Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/383 E. 2018/310 K. 22.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİKARAR

ESAS NO : 2017/383
KARAR NO : 2018/310

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 22/03/2018

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu ………. havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu şirketin müvekkili şirketin …………. nolu abonesi olduğunu, davalı şirket tarafından……..adresinde sağlanan enerji bedeline karşılık olan fatura bedellerini ödemediğini, ödenmeyen bedellerin tahsili amacıyla İstanbul Anadolu ……… İcra Müdürlüğü’nün 2015/21477 Esas sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla, davalı tarafça yapılan haksız itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın % 20 ‘sinden aşağı olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 21/06/2017 havale tarihli cevaba cevap dilekçesinde özetle: davanın süresinde açıldığını, dava dışı şirket ile davacı arasındaki ilişkinin müvekkilini ilgilendirmediğini beyanla davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili ……… tarihli karar celsesindeki esas hakkındaki beyanında; davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 17/05/2017 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: müvekkili aleyhine olmayan bir borç için ilamsız icra takibi başlatıldığını, davanın ……… tarihinde açıldığını, sunulan belgelere göre takibin açıldığı 02/11/2015 tarihinden davanın açıldığı ……… tarihine kadar herhangi bir icra takibi yapılmadığını, 17 ay 2 gün takipsiz bırakılan icra takibinin işlemden düşmesinin gerektiğini, müvekkili şirketin 31/01/2014 tarihinde akdedilen sözleşme ile ilgili işyerinde elektrik enerjisinin teminini …. sağladığını, 2014 yılı içerisinde imzalanan sözleşme ile 31/03/2014 tarihinden itibaren tüm elektrik tüketimlerini ……. Tarafından faturalandığını, elektrik bedelinin faturalandırılmasını ve ödemelerini yapan sözleşme ile Bepsaş ‘a aktarıldığının açık olduğunu, müvekkili açısından …….. ………… Tarafından faturalandırılmış ve tüm ödemelerin eksiksiz olarak ……. adına banka aracılığı ile…… ‘nin……… hesap nolu hesabından gerçekleştirildiğini, davacının düzenlediği herhangi bir evrakın hukuki bir geçerliliğinin olmadığını, düzenlenen faturaların hukuken geçerli olmadığını, taraflar arasında bir ilişkinin bulunmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 11/07/2017 havale tarihli ikinci(2.) cevap dilekçesinde özetle: cevap dilekçesini tekrarla öncelikle davanın usulden reddine, aksi halde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 22/03/2018 tarihli karar celsesindeki esas hakkındaki beyanında; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davalının abonelik sözleşmesine istinaden kullanmış olduğu elektrik faturalarını ödeyip ödemediği, taraflar arasında abonelik sözleşmesi bulunup bulunmadığı, davalının abonelik sözleşmesinin ……. Elektrik şirketine devredilip devredilmediği ve bu faturaların bu şirkete ödenip ödenmediği, talep edilen tahsilatın mükerrer nitelikte olup olmadığı, davacının aktif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: İtirazın iptalini düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 67/1. Maddesindeki “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
Celp ve tetkik edilen İstanbul Anadolu ………. İcra Müdürlüğü’nün 2015/21477 Esas sayılı dosyasında; davacı takip alacaklısı tarafından 02/11/2015 tarihli takip talebi ile davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna 11/11/2015 tarihinde tebliği üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde, borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin ve takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın 1(bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
……….. bilirkişi mahkememize sunduğu 25/12/2017 havale tarihli raporunda özetle;…….Tüketici Yönetmeliğine göre, davalı tarafın kendi özgür iradesiyle elektrik enerjisi tedarikçisini seçebileceğini, 31/01/2014 tarihinden sonra kullanılan elektrik enerjisini ……. ile elektrik sözleşmesi yaptığı iş için elektrik faturalarını………. Bankası kanalıyla ödediğini, davacının iddia ettiği 04/11/2014 tarihleri arasındaki elektrik enerjisi fatura tutarının 5.443,70 TL olduğunu, davalı tarafın 04/11/2014 tarihinde serbest tüketici olarak …… başvurduğunu ve aynı tarihte sözleşme imzaladığını, davalı tarafın 04/11/2014 dönemleri arasında kullandığı elektrik enerjisinin faturalarının toplamı olan 7.782,80 TL’yi…………. Bankası kanalıyla ödediğini, davacının taleplerinin yerinde olmadığını beyan ve rapor etmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, ticaret sicil kayıtları, fatura, takip dosyası, abonelik sözleşmesi, …………cevabı yazısı, bilirkişi raporu, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı/takip alacaklısının davalı/takip borçlusu hakkında elektrik enerjisi tüketimi nedeniyle faturaya dayalı olarak takip başlattığı, davalı/takip borçlusunun tebliğ edilen ödeme emri üzerine süresinde takibe borca ve fer’ileri yönünden süresinde itiraz ettiği ve takibin durduğu, eldeki itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, taraflar arasındaki ihtilafın takibe konu fatura dönemi itibariyle davalının davacı şirketten elektrik enerjisi kullanıp kullanmadığı hususundan kaynaklandığı, ………kayıtları ve bilirkişi raporuna göre, nizalı dönemde davalının elektrik enerjisini davacı şirketten değil, ………… ‘den kullandığı, bu nedenle elektrik enerjisi kullanımı nedeniyle davalı tarafın davacıya borcunun bulunmadığı, davalının davacı ………… Perakende Satış A.Ş. İle olan abonelik sözleşmesini feshetmeden başka bir perakende şirket ile sözleşme yapmış olmasının ihbar olunan tedarikçiden elektrik kullanıldığı döneme ilişkin olarak fatura tahsil etme yetkisini davacıya vermeyeceği, davacının takibinin haksız ve yersiz olduğu, buna karşın davacının takibinde kötü niyetli olduğunun ispatlanamadığı, davalı tarafça icra dosyasında ki itiraz ve belgelere rağmen eldeki davanın açılmış olmasının davacı tarafın kötü niyetini ispatladığı iddia edilmiş ise de, kötü niyet tazminatının verilebilmesi için davanın değil, takibin kötü niyetle başlatılması gerektiği, buna karşın davalının tedarikçi değiştirdiğini, davacı şirkete bildirmemiş olması nedeniyle takibin kötü niyetle başlatıldığının kabulünün mümkün olmadığı, sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı tarafın şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Başlangıçta peşin olarak alınan 82,26 TL karar ve ilam harcının işin hitamında ödenmesi gereken 35,90 TL harçtan fazla olduğu anlaşıldığından 492 sayılı harçlar kanunun 31. maddesi gereğince fazla alınan 46,36 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya ödenmesine,
4- Davacı tarafça yargılama sırasında yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5- Davalı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan …….. uyarınca 2.180,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Artan gider avansının karar kesinleştiğinde HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca davacıya iadesine,
7- Karar kesinleştiğinde, İstanbul Anadolu ………. İcra Müdürlüğünün 2015/21477 Esas sayılı dosyasının merciine iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. .