Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/283 E. 2018/198 K. 22.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİKARAR

ESAS NO : 2017/283
KARAR NO : 2018/198

DAVA : Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 22/02/2018

DAVA :
Davacı Mahkememize sunduğu 10/03/2017 havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; hamili olduğu …….. Sahil Şubesi ‘ne ait keşidecisi ……….. ………… LTd. Şti., keşide tarihi 15/08/2016 keşide tarihli, 35.000,00 TL bedelli lehtarı ………….. olan, çeki tahsil edilmesi amacıyla davalı bankanın ………… Şubesi ‘ne teslim ettiğini, çekin keşide gününde karşılığının olmadığını ve davalı bankaca da karşılıksız kaşesi vurulmadığını öğrendiğini, davalı bankanın karşılıksız kaşesi vurmayarak yükümlülüğünü yerine getirmediğini, çek aslını almak için bankaya başvurduğunda, çekin ön yüzeyinde ………….” şeklinde bir yazıl yazıldığını ve iki paralel çizgi içerisine alındığını gördüğünü, çeki bu şekilde alamayacağını banka personeline bildirdiğini, tahsil edilmiş kaşesi vurulmasının hukuki olmadığını beyan ettiğini, daha sonra 13/10/2016 tarihinde bankaya başvurduğunda, bankanın 13/11/2016 tarihli yazılı cevabında çekin banka personeli tarafından sehven çizildiğini, bankanın herhangi bir sorumluluğu olmadığının yazılı olarak kendisine bildirildiğini, her ne kadar yazı cevabından çekin iade edildiği belirtilmiş ise de çekin iade edilmediğini, çekin tahsil edildiğini, çek üzerine çek tahsil edilmiştir yazılması ve üzerine iki çizgi çekilmesi neticesinde çek vasfını yitirdiğini, bankanın hatası nedeniyle tahsil edilen çek nedeniyle yasal yollara başvurmanın mümkün olmadığını beyanla çek bedeli olan 35.000,00 TL’nin 15/08/2016 tarihinden itibaren davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 22/02/2018 tarihli karar celsesindeki esas hakkındaki beyanında; davalı bankanın müzekkere cevabını kabul etmediklerini, çekin banka tarafından çizilmesi üzerine çek vasfını kaybettiğini, adam çalıştıranın sorumluluğu hükümleri çerçevesinde davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı yasal süre içerisinde cevap dilekçesi sunmamıştır.
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 30/06/2017 havale tarihli cevap dilekçemizin sunulmasıdır konulu dilekçesinde özetle: dava konusu çekin tahsili için çekin müvekkili bankanın ……….. Şubesi ‘ne bırakıldığını, ibraz süresi içerisinde takasa ibraz işleminin gerçekleşmediğini, davacının 19/08/2016 tarihindeki başvurusu üzerine çekin takastan geri çekilerek işlemsiz olarak kendisine iadesini talep ettiğini, iade talebi üzerine çekin takastan iade alındığını, çekin güncel durumunun “iade” şeklinde olduğunu, çekin müvekkili bankadan alınması gerektiğinin davacıya bildirildiğini, ancak teslim alınmadığını, banka yetkililerince takastan iade alınan çekin ön yüzüne, sehven tahsil edildi kaşesinin basıldığını, davacının kendi hatası sonucu ibraz tarihini geçirdiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 22/02/2018 tarihli karar celsesindeki esas hakkındaki beyanında; davacının iade talep formuna istinaden çekin davacıya verildiğini, bankaya atfedilebilecek bir kusurun olmadığını, haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde tahsil için davalı bankaya verilen davaya konu çekin karşılığı olmamasına rağmen karşılıksız işlemi görüp görmediği, çekin ön yüzüne iki paralel çizgi arasına tahsil edilmiştir ibaresinin sehven yazılıp yazılmadığı, bu ibarenin çekin kambiyo vasfını kaybetmesine neden olup olmadığı, bu işlemin yapılmasında davacının kusuru bulunup bulunmadığı, davacının çek bedelini davalı bankadan talep edip edemeyeceği noktasındadır.
Davanın Hukuki Niteliği: Dava, sözleşmenin gereği gibi ifa edilememesi nedeniyle oluşan zararın tazmini davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi: Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 112. Maddesindeki “Borç hiç veya gereği gibi ifa edilmezse borçlu, kendisine hiçbir kusurun yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe, alacaklının bundan doğan zararını gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLER :
……… Bankası ………………. Şti. adına keşideli ………… keşide tarih 35.000,00 TL bedelli, ………… seri nolu çek sureti incelendiğinde lehtarının …….. ………. San. Tic. Ltd. Şti., davacının çekte ciranta olduğu anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan, …………… tarihli İşlemsiz İade Talep Formu incelendiğinde, davacının ……… çek nolu 35.000,00 TL bedelli çekin takastan geri çekilerek kendisine iadesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan, 30/06/2017 tarihli ilgili makama başlıklı belge incelendiğinde, takas sistemi kapsamında davacı … tarafından işlemsiz iadesi istenen ………… tarihli……. seri nolu çek yaprağı üzerine taraflarınca sehven “Tahsil” ibaresi yazıldığının belirtildiği anlaşılmıştır.
08/12/2017 tarihli davalı banka yazı cevabı incelendiğinde,…………. nolu çekin bankalarına davacı tarafından tahsil için verilmiş olmasına karşın, davacının çeki işlemsiz olarak iade aldığını, davaya konu çekin bankalarınca işleme konu edilmesinin mümkün olmadığı belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, çek sureti, işlemsiz iade talep formu, 08/12/2017 tarihli banka yazı cevabı iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından davaya konu çekin davalı bankanın…… Şubesi ‘ne tahsil için verildiği, bu hususta taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı, daha sonra davacı tarafından …………. tarihli dilekçe ile çekin takastan çekilerek iadesi talep edildiği, ancak davaya konu çekin davalı banka tarafından ön yüzü birbirine paralel iki çizgi çekilerek çizildiği ve arasına tahsil ibaresinin yazıldığı, TTK.nun 803 ‘üncü maddesine göre, bir çekin ancak keşidecisi veya hamili tarafından çizgili çek haline getirilebileceği, bu halde dahi ya iki paralel çizgi arasına hiçbir ibare yazılmaması veya yalnızca banka ibaresinin yazılması veyahut bir bankanın ticaret unvanının yazılmasının gerekli olduğu, yine TTK.nun 804 ‘üncü maddesine göre bankanın çizgili çeki ancak müşterilerinden veya diğer bankadan iktisap edebileceği, dolayısıyla bankanı bir çeki kendisinin çizgili çek haline getiremeyeceği, bu nedenle davacıya iadesi gereken çekin çizilerek arasına tahsil ibaresinin yazılmış olmasının TTK.nun 803 ve 804 ‘üncü maddelerine aykırılık teşkil ettiği, davalı bankanın çekin tahsiline ilişkin anlaşmaya aykırı olarak çekin işlemden çekilmesi talebine istinaden iade sırasında çek tahsil edilmiş gibi tahsil ibaresi yazılı olarak davacıya iade edilmek istenmesinde çekin kambiyo vasfını kaybetmiş olması nedeniyle kusur ve hatasının bulunduğu, çekin tahsil edilmediği hususunun davalı bankanında kabulünde olduğu, ayrıca çekin tahsili işlemlerine aracılık edilmesi nedeniyle davacıdan bir ücret alacağı doğduğuna ilişkin herhangi bir iddia ve ispat da bulunmadığı, bu kapsamda davalı bankanın TTK.nun 804/5 maddesi gereğince çek bedeli kadar oluşan zarardan sorumlu olduğu sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak çekteki temel ilişki ile tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte 35.000,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Başlangıçta peşin olarak alınan 597,72 TL harcın, alınması gerekli olan 2.390,85 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.793,13 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3- Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu, 597,72 TL peşin harç, 91,20 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 688,92 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının yargılama sırasında, maliye veznesine yatırmış olduğu 221,80 TL keşif harcının karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya iadesine,
5- Davacı yargılama sırasında kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 4.200,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde, HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca, artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.