Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/409 E. 2018/438 K. 18.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/409
KARAR NO : 2018/438

DAVA : Kayıt Kabul
KARAR TARİHİ : 18/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan Kayıt Kabul davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu ……… Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/198 Esas sayılı dosyasından işlemlerinin İstanbul Anadolu ………. İflas Müdürlüğü 2014/64 İflas sayılı dosyasından devam etmekte olduğunu, Müflis şirketin bankadan kullanmış olduğu nakit ve gayrinakit kredilerden doğan alacağının iflas masasına alacak kaydının talep edildiğini, ancak kaydı talep edilen alacağın tamamının iflas idaresince yargılamayı gerektirdği gerekçesi ile reddedildiğini ve kararın ……… tarihinde taraflara tebliğ edildiğini, redde konu alacağın 3.662.076,00 TL nakit ve 243.204,32 TL gayrinakit alacak olduğunu ve bu tutarların tamamı üzerinden 2. Alacaklılar toplantısına katılıp oy kullanmaları yönünde karar tesis edilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı İstanbul Anadolu ……… İflas Müdürlüğü tarafından verilen 12/07/2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müflis firmanın İstanbul Anadolu …….. Asliye Ticaret Mahkemesi …….. sayılı dosyasından 08/07/2014 tarihinde iflasına karar verildiğini ve … İflas sayılı dosyadan müflis …. …… firmasının tasfiye işlemlerine başlanıldığını……… vekili tarafından 02/02/2015 tarihli dilekçe ve ekleri ile alacak kaydı talebinde bulunulduğunu ve alacağın 35 kayıt numarası ile kaydının yapıldığını, ancak iflas idaresince tanzim olunan sıra cetvelinde alacağın tamamının reddine karar verildiğini ve…..vekiline sıra cetveli ilanı ile masa kararının 28/03/2017 tarihinde tebliğ edildiğini, müflis şirket hakkında verilen iflas kararının kesinleşmiş olduğunu ve ikinci alacaklılar toplantısının 21/04/2017 tarihinde yapıldığının belirtildiği görülmekle davanın reddini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davacının müflis şirkete muhtelif tarihlerde imzalanan genel kredi sözleşmelerine istinaden kullandırdığı nakdi ve gayri nakdi krediler nedeniyle bir alacağının bulunup bulunmadığı ve alacağın iflas masasına kaydının gerekip gerekmediği noktasındadır.
Dava, müflis şirketin sıra cetveline itiraz (kayıt kabul) davası olup hukuki dayanağı İflasın tasfiyesinde sıra cetveline itirazı düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK)’nun 235. Maddesindeki “Sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. 223 üncü maddenin üçüncü fıkrası(İflas masasına alacaklı olarak müracaat eden alacaklılar, tebligata elverişli adres göstermek ve ………Bakanlığınca çıkarılacak tarifede gösterilecek yazı ve tebliğ masrafları için avans vermek suretiyle iflas idaresince alınacak kararların kendilerine tebliğini isteyebilirler. Bu muameleyi yaptırmış alacaklılar hakkında iflas idare memurunun kararlarına karşı kanun yolları kendilerine tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlar.) hükmü mahfuzdur. Bu davaya bakan mahkeme, davacının isteği halinde ikinci alacaklılar toplantısına katılıp katılmaması ve ne nisbette katılması gerektiği konusunda 297 ‘ nci maddenin son fıkrasına (Nizalı veya taliki şarta bağlı veyahut muayyen olmayan bir vadeye tabi alacakların hesaba katılıp katılmamasına ve ne nispette katılacağına icra mahkemesi karar verir. Şu kadar ki bu iddialar hakkında ileride mahkemece verilecek hükümler mahfuzdur.) kıyasen onbeş gün zarfında karar verir.
İtiraz eden, talebinin haksız olarak ret veya tenzil edildiğini iddia ederse dava masaya karşı açılır.” şeklindeki düzenlemedir.
İstanbul Anadolu ………. İcra Müdürlüğünün 12/07/2017 tarihli müzekkere cevabında; müflis …….. İstanbul Anadolu ….. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/198 Esas sayılı dosyasında 08/07/2014 günü iflasına karar verildiği, davacı tarafın alacak kaydı talebinin sıra cetvelinde 35 kayıt sıra numarası ile alacak kayıt talebinde bulunduğunu, iflas idaresince düzenlenen sıra cetvelinde alacak talebinin tamamının reddine karar verildiği, iflas idaresinde düzenlenen sıra cetveli 07/01/2015 tarihli …………. gazetesinde ve 09/01/2015 tarihli …….Gazetesinde ayrı ayrı ilan edildiğini, sıra cetveli ilanı ve masa kararının davacı tarafa verdiği tebligat giderinden………. tarihinde tebliğ edildiği, müflis şirket hakkında verilen iflas kararının kesinleştiği, ikinci alacaklılar toplantısının 27/04/2017 tarihinde yapıldığı ve iflas idare memurlarının isim ve adresleri bildirilmiştir. Bildirilen iflas idare memurlarının münferiden yetkili olması nedeniyle davalı yönünden tebligatlar mahkememizce……… yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Uzman bankacı bilirkişi aracılığıyla dava dosyası ve davacı bankaya ait tüm yasal defter kayıt ve dayanak belgeleri ile bilgisayar kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmıştır. Alınan raporun dosya kapsamındaki delillere uygun ve denetime açık olduğu anlaşılmakla hükme esas alınmıştır.
Bankacı bilirkişinin mahkememize sunduğu 09/02/2018 havale tarihli raporunda özetle; davacı banka ile müflis şirket ….. arasında …. 09/04/2008, …….. tarihlerinde muhtelif bedelli kredi sözleşmeleri yapıldığı ve karşılığında nakit ve gayri nakdi teminat mektubu kredileri açıldığı, davacı banka tarafından taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesinin 67/b hükmene dayanarak kredi hesabını kat ettiği ve Kartal….. Noterliği’nin 16/09/2011 tarih ve 43636 yevmiye nolu ihtarnamesini keşide ederek 16/09/2011 kat tarihi itibarıyla nakit kredilerden doğan 453.984,33 TL ana para borcunun bir gün içerisinde ödenmesini, tazmin edilen 369.000,00 TL tutarındaki teminat mektubu bedelinin bir gün içerisinde ödenmesi ve mer’i teminat mektupları kredisinden kaynaklanan 1.214.324,32 TL gayri nakdi borcun da ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren bir gür içerisinde banka nezdinde depo edilmesini ihtar ettiğini, borca ilişkin iddianamenin müflis firmaya 24/09/2011 tarihinde tebliğ edildiğini ve verilen bir günlük sürenin ilavesiyle müflis firmanın temerrüdünün 26/09/2011 tarihinde dolduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin bankacılık ilişkisinden kaynaklandığı ve bankacılığın TTK’nun 4. Maddesi gereğince ticari iş kapsamında bulunduğu ve TTK’nun 8. Maddesi gereğince faiz oranın serbestçe belirlenebileceği hükmü uyarınca davalıların nakit krediler için hesap kesim tarihleri ile temerrüt tarihleri arasında yıllık % 40 faiz oranını akdi faiz oranı olarak uygulanabileceğini, davacı bankanın müflis şirketin iflas tarihi olan 08/07/2014 tarihi itibarıyla müflis şirkete kullandırılan krediler için toplam ……. alacağı olduğu, halen mer’i olan ve 24/08/2009 tarihinde ………. Anonim ortaklığına hitaben verilen 179.240,00 TL ve yine 28/01/2010 tarihinde ……….Anonim ortaklığına hitaben verilen 13.904,32 TL tutarlı iki adet toplam 193.844,32 TL lik teminat mektupları nedeniyle gayri nakdi alacağı bulunduğu, müflis firmaya verilen çek karnesinden doğan kullanılmamış çek yaprakları için bankanın sorumluluk bedeli olarak depo edilmesi talep edilen 45.850,00 TL tutarın ise müflis firmanın tüzel kişiliğini iflas nedeniyle kaybettiğinden davacı bankanın kendisine ibraz edilecek çek yaprakları için banka sorumluluk bedeli yükümlülüğünün bulunmaması nedeniyle uygun görülmediğini belirtmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, iflas kararı, masa red kararı, İstanbulu Anadolu …… İcra Müdürlüğünün 2014/198 İflas sayılı dosyası, bilirkişi raporu, iddia ve beyanlar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; müflis şirket hakkında 08/07/2014 tarihinde iflas kararı verildiği, iflas masasına takip konusu alacak ile ilgili olarak yapılan başvurunun tamamının reddedildiği, davacı vekilince iflas masasınca reddedilen kısım yönünden eldeki davanın süresinde açılmış olduğu, iflas tarihine kadar oluşan asıl alacak ve ferilerinin masaya kaydının gerektiği, yapılan bilirkişi incelemesine göre davacının iflas tarihi itibariyle 3.662.076,00 TL müflis şirketten nakit, 193.844,32 TL gayri nakdi olmak üzere toplam 3.855.920,32 TL alacaklı bulunduğu, bilirkişi raporu ile tespit edilen 3.662.076,00 TL müflis şirketten nakit, 193.844,32 TL gayri nakdi olmak üzere toplam 3.855.920,32 TL asıl alacağın müflis şirketin iflas masasına kaydının gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM :
1.Davanın KISMEN KABULÜ ile davacı bankanın 3.662.076,00 TL nakit alacağı ile 193.844,32 TL gayrinakdi alacağının davalı müflis ……. iflas masasına KAYIT VE KABULÜNE
2.Fazla istemlerin reddine
3.Karar tarihinde yürürlükte bulunan 35,90 TL harcın peşin olarak yatırılan 31,40 TL den mahsubu ile eksik 4,5 TL nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına
4.Karar tarihinde yürürlükte bulunan ……. uyarınca hesaplanan 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
5.Davacı tarafından yapılan 1.000,00 TL bilirkişi ücreti 66,50 TL posta ve tebligat gideri, 31,40 TL peşin harç 31,40 TL başvurma harcı 4,60 TL vekalet harcından oluşur toplam 1.133,90 TL’nin davanın kabul (%98) ve red (%2) oranın dikkate alındığında hesaplanan 1.111,22 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine kalan avansın davacı üzerine bırakılmasına
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı..