
KARAR TARİHİ : 24/12/2019

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 15/05/2017 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalının —– iş kalemi için görüşme yaptığını, davalının bu işler için teklif aldığını, bu işlerden ——- için yazılı mutabakat sağlanabildiğini, zemin tarma işi ise fiilen yürütüldüğünü, diğer iş kalemleri için tlklif verildiğin ancak yazılı mutabakat sağlanmadığını ve fiilen işe başlandığını,müvekkili tarafından söz konusu işler için konsolide bir maliyet/kar marjı öngörülerek bazı iş kalemlerinde çok düşük teklifler verilmiş olmasına karşın bilahare davalı tarafından teklif aşamasındaki görüşmelerden büyük ölçüde farklılık içeren sözleme metinleri ve fiyat teklifleri sunulduğundan işlerin yapımına başlanamadığını, yapılan kısmi ödemeler nedeniyle 2 iş kalemi konusunda anlaşma bulunduğunun zimmen kabulünde olduğunu, hidrolik ırgat tamir ve revizyon işi için yazılı sözleşme bulunmasına rağmen dvalının ödeme yapmayarak anlaşmayı inkar yoluna gittiğini, 500.000 TL + KDV bedelli olarak mutabakat sağlanan hidrolik ırgat tamir ve revizyonu işi için sadece 200.000 TL tutarında ödeme yapıldığını, fiilen yapılmış olan ve kerhen birim fiyatı bedeli kabul edilmiş olan tarama işi için davalı tarafça verilen cevabi ihtarnamede yine borcun inkar edildiğini beyanla, davalıdan müvekkilinin alacaklı olduğu tutarın tespitine, bu alacak tutarından şimdilik 10.000 TL’nin ihtarname tarihinden itibaren işleticelek ticari temerrüt faiziyle birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 08/09/2017 havale tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle: Dava dilekçesini tekrarla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 24/12/2019 tarihli duruşmada/esas hakkındaki beyanında; Davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 21/07/2017 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: Davacı taraf ile “——————- konusunda sözlü anlaşma sağlandığını ve hizmet bedeli olarak 200.000,00 TL avans ödemesi yapıldığını, davacı hizmet verdikçe bedelini müvekkilinin davalı şirkete peyder pey ödemeyi taahhüt ettiğini, taraflar arasında dava dilekçesinde iddia olunduğu gibi, 500.000,00 TL+KDV şeklinde imzalanmış bir sözleşme kesinlikle bulunmadığını, dava dilekçesi ekinde sunulan ve taraflarca imzalandığı iddia olunan sözleme ile müvekkili şirketin bağlı olmadığını, sözleşmede müvekkili şirket kaşesi ya da yetkili imzasının yer almadığını, davalı ile bir sözleşme imzalanmadığını, götürü usulde iş başına ödeme yapılacağının kararlaştırıldığını, davacı şirketin, hizmet bedeli olarak yatırılan bedel ile söz konusu iş için————— isimli bir firma ile anlaştığını, davacı şirketin 18/10/2016 tarihine kadar yaptığı işin bedelinin aldığı avanstan fazla olduğu düşüncesinde olduğundan 18/10/2016 18/10/2016 tarihli maili ile işe devam etmek istemediğini bildirdiğini, davacının 18/10/2016 tarihli tercihli fesihe davet yazısı gönderdiğini, müvekkilinin de tercihini yaparak 02/11/2016 tarihli cevabı mailini gönderdiğini, müvekkilinin ödediği avansın dışında bir ödeme yapmayacak, karşı taraf da ekstra bir bedel talep etmeyecek, aldığı bedelin faturasını kesince, müvekkilinin de KDV’sini ödeyeceğini, fakat mutabık kalınan noktadan sonra, aradan aylar geçtikten sonra davacı şirket bir ihtarname ile ek ödeme talebinde bulunduğunu, iş ilişkisinin davacının fesihe davati ile sona erdirildiği ve 200.000,00 TL için faturanın müvekkili şirkete gönderilmesi durumunda ilgili faturanın KDV tutarının ödeneceğinin bildirildiğini, iş ilişkisinin davacı şirket ile sona erdirilmesinden sonra, davacının işi gereği gibi yapmamış olmasından dolayı müvekkili davacının taşeronu olan firmaya işin tamamlanması için 51.852,02 TL ek bedel ödemek zorunda kaldığını, davacının yaptığı işin bedelini fazlasıyla almış olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf hüküm duruşmasına katılmamıştır.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde Taraflar arasında kurulduğu ihtilafsız olan ticari ilişki uyarınca 24/06/2016 tarihli teklif başlıklı sözleşmenin davalı tarafından 25/06/2016 tarihinde 500.000 TL +KDV bedeli kabul edilerek imzalanıp imzalanmadığı ticari ilişkinin bu sözleşmedeki şartları uyarınca kurulup kurulmadığı , davacı tarafından yapılan işin bedelinin tamamının ödenip ödenmediği , davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı ve tarafların karşılıklı mutabakat ile ödenen avans ve KDV si dışında başka ödeme yapılmaması konusunda anlaşarak sona erdirip erdirmedikleri noktasındadır.
DELİLLER :
——————tarihli teklif sureti,
-Üsküdar ——-. Noterliğinin———— yevmiye nolu ihtarname sureti,
-Bakırköy ———- Noterliğinin ——————- yevmiye nolu ihtarname sureti,
-Mail yazışmaları,
——————-. Olan ———— bedelli dekont sureti,
-Fatura suretleri,
-İstanbul Anadolu ——. Sulh Hukuk Mahkemesinin —— sayılı dosyasından alınan 23/03/2017 tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle; Belirtilen tarihte yapılan keşif sonrasında değerlendirme ve hesaplamalar sonucunda davaya konu işin yapılmayan kısmının tutarının maktuen 83.200 TL olduğu, tüm işin toplamda piyasa fiyatları araştırılarak maktuen 318.300 TL olduğu, yapılan işlerle ilgili tutarın ise belirtilen bu rakamların farkı olan 234.800 TL’ye karşılık geldiğini beyan ve rapor etmiştir.
-Bilirkişi heyeti —————— havale tarihli raporunda özetle; davacının davalıdan, dava tarihi itibariyle 250.000 TL+ KDV tutarında bakiye iş bedeli alacağı bulunduğu, bu alacağın talep gibi, davacının 08/03/2017 tarihli ihtarnamesini tebliği tarihinden işletilecek, talep gibi avans faizi ile birlikte tahsilinin gerektiğine ilişkin kanaat ve düşüncelerini beyan ve rapor etmiştir
-21/05/2019 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda, kök raporda vardığı kanaatlerde bir değişiklik olmadığını beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Dava,——————–işinden kaynaklanan eser sözleşmesine dayalı alacağın tespiti ve 10.000,00 TL’lik kısmı için açılan kısmi alacak davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; taraflar arasında kurulduğu ihtilafsız olan ticari ilişki uyarınca 24/06/2016 tarihli teklif başlıklı sözleşmenin davalı tarafından 25/06/2016 tarihinde 500.000,00 TL + KDV bedeli kabul edilerek imzalanıp imzalanmadığı, ticari ilişkinin bu sözleşmedeki şartları uyarınca kurulup kurulmadığı, davacı tarafından yapılan işin bedelinin tamamının ödenip ödenmediği, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı ve tarafların karşılıklı mutabakat ile ödenen avans ve KDVsi dışında başka ödeme yapmaması konusunda anlaşarak sona erdirip erdirmedikleri olarak tespit edilmiştir.
Davacı taraf İstanbul Anadolu ——–. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ———— sayılı dosyası ile delil tespiti talebinde bulunmuştur. İşbu dosya ile bilirkişi heyetinden 23/03/2016 tarihli rapor aldırılmıştır.
Tarafların dilekçelerinde bildirdikleri deliller toplanmıştır.
Mahkememizce resen seçilecek bilirkişi heyetinden rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi heyetin 19/10/2018 tarihinde raporunu ibraz etmiştir.
Davalı vekilinin itirazları doğrultusunda bilirkişi heyetinden ek rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi heyeti 21/05/2019 tarihli ek raporunu ibraz etmiştir.
Dosyada mevcut tüm delillerin incelenerek değerlendirilmesinde; Hükme esas alınan bilirkişi heyetinin kök ve ek raporları dayanak yapılarak; Taraflar arasında hidrolik ırgat tamiri ve revizyonu işinin yapımı hususunda sözlü anlaşma sağlandığı, bu hususta taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı, davacı tarafın eser sözleşmesi kapsamında üstlendiği işin %90’lık kısmını tamamladığı, davacı tarafça işin bedelinin yazılı delil ile ispatlanamadığı, sözlü sözleşmeye göre işin bedelinin piyasa fiyatlarına göre belirlenmesi gerektiği, taraflar arasında sözlü olarak anlaşılan işin yaklaşık rayiç bedelinin 500.000,00 TL + KDV olduğu, davacı tarafından tamamlanıp teslim edilen %90’lık kısmının bedelinin 450.000,00 TL + KDV olduğu, davalı tarafından işin karşılığı olarak 200.000,00 TL’nin ödendiği, davacı tarafından fatura düzenlenmediğinden davalıdan KDV talebinin yerinde olmadığı, davacı tarafın işin bedeli olarak davalı taraftan bakiye 250.000,00 TL + KDV bedeli alacağı kaldığı, davacı tarafından davalıya noter aracılığı ile ihtarname gönderildiği, ihtarnamenin davalıya tebliğ edildiği, davalı tarafın tebliğ tarihinden itibaren temerrüde düştüğü, tarafların tacir, yapılan işin ticari iş olması nedeni ile faizin avans faizi olduğu, davacı tarafından yaptığı işin bedelinin tespiti ile tespit edilecek bedelden 10.000,00 TL’lik kısmını dava ettiği, ıslah dilekçesi ile dava değerini arttırmadığından talebe bağlılık kuralı gereği davacı tarafın kısmi davasının kabulü ile davacının 250.000,00 TL + KDV iş bedeli alacağının tespitine, fazlaya dair talepleri saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL’nin 13/03/2017 ihtarname tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüd faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile,
1-Davacının 250.000,00 TL + KDV iş bedeli alacağının tespitine,
2-Fazlaya dair talepleri saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL’nin 13/03/2017 ihtarname tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüd faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Başlangıçta peşin olarak alınan 170,78 TL harcın alınması gerekli olan 683,1 TL harçtan mahsubu ile bakiye 512,32 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu peşin harç 170,78 TL, posta ve tebligat gideri 178,1 TL, bilirkişi ücreti 2.250 TL, olmak üzere toplam 2.598,88 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan—- uyarınca 2.725,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi uyarınca artan gider avansının davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.